Kıbrıs’ı İngilizler’e II. Abdulhamid teslim etmişti. 1974'te Barış Harekâtı’yla Kuzey Kıbrıs kesimini ele geçirinceye kadar canımız çıktı.
26 Nisan'da Cumhurbaşkanlığı seçimleri var.
Kıbrıs Türk Kesimi’nde Cumhurbaşkanlığı seçimi ABD ile İngiltere arasında geçecek!
İşgalci İngilizler, Rumlar’la Türkler’i çatıştırdı…
Ada Rumları’nın İngiliz askeri varlığına karşı başlattıkları tedhiş ve terörle baş edemeyen Koloni yönetimi, Rum direnişçileri saf dışı bırakmak için Türkler’i askere aldı.
Daha düne kadar İngilizler’e birlikte kafa tutan Türkler ve Rumlar, şimdi birbirlerine silah doğrultuyordu. İkinci aşama, İngiliz istihbaratının devşirdiği Rumlar’ın, Türkler’e saldırmasıydı. Böylelikle ilk nifak tohumları ekildi.
EOKA'nın asıl hedefi, İngiliz Sömürge Yönetimi olmasına rağmen, İngiliz İstihbaratı, Türkler’le Rumlar’ı karşı karşıya getirmeyi başardı. 1951 Eylül’ünde Türkiye, NATO’ya kabul edildi. 18 Şubat 1952’de, 5886 sayılı yasa ile TBMM, NATO anlaşmasını onayladı ve Türkiye, resmen NATO üyesi oldu.
Türkiye, NATO'ya girdiği tarihten itibaren Kıbrıs politikasını Ada'da İngiltere yönetiminin korunması, bu statüde değişiklik olacaksa Türkiye'nin de söz sahibi olması gerektiği yönünde şekillendirdi. 1950 referandumunu, Türkler boykot etmiş, Rumlar yüzde 95 oyla Yunanistan’a bağlanma kararı almıştı.
Kıbrıslı Rumlar’ın “Enosis” talebi, adanın self-determinasyon hakkını temsil ediyordu. Ancak Türkler, Rumlar gibi düşünmüyordu.
Türk Mukavemet Teşkilatı’ndan önce kurulan Volkan’ın eylemleri, daha çok bildiri dağıtmakla sınırlıydı. Örgütün kurucu üyelerinden ‘Mustafa William’ adlı kişi, İngiliz casusuydu.
1958 Mayıs’ında Ankara’da karargah kuran TMT, Temmuz ayında Lefkoşa’daki karargahını da açar. TMT’nin ihtiyaç duyduğu silahlar, Anamur ve Mersin’de oluşturulan depolarda ve her an gönderilmeye hazırdır.
“İngiliz İslamcıları”nın, Filistin davasında nasıl Kraliçe’nin adamlarının tezlerine bağlılıkları Türk Milleti’nin ve Devlet’inin doğrusu değilse, Kıbrıs mevzusunda da İngiliz tezlerine sahip çıkmak, doğru olmadığı gibi ihanettir.
Yahudiler, Filistin’i Osmanlı’dan koparıp almadı. Filistin’i, İngilizler işgal etti ve kolonileştirdi. Yahudiler ise İngilizler’le çatışarak, savaşarak, karakollarını basarak, askerlerini öldürerek bu işgale son verdiler.
Türkçe’si şu; kadim Türk Devleti, Hazar Yahudisi askerleriyle Filistin’i yani bugünkü İsrail topraklarını, yani Kudüs’ü, İngilizler’den geri aldı.
Benzer süreç Kıbrıs’ta yaşandı. Kadim Türk Devleti, Ortodoks Hıristiyan Türk askerleriyle İngilizler’den şimdilik Kıbrıs'ın bir kısmını aldı. “İçimizdeki İrlandalılar” olmasaydı tamamını alacaktı. (*)
KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı…
28 Aralık 1947 yılında Leymosun'da (Limasol) doğan KKTC'nin 4. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mimarlık Fakültesi mezunu.
1975 yılında oluşturulan Kurucu Meclis’e seçildi. Lefkoşa Türk Belediyesi'nin ilk seçilmiş başkanı olarak 14 yıl boyunca kesintisiz bu görevi yürüttü. 2015 Nisan ayında yapılan seçimlerde KKTC'nin 4. Cumhurbaşkanı seçildi.
İngilizce bilen Mustafa Akıncı, Oxford, Harvard ve Yale üniversiteleri gibi dünyaca tanınmış akademik platformlar ile Chatham House gibi uluslararası forumlarda Kıbrıs konusuna ilişkin konferanslar verip, panellere konuşmacı olarak katıldı. (**)
Mustafa Akıncı ve ailesi Amerikancı mı?
Mustafa Akıncı'ya yönelik eleştiriler bel altı. Eşi ve kızını ön plana çıkarıyorlar. Aslında Cumhurbaşkanı Akıncı’nın eşinin hayatı başarı öyküleriyle dolu.
21 Ocak 1949 doğumlu Meral Akıncı, Lefkoşa Kız Lisesi mezunu. Lise eğitimi esnasında kazanmış olduğu Amerikan Field Servisi bursu ile 1 yıl Amerika’da eğitim gördü. ABD'de bulunduğu sırada kazanmış olduğu Kennedy Bursu'na başvurdu.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Psikoloji ve Eğitim bölümlerinden çift dalda mezun oldu. 1972 yılında Kıbrıs’a dönen Meral Akıncı, Sinir ve Ruh Hastanesi’nde ilk Türk kadın psikoloğu olarak meslek yaşamına başladı ve 15 yıl boyunca burada görev yaptı.
Burslu olarak Virginia Üniversitesi Psikiyatri Kliniği’nde aldığı eğitim sonrasında, Barış Hastanesi’nin kurulmasında ve sonrasında önemli görevlerde bulundu.
Kuzey Kıbrıs’ta ilk ve öncü olan Kadından Yaşama Destek Derneği'ni (KAYAD) kurdu. KAYAD, BM ve AB katkıları ile başta dezavantajlı kesimler olmak üzere kırsal bölgelerden merkezi alanlara kadar tüm kesimlere yönelik projeler yürüttü. (***)
İngilizci ekip, Amerikan Field Servisi ve Kennedy Vakfı bursuyla okuduğu için Meral Akıncı’yı, Soroscu, Amerikancı ilan ediyor.
Akıncı ailesinin kızları Doğa Akıncı, Amerika’da yaşıyor ve ABD’de emlakçılık yapan, Demokrat Parti üyesi ve Hristiyan olan Tristan Michael Hays ile evli. (****)
Sanki İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türkler’in İngiliz eşleri yokmuş gibi Akıncı’nın kızını, Amerikalı Hıristiyan kocasından dolayı eleştiriyorlar. Oysa “Ehli kitap”la evlilik dinen caiz değil mi?
Mustafa Akıncı'ya “Amerikancı” damgasını Derviş Eroğlu vurdu…
KKTC üçüncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Akıncı için açık açık “Amerika’nın adayı” ifadesini kullanmıştı. Neymiş efendim İngilizler, Akıncı için “Amerikancı” demişler.
Derviş Eroğlu'nun İngiliz Konsolosluğu’nda işi ne?
Eroğlu, 2015 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce herhalde güven tazelemek için İstanbul İngiliz Konsolosluğu’nda bir görüşmeye gider.
Görüştüğü İngiliz diplomat, daha gündemde seçim yokken kendisine “Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanlığı seçimi olacak, Akıncı Cumhurbaşkanı ilan edilecek” demiş.
Devamını Eroğlu şöyle anlatıyor:
“Ben de ‘Akıncı bu memlekette bile değil. Nereden çıkardınız?’ Ben de inanmadım. İngiliz konsolosluğunda konuşuluyor. Ama bilerek veya bilmeyerek Amerikan projesi yardım etmiştir ve Akıncı piyangodan çıkmıştır.”
Yani Amerika’nın adayını seçimden neredeyse 1 yıl öncesinden Akıncı’nın Cumhurbaşkanı olacağını bilen bir İngiliz yetkili! (*****)
Aslında Derviş Eroğlu'na sormak lazım. İngilizler bildiğine göre, “İngilizlerin adamı” olmaz mı? Yok eğer Akıncı, İngilizler’in adamı değilse, İngiliz casusu diplomatlarla kimin aday olacağını konuştuğunuza göre siz ne oluyorsunuz?
Mustafa Akıncı'ya “Hain” dedirten açıklamaları…
Mustafa Akıncı; İngiliz The Guardian gazetesine verdiği demecinde; "Ankara tarafından yutulma endişesi”, “İkinci bir Tayfur Sökmen olmayacağım", “Türkiye’ye bağlanmak korkunç”, “Kırım tarzı ilhak ihtimali", “Hatay gibi yutulmak istemiyoruz" gibi sözleri ön plana çıkmıştı.
Daha sonra yoğun tepkiler üzerine sözlerine açıklık getirdi.
"Kırım benzeri bir ilhak senaryosunun korkunç olduğunu ve bunun Kıbrıs Türklerinin olduğu gibi, Türkiye’nin de yararına bir gelişme olmayacağını belirttim. KKTC’yi asıl ortadan kaldıracak senaryo da budur.
İlk defa söylemediğim bu sözlerimin de arkasındayım; çünkü Kıbrıs Türk halkının gerçek duygu ve düşüncesi budur.Esas olan KKTC’nin iki eşit kurucu devletten birine dönüşerek federal çatı altında ve uluslararası hukuk içinde hak ettiği saygın yeri almasıdır.
Bu çabaya destek olunması gerekir. Böylesi bir Kıbrıs, kuzeyi ve güneyi ile Türkiye’ye dost bir coğrafya olur. Bu da herkesin yararınadır. “Kıbrıs Türk’tür Türk Kalacaktır” siyaseti 1950’lerin sloganıdır. Gerçek durumla ilişkisi yoktur.
Kıbrıs’ta yaşayan farklı toplumlar vardır ve barış içinde yaşayacakları federal bir düzen arayışı sürmektedir.” (******)
Mustafa Akıncı’nın Türklük’le falan sorunu yok. Ada’daki Türk askeri varlığına karşı falan değil. Atatürk’ün vasiyeti gereği, Kıbrıs’ı, İngiliz kolonisinden Kıbrıslı Rumlarla birlikte hareket ederek kurtarmak istiyor.
Diyor ki; "Kıbrıs'taki Türk ve Rum bölünmüşlüğünü giderip adil federatif tek devlet kuralım!" Türkçesi; “Uzunbacaklı İngilizleri adadan kovalım!” diyor.
Buna karşı çıkan gitsin Kraliçe’nin eteğini öpsün!
.
Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Twitter'da bizi takip edin: @oc32oc39 , @dikgazete
(**) https://kktcb.org/tr/cumhurbaskani/biyografi
(***) https://kktcb.org/tr/cumhurbaskani/esi/biyografi
(****) https://t.co/XH4I2lQObH
(*****) https://veryansintv.com/akinci-15-temmuzda-ne-yapti-akincinin-cia-bagi-ne/
(******) https://kktcb.org/tr/cumhurbaskani-mustafa-akincinin-aciklamasi-7502
sinan temur 5 yıl önce
seyfettin Aydın/Elazığ 5 yıl önce
sudenaz 5 yıl önce
Yorumcu 5 yıl önce
Analiz 5 yıl önce
Hoca Şevket 5 yıl önce
Sancaktar 5 yıl önce
GAP 5 yıl önce