Putin’in muhatabı Zelenskiy değil, Donald Trump!
MOSKOVA
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna krizinin başından itibaren sürecin diplomatik bir şekilde giderilmesi taraftarıyken batılı ülkeler diplomasi konusunda oldukça geri kaldı veya ‘kurnazlık’ politikalarına gitti. Batılı ülkelerin diplomasi konusundaki yetersizliği Rusya’ya avantaj sağlamadı. Minsk anlaşmaları da dahil olmak üzere Rusya, batılıların kurnazlık politikalarında ‘aldatılan’ taraf oldu.
Oysa ki Avrupalı liderler, Minsk anlaşmalarının uygulanmamasının kendi tercihleri olduğunu zaten söylediler. Minsk anlaşmaları tamamen Rusya’yı oyalama taktiğiydi. Diplomasi yerine kan dökülmesini tercih eden batılılar, 2014 yılından itibaren Ukrayna’ya silah depolamaya başladı. Batılılar diplomasiyi aslında 2000’li yılların başında terk etmeye başlarken kışkırtıcı politikalarını da resmen 2014 yılında Ukrayna kriziyle gösterdi.
Vladimir Putin’in, 24 Şubat 2022 yılında Ukrayna’da özel askeri harekat emri verdiği zamanı hatırladığımızda batılıların ilk başvurduğu şey ‘demogoji’ dili ile diplomasi çağrısıydı.
Rusya, operasyonlar sırasında diplomasi kapısını sürekli açık tutsa da bu dili zaten unutmuş olan batılıların yeni bir ‘kurnazlık’ hamlesine ihtiyacı vardı. İstanbul’da, Kiev rejimi ile Moskova arasında yürütülen müzakereler, batılıların talimatıyla sona erdi. Anlaşma metnini yırtıp çöpe atan Kiev rejimi zaten batılıların güdümünde hareket ediyordu. Müzakere süreçlerinde Rus ordusu, Kiev’den çekilmiş, kontrolünü sağladığı toprakları terk etmişti. Rus ordusu ise kendi mevzilerinde diplomatik sonuç bekliyordu.
Bu sırada Joe Biden’ın Amerikası ve batılı ülkeler, NATO’nun da desteğiyle Ukrayna’ya modern silahlar depoladı. Rusya yine diplomasi etiğinin dışında hareket eden batılılar tarafından kandırılmıştı.
Şimdi artık Joe Biden yok. ABD’nin mevcut başkanı Donald Trump zaten seçim kampanyası sürecinde Ukrayna’ya destek vermeyeceklerini söyledi. Dediğinin de arkasında duracağına eminiz.
Trump gerçekten çok zeki bir lider. Belki çılgın görüntüsü kamuoyunda ‘basit’ bir lider izlenimi bıraksa da ilk döneminde Kuzey Kore ile diplomasinin yolunu açan, Rusya ve Çin ile temaslarını eksiltmeyen, krizin değil sadece kendi çıkarlarının peşinde olan bir liderdi. Elbette Rusya’ya karşı aldığı kısıtlama kararları da vardı. Ancak Joe Biden ile kıyasladığımızda Donald Trump’ın dünya barışı için bir şans olduğunu düşünüyorum.
Başkanlık koltuğuna oturmadan İsrail – Filistin çatışmasını durdurmak için girişimlere başladı. Artık ateşkes ilan edildi ve esirler de İsrail’e geri iade ediliyor. Trump gerçek bir lider. Trump, Amerikan başkanı olduğunu biliyor.
Joe Biden için aynı şeyi söylemek çok zor. Biden, koltuğunu devrederken bile ailesinin suçlarını affeden bir kararname imzalayan, ülkesinden çok kendi ailesi ve çevresini düşünen, karanlık güçlerin kontrolünde olan bir başkandı.
Vladimir Zelenskiy artık Ulak olmaktan çıkıyor. Putin, Trump başta olmak üzere batılı liderlerle doğrudan temasa başlıyor. Zaten Zelenskiy’in başkanlık döneminden itibaren kendi iradesiyle karar aldığına şahit olmadık. Zelenskiy, kendisine verilen talimatları yerine getiren bir liderdi.
Vladimir Putin, Donald Trump’ın başkanlık koltuğuna oturmasının ardından net olarak mesajını verdi. Vladimir Zelenskiy zaten Ukrayna’nın meşru başkanı değil.
Vladimir Putin, Donald Trump ile Ukrayna başta olmak üzere diyaloğa açık olduklarını söyledi. ABD ve Rusya’nın kendi çıkarları doğrultusunda politika yürütmesi gerektiğini vurgulayan Putin, Donald Trump iktidarından da ümitli olduğunu söyledi.
Çünkü Donald Trump zaten zaferini ilan etmeden önce diyaloğa açık olacağını, dünyadaki krizlerin son bulması için çaba sarf edeceğini söylemişti.
Vladimir Putin ile Donald Trump arasında diyaloğun başlaması da Avrupalı liderlere diplomasiyi hatırlatabilir.
Avrupa’da artık çözüm zamanı. Putin, gerçek muhatabı ile diplomasiye geçiyor. Vladimir Putin zaten Zelenskiy’i ‘muhatap’ olarak kabul etmezken gerekçesi belliydi. Zelenskiy hem meşru devlet başkanı değil hem de Ukrayna’daki krizin sebebi batılı ülkeler.
Bu krizi ortaya çıkaranlar batılılar ise muhatap da onlar olmalıydı.
Vladimir Putin’in bu yöndeki ısrarı da bundan dolayıydı.
Kısa süre içerisinde ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında bir görüşme planlanıyor. Aslında her iki taraf da bu konuda istekli. Haliyle Trump – Putin görüşmesi gerçekleşirse bu, dünya kamuoyu için sürpriz olmaz.
Eğer bu görüşme yapılırsa kısa süre içerisinde Ukrayna krizinin resmen çözümü için sürecin de başladığına şahit olabiliriz.
.
Erhan Kuadzba, dikGAZETE.com