Yumuşak güç, askeri kuvvet yerine, kültür gibi gücün diğer sert olmayan unsurlarına vurgu yapmaktadır.
“Yumuşak güç”, Joseph S. Nye tarafından yayımlanan “Liderliğe Zorunluluk: Amerikan Gücünün Değişen Doğası” adlı kitabında kullanılmıştır.
Nye, ABD’nin sadece askerî anlamda değil yumuşak gücünü ifade eden alanda da güçlü olduğunu ifade etmiştir.
Nye, yumuşak gücü, bir ülkenin sahip olduğu değerler ve kültürün etkisi olarak niteler.
Soğuk Savaş dönemi, 2. Dünya Savaşı sonrasından Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılışına kadar süren siyasi, ekonomik ve askeri bakımdan iki süper gücün (ABD ve Sovyet Rusya) önderliğindeki ideolojik iki blokun egemen olduğu dönemdir.
Soğuk Savaş Sonrası dönemde ABD siyasetinde yumuşak güç önemli bir unsur olarak gündeme gelmiştir.
1991’de dönemin ABD Başkanı George Bush tarafından “Yeni Dünya Düzeni” başlığıyla ABD’nin artan yumuşak güç kullanımı vurgulanmıştır.
Bush konuşmasında, “özgürlük, serbest pazar ekonomisi ve insan hakları” vurgusu yapmıştır.
ABD’nin yumuşak güç kullanma politikası 11 Eylül saldırıları sonrası zayıflamıştır.
ABD, 11 Eylül 2001 saldırıları sonrası, siyasi ve ekonomik nüfuzunu genişletme stratejisine yönelmiştir.
Dış politikada “yeni muhafazakâr” (neo-con) kanadın etkisi yerleşmeye başlamıştır.
Yumuşak gücün terk edilmesinin belirgin bir örneği olan Afganistan’ın işgalinde El Kaide ve ona destek veren Taliban rejimine karşı savaş başlatılmıştır.
Sonuç olarak, 1991 sonrası ABD’nin artan yumuşak güç kullanımının yerini, sert kuvvet kullanımına bıraktığı 11 Eylül sonrası dönemde ise arttığı ifade edilebilir.
.
Dr. Begüm Burak, dikGAZETE.com
-
Kaynaklar;
Nye, J.S. (1990). Soft Power. Foreign Policy, 80,153-171.
Nye, J.S. (2004). Soft Power The Means to Succes in World Politics. Newyork: Public Affairs.
