Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Lâtin Amerika gezilerine MİT Başkanı Hakan Fidan damgasını vuruyor.
Recep Tayyip Erdoğan, dört yıl önce Cumhurbaşkanı olarak ilk kez çıktığı, Kolombiya, Küba ve Meksika’yı kapsayan Latin Amerika gezisinde, gazetecilere önemli açıklamalarda bulunmuş, barış ve çözüm (!) sürecinin devlet kanadındaki mimarı bilinen Hakan Fidan’ın MİT Müsteşarlığından istifa edip AK Parti'den milletvekili adaylığına izin vermediğini açıklamıştı.
Erdoğan, ikinci kez Fidan'a sahip çıkmadığını deklare etti.
Dört yıl sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yine Lâtin Amerika gezisi yine Hakan Fidan...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G-20 temasları ve Güney Amerika gezisi sonrasında yurda döndü.
G20 Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere Arjantin'de bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2-3 Aralık tarihlerinde Paraguay ve Venezuela'yı ziyaret etmişti.
Gezi dönüşü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da Cuma Namazı çıkışında gazetecilere gündeme dair açıklamalarda bulundu, bazı soruları cevaplandırdı.
Serdar Turgut yazdı Türkiye'nin haberi oldu!
Habertürk Washington temsilcisi Serdar Turgut; Kaşıkçı cinayetiyle ilgili, CIA Direktörü Gina Haspel ve MİT Başkanı Hakan Fidan'ı dinleyen ABD'li senatörlerin Suudi Arabistan'a yönelik bir takım yaptırımları devreye sokmak için harekete geçtiğini yazdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Güney Amerika gezisi süresince resmi heyette kendisine eşlik eden MİT Başkanı Hakan Fidan’ın ABD senatosundaki bir grup senatörün daveti üzerine Kanada'dan Washington'a geçtiğini ve ABD Kongresi’nde Cemal Kaşıkçı cinayetini araştıran Kongre komisyon üyesi senatörlere bilgi verdiğinden söz etti.
Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Bob Corker...
MİT Başkanının Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı olayına ilişkin bilgilendirmesinden sonra ABD Senatosu, Suudi Arabistan'a yönelik bir takım yaptırımları devreye sokmak üzere çalışmalar başlattı.
Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Bob Corker, MİT Başkanı Fidan’ın gerçekleştirdiği bilgilendirme toplantısının ardından senatörlerin, üç önlemi tasarıyı Senatoya sunmayı planladıklarını açıkladı. Bunlar Serdar Turgut'un yazdıkları.
Bob Corker, Türk yetkililerin ABD ziyaretlerinde mutlaka görüştükleri bir isim.
2017'de ABD Washington'da temaslarına bulunan Başbakan Binali Yıldırım, Tennessee Senatörü Bob Corker ile bir araya gelmişti.
Temmuz 2018'de ABD Senatosu’nda aralarında hem Cumhuriyetçi hem Demokrat senatörlerin bulunduğu bir grup, “Türk hükümeti haksız biçimde hapiste tuttuğu ABD vatandaşlarını serbest bırakıncaya kadar” Türkiye’nin uluslararası mali kuruluşlardan borç almasını kısıtlamaya yönelik bir tasarı sunmuştu.
Tasarıya imza atanlar arasında, Senato Dış İlişkiler Komisyonu’nda, komisyonun başkanı Cumhuriyetçi senatör Bob Corker'de vardı.
CIA Başkanı Gina Haspel...
Suudi muhalif gazeteci ABD vatandaşı, Washington Post yazarı Cemal Kaşıkçı'nın ortadan kaybolmasından sonra Türkiye'ye bilgi almak için gelen CIA Başkanı Gina Haspel'in Ankara'da MİT Başkanı ve diğer yetkililerle görüştüğünü ilk ben yazmıştım.
Gina Haspel'in, Kaşıkçı cinayetinin gerçekleştiği, İstanbul'da temasta bulunduğunu yazanları da atlatmıştım.
Cinayetten kısa süre sonra bir gece yarısı Türkiye’ye uçan Haspel, hem MİT yetkililerinden hem de devlet üst yönetiminden olayla ilgili Türkiye’nin göstermeyi kabul ettiği delilleri görmüştü.
Turgut diyorki; Fidan'ın ki iadeyi ziyaret...
Hakan Fidan’ın bu ziyaretinin, Haspel’in o ziyaretine bir karşılık olarak da görülmesi mümkün.
Kaşıkçı cinayeti konusunda Senato ile Beyaz Saray’ın arası hayli gerginken ve Senato, Muhammed bin Selman’a karşı cephe almışken MİT Başkanı'nın elindeki bilgileri Senato'ya anlatması Amerikan kaynakları tarafından “ilginç bir gelişme” olarak yorumlandı.
Bu kaynaklar, bu gelişmenin Beyaz Saray’dan tepki görmesinin ihtimal olduğunu da söylüyorlar.
Serdar Turgut’un yazdıkları bunlar...
Cemal Kaşıkçı Hükümetin uluslararası krize dönüştürdüğü bir prodüksiyon...
Şimdiye kadar cesedi bulunamayan Cemal Kaşıkçı'nın AK Parti'li üst düzey yöneticilerle yakın ilişkisi herkesin mâlumu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuyu sahiplendiği, Türk Adli makamlarına konunun tüm ayrıntılarının aydınlatılması talimatı verdiği biliniyor.
Dolayısıyla Kaşıkçı cinayetinin görüşüldüğü ABD Kongresine MİT Başkanının davet edilmesinden haberinin olmaması mümkün mü?
Cumhurbaşkanı Erdoğan; MIT Başkanının Kongre ziyaretini bilmiyor olabilir mi?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da Cuma Namazı çıkışında, Serdar Turgut'un konuyu gündeme taşıması ile haberdar olan gazetecilerin MIT Başkanı ABD Kongresi'ne bilgi verdiği iddiasının doğru olup olmadığı sorusuna; “Latin Amerika seyahatinden sonra tabii MİT Başkanımız oradan Kanada'ya ayrıldı ama Kanada'dan sonra böyle bir gelişme olmuş olabilir.
Çünkü her an oraları da bilgilendirme arzusundayız. Fakat orada böyle bir bilgilendirmenin yapıldığını son olarak, bundan haberdar değilim ama Kanada seyahatinden haberdarım.” dedi.
Kaşıkçı cinayetiyle ilgili, "her an oraları bilgilendirme arzusunda olan" Cumhurbaşkanına haber verilmeden, izin ve onayı alınmadan nasıl oluyor da oralara gidilebiliyor?
Ama bu konuda Cumhurbaşkanı’nın "Kanada’dan sonra böyle bir gelişme olmuş olabilir. Kanada seyahatinden haberdarım." cevabını vermesi, Amerikalı istihbaratçılarla Fidan'ın Kanada'daki buluşmalarından haberdar olduğunu gösteriyor.
Kanada’da ne oldu? Gitti mi götürüldü mü?
Venezuala'da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyetinden ayrılıp Kanada'da Amerikalı istihbaratçılarla görüşen MİT Başkanı Hakan Fidan'ın Washington'a nasıl geçtiği, muammasını koruyor.
Cumhurbaşkanının ifadesinden Kanada'da bir araya gelineceği bilgisine sahip olduğu anlaşılıyor.
Ancak Kanada bilgisinin eksik olduğu ortaya çıkıyor.
Şimdi sorumuzu yeniden soralım; Kanada'da ne oldu? Venezuala'dan özel uçakla, Ontario eyâletinin güneydoğu ucunda ve hemen Québec eyaleti sınırında yer alan Kanada'nın başkenti ve dördüncü büyük kenti Ottawa'ya geçen MİT Başkanı Fidan'ı burada Türk yetkililer değil, Amerika'nın gönderdiği istihbaratçılar karşıladı ve CIA Başkanı Gina Haspel'in tahsis ettiği CIA'ya ait özel uçakla Washington'a gitti.
Kanada'dan sonra Cumhurbaşkanı ile Hakan Fidan'ın iletişimi sonlandığına göre, temaslarının Washington bölümüne ilgili haber verme imkanı bulamadığı anlaşılıyor.
Amerikalılar böyle bir kabalık yapar mı?
“Ne yani koskoca MİT Başkanının kendi iradesi dışında mı götürüldüğünü söylüyorsunuz” diyenlere, “hayır ben değil Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor” cevabını veriyorum.
Yine ihtimaldir ki, Fidan'ın teşkilatı veya bizzat kendisi bu konuda bilgi verilmesini istememiş olabilir.
Zaten bu konudaki ilk açıklamaları ABD Kongresi sitesi yapıyor.
Kongre sitesini takip eden Serdar Turgut, bu bilgiyi haberleştiriyor.
Hakan Fidan’ın Cumhurbaşkanından habersiz gitmesi mümkün mü?
MİT Müsteşarlığı Başkanlık oldu Cumhurbaşkanlığına bağlandı...
694 sayılı KHK olağanüstü hal kapsamında bazı kanunlarda düzenlemeler yapılmış, başbakana bağlı olarak kurulan MİT, Cumhurbaşkanına bağlanmıştı.
Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Cumhurbaşkanlığı’na bağlanan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı binasının tabelasındaki “Başbakanlık” ifadesi değiştirilmiş, yerine “Cumhurbaşkanlığı” yazılmıştı.
Daha sonra 703 Sayılı KHK ile "Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı" ibaresi "MİT", "Müsteşar" ibaresi ise "Başkan" şeklinde değiştirilmişti.
Yanisi şu ki; MİT Başkanı, arada başka herhangi bir kurum ve görevli olmadan doğrudan Cumhurbaşkanına bağlı.
Ankara'da yaşayanlar bilir, son zamanlarda Cumhurbaşkanının haberi olmadan kimse keyfine tasarrufta bulunamaz.
Şimdi tüm bunlara bakıldığında MIT Başkanının bağlı olduğu Cumhurbaşkanına haber vermeden ABD Kongresine gitmesi mümkün mü? Siz karar verin!
.
Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Twitter: @oc32oc39
