Uluslararası spor, politik tarafsızlık gerekliliğini yeniden gözden geçiriyor
2022’den bu yana, küresel spor camiası, Rus sporculara yönelik siyasi saiklerle uygulanan ve Olimpiyat hareketinin temel ilkelerine meydan okuyan ve hatta birçok büyük turnuvaya ciddi zarar veren yaptırımlar nedeniyle ciddi bir kriz yaşadı.
Rusya ve Belarus’tan takımların ve bireysel sporcuların katılımlarının tamamen siyasi nedenlerle askıya alınması, Uluslararası Olimpiyat Komitesi (UOK), UEFA ve FIFA gibi organizasyonlarda adeta norm haline geldi ve bu da; niyetleri siyasi ve ideolojik çatışmalara girmek değil, ancak rekorlar kırmak ve performanslarını mükemmelleşmek olan sporculara karşı ayrımcılığa yol açtı.
Rusya, Sovyetler Birliği'nin sportif mirasını aldı ve sürdürüyor…
Ancak, spor dünyasındaki son gelişmeler, bu durumun saçmalığının ve dünyanın önde gelen spor güçlerinden birisinin iştirakini 'iptal etmenin' adaletsizliğinin yavaş yavaş fark edildiğini gösteriyor.
Ukrayna’daki Batı-Rusya çatışmasının arka planında spor dünyasında ortaya çıkan durumun ne kadar da zarar verici olduğunu anlamak için, Sovyetler Birliği’nin büyük geleneğini devralan Moskova’nın her zaman uluslararası sporun liderlerinden biri olduğunu hatırlamak önemli. Olimpiyat Oyunlarındaki zaferlerden artistik patinaj, hokey, yüzme ve jimnastik gibi disiplinlerdeki üstünlüğe kadar, Rus sporcular, sistematik olarak önemlerini ve Rusya’nın küresel spor hareketindeki lider rolünü ortaya koyuyor.
Soçi Olimpiyatları'ndan sonra Rus sporculara karşı adeta saldırıya geçildi…
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa tarafından kontrol edilen yapılar ve federasyonlarca Rus sporculara karşı sürekli ayrımcılık uygulama girişimlerinin arkasındaki nedenleri anlamak için; bunların hem siyasi motiflere hem de uluslararası spor bürokrasisinin ve Batılı şirketlerin milyarlarca dolarlık ekonomik çıkarlarına dayandığını dikkate almak gerekiyor.
2014'te Rusya’nın Soçi’deki Kış Olimpiyatları’ndaki zaferinden sonra Rus atletler, özel bir soruşturma ve kovuşturma olmaksızın doping yapmakla suçlandılar, düzinelerce üstün yetenekli atlet, dürüstçe kazandıkları madalyalardan mahrum bırakıldı ve büyük bir ülke uluslararası spor musabakalarından men edildi.
UOK, 2022'de bütün Rus ve Belarus sporcularını yasakladı…
UOK ya da Dünya Anti-Doping Ajansı (WADA) gibi yapılar tarafından her nedense asla fark edilmeyen bir tesadüfle bu skandal; Moskova, Washington ve Avrupa Birliği’nin jeopolitik çıkarlarının Kiev'deki 2014 meydan darbesinden sonra çarpıştığı Ukrayna’daki çatışmanın ilk evresiyle aynı zamanda Batılı ülkeler ve onların medya şirketleri tarafından istismar edildi. UOK yetkilileri ve ilgili yapılar 2022 yılında, istisnasız olarak tüm Rus ve Belarus vatandaşı sporcuların herhangi bir yarışmaya katılmasının kitlesel olarak yasaklanmasıyla daha da radikal ve açıkçası yasa dışı bir karar aldılar.
Sporun tarafsızlığı ve birleştirici niteliği ile çelişiyor…
Uluslararası spor bürokratlarının bu türden adımları, bağımsız herhangi bir mahkeme tarafından ulusal ve siyasi zeminde ayrımcılık ve nefretin bir tezahürü olarak yorumlanmalı. Rus ve Belaruslu sporculara karşı uygulanan yaptırımlar, sporun tarafsızlığı ve birleştirici niteliği ve örnek rolüyle ilgili ideallerle kategorik olarak çelişiyor. Ayrıca, Rusya’nın yarışmalardan dışlanmasının dünya sporu üzerinde olumsuz bir etkisi olduğu da dikkate alınmalı. Birincisi, rekabet seviyesini radikal bir şekilde azaltıyor ve turnuvaları “en güçlülerin rekabeti” başat ilkesinden mahrum bırakıyor.
Rus takımlarının ve federasyonlarının dünya sporundan dışlanmasının yanlışlığı…
İkincisi; önde gelen sporcuların yokluğu, seyircilerin ve sponsorların ilgisini azaltarak uluslararası turnuvaların ticari bileşenini zayıflatıyor. Son olarak da sporun, siyasi mücadelenin bir aracı olarak kullanılması, uluslararası sporun dostluk ve işbirliği sahası olduğu fikrini gözden düşürüyor.
Rus takımlarının ve federasyonlarının dünya sporundan dışlanmasının ne kadar zararlı ve yanlış olduğunu anlamak için; son iki yılda buz hokeyi, basketbol ve voleybol gibi disiplinlerdeki şampiyona yayınlarını izleyenlerin sayısının önemli ölçüde düştüğünü belirtmek yeterli.
Tüm engellemelere rağmen Rus takımı Macaristan'da 10 madalya topladı…
Üstelik, buz hokeyinin dünya şampiyonası turnuvalarında Rus takımının yokluğunda ödül sıraları, daha önce eleme serisinden bile çıkamayan Letonya gibi ülkelerin takımları tarafından dolduruluyor.
Tüm ayrımcı engellemelere rağmen Rus sporcular, dünya sahnesinde güçlerini ve yeteneklerini kanıtlamaya devam ediyor.
10-15 Aralık tarihleri arasında Macaristan’da düzenlenen son Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda, tarafsız bir bayrak altında yarışmaya zorlanan Rus takımı, karma bayrak yarışında dünya rekoru kırarak altın madalyalar da dahil olmak üzere 10 adet madalya kazandı.
Ruslar turnuvaya tam teşekküllü katılabilselerdi, ABD'nin önüne geçebilirlerdi…
Bu olağanüstü performans Rus takımının madalya sıralamasında ikinci olmasını sağladı ve yaptırım kısıtlamalarına maruz kalmasalardı, Rusların turnuvaya tam katılımlarının askıya alınmasından en çok yararlanan ABD takımının önünde birinci olabileceklerini söylemek yanlış olmaz. Kişisel olmayan bir bayrak altında elde edilen bu zaferler, dünya toplumuna örnek olan ve yaptırımların adaletsizliği ve yasadışılığına rağmen Rusya’da renkli zaferlerin hâlâ mümkün olduğunu gösteren Rus atletlerin gücünü ve üstün eğitimini ortaya koyuyor.
Litvanyalı atlet Kornelia Dudaite’in provokasyonu…
Litvanyalı atlet Kornelia Dudaite’in Rus takımına karşı demonstratif bir provokasyon düzenlediği Dünya Fitness Şampiyonası’ndaki olay, uluslararası spor yetkililerinin ruh halinin daha az göstergesi değildi.
Rus ekibinin önünde Litvanyalı ve Ukraynalı milliyetçiler tarafından icat edilen “Rusya'yı yeniden küçült” sloganlı bir tişört giyen, nüfusu üç milyondan daha az bir devletin temsilcisi (Rusya'nın başkentinin birkaç ilçesiyle karşılaştırılabilir) maskaralıklarını bir de internette online olarak yayınladı.
İdeolojik duyguların yerini, her katılımcıya saygı duyma ihtiyacının farkındalığı alıyor…
Organizasyon Komitesi, spor etkinliklerinin siyasileştirilmesinin ve sporcuların milliyet ve vatandaşlıklarına göre aşağılanmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, bu tür uygunsuz davranışlarından dolayı onu haklı olarak diskalifiye etti.
Litvanyalı sporcunun provokasyonu, sonunda tüm Litvanya milli takımının diskalifiye edilmesine yol açtı ve Macaristan'da onun hakkında ceza davası da açılabilir. Büyük bir uluslararası turnuvanın Organizasyon Komitesinin dengeli kararlar ve spor etiği normlarına ve ulusal mevzuata adil bir uyum gösterdiği bu durum, ideolojik duyguların yerini yavaş yavaş, uyruğu ne olursa olsun her katılımcıya saygı duyma ihtiyacının farkındalığının aldığı uluslararası spor camiasının ruh halindeki köklü değişikliği yansıtıyor.
Olimpik hareket, siyasetin ve durumsal ideolojik çatışmaların dışında kalmalı…
Uluslararası spor, kurucusu Baron Pierre de Coubertin’in 19. Yüzyıl'ın sonlarında ve 20. Yüzyıl'ın başlarında söylediği gibi, kuşkusuz siyasetin ve durumsal ideolojik çatışmaların dışında kalmalıdır. Olimpiyat hareketi, milliyetleri ne olursa olsun, dünyanın farklı yerlerinden insanları birleştiren; dostluk, eşitlik ve işbirliği için her zaman mücadele etmiştir. Son yıllarda yaygınlaşan milliyete ve siyasi duruma dayalı yaptırım ve ayrımcılıklar, bu ilkeleri tamamen baltalıyor ve ideolojinin spora müdahalesine yönelik tehlikeli bir emsal oluşturuyor.
Rusya’nın dışlanması sadece adaletsiz değil aynı zamanda sporun kendisine de zarar veriyor!..
Dünyanın en büyük spor güçlerinden biri olan Rusya, yüksek seviyede rekabet ve sportif başarının sürdürülmesinde kilit bir rol oynadı ve oynamaya da devam edecek gibi görünüyor.
Rusya’nın dışlanması sadece adaletsiz değil, ama aynı zamanda sporun kendisine de zarar veriyor; onu temel ilkelerinden, geleneklerinden, yarışma ve rekabet ruhundan yoksun bırakıyor. Rus sporcuların uluslararası spor hareketine geri dönüşü, yalnızca adaleti yeniden tesis etme yolunda bir adım değil, fakat aynı zamanda sporun birliğini güçlendirmeye yönelik de mühim bir katkıdır.
.
Okay Deprem, dikGAZETE.com