Adriyatik’ten Çin Seddi’ne..
Coğrafyanın her yerinde soydaşlarımız ve dindaşlarımız var.
Osmanlı Türk İmparatorluğu’nun en geniş topraklarıyla, şimdiki Bağımsız ve Özerk Türk Devletleri’nin haritalarını birleştirin.
Bu topraklar TÜRKİYE’NİN ETKİ ALANI’dır.
Dünyanın neresinde bir adam, “TÜRKÜM” ya da “MÜSLÜMANIM” diyorsa, hatta Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro gibi “MAZLUMUM VE SİZİNLEYİM” diyorsa orası da TÜRKİYE’NİN İLGİ ALANI’dır.
D. Türkistan başta olmak üzere Çin’in tüm Müslümanlarına zulüm devam ediyor.
Çin’de Müslüman sayısı 150 - 170 milyon arasındadır. Halife Abdulhamid Han adına para bastırdılar, Pekin’de medrese yaptılar.
D. Türkistan, Uygur, Kazak, Kırgız Müslüman Türkler’in vatanıdır.
Afganistan’ın kuzeyi, Güney Türkistan Bölgesidir.
Afganistan, Pakistan, Hindistan 700 yıla yakın Türk Hükümdarlıklarınca yönetildi.
Afganistan’da her köyde tecavüze uğramış kadınlar, her ailede ya ölü ya da sakat insanlar var. Katliama uğramayan köy yok.
ABD, İngiltere, TALİBAN ile savaşmak için Afganistan’a girdi. Yıllarca katliamlar yaptı. Şimdi TALİBAN ve EL-KÂİDE ile ABD anlaştı. Afgan devletini zorluyor.
Afganistan’da sürdürülebilir kriz ABD ve Batı’nın bölgeye müdâhale hakkını âdeta –hukuksuz olarak- saklı tutuyor.
Afganistan’daki kontrolsüz bölgeden D. Türkistan’a da terörist sızdırarak, bölgede bir kısım Müslüman Halkı aldatıyor, kışkırtıyor, Çin’e bahane oluşturarak Çin ve İngiltere/ABD birlikte “TAVŞAN KAÇ-TAZI TUT” oynayarak kedilerin farelerle oynadıkları gibi bizim insanlarımızla ABD ve Çin oynuyorlar.
İran, bölgeye Şiî’lik kisvesi altında, Fars Dili’ni de kullanarak Farslık yayıyor. S. Arabistan ile danışıklı, halklarına sözde İsrail ve Siyonizm düşmanlığı diyerek, Yemen’de katliama devam ediyorlar.
İngiltere, ABD kontrolünde Selefî akımlar TALİBAN’dan, Afrika’da Boko-Haram’a kadar Suudî ve BAE paralarıyla yayılmaya devam ediyor.
Irak’ta Saddam sonrası Şiî ağırlıklı hükümetler kuruldu.
İlginçtir, hükümet üyelerinin tamâmına yakını İngiltere Vatandaşı ve ABD eğitimli. Bu arada hepsi de İslâmcı pozlardalar.
Suriye’de kan ve gözyaşı dinmiyor. Bölgede PKK/YPG ile aldatılan bir kısım Kürtler etnik anlamda ABD tarafından kullanılıyor.
Kürtlerle ilgili baskın tarih tezi “Kürtler Turânî’dir.” Yani, “Kürtler, Türklerin soydaşıdır.” olmasına rağmen yani doğrunun KÜRT TÜRKLERİ olmasına rağmen, Türk Dünyası ve Akraba Toplulukları haritalarında sâdece Kürtler yok,
Türk Müzik TV’lerinde Müslüman olmaları nedeniyle Romanyalı Çingene kardeşlerimiz dahî var. Ama Kürtler yok.
Entel Türkler ki Milliyetçi guruplar da dâhil, İslâmcılar dâhil söz birliği etmişçesine Kürt kardeşimi, Fars yaptılar, Pers, Med yaptılar, Ermeni’ye akraba yaptılar.
Bir Türk Milleti’ne, bırakın soydaş ve kandaşı akraba bile diyemiyorlar.
Yazıklar olsun bu vicdansızlığa.
Bu konuda sâdece cinayet işleyen Kürt’ün genel gerekçesi “Töre için yaptım.” Mâzeretini hatırlatacağım. -Töre’nin anlamını da yazayım. Türk gelenek ve göreneklerinin genel adıdır ki kaynağı Oğuz ve Cengiz Yasaları’dır.-
Ayrıca, ayrışmış toplumların mezarlıkları ayrıdır, kız alıp vermezler.
Tüm değerler sistemi Turan olan Kürt, "Farsça konuşuyor" diye dışarıda kalamaz.
Dilini kaybedip, şu anda Farsça'nın farklı lehçelerini konuşan en az 10 Türk Boyu var. Maâlesef..
Bugün emperyalizmin IŞİD ve Kürdistan Projeleri bölgede yarayı, kaos ve kavgayı büyütecek projelerken, bölgedeki Türkmen ve Kürtler’in birlikte hareket ederek, Lozan sonrasında olduğu gibi Türkiye ile koordineli kuracakları yapı ve organizasyonlar ancak bölgeye huzur getirir.
Bugün Irak, Suriye, İran başta olmak üzere, Osmanlı Coğrafyası’nın neresinde “Türkiye’ye katılmak için” halka gitseniz, büyük oranda halklar, Türkiye’ye katılmak istiyor.
Emperyalizm bunu biliyor. Biz de bunu bilerek hareket etmeliyiz.
Her şey bu kadar açık ve halkın kanaati birlikten yana olmasına rağmen, neden coğrafyamızın her yerinde kan, gözyaşı, ihânet ve aldanmışlıklar var?
Biz de FETÖ ile çok büyük bir aldanış yaşamadık mı?
Hâlâ general rütbesinde FETÖ’cüler çıkıyor.
Adam general olmuş, yetmemiş, KKK istihbarat Başkanlığı’na ataması yapılmış. Bu adam şimdi itirafçı olmuş.
Neden?
Yakalanacağını anlıyor.
Bunca zamandır nerdeydin?
Aldanıyoruz.
Neden mi?
Gerçek manâda dinimizden koptuk. Dindarların ekserisinin İttihâd-ı İslâm gibi bir endişe ve derdi yok.
Tarihten koptuk, küçümseyerek bakıyoruz. Oysa 170 yıl öncesine kadar bölgede Hindistan’da Babür’den, İran ve Azerbaycan’da Kaçar Türk Hânedanlığı, Batı’da Osmanlı Türk Devleti toprakları…
Düşünün bakalım neyi aşağıladığınızı..
Nasıl mı yenildik ve dağıldık?
En büyük düşmanımız “Ham yobaz, kaba softa!” sonra teknolojiyi, bilimi mihenk yaparak güçlenmiş emperyalizm..
Öncüsü de İngiltere ve ABD…
Aldatılan Müslümanlar, birbirini boğazlıyor.
Aldatılan Müslümanlar, İmân esasları ve Kur’ân-ı Kerim’den uzaklaşıp, kendi menkıbe dinleri ile amel edip, birbirini kâfir ilân edip, hayâsızca düşmanlık ve fitne yayıyorlar.
Aldandıklarını bilmedikleri gibi, aldatıyorlar, ötekileştiriyorlar, diğer Müslüman’a gâlip gelmek için emperyalizmin kucağına oturmaktan da çekinmiyor, fetvalar uyduruyorlar.
Bugün ABD ve İngiltere başta olmak üzere Haçlı’nın kayığına binen hocalar, şeyhler, Batı’dan medet uman siyâsiler vb. düşünün.
İngiltere Kraliyet Ailesi’ni 100 yıl önce bazı şeyhler "SEYYİD" (Peygamberimizin SAV soyundan) ilân etti.
Mehmetçiği katletti, İngilizlerle birlikte Medine’de boğdular Mehmed’imi…
Bugün yine şeyh namlı birileri, aynı şeyi söyleyip üzerine bir de İngiltere Prensi’nin Müslüman olduğunu ve Sünnetli doğduğunu iddiâ etti ve yaydılar.
Siyasilerden de, işbirlikçi, Batıcı bazılarının sözde "Tam Bağımsızlık" çığırtkanlıkları ve çağdaşlık/Laiklik hassâsiyetlerini gerekçe göstererek nasıl ihânet ettiklerini özellikle 28 Şubat Süreci’nde gördük.
Bugün de Boğaziçi Üniversitesi’nde çıkartılan krizde kimlerin yan yana geldiklerini de görüyoruz.
CHP, HDP, FETÖ, PKK, Sol-Sosyalist Gruplar, LGBT gibi küresel güçlerin köleleri omuz omuza.
İP de dışarıdan destek oluyor.
SP sessiz…
ABD, müdâhil oluyor.
Türkiye başta olmak üzere, Medeniyet Coğrafyamızda cepheler o kadar net ki..
Çözüm Büyük Türkiye’nin elbirliği ile ihyâsıdır.
Coğrafyamızdaki tehditler iç tehdit gibi değerlendirilerek halka sunulmalıdır. Yoksa tehlikenin topraklarımızı ve insanımızı tehdit ettiğini anlatamayız.
Bu gün CHP’den istifâ eden genç milletvekili, Mavi Vatan, Libya, Karabağ diyor.
CHP yönetimine “Ne yaptınız?” diyor.
“Neden bölücülüğe yol verildiğini” soruyor.
Afganistan’dan, D. Türkistan’dan, Irak, Suriye, Kafkasya ve Balkanlar’dan Anadolu’ya göç devam ediyor. Oysa esas olan gönlü bizimle olan bu insanların göçünü durdurup kendi topraklarında etkinleştirmek olmalıdır.
Etki Alanımızda olanlar iç gündemimizdir, meselemizdir.
Karabağ’ın zaferi de ülkemizde yaşanmalıdır, Yemen’in, D. Türkistan’ın, Afganistan’ın acısı da.
Düşman gösterilirse, halkımız ve Medeniyet Coğrafyamız birbirine daha sıkı sarılacaktır.
İhânetin kisvesi ve kimliği ne olursa olsun FETÖ deneyiminden sonra özellikle deşifre edilmelidir.
Millî Duruşun temeli, DİNİMİZ, MİLLETİMİZİN TARİH-TÖRE VE TERBİYESİ, DEVLETİMİZİN GÜÇLÜ VE BÂKÎ OLMASI ve VATANIMIZIN BİRLİĞİ olmalıdır.
Etki Alanımız, Medeniyet Coğrafyamızda bu kıstasların dışında bir halk ve topluluk yoktur.
Karabağ Hârekâtı’nda Pakistan, Macaristan ve Ukrayna’nın duruşlarını da dikkatinize sunuyorum.
Aldanmak cehâlettendir. Aldanmakta ısrar ise ihânettendir.
Bağışlanamaz.
İnsanımızla birlikte medeniyetimiz ve köklerimiz de saldırı altındadır.
Sürekli geçmişi hassâsiyet kılıfı ile tartışıp, halkı birbirinden uzaklaştırıp, bu gün ve geleceğimizi konuşturmayanlar şâibelidir.
Dün, dünde kaldı. Bu gün ise her şey ortada. Bu günü konuşsak, cepheyi büyüteceğiz.
Bir araya gelmeliyiz.
Bir olmalıyız, Birlikte olmalıyız, Büyük Türkiye olmalıyız.
Medeniyet Coğrafyamızı uyandırmalıyız.
Emperyalizmin kirli ellerini topraklarımızda kırmalıyız.
Aldatanlara da asla müsamaha göstermemeliyiz.
.
Emekli Yarbay Halil MERT, dikGAZETE.com
-Strateji ve Yönetim Uzmanı-