Biden, Zelenskiy’den intikam alacak!
MOSKOVA
Ukrayna, batılı ülkelerin desteğiyle kendisini dev aynasında görürken asla ‘demokrasi’yi hesap etmedi. Örneğin Kiev rejimin başındaki Vladimir Zelenskiy, hemen hemen her koşulda Rusya’yı yeneceklerini, Kırım dahil Donbass Bölgesi topraklarını Ukrayna’ya geri kazandıracaklarını söyledi. Vaatleri o kadar güçlüydü ki tüm dünya kamuoyu, Rusya’nın cephede savaşı kaybedeceğine inandı. Ancak Rusya, en önce sabır savaşına yatırım yaptı.
Tüm karalamalar, dezenformasyonlar ve Kiev, batılı medya güçlerinin Moskova’ya saldırılarına karşı Rus ordusu, Ukrayna topraklarında batılı ülkelerin desteğiyle kurulan biyolojik laboratuvarlarını tespit etti. Somut delille dünya kamuoyuyla paylaşıldı.
Elbette bu işin altından da ABD çıktı. Amerikan politikasının en karanlık isimlerinden olan dönemin ABD Devlet Başkanı Joe Biden’ın oğlu Hunter Biden’ın kurduğu bir vakıf üzerinden bu laboratuvarlara finansman desteği verildiği ortaya çıktı. Fonun mali kaynakları 2 milyar 400 milyon dolar düzeyindeydi. Rusya’nın Ukrayna’ya başlattığı askeri operasyonlar sırasında Ukrayna'nın 14 yerleşim biriminde ABD'ye ait 30 biyolojik laboratuvar tespit edildi. Bu laboratuvarlarda biyolojik silahlar için kullanılabilecek patojenlerin üretildiği belirlendi. Bu bir insanlık suçuydu.
Elbette o dönemlerde Amerikan demokrasisi, Donald Trump’ın tekrar aday olmasının önüne geçmek için yasal ve yasal olmayan yöntemlerle büyük bir izolasyon çalışması yapıyordu.
Ancak gerçeklerin ortaya çıkmak gibi bir huyu vardır.
Donald Trump, artık ABD’nin seçilmiş devlet başkanı. Donald Trump, Kiev rejimine verilen askeri ve ekonomik desteği keseceklerini, savaşın durması için Rusya ile Ukrayna arasında müzakerelerin önünü açacağını söyledi.
Donald Trump’ın bu vaatleri gerçekleşir mi bilinmez ama yeni yıl sonrasını beklemek gerekiyor. Çünkü hala batılı ülkelerin “Son Ukraynalıya kadar” prensibi geçerliliğini koruyor. Ukrayna krizinde çözüm sadece ABD tarafından olamaz. Bunun Rusya tarafını da hesap etmek lazım. Ancak Donald Trump’ın bu vaadi tabii ki umut verici.
ABD’nin ağırlığını koyması durumunda Ukrayna’da çatışmalar son bulabilir, Washington baskısı altındaki Kiev rejimi masaya oturabilir.
Ancak önemli olan Kiev rejimi masaya kiminle oturacak?
Görev süresi geçtiğimiz 20 Mayıs tarihinde sona eren Vladimir Zelenskiy ile mi yoksa Ukrayna yasalarına göre yasal devlet başkanı olan Ukrayna Parlamentosu Başkanı ile mi? Yoksa Ukrayna halkının önüne seçim sandığı mı konulacak.
Kısa sürede Ukrayna’da devlet başkanlığı seçimlerinin yapılması pek olası görünmüyor. Ukrayna’nın bunun için yeterli bir gücü ve altyapısı yok. Zaten Ukraynalılar, olası bir oylamada seçimleri boykot edebilir. Ukrayna halkı, Kiev rejimi ve güdümündeki hiçbir kuruma güven duymuyor. Çünkü Kiev rejimi sadece Rusya’ya değil kendi halkına da savaş açtı.
Bir diğer olasılık da Donald Trump, Vladimir Zelenskiy’I muhatap olarak görmeyebilir. Çünkü Donald Trump, Biden ailesinin kendisine yaptığını asla unutmayacaktır. Ukrayna meselesinde Hunter Biden’ın biyolojik laboratuvarlara sağladığı finansman desteğini dikkate alacak ve Kiev rejiminin başına, bu kirli işbirliğini hatırlatacaktır. Kısacası Donald Trump, Biden ailesi ile çok içli dışlı olan, ABD seçimlerinde doğrudan Joe Biden’ı destekleyen Vladimir Zelenskiy ile telefon görüşmesi bile yapmayabilir.
Muhtemelen kendi kurmayları, kısa sürede Ukrayna’da bazı temaslara başlar ve Donald Trump’a yaşananlar ile ilgili geniş bir rapor sunabilirler.
Zaten Londra’da böyle bir olasılıkta Vladimir Zelenskiy için bir ikametgah ayarlar ve Zelenskiy’in İngiltere’ye kaçışını da görebiliriz.
Demokrasi ile seçimle ABD Başkanı olan Donald Trump, Ukrayna yasalarını dikkate alacak ve Ukrayna parlamentosu başkanını muhatap alabilir.
Kiev rejimi için çanlar çalmaya başladı.
Muhtemelen zaferini ilan eden Donald Trump’a hızlıca tebrik mesajı gönderen Vladimir Zelenskiy kendisini kurtaramayacaktır.
Böylelikle Donald Trump hem Biden ailesinden hem de açıkça Joe Biden ile işbirliği yapan Vladimir Zelenskiy’den intikam alacaktır.
Rusya’nın biyolojik laboratuvarlarla ilgili elinde tuttuğu ayrıca Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sunduğu raporlar tekrar gündeme gelebilir.
Tekrar başa dönelim.
Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı özel askeri operasyonlar temelsiz değildi. Birçok haklı gerekçeyle Vladimir Putin bu operasyonların emrini verdi. Şimdi ABD başta olmak üzere batılı ülkeler, kabahatlerini örtmek için elinden geleni yapacaktır.
Rusya’nın bu operasyonlara başlama gerekçesinin de meşru olduğu dünya kamuoyu tarafından daha net anlaşılacaktır.
Donald Trump’ın politikasıyla Ukrayna krizinin aşılması durumunda NATO’nun da kendi ayarlarına dönmesi için yeni bir fırsat doğabilir. İşte tam da burada Donald Trump’ın dünya barışını ne kadar savunduğunu da göreceğiz.
.
Erhan Kuadzba, dikGAZETE.com