Cenab-ı Hakk, bütün nimetleri bizlerin faydalanması ve hayatımızı devam ettirmemiz için yaratmıştır. Bizden ise isteği, israf etmememiz...
Araf Sûresi 31. Âyet'te şöyle buyuruyor Yüce Mevlâ'mız: "Yiyiniz, içiniz; fakat israf etmeyiniz, çünkü Allah, israf edenleri sevmez." Evet neymiş efendim, Allah israf edenleri sevmiyor.
Günlük hayatımızda öyle olaylarla karşılaşıyor ve yaşıyoruz ki, her şey rutinleşmiş gibi görüyoruz... Hiçbir şeyin doğru düzgün mahiyetini dahi kavramıyoruz. Onları normal vak'alar olarak değerlendiriyoruz...
Bunun için de yaptıklarımızın pek farkında olmuyoruz...
Hep koşturmaca geçiyor günlerimiz, tâ ne zamana kadar; başımıza bir menfi olay geldiğinde, belki o vakit durup, "kendi muhasebemizi yapma" aklımıza geliyor...
"Ben ne yaptım?" sorusuyla muhatap oluyoruz...
Eğer cevabı bulup, hatalarımızın farkına varabiliyorsak işte o zaman; çözüm yolu bulmuş olur, yoksa işler sarpa sarar, çıkmaz sokağa girer...
Bu koşuşturmalı hayat, bizlere her şeyi hadsiz ve sonsuz kullanma hakkı vermiyor. Yani istediğimizi alır, yer-içer, gezer- tozarızlı, bir yaşama biçimi değil; çünkü Allah, israf edenleri sevmiyor.
O'nun sevmesini, bizden razı olmasını istiyorsak verdiği nimetlerden yeterli, sınırlı ve lüzumlu olduğu kadar, ihtiyacımız olanı kullanmasını bileceğiz.
Ama biz insan oğlu, "olur mu öyle şey?" deyip, hemen firavunlaşıp(!), “onlar bizim kazandıklarımız, yeriz, içeriz, kim bize karışır, başkalarını ilgilendirmez, bizim malımız, eşyamız istediğimiz gibi kullanır, sonra da çöpe atarız", diyerek kendi malikiyetimizi ortaya koyduğumuzda; işte o vakit haddi aşmış, sınırı geçmiş oluruz...
İşte günlük hayatımızda yaşadığımız ve hiç de farkında olmadığımız acı ama gerçek bir olayı, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu Genel Başkanı Bendevi Palandöken ortaya çıkardı.
Geçtiğimiz cumartesi ve pazar günleri bir çok gazete nüshasında, yer alan olay şöyle:
“Milyonlarca ekmek çöpe gidiyor” (başlık) Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, en kutsal sayılan, küçükken bile yere düşünce 3 kere öptüğümüz ekmek, eskilerimizin her bir kırıntısını dahi değerlendiği ekmeğin israf boyutu maalesef günümüzde çok boyutlara ulaştı. Günde 7 milyon adete yakın miktarda ekmek yani yılda 3 milyarı aşkın lira israf ediliyor. İsrafın ulaştığı bu boyutlar ile yılda 300 adet 40 derslikli bir lise yaptırılabilir" diye konuştu.
Sebze ve meyvenin 4'te 1'nin tüketilmeden israf edilerek çöpe atıldığına dikkat çeken Palandöken, "yaş sebze ve meyvedeki israfın sonuçları maalesef çok çarpıcı. TZOB'un verilerine göre hasatta yüzde 4 ile 12, taşımada yüzde 2 ile 8, pazara hazırlık evresinde yüzde 5 ile 15, depolamada yüzde 3 ile 10, tüketicide yüzde 1 ile 5 oranında kayıp yaşanıyor. Yani 51 milyon ton olan yaş sebze ve meyve üretimimizin 13 milyon tona yakını çöpe gidiyor" dedi. (Doğruhaber gazetesi, 05 Temmuz 2020, pazar)
Evet dostlar; vaziyet böyle, ama bu durumun düzelmesi gerekiyor. Bunun sorumlusu bizleriz, başka suçlu aramaya lüzum yok.
"Ben ne yaptım?" soruna acil cevap bulmamız gerekiyor!..
Bu hata, kusur, yanlış yıllarca bizlerin gözleri önüne zaman zaman seriliyor; lâkin durumun ciddiyetini pek kavrayamadığımızdan olacak, neticesinde; böyle ödenemeyecek bir fatura karşımıza çıkıyor!..
Sadece yukarıda belirtilen konularda israf edilmiyor...
Başta da belirttiğim gibi günlük hayatımızın pek çok alanında; ister bilerek, ister bilmeden hadsiz kullanımlar ve satın almalar yapıyoruz.
Mesela, eskimeden giyim eşyası, bir üst model telefon ya da bilgisayar vs. araçlar alıyoruz...
Dolaplarımızı yiyeceklerle dolduruyoruz sonra da tüketemeyince, “bozuluyor” diye çöpe atıyoruz...
Bunlara benzer misaller oldukça fazla...
Say say bitmez!..
Lâkin bizim amacımız ve vazifemiz; Allah'ın sevmesi razı olması için, çaba sarf etmemiz gerekiyor...
Çünkü O, razı olursa, bütün dünya küsmüş hiç ehemmiyeti yok!..
.
Osman Ovacıklı, dikGAZETE.com