Asil Türk milleti. Huzurunda her zamanki gibi saygıyla eğiliyorum.
Evet cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının ilk seçimleri 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak.
Normalde 18 Haziran’da yapılması gereken seçimlerin hele hele asrın felaketinin yaşandığı bir dönemde daha acılar çok taze iken, yaralar henüz sarılmamışken, 34 gün gibi kısa bir süre için öne çekilmesinin kime ne faydası olabilir?
Hele ki seçimlerin zamanında yapılacağı altı çizilerek yüzlerce kez söylenmişken.
O halde mutlaka haklı bir neden olmalı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimlerin öne alınma nedenini,
Kurban Bayramı arifesi ve Hac Dönemine, Üniversite sınav takvimine, İlk ve ortaöğretim okullarımızın tatiline denk gelmesi olarak açıkladı.
Ancak seçim gününün neden 7 Mayıs ya da 21 Mayıs olmayıp, neden 14 Mayıs olarak tercih edildiği sorusu havada kaldı.
Gerçi seçim tarihi olan 14 Mayıs gününü, Demokrat Parti’nin iktidara gelişinin 73. Yıldönümü olması nedeniyle ayrıca onurlandırdı.
Oysa, 14 Mayıs’ın anlam ve önemi için yine aynı tarihe denk gelen anneler gününe atıfta bulunsa eminiz daha inandırıcı olurdu.
Düşünsenize bir yanda seçimler diğer yanda anneler günü aynı tarihe denk gelmiş, bu hengamede Demokrat Parti’nin iktidara gelişinin 73. Yıldönümü kimin umurunda olur ki?
Bu şekilde konu içimize sinmeyince işin içinde bir hinlik aramak kaçınılmaz oluyor haliyle.
Biz de bakıyoruz.
Kaynak yine her zamanki gibi devletimizin resmi bir organı olan Yüksek Seçim Kurulu…
2001’de kurulan ve ilk ciddi sınavını 2002’de veren, bugüne dek girdiği altı seçimden birinci olarak çıkan AKP, tarihini kendisinin belirlediği beş seçimin üçü için Haziran ayını tercih etmiş.
2011 genel seçimlerini 12 Haziran’da yapmış ve kazanmış,
2015 genel seçimlerini 7 Haziran’da yapmış ve kazanmış,
2018 cumhurbaşkanı ve genel seçimlerini 24 Haziran’da yapmış
Ve yine kazanmış.
Yani AKP için Haziran, bir nevi uğurlu ay.
2023 seçimlerinin öne alınma gerekçesi olarak gösterilen Kurban Bayramı ve Hac Dönemini hadi haklı bulalım, malum bu tarihler her yıl değişken.
İyi de. Bu ülkede üniversite sınavı ile okulların kapanıp yaz tatilinin başlaması Haziran’dan başka bir döneme denk gelmez ki…
E bu durumda üç ana gerekçeden ikisi otomatikman eleniyor…
O halde kurcalamaya devam.
“Tarihte 14 Mayıs” diye geriye dönük inceleme yapınca sadece birkaç tane önemli olay dikkatimizi çekiyor.
Misal 14 Mayıs 2006’da Galatasaray 16’ncı lig şampiyonluğunu kazanmış…
14 Mayıs 1950’de Demokrat Parti yüzde 53 oyla tek başına iktidara gelmiş, bu vesileyle Türkiye’de tek parti iktidarı sona ermiş…
Ha bir de 14 Mayıs 1948 de bağımsız İsrail Devleti kurulmuş,
İlk iki seçeneği ciddiye alamayacağımıza göre!..
Yok canım daha neler…
Bağımsız İsrail Devleti’nin kuruluş yıldönümü ile Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılının ilk seçimlerinin aynı tarihe gelmesi tesadüften başka ne olabilir ki?
Kendimizden utanıyoruz ve tam konuyu kapatıyorken aaa!
Bir de bakıyoruz ki 14 Mayıs’ta İsrail Devleti’nin kuruluş ilanının birkaç saat sonrasında, Arap Birliği, İsrail’e karşı savaş açmış…
Mısır, Ürdün, Suriye ve Irak kuvvetleri üç yönden saldırıya geçerek önemli ilerlemeler kaydetmişler ancak planlı savunmasıyla İsrail, savaş sonunda, elindeki yüzde 56’lık Filistin toprağını yüzde 78'e çıkarmış.
İyi de bize ne bundan diyebilir miyiz?
Deriz tabii.
Biz deriz demesine de eğer birileri 14 Mayıs’ı çaktırmadan İsrail’in kuruluş yıldönümüne endekslemiş ise, 14 Mayıs tarihi ile birilerine veya bir yerlere işaret vermiş ise, hiç istemeyiz ama 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin hemen ardından tıpkı İsrail örneğinde olduğu gibi bir kargaşa, bir kaos, bir çatışma durumu doğar ise,
İşte o zaman Yaradan,
Karşısına çıkacak olanları Türk’ün gazabından korusun.
Bizim sözümüz belli;
Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti,
Var olsun Türk Milleti.
.
Yener Bozkurt, dikGAZETE.com