MÜHÜRÜ NEREYE BASACAĞIM?
Yarın nasip olursa sandık başına gidiyoruz.
Karşımızda iki seçenek var.
Pusulaya basacağımız mühür, bizim kişiliğimizi, karekterimizi, ufkumuzu, ideallerimizi, hangi mahallede oturduğumuzu, çoluk-çocuğumuz için nasıl bir dünya tasavvur ettiğimizi ve onlara nasıl bir dünya bırakmak istediğimizi gösterecek.
Ben mührümü;
- Türkiye’yi üçüncü dünya ülkesi olmaktan kurtarıp, ülkemizi süper lige çıkarmaya çalışan ve bunu büyük oranda başaran tarafa basacağım.
- Tefecilerden borç dilenmek için kapılarında bekleyene ve arkasından Kemal Derviş gibi sömürge valisi gönderenlerin önünde el-pençe divan duranların tarafına değil, IMF’nin borcunu temizledikten sonra;
“Hadi bakalım toz olun! Bir daha da sizi buralarda görmeyeyim!..” diyen tarafa basacağım.
- 15 Temmuz hain darbe teşebbüsünde havalimanında olduğu halde sıvışıp, Bakırköy’deki eve saklanan tarafa değil aslanlar gibi halkının önüne geçip, darbecilere, layık oldukları cezayı veren tarafa basacağım.
- Ülkemizde 5 milyon mülteci olduğu halde “13 milyon” olduklarını söyleyip, seçmenine yalan söyleyen ırkçı faşistlere değil… Onları insan onuruna yakışır ve can güvenliklerini teminat altına alarak ülkelerine göndermeyi vadeden tarafa basacağım.
- Avrupa kapılarında beklemeyi onur sayanlara değil
Ülkemizi, savaşan tarafların görüştüğü, buğday koridorunu açarak mazlum milletleri açlığa mahkum etmeyen, Ülkemizi diplomasi merkezi yapan tarafa basacağım.
- Depremzedelere verdiği 3 kuruşu başa kakanlara değil
2-3 ayda deprem evini teslim eden, hastaneyi tamamlayıp açan tarafa basacağım.
- Yani kısaca; Ülkemizin “Yeni Yüzyıl”ını başlatan liderin olduğu tarafa mührümü basacağım.
Yeni Yüzyıl…
Ülkemize… Türk Dünyasına... İslam dünyasına…
Ve tüm dünya mazlumlarına hayırlı uğurlu olsun.
.
Emin Batur, dikGAZETE.com