Seçimin resmi sonuçları açıklanmadan, AK Parti yanlısı gibi duran bazı yazarlar (!) semazenleri hayran bırakacak figürleriyle nasıl dönüleceğini sergilediler!..
Bunlardan bazılarının geçmişte yaladıkları AK Parti’yi eleştiren bir tek yazısının bulunmaması ve yalamak için yeni bir kapıya yaslanma antrenmanlarına başlamaları da dikkat çekiyor!
AK Parti’nin yüzde 44.31, Cumhur İttifakı’nın yüzde 51.74 oy almasına rağmen, CHP’nin yüzde 30.11, Millet İttifakı’nın yüzde 37.64 oy alarak, Ankara, İzmir, Adana, Antalya, (İstanbul’da itiraz yapıldığı için saymıyorum) gibi bazılarında 25 yıl sonra belediye başkanlığını kazanmasının etkisi olduğunu göz ardı etmemek lazım.
Esasen halkın iradesine saygı duyup, kazananı tebrik etmek en doğru olanıyken, daha başında AK Parti’ye giydirip, rakiplerine selam çakmak kişilik bozukluğunun işaretidir!
Yaptığı doğru işlerde takdir ettiğimiz, gördüğümüz yanlışlarını eleştirdiğimiz AK Parti hakkında, şahsen söz söyleme hakkım olduğunu düşünüp, bazı alıntılar yaparak sonuca gelmeliyim:
07 Nisan 2018 tarihli “Cumhuriyet Caddesi’nde siyaset!..” başlıklı yazıdan; “İstanbul Esenyurt’un milletin oyu ile değil de, istifa ettirilen başkanın yerine gelen Belediye Başkanı Ali Murat Alatepe yaptığı bir konuşmada; “Esenyurt'un hiçbirimize ihtiyacı yok ama Tayyip Erdoğan'a ihtiyacı var. Niye var? Burayı kaybedersek Kudüs'ü kaybederiz hiçbir yeri kaybetmeyiz, İslam'ı kaybederiz, Mekke'yi kaybederiz” diyor!”
30 Haziran 2018 tarihli “Düşüşün nedenleri!..” başlıklı yazıdan; “Yakarsa dünyayı garipler yakar. AK Parti’yi de milletvekilleri, belediyeler; kendi atadıkları bürokratlar ve il-ilçe başkanları yakar!” demiş; AK Parti yönetiminin, “partimizde Bylock kullanan ve FETÖ örgütüyle ilişkisi olan kimse yok” demesine (Kendileri inanıyor mu bilmiyorum) partiye oy verenler de dahil kimse inanmadığı gibi… …Kişinin namazı ve orucu sizi aldatmasın” göz ardı edilerek işin ehline verilmeyip, ‘alnı secdeye geliyor’ düşüncesiyle ehil olmayanlara iş vermek...
…İl ve ilçe başkanlarının akçeli işlere girmesi ve kendilerine ulaşmayı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ulaşmaktan daha zor hale getirmelerinin yanında belediyelerle birlikte şehirlerin, imar ve diğer ihale işlerinde canına okumaları!..”
…Özellikle ilçelerde para karşılığı gençlere iş temin edenlerin, kendi özel işlerinde de o gencin ailesiyle birlikte genci çalıştırmaları ve nedense ilçelerde büyük çoğunluğun; bu kişilik bozukluğu olan kimseye yalakalık yapınca, o kişinin de “Ben olmazsam burada güneş doğmaz” havalarına girmesi!..
…Belediye başkanları, meclis üyeleri hatta parti üyeleri kimselerin seçim zamanları haricinde yolda yürürken, “Yeryüzünde böbürlenerek yürüme. Çünkü sen yeri asla yaramazsın, boyca da dağlara asla erişemezsin”e inat edercesine (Haşa) bunları ben yarattım tavırlarıyla diğer insanları ‘böcek gibi’ görmeleri!..
…Belediye başkanlarının kendilerini makamlarında başbakan filan zannedip, özel kalem müdürlerinin de başbakan yardımcısı havasıyla insanlara akıl verip terbiye etme girişimleri…
…2000 öncesiyle 2000 sonrası emekli olan kişilerin aldıkları maaş arasındaki büyük fark ve emekli aylıklarının düşük olması…”
13 Ekim 2018 tarihli “Yanlış yanlıştır!..” başlıklı yazıdan; “İşte bunlar; “Bazı insanların da yan etkileri vardır. Bazıları başını döndürürken, bazıları mideni bulandırır” diyerek tarif edilen tiplerdir!.."
29 Aralık 2018 tarihli “Batmak üzere ya da batık müteahhitleri kurtarma operasyonu!..” başlıklı yazıdan; “Faizlerin aşağıya çekilerek dar gelirlilerin de ev alabilmesini kolaylaştırmak yerine sadece bankalarla anlaşmalı büyük(!) şirketlerin yaptığı veya ellerinde kalan daireleri satmasına fırsat sağlayan, eşitlik ilkesinin hiçe sayıldığı bu durum; batmak üzere ya da batık müteahhitleri kurtarma operasyonudur! Aksini ispat edecek varsa, konuşsun da ev sahibi olamayan dar gelirliler anlasın!”
2 Mart 2019 tarihli “1 film, 2 başkan adayı” başlıklı yazıdan; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin AK Parti adayı Nihat Zeybekci, “Ben İzmir şarabını uluslararası marka yapmak istiyorum. Bağcılığın gelişmesi için özel enstitüler kuracağız. …İslam’a göre şarap haramdır fakat kimin içip içmediği de beni ilgilendirmez!..” diye eleştiriler getirmiştik.
Şunu da ekleyelim: "Arkadaşlarım içki içerken ben otururum, orada sohbetimizi yaparız. Saatlerce otururuz" diyen birinden de, meyhanede saatlerce oturup anason kokusundan pasif sarhoş olmak yerine adam gibi içmesi beklenir!..
Ekonomiye girmiyorum…
Neticede eleştiri ve uyarı amaçlı yazılanların hiç biri dikkate alınmadı…
Genel kanı AK Parti oylarının yüzde 10-15 arası düşeceği şeklindeydi… Fakat birinci parti olarak seçimi tamamladı!..
Bana göre, kooperatif sistemi, şeffaf belediyecilik ve Tunceli’de HDP’nin tehdidine rağmen adaylıktan vazgeçmeyi düşünmeyen “Komünist Başkan” Fatih Mehmet Maçoğlu, bu seçimin kazananı olmuştur.
Bu aşamadan sonra, kesin olarak ilan edilmiş olan kazananları tebrik etmek ve ülkemize sahip çıkmak, partili partisiz herkesin görevi olmalıdır.
Zira, ABD, İsrail ve Batılı ülkelerden bazılarının karanlık odalarda ‘Gezi Parkı’ benzeri bir kalkışma kurguladığı şeklinde gizli-açık çeşitli senaryolar ortalığa dökülmektedir!..
Aslolan vatandır!.. Vatanına birlikte sahip çık!..
.
Ali Mevlüt Kaya, dikGAZETE.com
Twitter'da bizi takip edin: @alimevlutkaya , @dikgazete