ÜLKÜCÜ İKBAL PEŞİNDE KOŞMAZ
Ocak Ruhu ve Üç Hilalin Öne Çıkarıldığı “Ülkücü Delikanlılar Vuslat Programı” Ülküdaşımız Kemalettin Aktaş’ın İstanbul Kadıköy’deki mekânında gerçekleşti.
Uzun zamandan beri her hafta gerçekleşen ve “Ocak ruhu ile ”Üç Hilal’in” öne çıkarıldığı ve önderliğini davanın çilesini çekmiş ülkücülerin çektiği “Ülkücü Delikanlılar Vuslat Programı” bu kez Ülküdaşımız Kemalettin Aktaş’ın Kadıköy’deki mekânında gerçekleşti.
Şehitlerimize saygı duruşu ve Fatiha okunması ile başlayan programa 1980 öncesi Ülkücü hareketin önde gelen isimlerinden Orhan Çakıroğlu, Ahmet Çakar, Erdem Karakoç, Nadir Altındal, Mustafa Can, Mahmut Yıldırım, Selim Çoraklı, Abdullah Sapan, Ülkücü gazimiz Sinan Koç, Kahraman Dervişoğlu, Mustafa Seyhan, Mustafa İlter, Muradi Güler, Mustafa Dülgeroğlu, Hakkı Kurtuluş, Etem Çimen. Selami Şişman, Ali Karaca, Muhammet Dadakoğlu, Fevzi Kuvvet, Ülkücü şehidimiz Sabri Tabak’ın bacısı Hatice Tabak, Cemalettin Meriçli, Yaşar Toy, Dr. Semih ve ismini tespit edemediğimiz ülküdaşlarımız katıldı.
Programın açılış konuşmasını yapan hareketimizin Dede Korkut’larından olan Orhan Çakıroğlu, “Ülkücüler arasındaki birlikteliğin harekete dönüşmesi için ülkücüler arasında var olan sevgi bağını daha da sağlamlaştırmalıyız.” Açıklamasının ardından sözlerine şöyle devam etti:
Ülkücüler olarak Ocak ruhuyla hareket edip herkese kucak almalıyız. Değişim bahanelerle MHP’den başka yerlere giden arkadaşlarımızı da baba ocağımız MHP’ye bekliyoruz. Yaptığımız İhlas merkezli bu toplantıların manevi enerjisi giden arkadaşları da etkilemeye başladı. Toplantılar ülkücü bir sinerji oluşturdu.
Kars'tan, Trabzon’a, Adana’dan Erzurum’a kadar ülkenin her yerine sirayet etti. Bizim mefkûremiz ilahi kaynaklı olduğu için tesiri de geniş olmaktadır. Dünya gelişiyor, biz geri kalmamalıyız. Hedefimiz bütün dünya olmalıdır. Ülkücü duruşu bütün dünyaya tanıtmalıyız.
Ülkücü fedakâr insandır ve en kıymetli varlığı canını feda etmeyi başarmıştır. Ülkücü kahramandır. Ülkücü ikbal peşinde koşmaz. İkbal peşinde koşan kişi zaten ülkücü olamaz. Öteden beri belli şer cepheleri ülkücü prototipi oluşmasına engel olmaya çalışıyorlar ama asla başaramadılar başaramayacaklar.”
Daha sonra söz alan MHP TBMM eski başkan vekili milletvekilimiz Ahmet Çakar ise, ülkücülerin dertli insanlar olduğunu ve toplantıya katılanların hemen hepsinin yarım asırlık bir dava geçmişi olduğunun altını çizdi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Ülkücü hareket yarım asırdır çok badire atlattı. Bunun için bazı hedeflerimize ulaşamadık ve bu bizlerde travmalar meydana getirdi. Hedefimiz büyüktü, çağlar üzerinden aşmamız gerektiği bize gösterildi.
Bazen bu yükün altında ezildik ve bunun sonucu olarak sosyal hayatta birçok şeyimizi kaybettik. Başka bir boyutta girdik. Başbuğumuzun ifadesiyle, “Nizam kurmuş, büyük devletler vücuda getirmiş bir milletin evlatlarıyız.” Ancak bazı eksikliklerimiz var.
Yarım asır sonra biz aksakallıların bir kurumu olmaması bu dertlerimizden biridir. Biz Ülkücü üniversitesinde 50 yıllık bir tahsil hayatı olan insanlarız. Tam olarak kurumsallaşamadık. İstihdam ve üretim gücü olmayan hiçbir topluluk iktidar olamaz. Ülkücü hareketin dertlerini oturup konuşamadık. Bunu yapacak çalışmalara başlamalıyız.”
ERDEM KARAKOÇ:
“Ülkücüler her zaman ve mekânda konuşmalarına dikkat etmelidir. Yanlış anlaşılacak konuşmalar davamıza zarar verebilir. Başkalarını suçlamak bize yakışmaz. Bizim ocağımız Ülkü Ocakları, partimiz MHP’dir. Her zaman ve mekânda bize yakışan siyasi üsluba sahip olmalıyız. Konuşmalarımız yarın bizi sıkıntıya sokmayacak şekilde olmalıdır.”
MUSTAFA CAN:
“Ülkücüler olarak aramızda asgari müştereklerde bir olmayı başarmalıyız. Evde hata yapan çocuklarımıza gösterdiğimiz gibi dava arkadaşlarımıza da yaptıkları yanlışlar varsa müsamaha göstermeliyiz. İnsan hayatında sıkıntılar her zaman olabilir. Bütün zorluklar karşısında biz davamıza inanmalı ve güvenmeliyiz. Şahısların hatalarını davaya mal edemeyiz.”
MAHMUT YILDIRIM:
“Biz kimiz? Nostalji yaşayan bir topluluk muyuz? Biz ülkücüler benzerlerinden farklı olarak hesabını yalnız Allaha veren seçkin bir topluluğuz. Şanlı Ülkücüleriz. Bütün dünyada davamızın şanına yakışır bir duruş sergilemeliyiz. Dünya bizden bunu bekliyor.”
NADİR ALTINDAL:
“Ülkücüler olarak daima planlı projeli işler yapmalıyız. Sadece konuşmakla neticeye varmak zordur. Ülkücüler olarak var olan teşkilatlarımıza sahip çıkmalıyız.
ALİ KARACA:
“Hareket olarak birçok alanda haksızlıklarla karşı karşıya kaldık. Ülkücüler her alanda budandı. Hala da devletin birçok yerinde yokuz. Haksız olarak birçok ülkücü devlet kadrolarından elimine edildi. Bunlara mani olmak gerekir.”
SELİM ÇORAKLI:
“Tenkidin olmadığı yerde tekâmül olmaz.” Derler. Bizler de hem içe hem dışa yönelik tenkitlerimizi ilmi ve mantıki olarak yapmalıyız. Bu tenkitlerimizden birini yaptığımız toplantılardaki uzun konuşmalara yönlendiriyorum. Çok uzun konuşmalar bazen bıkkınlık verebiliyor. Onun için toplantılarımızdaki usule dair bazı düzenlemelere ihtiyacımız var. Mustafa Can'ın "Konuşmaları belli dakika ile sınırlayalım" fikrini destekliyor ve uygulanmasını bekliyorum.”
KAHRAMAN DERVİŞOĞLU:
“Çocukluğumdan beri ülkücü hareketin içindeyim. Muhsin Başkan ile de beraber çalıştık. Kutlu bir yola çıktık ve sonuna kadar devam ediyoruz. Ülkücüler vatanın has evlatlarıdır. Vatanın her yerinde bizler varız. Bize bu ruhu aşılayan şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyoruz.”
MUSTAFA DÜLGEROĞLU:
“Bizler her zaman ve mekanda daamıza sahip çıkmalıyız. Bizler bunun için gerekli teşkilatlanmaları yaptık ve bundan sonra da partimize, ocaklarımıaz sahip çıkmak için elimizden geleni yapacağız.”
MUSTAFA SEYHAN:
“Bizler MHP olarak Cumhur ittifakını kurduk. Bize düşen bu ittifakın adaylarını desteklemektir. Adayların kazanması için elimizden geleni yapmalıyız. Cumhur İttifakı kazanmazsa karşı taraf meşruiyet tartışması açar. Onlara bu fırsatı vermemeliyiz.”
MUSTAFA İLTER:
“Davamıza leke getirmemek için gayret ettik. Bundan sonra da getirmemeye çalışacağım.”
.
Selim Çoraklı, dikGAZETE.com
.
nostajli 9 ay önce