En iyi çözüm başka bir sorun çıkarmayan çözümdür.
Karıştı bekleme odamız…
İnşirah okuyalım.
Uğra, uğra da meydanlar samimiyet görsün!
Çünkü bu mükemmelliğin içinde utanarak ters gidiyor bazı şeyler…
İnsansam…
Oysa kuşların sabahı bekleyişi bilen bilgisi vardır;
şaşırıyorum buna!
Nüktedan acılar vardır.
Yerine oturan taşlar gibidir.
Küfür eden gerçekler vardır…
Gerçek gibi durmayan…
Ama kafa ütülüyor hırslarımız.
Sonra ‘Satürn’e suç atmalar falan…
Kuşlar uçmasa da…
Hayat kısa.
İşte tam da bu yerde…
Sıkıntısız bi-sıkıntı duymalıyız!
Telaşlarımız iğreti duruyor çünkü…
Çünkü eğitilmemiz yıllar alıyor.
Uğra!..
Uğra da meydanlar samimiyet görsün!
“Hayatı çözdüm” diyenin çözülüşünü izleyelim.
Kafalar karışmış.
İnşirah okuyalım.
Savunduğun şey, yarın ölse!
Ondan sana kalanı savunmaya devam eder miydin!
Ben, tövbe etmiş kişilerin yüzlerindeki nezaketi gördüm.
Ben, pişmanların kalp çarpıntısını duydum.
Ben, ‘ben’ diyenlerin kendine varamadan...
‘Uğra’ diyorum; boşuna değil!
Bekleme odası kalabalıklaştı…
Ayırd-edilemiyor; hangi hakikati bekliyor, hakikat sever!
Aynalar çok…
İnşirah!
Affetmek için unutmamak gerek.
.
Arzu Leyal, dikGAZETE.com
SAADET CAN 2 yıl önce