Engelli vatandaşlar için egzersiz ve sporun önemi anlatılmayacak kadar fazladır.
‘Öyle mi!’ biraz şaşkınlık biraz da ‘alaylı’ tavır.
İşte o ciddiyetsiz karşılığı giderecek çalışma ve sonuçlarını ‘bilim’, ayrıntı ve tutarlı sonuçları çok net olarak ortaya koymaktı.
Her sonucun kaynağı ve ispatlanır yanı olan o ‘bilimsel’ araştırmaların bazılarını şu şekilde sıralayabiliriz:
Engelli bireylere yönelik sporla ‘rehabilitasyon’, diğer bir ifade ile ‘iyileştirmenin’ temel amacı, bedensel ve zihinsel açıdan sağlık problemi yaşayan ve toplum hayatına uyum sağlayamayan bireylere yardımcı olmak.
Hangi bakımdan yardımcı olunacağı konusunda o kadar çok sebep var ki!
Bunlardan sadece birkaçı motorik ve sosyal beceriler kazandırmak, davranış bozuklukları azaltmak, bağımsız hayati becerilerini geliştirmek… Ve daha sayabileceğimiz birçok sebep.
Tüm bunları kendi ‘çatısı’ altında toplayan ifade şekli, altın söz ‘Engelli bireyin yaşama kalitesini artırmak..’ olmaktadır…
KİM ENGELLİ, KİM ENGELSİZ!
Egzersiz veya spor ile tedavi yöntemi içine hangi branşlar gireceği konusunda ayrıntılı olarak araştırıldığında ata binmekten-buzda kaymaya, masa tenisinden-atletizme kadar bugün tüm branşlarında faaliyet gösterilebileceğini görmek mümkün.
Hatta ‘sağlam’ gibi görünenlere taş çıkarırcasına, onların yapamadığı ‘bedensel engelli sporcuların yaptığı tekerlekli basketbol, görme engelli bireylerin oynadığı goalball’ bu branşlardan sadece birkaçı.
Engelli bireylerin, tedavi amaçlı gittiği spor tesislerinde sıra dışı başarılara imza attığına şahit olduk.
Bir velimizle yaptığımız söyleşiden: ‘Bir umut ile geldiğimiz spor tesislerinde, bir umudumuz oldu bin bir umut…’
Öğrenci velisinin bu içtenlik, samimiyet yüklü düşünceleri bizleri o kadar etkiledi ki, daha çok engelli vatandaşa spor hizmeti sunulması gayreti ile ‘engelli’ konusunu bu sütunlarımıza taşıma ‘zorunluluğu’ hissediyoruz kendimizde.
Daha çok spor tesisi açılsın, daha çok vatandaşımız, engelli vatandaşımız spor-egzersiz vasıtası sağlığına kavuşup, engelliler konusunda toplumsal bilincin oluşmasına katkı sağlasın.
"Dün gitti, gelecek belki, bugün ise en değerli gün…" olarak değerlendirilmesi gerekliliği var ise…
Toplum olarak ‘Madem herkes bir engelli adayıdır…’ sözünü benimsiyor isek, engelli bireylerin egzersiz-spor yapmaları için ortam-imkân hazırlamak en büyük sorumluğumuz arasında yerini almalı…
ÖNCE YÜRÜYOR, SONRA KOŞUYORLAR
Her defasında önemine dikkat çekiyoruz ya ‘çocuklarımızı kötü alışkanlıktan korumak için spor yaptırılalım’ diye.
Engelli bireylerin egzersiz-spor aracılığı ile önce kendisi, bunun devamı olan toplumla barışık olması, o bireyin sadece hayat mücadelesinden galip gelmesini sağlayacak.
Her defasında egzersiz-spor (egzersiz ile başlayıp spor ile zirve yapma) diyoruz ya! Bu görüşümüzü bir branşla taçlandırıp, yazımızı tamamlayalım inşallah.
Engel grubu fark etmiyor. Tıpkı diğer vatandaşlar gibi, engeli bireyler için en önemli rehabilitasyon-tedavi araçlarından birisidir su.
ENGELLİSİ ENGELSİZİ HAVUZ YOLUNU TUTUYOR..
İnsanoğlu için su, hayatın tamamlayıcısı olarak görülmekte.
Yüzme sporu, bir birey için yer çekimi etkisini azalttığı için, yüzme yapan bireyler eklemlerini daha rahat hareket ettirebilmekte.
Yüzerken kas gücünü artırma, dolaşımı düzenleme, stres ve gerginliği azaltma ve daha birçok sebep.
Bundan sonra geriye ‘engellisi, engelsizi havuzun yolunu tutmaya geliyor …’
Çünkü, sağlıklı insan için sağlığını korumak kadar engelli-sağlıksız bireyler için sağlığına kavuşması adına uygulanması olmazsa olmazlardan egzersiz-spor-yüzme…
Bu söylenenler ışığında hemen akla soru geliyor; ‘Bize yol-yordam, dahası tesis gösterin?’
Evet haklısınız. Bu hizmeti sunanı takdir etmek, aksini, hizmetten bihaber olanı da sorgulamak gerekecek.
Bu konuda kamu görevi üstlenen kurum ve kuruluşlar. Örneğin ‘Belediyeler bu tür spor hizmetlerinin neresinde?’ sorusunun cevabını haftaya bırakalım inşallah…
Ahmet Gülümseyen, dikGAZETE.com