BU AHLAKSIZLIK SÜRDÜKÇE EKONOMİ DÜZELSE BİLE FIRSATÇILAR RAHAT DURMAYACAKTIR…
Geçen gün…
Çamaşır makinasının kapağı kapanmayınca makinayı çalıştıramadık… Haliyle evde çamaşır yığıldı.
Açıp baktığımda;
Kapağın kapanmasını sağlayan küçük bir yayın kırıldığını gördüm.
Servisi arayarak fotoğrafları gönderdim.
Bana, 860 liraya yapacaklarını söylediler.
Başka bir servis aradım.
Gelip bakacaklarını, bakma ücretinin 100 TL olduğunu, eğer anlaşıp tamirini yaparlarsa o yüz lirayı düşeceklerini söylediler.
“Tamam!” dedim.
İki kişi gelip kontrol ettikten sonra “500 liraya olur!..” dediler.
300 lira teklif ettim, “olmaz” deyince…
Yüz lirayı alıp çekip gittiler.
YAY...
Kırılan yayı elime alarak, eski tanıdıklarımdan Lastikçi Süleyman Bey kardeşime uğradım.
- Bu yaydan sizde bulunur mu?
- Yok! Ama Güngören Bağcılar sanayi sitesinde yay yapan bir yer var. Ucuz bir şey ama buralarda da bu markanın bir servisi var. İstersen önce oraya bak! Aynısı onlarda da olabilir.
Servise gittim.
Yayı gösterince görevli içeriden aynısını alıp getirdi.
- Borcumuz ne kadar?
- 10 lira!
- !..
Şaşkın vaziyette eve döndüm.
AHLAKSIZ, AÇGÖZLÜ MUHTERİSLER!..
Birinci servis 860 lira istiyor (ne kadar ince hesap yapmış adamlar(!) 800 değil 850 bile değil 860…)
Eve gelen servise 300 lira teklif ediyorum kabul etmiyor.
İnanın!..
O yayın yerine takılması, 5 dakikalarını almazdı. Onlara da o yayın maliyeti 5 lira bile değil (Ben 10 liraya aldığıma göre..) ama razı olmayıp, çekip gittiler.
GSM…
Bir başka örnek:
Abone olduğum telefon şirketi, ara sıra mesaj gönderir.
Arayıp ulaşamayan numaraların görüntülenmesi için aylık 2 küsur, sonra 3 küsur, sonra 4 küsur ve en son 6 küsur lira talep ettiler.
Ben de hiç önem vermem her seferinde “tamam” der onaylarım…
Ama en son gelen mesajda aylık 6 küsur lira ve 6 ayı peşin istediler.
Peşin ödersem, şu kadar indirim yapılır falan gibi şeyler de yazmışlar…
Ama…
Tepem attığı için hemen iptal ettim.
Parasında değilim!..
Yaptıkları uyanıklık hoşuma gitmedi.
5 DAKİKA GEÇMEDİ…
Yeni bir mesaj geldi.
“Tekrar abone olmak isterseniz aylık 4 küsur lira” falan yazıyor.
“Türkiye’nin en büyük kurumsal şirketlerinden biri artık bunu yaparsa…” derken…
Sonra durup şöyle bir hesap yaptım:
GSM operatörlerinin her birinin
On milyonlarla ifade edilen aboneleri var.
Böyle basit bir hizmeti 4 küsur liraya verirken kâr ediyor ama doymuyor.
“Nasıl olsa itiraz edip iptal eden çıkmaz” diyerek yüzde 50 zam yapıyor.
2 Lira için…
Benim gibi tepesi atıp iptal eden çok kişi çıkmayacağından
Her ay on milyonlarca aboneden tahsil edilecek para haliyle cebe inecek.
Bundan dolayı kârlarını
Yılın ilk çeyreği, ikinci çeyreği vb. gibi 3 aylık periyotlarla açıkladıklarında bile yüz milyonlarca dolar kâr göstermeleri demek boşuna değilmiş.
Yıllık kârları ise Milyarlarca doları buluyor.
Ama hala ıspanaktan yağ çıkarma peşindeler.
Bunlar yakın zamanda başımdan geçen iki olay.
OTOMOBİL…
Bir de…
Van’da bulunan dostum İbrahim Bozkurt Bey’in başına geleni arz edeyim.
Otomobili, akşam bıraktığında sabah çalışmaz oluyormuş. Aküsü bitiyor.
Tamircilere götürüp göstermiş, 5.000 lira istemişler.
O da fiyatı çok bulunca,
“Kardeş Kal Türkiye” çalışmaları çerçevesinde geçen ay Kilis’te yapılan toplantıya gelirken arabayı da getiriyor.
Yol üzerinde G. Antep sanayideki tamirciler de görsün istiyor. Çünkü talep edilen tamir parası az değil, 5.000 lira…
Oto tamirci arabaya baktıktan sonra;
-Bu sorunu çözerim ama 200 liranıza patlar!
-!..
-Xenon far taktığınız için aküyü bitiriyor.
İbrahim Bey de benim yaşadığım şaşkınlık gibi kısa süreli bir şaşkınlık yaşamış.
SONRA…
Sonra sosyal medyaya baktım…
Meğerse mağdur olan sadece biz değilmişiz…
“Vatandaş nasıl olsa fiyatı bilmiyor” diye önüne gelen keyfine göre fiyat istiyor.
SUÇ KİMDE?
Piyasada, gıda fiyatları ile oynayarak İbadullahın tenceresine göz dikmiş çetelerin varlığını artık herkes biliyor.
Şükürler olsun, ülkemizde savaş yok; kıtlık yok!..
Ama buna rağmen;
Yüksek gıda fiyatları var mı?
Var!
Bunun makul olan sebepleri de var...
Ona da eyvallah!
Dünyanın, Pandemiden sonra girdiği enerji ve gıda krizinden dolayı bizim de nasibimize bir şeylerin düşeceği belliydi…
Ama yukarıda arz ettiğim gibi…
İçimizde…
Bir talan ve yağma ekonomisi uygulamak isteyen açgözlü ahlaksız çeteler var.
Bunlar suni olarak piyasayı sabote etmeye…
Ve…
Halkın sinirlerini gerdirmeye çalışıyorlar.
MÜCADELE…
Bunlarla mücadele başta hükumetin görevidir.
Ama yetmez…
Bu konuda hepimize iş düşüyor.
Bizim de yapmamız gereken çok şey var.
Hükumetin, ilgili servise veya servis çetelerine (İnternette böyle bir furya da var. Yetkili olmadığı halde “servis” olduğunu söyleyenler az değil…) “5-10 liralık bir yayı 860 liraya nasıl yutturmaya çalışırsın?” diye soracak hali yok.
Veya…
Tamirciye “200 liralık işe neden 5.000 lira istiyorsun” diye de soramaz.
BİRAZ GAYRET!
Biz…
Bu çetelere hemen teslim olmayalım.
Bir ampulü duya takmak için elektrikçi…
Veya…
Bir çiviyi duvara çakmak için usta çağırmaya kalkarsak…
Veya…
Hiç araştırma yapmadan bu ahlaksızların çektikleri fiyatlara teslim olursak, bu sahtekârlara fırsat vermiş oluruz.
Peygamber efendimiz (SAV) ne güzel buyurmuş:
“Aldatan bizden değildir”
.
Emin Batur, dikGAZETE.com