Zaman ve mekân-ı alem…
Büyük kudretin, büyük hesabının tecellisinde büyük sıfatlardır.
Asr-ı Saadet’ten bu yana İslam 73 fırkaya ayrılmış ve mezhepsel açılımlar ile İslamiyet önemli kazanmıştır lakin Allah katında tek din hak yol İslam’dır.
Odak noktamız budur fakat geldiğimiz noktada mü’minatın nefis, ruhaniyet ve geçen zamanda mekanı alem dünyada geçirdiği eşikler, arşın saatiyle buluşmasına denk gelir.
Neden derseniz?
Her şey yolunda ve güzel gitmiş olsaydı dahi ahir zaman, arş noktasına yani yelkovan merkezinin akreple manevi imtihan denklemi oluşmasına vesile olacaktı.
İblis’in şaşırttığı, dünyanın ulaştığı tekno çağ, yaşamsal israflar ve deccalizmin 1700’lerden bu yana şeytani koşusu bizleri 2020’ye taşıdı.
Peki insanoğlu bu noktaya nasıl geldi?
Kur’an-ı Kerim, Ayetullah bizim kısasımızdı, doygunluğa ve ibadeti saadet esasımız Sünneti Seniyye idi.
Hayata kitabı değil, kitapçı konu mankenliğini oturttuk.
Anlayışda kitap, serüvende kitapçı olduk.
Anlayış ile inançsal yaşam bir sürmedi.
Tabiriyle kitaba değil, kitabına uyduran ümmet olduk.
Mezhepsel, ırksal ve inançsal boyutları nefse hapsettik.
Kıyımların adı, inancın düştüğü kırılgan nokta, bizleri yeri gelince taşımayacağımız imtihanlara ve ibadet hayatına götürdü.
2020’de Kabetullah ve Beytullah yüzümüze kapatıldı.
Ebabiller çağrıldı tavaf için…
O yüzdendir ki Mehdiyet ve Hz. Mehdi inancı Allah’ın nizamıdır.
Ehlibeyt’ten ve Asr-ı Saadet’ten bugüne uzanan 440 hadis ile sabittir. Ama şu gerçekler unutulmamalıdır:
İran, Şia inancı ile karıştırılmamalıdır.
Şia endeksli Meşhed, sahte molla kenti ve ’12 İmam’ inancı zilletin ta kendisidir. Ümmet’in coğrafyasında Şia ve 12 imam anlayışı ile mehdiyet, zerre manevi platformda buluşamaz, buluşturulamaz.
‘Mehdi’ kelimesi manada; “ışık saçan, yol gösteren, yeryüzünün son fecri ışığı, son kaimi ve vekili”dir.
Peygamber Efendimiz s.a.v., Asr-ı Saadet’te buyurdular ki:
“Kızım Fatıma’nın soyundan gelecektir. Ahir zamanda Hz. Mehdi onun soyundan olacaktır. Onun da omuzunda nübüvvet mührü vardır ve peygamber vekilidir.”
Anlayacağınız Hz. Mehdi, Ehlibeyt ailesinin son ferdidir.
“Kur’an-ı Kerim bize yeter” diyenler, ilahiyatta dini ihya edemeyenler, kirli ve zillet odakları, “Mehdiyet”i kurtarıcı manalarıyla zayıflatarak 440 hadisi zayıf göstermiş aynı zamanda inançsal duruşumuza ve inançsal boyutumuza zarar vermiştir.
Sormak gerekir!
Onlara farz ibadetin esaslarını kim öğretti?
İnkâr edecek düzeye gelen Sünnet dairesi!
Mehdiyet inancında kaynaklar ve şahsiyetler önem arz etmektedir.
Kaynaklara bakacak olursak:
“El- Kavul-ül Muhtasar Fİ Alamet-il Mehdiyy-il muhtazar”, “Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman”…
Şahsiyetlerden örnek verecek olursak:
Muhammed El- Bakır öncü isimlerdendir. Hz. Ali de ahir zaman ve mehdiyetle ilgili akan zamanda ciddi bilgiler vermiştir.
Bir defasında, soranlara; “Kıyamet misali bir süreç çattığında zuhur edecektir” demiştir.
Peki Mehdiyet ile neler değişecek?
İslam Coğrafyası ve Ümmet-i Muhammed yeryüzüne tekrar hâkim olacaklar.
İslam’a manevi platformda zarar veren sahte ulema yok edilecek; kaynaklarda sayı bakımından 40.000 kişi diye geçer.
Yer-gök ahali onun döneminde çok hoşnut olacaklar.
Bolluk, bereket ve zenginlik kat ve kat artacak.
Hatta öyle bir an gelecek ki “daha fazla insan yok muydu” denecek.
Mezhepsel ayrılıklar kaldırılacak ve Hak Din İslam Mezhebi kurulacak.
Allah katında tek din ve hak din İslam’dır.
Hüküm yılı tam bilinmemekle beraber bazı kaynaklarda 40 yıl diye geçmektedir.
“İblis’in çocukları”nın yüzyıllardır aradığı “Ahit Sandığı”nı yeryüzüne O çıkaracaktır.
Hz. Mehdi, “İlmi Ledün sahibi” olacaktır; Mucizevi ilimdir.
Yeniden İslam medeniyeti inşa edilecek.
MEHDİYET ALTIN ÇAĞDIR!
MEHDİYET ALLAH’IN NİZAMIDIR!
Yeryüzü, tekrar ve tekrar Asr-ı Saadet’e şahit olacaktır.
Gidiyoruz 21. Yüzyılın Cezületül Arabına!
Ayetullah’da geçtiği gibi:
“Allahu Teâlâ, yeryüzünde İslam’ın nurunu tamamlayacaktır.”
Amenna, Bi iznillah!
Vesselam.
.
Muhittin Taha Çalık, dikGAZETE.com
düşünürsen a 4 yıl önce
biliyormu 4 yıl önce