Siyaset resetlendi; Gün ola harman ola
Nihayetinde seçim sona erdi; milletimize hayırlı olsun.
Medyada doğruluk payı olan ve birbirine yakın analizler ile seçim sonuçları değerlendirildi.
Hatta yabancı basındaki analizler bile bizimkilerle örtüşüyor. Enflasyon, Türk Lirasının Dolar/ Euro karşısında değer kaybetmesi, emeklilerin durumu, Gazze meselesi gibi bilinen konular bizde yazılıp çizildiği gibi yabancı basında da yer aldı.
CHP; Ege, Trakya, Orta Anadolu ve Karadeniz’in birçok şehrinde hem belediye başkanlığını kazandı hem de adeta batıdan doğuya genişledi.
AK Parti ise Orta Anadolu’nun güneyine sıkıştırıldı. Marmara ve Karadeniz’de bazı illerinde varlık gösterdi. Şırnak ve Bitlis’te AK Parti’nin kazanması, parti için takdire değer.
AK Parti’nin oy kaybı üzerine, “Siyasal İslamcılık bitti” dense de Yeniden Refah Partisi’nin seçim başarısı; Siyasal İslamcılığın halen karşılık bulduğunu da gösteriyor.
MHP ise birçok seçim bölgesinde pusulada yer almadı. Aldığı oy oranı ve kazandığı şehir sayısı ile mevcut oyunu koruduğu düşünülebilinir. Kırklareli, Tokat, Osmaniye ve özellikle Kars seçim sonucu, MHP’nin başarılı olduğunu gösteriyor.
Muhafazakâr/ Milliyetçi seçmenin yoğun olduğu Ankara Etimesgut’ta Cumhur İttifakı adayı MHP’li Enver Demirel’in uzun yıllar kaliteli hizmetine rağmen büyük bir oy farkıyla kaybetmesi dikkate değer. Etimesgut gibi Keçiören, Kahramankazan, Haymana ve İstanbul’da Üsküdar ile Eyüpsultan seçim sonuçları, sosyo-politik olarak incelenmeli.
Büyük Birlik Partisi’nin kendi adına girdiği Sivas’ta seçimi kazanması; BBP’nin başarısı olduğu kadar Sivas’ın, hemşehrisi Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’na ahde vefası.
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin ilk icraat olarak ‘sokak köpekleri’ ile ilgili kararların olacağını söylemesi; bu problemin halledileceği vurgusu AK Parti’nin kulağından kaçmamalı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in başkanlık sonrası ilk seçiminde başarılı olması aslında kendisinin de söylediği gibi yılların birikimi.
CHP’ye bir proje olarak sunulma ihtimali olan “Türkiye İttifakı” kabul gördü. Yine “Kent Uzlaşısı” adı altında birkaç yerde DEM Parti ile iş birliği de CHP’ye başarı getirdi.
Özgül ağırlığı olan ve oturmuş yapısıyla “Cumhur İttifakı”, “Türkiye İttifakı” karşısında Türkiye genelinde İttifak adayı gösterebilseydi; daha başarılı sonuç elde ederdi. Zira AK Parti ve MHP’nin ayrı ayrı aday gösterdiği yerlerde CHP öne geçti.
Münferit de olsa, CHP’li seçmenin; “Türkiye Laiktir laik kalacak” sözleri havada uçuşuyor, askıda bile kalmıyor.
CHP, özellikle Cumhurbaşkanlığı seçiminde kurulan “Millet İttifakı” ile dönüşmüş/ dönüştürülmüş bir parti. Bu dönüşümde kuşkusuz AK Parti’nin de etkisi oldu. Her ne kadar klasik merkez sol olsa da muhafazakâr/ milliyetçi kesimlere de hitap edebilecek adaylar listede yer aldı.
Bunu nasıl mı anlıyoruz?
CHP’den Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ahmet Akın; Balıkesir'in tarihi Zağnos Paşa Camii'nde esnaflarla beraber sabah namazını kılarak şükür duasında bulundu. AK Partili bir başkan camiye giderse; “gericiler camide” diye tezvirat yapılır.
*
Alex Joxe’un “Kaos İmparatorluğu”nda yazdığına göre, Küresel Güçler; güçlerini göstermek için kendilerinden uzakta kaos ve kriz bölgesi oluştururlar.
Sonra da sorunu çözmek için o bölgelere, “barış ve özgürlük” gibi hoş kavramlar altında asker gönderirler. Asker göndermeseler bile Ukrayna örneğinde olduğu gibi savaşın sürdürülmesi için tonlarca silah yığarlar.
On yıl önce vaat edilen “Yeni Dünya Düzeni” yerine getirilmeyecek.
Bir zamanlar daha barışçıl bir dünyanın garantisi olarak lanse edilen ABD askeri gücü ile dünyadaki diğer tüm devletlerin askeri gücü arasındaki dengesizlik, artık daha büyük bir istikrarsızlık kaynağı olarak açığa çıkıyor.
Küresel neokapitalizm (restore edilmiş/ yeni kapitalizm); Kaos İmparotorluğu için canhıraş bir şekilde mücadele ediyor.
Büyük Sıfırlama/ Great Reset veya Global Reset, Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) COVID-19 salgını sonrasında, ekonomiyi sürdürülebilir bir şekilde yeniden inşa etme önerisidir. Mayıs 2020'de Birleşik Krallık Prensi Charles ve WEF direktörü Klaus Schwab tarafından tanıtıldı.
2020 yılında piyasaya sürülen “Büyük Sıfırlama” kavramının tanıtıldığı Klaus Schwab’ın “Kovid-19: Büyük Sıfırlama” isimli kitabının sonunda anlatılan hikâye çok manidar. Hikâyede bütün bir köy yaklaşan bir felaketi öngörüyor ama köylülerin hiçbiri bunu önlemek için uğraşmıyor ve sonunda hep beraber yok oluyorlar. Bu hikâyenin verdiği mesaja göre “Büyük Sıfırlama” sadece bir öneri değil mutlak bir ihtiyaç, Kovid-19 salgını ise bizlere daha iyi bir dünyanın kapısını aralayan bir fırsat penceresi.
Alman gazetesi Handelsblatt, “Büyük Sıfırlama” gerçekleşirse, 2030 yılına gelindiğinde elitlerin, koyunlarını koruyan çobanlar gibi kitleleri yönlendirdiği yeni bir dünya yaratılacağını öngörüyor.
Görünen o ki; küresel elitler, -çoğunluğu teknoloji alanında olmak üzere- büyük şirketler ve politika yapıcılar Kovid-19’a iyi tarafından bakarak ve “bu da bize ders olsun” diyerek yeni bir plan ve dizayn yapıyor.
“Kontrollü Kaos” üzerinden “Dünya Düzeni” kurgulanırken elbette bunun Türkiye’ye de yansıması olacak. Türkiye, bölgesel ve küresel bir güç olma yolunda ilerlerken, bir taraftan da çepeçevre kuşatılıyor.
Modern Haçlı Savaşları tekrar bu topraklarda icra edilecek. Taraflar son sürat hazırlık yapıyor.
“Güvenlik ve Devletin Bekası” şiarıyla cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı.
Devletin Güvenlik Konsepti gereği, temeli 2011 Genel Seçimlerine dayan Cumhur İttifakı kurulmuştu.
Tam Bağımsız Türkiye, Yüzüncü Yılına Cumhur İttifakı ile güçlü bir zemin üzerinde girdi.
Bölgesel ve küresel dengeler sürekli değişmekte. Türkiye, jeopolitik olarak hem çok önemli konumda hem de bu konum Türkiye’ye ağır bir yük yüklüyor.
“Coğrafya kederdir” sözü, Türkiye’nin durumunu özetliyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; ‘seçim rüşveti’ olarak piyasaya para dağıtamaz mıydı?
Yerel seçimin böyle sonuçlanacağını kendisi biliyordu.
Denklem böyle kuruldu.
CHP’ye alan açılarak; merkeze çekildi. Bu saatten sonra CHP hem muhatap alınacak, karşılığında hükümetin aldığı birçok karara ‘evet’ demek zorunda; özellikle savaş hazırlığı yapan Türkiye’nin sınır ötesi tezkerelerini kabul edecek.
PKK Çatı Terör Örgütünün sonlandırılması için Irak ve Suriye üzerine sefer düzenlenecek.
Ehlileştirilmiş CHP; Türkiye’nin arka bahçesinde kazan kaldıramaz. Şimdi CHP’den beklenilen Suhulet ve Uhulet.
“DEM Parti kazanı kaldırır” derseniz; istihbarat en iyi adamlarını DEM’in karar alma mekanizmalarına yerleştirmiştir çoktan.
Devlet; emeklinin sıkıntısını bilmiyor mu?
Elbette biliyor.
Üyesi olduğumuz NATO ve stratejik ortağımız Amerika’nın bize silah ambargosu uyguladığını lütfen unutmayın.
Denizde, karada ve havada hazırlık yapılıyor. Devlet ister istemez elindekini silah ve teçhizat/ donatıma ayırdı.
Siyaset resetlendi. Devletin üzerindeki yük, yerel iradeye yani CHP’ye devredildi.
Bu seçimin ne kazananı ne de kaybedeni var. Kusursuz bir plan dahilinde sistem işletilmeye çalışılıyor.
“Tek adam rejimi/ diktatörlük” söyleminin artık karşılığı yok. Seçime müdahale etmeyen ve oyunun kuralı çerçevesinde hareket eden bir Cumhurbaşkanı var.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de söylediği gibi; “Seçim sonuçları göstermiştir ki bugün seçmen Türkiye’de yeni bir siyasetin kurulmasına karar verdi. Bugün seçmen, 22 yıllık Türkiye fotoğrafını değiştirmeye, yeni bir siyasi iklime kapı aralamaya karar verdi. Bu seçimin bir kaybedeni yoktur. Bizim başarımız kimsenin hezimeti olmayacaktır, kimsenin hezimeti değildir.”
“Cumhurbaşkanlığı Kabinesi görevinin başındadır”
Devlet Bahçeli’nin seçim sonucu ile ilgili yaklaşımı, devletin emin ellerde olduğunu gösteriyor; “Sanki iktidar değişikliği olmuş gibi dedikodu çıkaran, erken seçim yaygarası koparan, bu kapsamda akıl tutulması yaşayan çevrelerin şuursuzca hareket etmesi, tek kelimeyle aymazlık ve ahlaki çarpıklıktır. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi görevinin başındadır. Her alanda atılım ve reform hamlelerine kararlılıkla devam edecektir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan devletin başıdır ve desteğimiz sonuna kadar arkasındadır.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yazımızı sonlandıralım; “Bugün AK Parti'ye ve Cumhur İttifakı'na oy verenlerle birlikte demokratik haklarını kullanarak sandığın gücüne güç katan herkes kazanmıştır.”
Not:
1- Belediye Başkanlarından parti değiştiren olabilir mi? Mesela Ankara…
2- Balkanlar ve Karadeniz üzerinden Savaş Bulutları yaklaşıyor.
3- İran/ İsrail Çatışmasına az kaldı. Akdeniz Isınıyor.
.
Mehmet Yıldırım, dikGAZETE.com
https://www.internethaber.com/kontrollu-kaos-1487205y.htm Nuran Yıldız
https://www.aa.com.tr/tr/analiz/kuresel-ekonomide-buyuk-sifirlama-mumkun-mu/2153975
https://twitter.com/mustafa_guldag
https://www.aljazeera.com/news/2024/3/31/turkeys-opposition-set-to-hold-power-in-major-cities-partial-results-show
https://www.reuters.com/world/middle-east/erdogan-battles-key-rival-turkeys-local-elections-2024-03-31/
https://www.ft.com/content/0deeaad7-d98f-46a3-aac9-a4e18086e8b1
muhalif 9 ay önce
Mehmet Yıldırım 9 ay önce
muhalif 9 ay önce
muhalif 9 ay önce
Mehmet Yıldırım 9 ay önce