Bu tür programlar epeyden beri var.. Çeşitli televizyonlarda boy gösteriyor.. Öğle sonrası saatlerde, özellikle hanımları televizyonlara kitliyor..
Çağdaş görüntülü hanımlar da, mütevazı ve mütedeyyin yaşayanlar da, bu programları ilgiyle izliyor..
Peki ne var bu programlarda?..
Koskoca bir hiç!..
Koskoca bir zaman kaybı..
Hepsi yabancı projeler..
Hepsi tabiri caizse, aşırma..
Hiçbiri bu güzel ülkenin, bu aziz milletin, genlerine, örfüne, adedine, uyan programlar değil..
Kökü dışarıda olan yapıtlar..
İçimizdeki taşeronlar vasıtasıyla televizyonlarda program olarak sunuluyor..
Katılımcıların pek çoğu ise ne istediğini bilmiyor.. Evliliği evcilik oyunu zanneden bir sürü insan katılımcı olarak stüdyolarda oturtuluyor.. Kadını da, erkeği de böyle.. Televizyonun ülkemize yeni geldiği yıllarda Amerikan dizileri vardı.. Hatırlayanlar bilir.. Dallas, Şahin Tepesi vs.. Bu programlarda arzı endam edenlerin bir kısmı, ayni o dizilerdeki karakterler gibiler.. Kimin eli kimin cebinde, belli değil..
Birbirlerine talip oluyorlar, yetmedi birinin talibine öteki ilgi duyuyor.. Ardından üç-beş dakika muhabbet faslı derken, olmadı haydi tekrar sil baştan!..
Tv programcıları bu kişileri 2 ay 3 ay, 5 ay, belki de daha fazla süreli stüdyolarda oturtuyorlar.. Yakından uzaktan gelen tüm katılımcıları otel odalarında hatta villalarda ağırlıyorlar..Onlar da süslenip püslenip her gün, sözüm ona kısmetlerini bekliyorlar.. Programa katılanlar inanın ne istediğini bilmeyen tipler.. Çoğu sorunlu problemli kişiler.. Zaten mesele kimsenin izdivaç filan yapması değil, esas mesele reating ve ardından da alınan reklam ve de onun getirdiği rant..
Katılanlar ise televizyonda görünmenin kendilerine getireceği sükseyi veya daha farklı girdileri düşünüyor.. Program sunucuları da tanınan simalar.. isimlerini zikretmek istemiyorum ama hepsi uyanık, laf cambazı tipler.. Onlar da işin parasında pulunda zaten.. Hiçbirinin derdi Ahmet'le Ayşe'nin, ya da Hasan'la Zehra'nın evliliği filan değil..
Evet, maalesef millete uygun düşmeyen ne kadar hal ve tavır varsa bu programlarda kol geziyor..
Gözünü kırpmadan programları takip eden televizyon severlere; "niye bunları izliyorsunuz" diye sorduğunuzda, aldığınız cevap çoğunlukla; "hoşumuza gidiyor, biz de izliyoruz" oluyor.. Bundan da şu anlaşılıyor; demek ki millete tiyatro lazım!..
Netice-i kelam;
Bu programları izlemek için sarf edilen zamana, saatlere, dakikalara, yazık!.. Hem de ne yazık!..
Milletimizin boş işlere ayıracak zamanı bu kadar mı bol?..
İşte bunu da anlamıyorum..
Maalesef, maattessüf, birileri "cambaza bak cambaza" derken, diğerleri de insanlarımızın zamanlarını adeta boşaltıyor..
Aslında onlar, görevlerini fazlasıyla iyi yapan uyanıklar..
Uyuyan ise bizleriz..
Uyutanlar böylesine işlerinde mahir olursa, uyuyanların uykusu da herhalde kıyamete kadar sürer..
O halde;
İyi uykular Türkiye..
İyi uykular millet..
Vesselam!..
SAMİ ÖZEY