USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Koronadan daha büyük bir tehlike: Konfor Alanı!

04-01-2021

Hepimiz için daha iyi, daha huzurlu ve daha sağlıklı bir yıl diliyorum. Fakat şunu sorgulayalım mutlaka: Neyi daha iyi yapacağız da, 2021 daha iyi bir yıl olacak?

Aynı şeyleri aynı şekilde yaparak farklı sonuçlar bekleyenlerin aklına şaşarım” diyor Einstein.  

Yaşımız kaç olursa olsun, daha iyi bir yıl için; “2020’de yapmıyordum fakat 2021’de yapmaya karar verdim” dediğimiz şeylerin listesini hazırlamalıyız önce. 

İkinci listemiz; “2020’de yapıyordum fakat 2021’de yapmayacağım” dediklerimizden oluşsun. 

Üçüncü ve son listemizde ise, “daha önce hiç denemediğim, fakat bu yıl deneyeceğim” dediğimiz şeyler olsun. 

Yenilikten, yeni bir şey denemekten, yeni bir şey düşünmekten ve yenilik yapmaktan çekinmeyelim. 

Dün dünde kaldı cancağızım, bu gün yeni şeyler söylemek lazım” ve “Yola çıkınca yol kendiliğinden görünür” diyerek insanı yenilikçi düşünmeye teşvik eden Mevlana’yı dinleyelim.

Dinleyelim; çünkü boşuna söylememiştir, vardır mutlaka bir bildiği. 

Onun zamanında bu seviyede bir teknoloji ve bilimsel gelişme yoktu, fakat bugünün en bilgilisi ile yan yana gelebilselerdi hangisi daha çok bilirdi diye düşündüğümde, ibre Mevlana’yı gösteriyor. 

Günümüzde bilgili insanların ortak özelliği bilge olmamaları belki de.

Hazırlayacağımız bu 3 liste, muhtemelen içinde olduğumuz konfor alanından çıkmamızı sağlayacak. 

Yenilikçi düşünmekten bizi alıkoyan, başarının önünde büyük bir engel olarak duran konfor alanının bilimsel tanımı şu şekilde:

“İnsanın kendini halihazırda aşina hissettiği bir ortamda, her şeyi kontrol edebildiği yanılgısına düştüğü ve kendini rahat hissettiği psikolojik evre.” 

Bir çoğumuz, “rahatımız kaçmasın, eldekinden de olmayalım, neme lazım tepki çekmeyelim, düzenimiz bozulmasın” vb. gibi kaygılarla daha iyi olmaktan, daha faydalı işler yapmaktan, daha çok kazanmaktan ve daha mutlu olmaktan uzak dururuz. Gerekli cesareti gösteremeyiz., gelişimimiz durur, değişime karşı direnç göstermeye başlarız.

Oysa Tebrizli Şems, 800 yıl öncesinde özetlemiş bu durumu ve sormuş:

Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme. Nereden bilebilirsin, hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?” 

2021’in daha iyi bir yıl olması için hepimizin konfor alanından çıkması gerekiyor. 

Dünyayı daha yaşanabilir bir yer yapmanın da olmazsa olmazı bu. “Fakat pandemi şartları” diye başlayan itirazlar olacaktır.

Evlere kapandık, özgürlüğümüz kısıtlandı, sağlığımız yerinde olsun şimdilik bu bize yeter!” diyenler çıkacaktır.

Bütün itirazların bir haklılık payı var mutlaka. 

Fakat sık sık vurguladığımız gibi farklı bakmak, farklı görmek, farklı olmak ve sıradan olmaktan kurtulmak zaten böyle zamanlarda daha fazla önem kazanıyor. 

Rutin olan her şeyin insanı çürüttüğünü ve büyük başarıların konfor alanından çıkan insanlar tarafından gerçekleştirildiğini unutmayalım.

Özellikle ilk ve orta okullarda 18.3 milyon ve yüksek okullarımızda 8 milyon olmak üzere toplam 28.3 milyon öğrencimizin evde olduğunu düşünürsek, gençlerimizin çok ciddi bir ZAMAN YÖNETİMİ uygulaması önem kazanıyor.

Onların evde oluşacak muhtemel KONFOR ALANLARI hem ülkemizin hem de gençlerimizin, geleceğin bir parçası değil izleyicisi olması gibi büyük bir risk taşıyor. Çünkü 2020’de çekilen dizi sayısında ve izlenme oranlarında dikkat çeken bir artış var. 

Eğlence, film ve dizi yayınlamak için kurulan platformlara da her geçen gün bir yenisi ekleniyor.

Gemiler limanda kalsın diye yapılmamıştır. 

Her ne kadar limanda güvende ve rahatta olsalar da gemilerin varoluş sebebi bu değildir. 

Biz insanlar için de aynı durum geçerlidir. 

Risk alabildiğimiz, kendimizi güvende ve rahat hissettiğimiz alandan çıkabildiğimiz zaman gelişme gösterebiliyoruz. 

Lezzetli yemeklerle aramız çok iyi olabilir ve kendimize sınırlar koymaya gerek duymayabiliriz ve bu konudaki konfor alanımızda çok mutlu ve rahat olabiliriz. 

Bunun sürdürülebilirliği elbette mümkün değil. 

O alandan çıkmadan, spor yapmadan ve sağlıklı beslenmeden, yaşama kalitemizin yüksek olduğu bir gelecek kurmak mümkün olmayacaktır.

Aynı örneği iyi bir meslek edinmeyi hedefleyen bir öğrenci, iyi bir kariyer hedefleyen bir çalışan ve işletmesinde kârlılığı ve büyümeyi hedefleyen bir girişimci için de verebiliriz.

Rutin olan her şey insanı çürütür” demiştik. 

BİREYSEL HAPİSHANE” olarak da tanımlanan “konfor alanı”, rutinlerden oluşuyor. 

Uzmanlar, her gün gittiğimiz yoldan değil farklı bir yoldan yürümeyi, yeni insanlar tanımayı, farklı bir uğraş ya da hobi edinmeyi tavsiye ediyor.

Geçmişe ve anılara takılı kalmamayı, beslenmede bile yeni menüler denemeyi, her gün yaptığımız işi nasıl daha farklı, daha verimli yapabileceğimizi düşünmeyi, bazen TV ve sosyal medyadan uzak kalmayı, bir yabancı dil öğrenmeyi, spor yapmayı ve farklı türlerde kitap okumayı, rutinden kurtulmak için çok faydalı buluyorlar. 

Yeni trendleri fark edebilmek ve uyum sağlayabilmek de önemli. 

Konfor alanından çıkamadığında imparatorlukların bile yıkıldığını düşünürsek, birey olarak bizi yıkmaması beklenemez. 

Üstelik UNESCO’nun yaşlılık tanımı şöyle: Bir insan konfor alanının dışına çıkamıyorsa yaşlıdır.

Geçen yıl yapıyordum / Bu yıl yapmayacağım…

Geçen yıl yapmıyordum / Bu yıl yapacağım…

Daha önceki yıllarda hiç denememiştim / Bu yıl deneyeceğim…

Yazımızın başında bahsettiğim bu listelerden hazırlayanlar dilerlerse "hbezau@gmail.com" adresinden listelerini benimle paylaşabilir ve hazırladığım listeleri inceleyebilirler

Yine dilerlerse takibini beraber yapabiliriz. 

Bu arada, her listede en az 3 madde olması yeterli.

Rahatlık, bağımlılık yapan çok tehlikeli bir alan. 

Biz hayatımıza, yararlı rahatsızlıklar eklemezsek, başkaları bizim hayatımıza, zararlı rahatsızlıkları ekleme imkanı bulur.

Dünyamızın geldiği noktaya biraz da bu açıdan bakmanın faydalı olacağı kanaatindeyim.

.

Hüseyin Burak Uçar, dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Uğur
Uğur 4 yıl önce
Güzel ve faydalı bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık. Yazılarınızdan feyz alıp kendimizi geliştiriyoruz. Teşekkürler.
Rahmi
Rahmi 4 yıl önce
"Daha konforlu olsun", "daha da konforlu olsun", "yetmez en konforlu olsun" gibi bizi tüketim toplumu içine atan, aslında "insan"ın tüketildiği bu alanı sürekli genişleterek hayatımıza "yararlı rahatsızlıklar" eklememiz mümkün değil.Listemi hazırlıyorum ve bitince hbezau@gmail.com da paylaşmayı düşünüyorum.
Feridun
Feridun 4 yıl önce
Çok değerli bilgilerin olduğu özel bir makale olmuş.Yazarı Hüseyin Beyi tebrik ediyorum her zamanki gibi farklı düşündüğünü ifade etmiş.Çok doğru konfor alanımızın dışına çıkmazsak zaman içerisinde bulunduğumuz konfor alanlarınıda kaybetme ihtimalimiz çok yüksek olur düşüncesindeyim. Çok değerli düşüncelerinizin bulunduğu makalelerinizin devamını sabırsızlıkla bekliyoruz Hüseyin Bey...
Timur Ünsal
Timur Ünsal 4 yıl önce
Özellikle genç nüfusun , çok dikkat etmesi bir konu. Belli bir zaman sonra, alışkanlıkları değiştirmek zor olabilir.
Yaşar
Yaşar 4 yıl önce
yazınızda değindiğiniz gibi konfor alanı belli bir süre sonra insanın gelişmesi ve başarısının önüne geçiyor bunun olmaması için sınırlarımızı zorlamali ve rahata kendimizi alistirmamaliyiz. kaleminize saglik
FİLİZ TEMİR
FİLİZ TEMİR 4 yıl önce
Liste önerisi çok iyi bir fikir. Bunu deneyeceğim. Yeni bir bakış açısı açma anlamında yazınızı çok faydalı buldum. Emeğinize sağlık.
Sevgi
Sevgi 4 yıl önce
Nereden biliyoruz hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağı denemekte fayda vardır her zaman elinize kaleminize sağlık...
Nuh
Nuh 4 yıl önce
Gemiler limanda kalsın diye yapılmamıştır. Yazının can damarı bence.
Süleyman kocapınar
Süleyman kocapınar 4 yıl önce
Çok güzel bir içerik hepimizin hayatına kıyısından köşesinden mutlaka dokunan son derece önemli bir konu.yazarı tebrik ediyorum
Eyüp ÖZCAN
Eyüp ÖZCAN 4 yıl önce
Daha iyi olmaya çalışmayan biri iyi olarak da kalamaz, rutin beynin ölümüdür gerçekten... Bu farkındalığı tekrar hatırlattığınız için teşekkürler, emeğinize sağlık
Gamze Topçu
Gamze Topçu 4 yıl önce
Güncel ve düşündürücü bir konu !Elinize sağlık güzel bir yazı olmuş .Konfor alanı tamamen insanların kendi tercihleri ????Onu değiştirmek geliştirmek Bahsettiğiniz gibi kişinin kendi elinde
Ayşe
Ayşe 4 yıl önce
Konuya çok güzel yaklaşmışsınız. Liste fikri çok mantıklı ve güzel olmuş. İnşAllah bende oluşturacağım. Kaleminize sağlık!
İrem
İrem 4 yıl önce
Bu kadar önemli bir problemin bu denli ustaca kaleme alınmış olması, işin bilimsel boyutunda olduğumdan dolayı beni gerçekten çok etkiledi. Kesinlikle en büyük düşmanımız, kendimize konfor alanı oluşturdukça biziz. Herkesin okuması ve uygulaması gereken bir yazı kesinlikle...
Kadri Gülkökü
Kadri Gülkökü 4 yıl önce
Elinize yüreğinize sağlık.
Nurullah
Nurullah 4 yıl önce
Merhaba bu yazınız köşe yazısından çok bir yaşam koçu izlenimini veriyor. İlkkez böyle okuyanının sürecini takip etmek isteyen bir yazı ile karşılaşıyorum. Kesinlikle mail gönderip, bazı şeylerin artık değişmesine karar vermekle başlıycam bu güne. Slmlar.
Burhan
Burhan 4 yıl önce
Yazı beni de alt üst etti, amacına ulaştı yani, beğenerek takip ediyorum ????
Özlem KALAY
Özlem KALAY 4 yıl önce
Korona bize alt üst olmuş hayata da aşılabileceğimizi gösterdi. Bundan sonraki hayatımızda daha cesur daha verimli olmalıyız. Yazınız içinde bulunduğumuz duruma yol gösterici olmuş. Bir sonrakini okumak için heyecanla bekliyorum.
Fatih Tunca
Fatih Tunca 4 yıl önce
Çok güzel bir konu olmuş Hüseyin bey. Ayrıca aynı beni anlatmışsınız. Benim en kötü huyumdur. Yeni bir şey denemeye çekiniyor, rahatım -sizin tabirinizle konforum- bozulur diye korkuyorum. Yeni birşey denersem -özellikle iş konusunda- ya daha kötü olursa kararsızlığı yaşıyorum.
Selda erkan
Selda erkan 4 yıl önce
Yine çok güzel, yine çok faydalı bir yazı olmuş. Şahsım adına çok teşekkür ediyorum. Bize bilgilerinizi aktarmaya devam edin lütfen. Beni farklı düşünmeme etkili olan cümle"gemiler limanda kalsın diye yapılmamıştır"..
Betül
Betül 4 yıl önce
Gerçektende 2021 in daha iyi olması için birşeyleri değiştirmek gerekir. Yapılacakların listesini yapıp bunları takip etmek uygulamayı kolaylaştıracaktır.Her yaşa hitabeden faydalı bir yazı olmuş kaleminize sağlık.
Veysel EKİNCİ
Veysel EKİNCİ 4 yıl önce
Hüseyin Bey, sizinle tanışıp yazılarınızla buluştuğum için kendimi şanslı hissediyorum. Son yıllarda okuduğum, iyi çalışılmış, konuları önemle vurgulanmış, herkesin, özellikle gençlerin okumasını tavsiye ederim. Bir ilahiyatçı ve jeolog olarak, yazınıza katkıda bulunmak istiyorum. Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu? Bir işi bitirdikten sonra, diğerine başla ayetleri; iki günü eşit olan zarardadır hadis-i şerifi; durgun su mikrop barındırır, gezen tilki yatan aslandan karlıdır, yarınlar sıcak yatağını terkedenlerindir özdeyişleri konuya katkı sağlayacaktır. Kuantasal parçacıklardan, gezegenlere, galaksilere kadar tüm evren; sürekli hareketli ve oluşum içerisindedir. Sosyalleşemeyen, içine kapanan, medeni cesareti olmayan, zorluklara göğüs geremiyen, sıkıntıları çözmek yerine erteleyen, bahane bulan kişilikler hastalıklı bir halet-i ruhiyeye sahip olup, başarısız kalmaya mahkumdurlar. İlerlemeniz önündeki en büyük engel: miskinlik, cesaretsizlik, kararsızlık, karamsarlık, risk alamama; böylece konfor alanından cıamamaktır. Bence bu bir hastalıktır ve çözüm yolları aranmalıdır.
Fikret Güneş
Fikret Güneş 4 yıl önce
Güzel bir konu ve açıklama olmuş teşekkürler
Nazan
Nazan 4 yıl önce
Dediklerine aynen katılıyorum.Benim de bu korona günlerinde, uzun zamandır yapmak isteyip vakit ayıramadığım işleri yapma fırsatım oldu.Teknik analiz öğrenmeye çalışıyorum.İngilizcemi de geliştirmem lazım..Daha başka yapmak istediklerim olursa paylaşırım.
recep
recep 4 yıl önce
genç bireyler için yol haritası niteliğinde bir yazı olmuş ellerinize sağlık en kısa sürede listemi sizinle paylaşmış olacağım...
zeynep
zeynep 4 yıl önce
listeleri hazırladım ve mail adresinize gönderdim
Ece
Ece 4 yıl önce
Düşünceleriniz ve fikirleriniz çok güzel ???????? Verdiğiniz tavsiyeyi çok beğendim ve bu listeleri kesinlikle oluşturacağım arkadaşlarıma da tavsiye edeceğim. Kaleminize ve fikirlerinize sağlık
Sema Köroğlu
Sema Köroğlu 4 yıl önce
Ben değişikliklere başladım bile bahçe işleriyle ???????????????? Bravo günümüze uygun çok güzel bir konuya değinmişsiniz.Bu yazıyı birçok kişinin okuması gerek. Kaleminize sağlık ????????????????????????
Mehmet Zeki AKTAŞ
Mehmet Zeki AKTAŞ 4 yıl önce
Yola çıkınca yol kendiliğinden görünür demişsiniz doğru ve yerinde bir söz
Bır Dost
Bır Dost 4 yıl önce
Yazı gercekten çok etkileyici olmus. Düşündüren, canlandiran, sevk eden, istah kabartan. Beni bana getiren. Gecenlerde Iskandinav ülkelerinin belgesellerini seyrettim tv den. Oncelikle cografi guzellikler. Sonra insanlar. Olabildigince mutlular. Suc oranı yok denecek kadar az. Tum sistemler tıkır-tıkır isliyor. Kıskanmadım değil. Ben de böyle bir ulkede ama kendi ülkemde yasamak istiyorum dedim kendi kendime. Benim beklentim bu yönde gelecekten. Toplumumuzun refah icerisinde mutlu mesut yaşaması. Bunun için yapılması gereken bu tür ulkelerin sistemlerinin arastirilarak olabildigince bize uyarlanması. Biz de birey olarak bize düşen ne varsa yapalim. Bunun için yoneticiler kurallar koyacak,biz de uyacağız. Yoneticiler sistemler gelistirecek biz de gelismis sistemin bir parçası olacağız. Tek başına insanin mutlu olacağını dusunmeyenlerdenim. Toplumumuzun da huzuru,refahı kısaca mutluluğu hakettigini ve bunlar icin kapasitemizin fazlaca olduguna inaniyorum. Ben mi? Benim listem cok uzun. Onu seninle ozel paylaşırım sevgili dostum.
Necla Dursun
Necla Dursun 4 yıl önce
Farkındalık oluşturan bir yazı olmuş. Elinize dilinize sağlık. 3 maddeden oluşan listemi az sonra size iletmiş olacağım.