Yazımızın başında, Türkiye’de olmayan fakat olması gereken bir Federasyonun adını yansıtalım; “Türkiye Tekerlekli Sandalye Basketbol Spor Federasyonu”
Madem her şey düşünceyle başlıyor, insanın aklına hemen şu soru geliyor;
“Tekerlekli Sandalyeyle basketbol oynayan sporcuların, neden kendi Federasyonu olmasın?”
İçinde bulunduğumuz zaman diliminde, tekerlekli sandalye basketbol camiasının yaşanmış ve yaşanmakta olduğu örnekleriyle birlikte, tek bir isim altında bağımsız bir şekilde faaliyet gösterilmesi, kırılma noktası olarak gösterilebilir.
Bu önemli nedenlerden birisi de, pandemi sürecinde sürekli ertelenen liglerle ilgili verilecek kararlardaki belirsizlik.
Daha başka gerekçe ise, Federasyonun branşlaşma konusunda üstlendiği yükü hafifletme olarak gösterilebilir.
Konunun ne denli hassasiyet taşıdığını örnekleriyle açıklamaya - yansıtmaya çalışalım…
1990, 2000 VE 2006 YILI YAPISAL DEĞİŞİKLİKLER...
Bedensel Engelliler Spor Federasyonu internet sitesinde yer alan “1990 senesinde kurulan Özürlüler Spor Federasyonu’nun 2000 senesinde dörde bölünmesi neticesinde kurulan Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu 2006 senesinde Özerk yapıya kavuşmuştur.” ifadesi, spor federasyonun kurulum ve yapısal değişikliğini, net bir şekilde ortaya koyuyor.
Ve bu kısa giriş cümlesinin altında yer alan ifadeler, bundan sonra da yapılması gerekenler açısından önem taşımaktadır;
“Engelliler Spor branşları 2000 senesinde fazla tanınmaz ve bilinmez iken bugün geldiği nokta, herkes tarafından bilinmektedir. Başarılı federasyonlar sıralamasında ilk altı içine giren federasyonumuzun yegane kaynağı, engelli sporcularımız ve kulüplerimizdir. Bu bilinç içinde bir aile olarak her şeyi sesli düşünmüş ve attığımız her adımı kulüplerimize ve engelli sporlarına emeği geçenlere sorarak , danışarak atmışızdır. 2000 senesinde federasyonumuzun adını bilen fakat temas kurmakta zorlanan uluslar arası federasyonlar bugün Türkiye’nin ne demek olduğunu ve önemini anlamışlardır…”
Dikkatinize sunmamız gereken, sitenin tarihçe başlıklı bölümde yer alan açıklayıcı bilgidir;
“Uluslararası Paralimpik Komite tarafından belirlenen 19 engelli spor branşından Federasyonumuz 13 branşı icra etmektedir. Ayrıca Paralimpik olmayan 3 branşımız bulunmaktadır. Federasyonumuz 31 Mayıs 2006 tarih ve 26184 sayılı Resmi Gazetede ilan edildiği üzere, İdari ve Mali açıdan Özerklik yapısı kazanmıştır”
TEK ÇATI ALTINDA 19 FARKLI BRANŞ...
Özel-ayrıcalıklı (engelli) bireylerin performans sporu yapması için 1990 yılında kurulan bir Spor Federasyonu, on yıl sonrasında (2000 senesinde) görme, zihinsel, işitme ve bedensel engelli kategorilere ayrılıyor.
2006 yılında ise özerk yapıya sahip oluyor.
Spor Federasyonlarının görevi, “Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Spor Federasyonlarının Teşkilat Çalışma, Görev, Yetki ve Sorumluluk Yönetmeliği”nde belirtilmektedir.
Kurulum sürecinden sonra her 10 yılda yapısal bir değişikliğin zorunlu olması, kurumsal yapıya kavuşmak ve özel-ayrıcalıklı (engelli) bireylere daha kaliteli şekilde spor yaptırmak.
Tekerlekli Sandalye Basketbol, Ampute Futbol gibi takım sporlarının yanı sıra, 19 branşta içerisinde, uluslararası müsabakalarda mücadele eden ve adlarını Avrupa, Dünya, Olimpiyat Şampiyonluklarına yazdırma başarısı gцsterdiler.
Bu başarılar, başkanından-malzemecisine kadar ekip çalışmasının bir neticesidir.
2016 yılında Olimpiyatlara katılan milli sporcularımız, 18 branşta 82 kota alırken, engellilerin yer alacağı paralimpik oyunlarına ise 66 sporcu katılmaya hak kazandı.
Oyunlarında Türkiye’nin elde ettiği 9 madalya (3 altın, 1 gümüş ve 5 bronz) bu başarının en anlamlı yansıması.
“Biz büyük bir ülke, büyük bir aileyiz” dediğinizde, siz o ailenin her bir bireyin mutluluğunu artırma, üzüntüsünü paylaşma adına takip etmek zorunluluğunuz var.
Bu da ancak kurumsallaşma ile mümkün hale getirilebilir…
TFF GİBİ TBF’DE SORUMLULUK YÜKLENMELİ...
Bedensel Engelli Spor Federasyonun idari yapısı, geride kalan 20 yıla rağmen, halen tek çatı altında yönetiliyorsa, işte orada yüklenilen görev ve sorumluluk artıyor demek.
Bu süreçle ilgili 2016 yılında yine bu satırlarda “‘Özerk’ Spor Federasyonları ve Engelliler” başlığı altında paylaştığımız düşüncelerimiz üzerinden tam dört yıl geçmiş.
Tek bir Federasyonda 19 farklı Branşta, Bir Başkanın 19 As Başkanı (farklı branşlarda) bulunuyor ise, sürecin nasıl işlediğini varın siz düşünün.
Diğer konu, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü adı altında, 60’ın üzerinde (sayı sürekli değişkenlik gösterdiği için, net rakam veremiyoruz) spor federasyonu olmasına rağmen, başarı konusunda ülke sınırlarını çoktan aşmış Ampute Futbol veya Tekerlekli Basketbol’un, halen kendi Spor Federasyonu çatısı altında olmaması, düşündürücü bir durum!
Yine buna bir örnek mi; ‘Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) desteği olmasaydı, İşitme Engeliler de Olimpiyat, Ampute Futbolunda Avrupa Şampiyonluğuna ulaşılır mıydı? Tüm bu söylediklerimiz ve bugün oynansın-oynanmasın belirsizlik sonuçlanması gerektiği gibi, Türkiye Tekerlekli Basketbol Ligiyle ilgili yaşananlardan, Türkiye Basketbol Federasyonu’nun (TBF) üzerine düşen mesajı alacağını umut ediyoruz…
.
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com
AHMET ÜNÜVAR 4 yıl önce