ABD DIŞİŞLERİ BAKANI BLİNKEN’İN İRAN’I TEHDİT ETMESİ, İSRAİL’İN ELİNDEKİ NÜKLEER SİLAHLARI GÖRMEZDEN GELMESİ...
Amerikan Dışişleri Bakanı Blinken, AIPAC (İsrail Halkla İlişkiler Komitesinin) 2023 Politika Zirvesi'nde konuştu; “İran'ın nükleer silah elde etmesine izin vermeyeceğiz.”
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İran'ın diplomasi yolunu reddetmesi halinde tüm seçeneklerin masada olduğunu belirterek, "İran'ın nükleer silah elde etmesine izin vermeyeceğiz" dedi.
Blinken, hükümetler arasındaki işbirliğinin halklar arasındaki bağlarla güçlendirildiğini ifade etti. Blinken, "İsrail-ABD ilişkisi ABD'nin İsrail'in güvenliğine olan bağlılığıyla güvence altına alınmıştır. Bu bağlılık müzakere edilemez" dedi.
ABD'nin İsrail'e askeri ve mali yardım aktardığını, iki ülkenin ortak askeri tatbikat ve araştırma-geliştirme çalışmaları yürüttüğünü belirten Blinken, "İsrail güçlü oldukça Amerika daha güvende olur" diye konuştu.
Blinken, İsrail'in meşruluğunu sorgulayan girişimlerle de mücadele ettiklerini ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve İnsan Hakları Konseyi gibi forumlarda İsrail'i yalnızlaştırma ve hedef alma çabalarına karşı geldiklerini kaydetti.
İsrail'in birçok tehlikeyle karşı karşıya olduğunun altını çizen Blinken, "İsrail'in karşılaştığı en büyük tehdit İran rejimidir" dedi.
Blinken, Rusya'nın da İran'a silah desteği sağladığını belirterek, "İran'ın nükleer silah elde etmesine izin vermeyeceğiz" vurgusunda bulundu.
ABD’nin İran'a yönelik diplomasi, ekonomik baskı ve caydırıcılık politikaları uyguladığını kaydeden Blinken, "Eğer İran diplomasi yolunu reddederse, Başkan Biden açık bir şekilde İran'ın nükleer silah edinmesini engellemek için tüm seçeneklerin masada olduğunu birçok kez tekrar etti" ifadelerini kullandı.
Blinken, ABD'nin İsrail'in güvenliğine katkı sağlamak için aynı zamanda bölge ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmeye katkı sunduğunu söyledi; "İsrail ve Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi ABD'nin ulusal çıkarlarını destekliyor."
Cidde ve Riyad'a bu hafta düzenleyeceği ziyarette konunun gündeme geleceğine işaret eden Blinken, “bölgesel bütünleşme ve istikrarın hem İsrail hem de ABD'nin çıkarına olduğunu kaydetti. İsrail'in ortaklarıyla derinleşen ilişkisi Filistin halkının refahına ve iki devletli çözüme katkı sağlamalı" diye konuştu.
Blinken, iki devletli çözümün ise İsrail ve Filistinliler arasında doğrudan müzakerelerle gerçekleşebileceğini söyledi.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken de bir Yahudi olduğu için, İsrail’e ve onun çıkarlarına bağlılığı ABD’ye olan sadakatinden daha önce gelir.
Şu sözü bunun açık ifadesidir: "İsrail-ABD ilişkisi, ABD'nin İsrail'in güvenliğine olan bağlılığıyla güvence altına alınmıştır. Bu bağlılık müzakere edilemez."
Dış politika bilmeyen herhangi bir vasat insan bile bu sözü söyleyemez.
ABD’nin İsrail’e bağlılığı Amerika’ya ne kazandırıyor?
ABD’nin İsrail uğruna geliştirdiği Büyük Ortadoğu Projesi (BOP), iç savaş çıkartarak milyonlarca insanın ölmesi, ABD’ye hangi kazancı sağlamıştır?
Irak’ın işgali, Yemen, Suriye ve Libya’da çıkarttıkları iç savaşlar, Sudan’ın bölünmesi, Amerika’ya hangi stratejik kazancı sağlamıştır?
Amerikan halkının boş yere kan dökmesi, milyarlarca dolar değerindeki kaynakları israf etmesi hangi çıkara hizmet ediyor, hangi mantığı taşıyor?
İşin ilginç tarafı “İsrail uğruna ve mantıksızca yapılan bu harcama ve müdahalelerin stratejik gerekçesi müzakere edilemez, İsrail’e bağlılık sorgulanamaz” diyor.
Bay Blinken’e şunu sormak gerekir?!
İsrail, ABD’ye ne veriyor, hangi çıkarına hizmet ediyor, dostlarının sayısını mı artırıyor, nihayetinde ne veriyor?
O diyor ki; “bizimki tutku (iptila) karşılıksız aşk, imkânsız izdivaç ama sebebi sorgulanamaz. Bu işte mantık aranamaz.”
Hani bir laf var, “atma kardeş, ufak at da civcivler yesin”; "İsrail güçlü oldukça Amerika daha güvende olur."
Allah aşkına, İsrail Amerika’ya ne sağlıyor, hangi güveni veriyor?
Nasıl bir güvenlik sağlıyor?
Bir tane faydasını söyle? (1)
Tam tersine Filistin ve Ortadoğu’daki insan hakları ihlalleriyle, uluslararası hukuku çiğneyerek belasını artırıyor, ABD’nin saygınlığını ağır şekilde zedeliyor, küresel çapta insan hakları ihlallerini meşrulaştırıyor. Mazlumların ezilmesine yol açıyor, zulüm edenlerin yaptıkları yanına kâr kalıyor.
Bu bağlılık; ABD dış politikasının güvenirliğini ve meşruiyetini bitiriyor. ABD ekonomisini içten içe kemirerek çöküşe sürüklüyor. ABD’nin menfaatinin ne olduğu noktasında kafa karışıklığına sebep olarak bütün insanlıkta şaşkınlık yaratıyor.
ABD’nin tepesine hâkim olan Yahudi lobisi, Amerikan halkını ve insanlığı aldatmaya nereye kadar devam edecek?
.
Suat Gün, dikGAZETE.com
(1) İsrail; sahte istihbarat bilgileri ve sahte istihbarat desteği sağlıyor. Her saat her dakika bulunduğu bölgede hukuk ihlal ederek ABD’ye meşguliyet ve problem alanı yaratıyor.