Yahudilik, içindeki mistik dinî yorumların temelini oluşturan Kabala bilgisi, Müslüman kahin ve bilicilerin de dikkatini çekmiştir. İsrailiyat sürecinde Kenzül havas denilen gizli ilimler disiplini oluştu.
Büyü yapma, insanları etkileme, karakter analizi, cinleri emir altına alma, zamanda ve mekanda (astral) yolculuklar, gelecekten haber verme gibi akla gelebilecek her türlü bilgiyi içeren bu disiplin, günümüzde de etkin şekilde hatta fütürolojik amaçlı İstihbarat sahasında kullanılıyor.
Kabala bilginleri, günümüzde MOSSAD için çalışıyor. Bu sahada uzman eğitim veren enstitü var. Yorumlarında Mısır’dan çıktıktan ve İsrael topraklarına ulaştıktan sonra, 1. ve 2. tapınak dönemleri dahil olmak üzere birçok Yahudi, yüksek bir ruhani seviyede olduğunu belirterek, Mısır kabalist kitaplarda egoizmi temsil eder ve Yahudi daha önce belirttiğimiz gibi öteki tarafa geçmiş olan insana denir. Bu yüzden fiziksel ülke ve fiziksel din mezhebinden olan insanlarla karıştırmaması tavsiyesinde bulunurlar.
O dönemde kabalistler eski dünyaları koruyabilmek ve bu dönemlerdeki düşüşü durdurabilmek için duruma müdahale ettiler. Bu dönemde insanın egosu daha yeterince gelişmediği için hala Yaratan’ın seviyesine ulaşmak gibi bir arzu henüz insanda belirmemişti. İkinci tapınağın yok oluşundan sonra ise Yahudilerin görevi, dünyaya yayılıp diğer insanlarla kaynaşmaktı.
Bu yüzden kabalistler bu devirde dünyanın her köşesinden, dininden ve ırkından gelebilir. Bu karışma safhasında ve reenkarnasyonların oluşmasıyla Reşimot denilen ruhani hafıza, bu dünyanın hayvansal arzularından, “Adam” seviyesi olan Reşimot’a doğru geliştirilmiş oldu; insanın kaderini algılayabilme seviyesine, ruhani hayata ve gerçeğin yönetimini anlayabilme seviyesine gelinmeye başlandı.
Acaba diyorum; Türk biliciler/ Riyazet ehli dervişler / Siyonizm karşıtı Yahudi/ Musevi/ Hazar/ Karay Kabalistler, Cihanşumül Kadim Türk Devletinin emrinde ve hizmetinde mi çalışıyorlar?
Türk Diplomasisi ve Gazze…
“İslam ülkeleri şu an itibarıyla ellerindeki bütün diplomatik ve insani araçları kullanma yoluyla problemi çözme yolunu tercih etmiş durumda.”
Bu sözler, 7 Ekim'den bu yana İsrail saldırılarında Gazze Şeridi'nde 4 bin 650'si çocuk ve 3 bin 145'i kadın olmak üzere 11 bin 320 sivilin alçakça öldürüldüğü ortamda konuşuldu.
MİT eski Başkanı, Dışişleri Bakanı Dr. Hakan Fidan’ın, Katar merkezli Al Jazeera televizyon kanalına İsrail'in Gazze'deki eylemlerine ve bunun durdurulması için harcanan uluslararası çabalara ilişkin değerlendirmesinde gündeme geldi. “Ne şiş yansın ne kebab” gibi anlaşılabilecek bu sözler, maalesef malûmun ilanı.
Türk diplomasisi başkentler arasında mekik dokuyor.
Dr. Hakan Fidan o kadar meşgul ki aklıma Nasreddin Hoca’nın hikmetli bir fıkrası geldi: Hanımının çok gezdiğini bilen bir komşusu günün birinde Hoca'ya; “-Hocam, yanlış anlamayın ama senin hanım galiba çok geziyor…” der. Nasreddin Hoca, komşusunun sözü nereye getirmek istediğini bildiği için; “-Adam sen de! Eğer senin dediğin gibi çok gezmiş olsaydı arada sırada bizim eve de uğrardı!” deyiverir.
Erdoğan; “Netanyahu gidici” diyor!..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti grup toplantısında İsrail-Hamas çatışmasıyla ilgili olarak İsrail Başbakanı Benyamin Netahyahu'yu sert bir dille eleştirmekle kalmadı, Netanyahu'nun iktidarda kalma süresine ömür biçti ve “Netanyahu gidicidir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya ziyareti dönüşünde de İsrail Başbakanı Netanyahu'ya "gidicisin" sözünü tekrarladı ve "İnşallah İsrail kurtulacak ondan" temennisinde bulundu. Erdoğan ayrıca, İsrailli yöneticilerin yargılanması için uluslararası alanda ellerinden geleni yapacaklarını vurguladı.
MOSSAD Netanyahu’nun biletini kesti! ‘Bibi’ yolcu!..
Biden ile Netanyahu o kadar çok samimi ki, Biden, Netanyahu’nun ön ismi Binyamin'i kısaltarak kendisine “Bibi” diye hitap ediyor. “Çok muhabbet tez ayrılık getirir” diye boşuna dememişler. Joe Biden’ın “Bibi”si şafak sayıyor.
İsrail içinde ve dışında totaliter ve saldırgan politika izleyen Netanyahu; siyaseten entübe edilebilir. Bibi, Gazze katliamı ile iktidarda kalma mücadelesi verirken, sağduyulu muhalefet partileri ve protest gruplar, onun savaş sonrası devrilmesini sağlamak için hareket ediyor. Bu nedenle İsrail içindeki savaş karşıtı lobi, bir an önce savaşın sonlandırılması için Netanyahu hükümetine baskı yapıyor. Yargı darbesini protesto eden gruplar, Gazze savaşı bittiğinde onun istifasını isteyecek.
İsrail halkı, Netanyahu hükümetini ve onun partisini ülkelerini imha etmeye odaklı aktör görüyor. Netanyahu ve ekibi, İsrail devletinin kurulduğu 15 Mayıs 1948'den bu yana benzeri görülmemiş bir iç çatışma girdabına sürüklüyorlar. IDF eski Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot'un, iç ve dış tehditlerin birleşiminin İsrail'i 1973'ten bu yana olduğundan daha savunmasız hale getirdiği konusunda uyarısı, İsrailli yönetici elitin umarım gözünü açar.
Dünya Yahudi Kongresi Başkanı Ronald S. Lauder, 7 Ekim saldırısından önce “Yahudiler olarak trajik tarihimizden ders almalıyız. İç bölünmelerin Birinci ve İkinci Tapınak'ı yıkmasına izin verdiğimizde yaptığımız hataları tekrarlamamak zorundayız. Üçüncü Tapınağın geleceğini güvence altına almak hem diaspora Yahudilerinin hem de İsrailli Yahudilerin sorumluluğundadır” diyordu.
İsrail'in insanlık dışı saldırganlığının İsrail devletinin sonunu getireceğini görmeyecek kadar aymazlık içindeler. ABD savaş makinesinin gücüne güveniyorlar.
Mossad Başkanı David Barnea, Ankara'da temaslarda bulundu mu?
Ankara; Tahran ve Tel Aviv yönetimlerinin hassasiyetlerini biliyor ve ona göre davranıyor. Bu kapsamda iki ülke gizli servislerinin birbirlerine yönelik operasyon düzenlemesine izin vermiyor.
Mavi Marmara krizi sonrasında devam eden bölgesel diyaloglar ortamında, İsrail ve Türkiye uzlaşı sorumluluğunu üstlendiler ve müzakerelere ve resmi ziyaretlere yeniden başladılar. Bu durum, istihbarat servisleri Mossad ve MİT'in işbirliklerini yeniden başlatmasına yol açtı. İsrail-Türkiye diplomatik ilişkilerinin artık tamamen yeniden tesis edilmesiyle birlikte, istihbarat paylaşımı konusunda da bir uzlaşmaya varılmış görünüyordu. Ancak 7 Ekim güvenlik krizi ile birlikte İsrail Türkiye'deki diplomatlarını geri çekti.
İsrail için Türkiye, çok önemli stratejik bir ülke. İsrail’de yaşayan binlerce Türkiye’den göç etmiş ve çifte vatandaşlığı bulunan Yahudi yaşıyor. İsrail ve Türkiye bölgede siyasi, kültürel, ekonomik ve askeri açıdan birbirlerini tamamlıyor. Türkiye zaman zaman saldırganlaşan ve yükselen Arap milliyetçiliğine karşı, İsrail ile ilişkilerini bölgesel ve uluslararası platformlarda bir denge unsuru olarak kullanıyor.
Gazze saldırısının başladığı 7 Ekim'den bu yana Türkiye'den İsrail'e toplam 253 gemi dolusu mal taşındı. Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre, dünya çapında İsrail'e mal taşımada ABD ve Çin'den sonra Türkiye ve Almanya üçüncü sırada yer alıyor.
İsrail’in saldırıları başladığından beri Türk limanlarından kalkan 253 gemi İsrail’e ulaştı. Her gün ortalama 7 gemi hareket ediyor. Ham petrol ve akaryakıt taşıyan tankerlerle, demir çelik, çimento, gıda ve diğer ürünler aralıksız bir şekilde İsrail’e ulaşıyor yani Türkiye'den, sevkiyat kesintisiz devam ediyor.
Türkiye, Ceyhan limanı üzerinden İsrail petrolü için kilit transit ülke olmaya devam ediyor. Ayrıca Azerbaycan, İsrail'in petrol ihtiyacının yaklaşık yüzde 40'ını karşılıyor. Ayrıca Türkiye, Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi petrolünün, Amerika ve İsrail’e satışına aracılık ediyor. Bölgesel Yönetim, doğrudan petrol satışı için Türkiye sınırına kadar boru hattı inşa etti. Hattan taşınan ham petrol, BOTAŞ’ın Ceyhan Terminali’ndeki tanklarda depolandıktan sonra dünya pazarlarına ve İsrail'e satılıyor. Bu petrol, İsrail'in Hayfa'daki Petrol Rafineri Limited (ORL) fabrikasında işleniyor. Bu ekonomik ilişkilerin sekteye uğramaması İsrail açısından çok önemli.
Katar-Türkiye ilişkilerinin yakınlığı malumunuz. İki ülke, birçok konuda birlikte hareket ediyor. İsrail Dış istihbarat Teşkilatı Mossad Başkanı David Barnea, Katar’ı ziyaret etmesi sırasında Türk Dışişlerinden ve İstihbarattan bazı Türk yetkililerle görüştüğü iddia ediliyor.
David Barnea, Katar devlet istihbarat kuruluşu Katar Devlet Güvenliği yetkilileri ile 7 Ekim saldırısından Hamas güçlerinin esir aldığı İsrail vatandaşı asker ve sivillerin durumunu görüşmüştü.
Hatta ABD ve İsrail’in istihbarat birimleri CIA ve Mossad’ın başkanları Katar'ın başkenti Doha'da Katar Başbakanı ile bir araya geldiler ve görüşme öncesinde, Katarlı arabulucular Hamas'ın siyasi ofisinden yetkililerle görüş alışverişinde bulundular.
William Burns ve David Barnea Ankara da MİT Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kalın ile buluştular!..
CIA Başkanı William Burns’un Katar’a geçmeden önce gizlice Türkiye'ye geldiği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Türk istihbaratın başına getirdiği fiili Ulusal Güvenlik Danışmanı ve sorumlusu İbrahim Kalın ile temas ettiği söylentisi mevcut. Hatta bu ziyarete MOSSAD Başkanının da eşlik ettiği söyleniyor. Konu tabii ki Gazze ve İzak Rabin suikastinin azmettiricisi Bünyamin Netanyahu’nun bir an evvel tasını tarağını toplayarak gitmesi.
Kalın, önceki görevi dolayısıyla Türkiye’nin muhatap olduğu ülkelerin bir kısmının istihbarat başkanlarını gizli ve açık diplomasi yoluyla tanıyor.
Örneğin Amerikan CIA Başkanı William Burns ile Burns’ün diplomatlığı döneminden tanışıklığı var.
İngiliz dış istihbaratı MI6’nın başı Richard Moore ve Fransız DGSE’nin başı Bernard Emié ile Ankara büyükelçilikleri döneminden mesaisi var.
Ve şimdi Türkiye, “hasat zamanı” diyor. O nedenle Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Netanyahu gidici” diyor.
.
Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Seçilmiş Kaynakça
https://www.dunya.com/dunya/gazzede-olu-sayisi-11-bin-320ye-cikti-haberi-710996
https://www.worldjewishcongress.org/en/news/its-mayday-for-the-jewish-people
https://www.voaturkce.com/a/cia-mossad-katar-gorustu-hamas-yetkilileri-misir/7348511.html
https://yetkinreport.com/2023/06/12/ibrahim-kalinin-baskanliginda-mitte-ince-ayar-donemi/
https://twitter.com/walid970721/status/1633830622442717188?t=926O3FBoGV8ACc62kDDTfA&s=19
https://www.voaturkce.com/amp/cumhurbaskani-erdogan-netanyahu-ecelin-geldi-gidicisin/7355838.html
https://www.gazeteduvar.com.tr/cumhurbaskani-erdogan-netanyahunun-eceli-yakindir-haber-1647964
https://www.kabala.info.tr/kutuphane/kabalaya-giris-dersleri/6-israil-ve-diger-ulkeler/
https://www.voaturkce.com/a/erdogan-hamasa-destegini-ifade-ederken-israil-ile-iliskilerini-de-koruyor/7346299.html
https://www.theguardian.com/world/2023/aug/15/us-jewish-groups-statement-occupation-israel-palestine-netanyahu
https://www.intelligenceonline.com/government-intelligence/2022/02/24/mossad-back-in-ankara-thanks-to-israeli-turkish-rapprochement,109736240-art
https://sputniknews.com.tr/20231119/disisleri-bakani-fidan-islam-ulkeleri-diplomatik-yollarla-problemi-cozme-yolunu-tercih-etti-1077545343.html
https://www.google.com/amp/s/artigercek.com/amp/ekonomi/turkiyeden-israile-her-gun-7-gemi-dolusu-mal-gidiyor-272832h
https://www.ydh.com.tr/HD12836_kurdistan-petrolu-turkiye-uzerinden-israil-e-satiliyor.html
https://www.trthaber.com/haber/dunya/eski-mossad-baskani-netanyahu-hukumeti-bizi-siyonist-ruyanin-sonuna-yaklastiriyor-787346.html
https://www.haaretz.com/israel-news/2023-11-10/ty-article/.premium/as-netanyahu-battles-for-survival-protest-groups-pivot-to-ensuring-his-post-war-ouster/0000018b-b5cd-dedf-adab-f5dd5b460000
