Yüzde otuzbeş

YÜZDE OTUZBEŞ

Cumhuriyet tarihinde 10 yıl iktidarda kalıp yine de yüzde 35 oy alan bir parti yoktur.

Bunu söylerken bahane üretmek veya “bu kadar oy da iyidir!..” manasında söylemiyorum.

Uzun süredir (22 yıl) iktidarda kalmasına rağmen AK Parti’nin yüzde 35 oy alması büyük bir başarıdır.

Ve demek ki, bağrında yüzde 50’nin üzerinde bir oy potansiyelini hala barındırmaya devam ediyor demektir.

Bu böyle.

Şimdi gelelim cumhuriyet tarihinde iktidara gelmiş partilerin 17 seçim sonra değil bir-iki seçim sonra almış oldukları oylara…

1950 ÖNCESİ…

1950 öncesi yapılan seçimlere “seçim” demek doğru değil!..

Ama…

Fikir vermesi bakımından bir tanesini örnek olarak vermek istiyorum.

FETHİ OKYAR…

1930 Yılında Serbest Cumhuriyet (Partisi) Fırkası’nı kurdu.

Partinin kurulması, seçime girmesi ve kapatılması arasındaki süre 3 ay…

O sırada;

Cumhuriyet Halk (Partisi) Fırkası’nın başında M. Kemal Paşa var.

Parti, seçimden sadece 1 ay önce kurulduğu halde beklenenin çok üstünde oy alınca ve Fethi Okyar’ın İzmir mitingine 50 bin kişi katılınca (o günkü İzmir nüfusuna göre çok büyük bir rakam) ilk genel seçimlerde iktidara geleceği kesin gözüyle bakıldığı için F. Okyar’a partiyi kapatması için baskı yapılmaya başlandı. Fethi Bey üstündeki baskılara dayanamayarak Partiyi feshetti.

Hâlbuki

CHF iktidarı üzerinden sadece 7 yıl geçmişti…

Ve halk, 7 yılda tüm sorunların müsebbibi olarak gördüğü CHF’yi cezalandırılmıştı.

ADNAN MENDERES…

1950 Yılına gelindiğinde ilk defa normal bir seçim yapıldı…

Ve Menderes’in Demokrat partisi, CHP’yi ezdi geçti. Aldığı oy oranı yüzde 55…

Dört yıl sonra yapılan genel seçimlerde DP oyunu biraz daha artırarak yüzde 58’e çıkardı. Bu oy oranı ile DP neredeyse meclisin tamamına hakim oldu. (Meclisteki 550 milletvekilinin 503’ünü DP aldı.)

1957 ERKEN SEÇİMİ VE MİLLET, CHP’NİN KENDİSİNE YAPTIĞI FENALIKLARI UNUTUYOR!..

Çok değil!.. İktidara geldikten 7 yıl sonra DP’nin oyları yüzde 48’e inerken, CHP’nin oyları yüzde 41’e çıktı.

Eğer Darbe yapılıp, Menderes ve arkadaşları idam edilmese, 1961’de yapılacak genel seçimlerde CHP’nin iktidar olmasına kesin gözü ile bakılıyordu.

Ancak…

EYVAH!.. BİZ NE YAPTIK?

Ancak!..

Darbe yapılıp Menderes ve arkadaşları idam edilince ve bu darbe kışkırtıcılığının arkasında CHP’nin olduğunu gören halkın aklı başına geldi. CHP’ye güvenmenin kendilerine ne kadar pahalıya mal olduğunu görmüşlerdi.

Bunun üzerine…

DEMİREL’İN ADALET PARTİ’Sİ…

Bunun üzerine halk, yaptığı hatanın farkına varıp CHP’ye karşı kurulacak partiye gözü kapalı oy vereceğine dair Menderes’in idam edildiği gün karar verdi.

Nitekim…

Demirel siyaset sahnesinde tanınıp, bilinen biri olmadığı halde

1965 seçimlerinde yüzde 53 oy alırken CHP yüzde 29’a düştü.

Arada Darbecilerin gölgesinde yapılan ve henüz Menderes’in mirasçısı olan parti hangisi olduğu tebellür etmeden yapılan 1961 seçimini saymıyorum.

1969-1973 SEÇİMİ…

Çok değil; daha önce 7 yılda Menderes’in yaptığı tüm maddi ve manevi faaliyetler unutulmuştu.

(Yeni yollar açması... İmar… Hızlı kalkınma... Köylüyü kara sabandan kurtarıp, traktörle tanıştırması. Ezanın Türkçe’den aslına çevrilmesi... Kur-an kurslarının serbest bırakılması… İmam-Hatip okullarının yaygınlaştırılması... Köylünün sırtına inen jandarma dipçiğinden kurtulması vs.)

Şimdi de halkımız…

CHP’nin millete yaptıklarını 8 senede unutarak 1973 seçimlerinde CHP’yi birinci parti yüzde 33

Adalet Partisi’ni ikinci yüzde 30

Ve Milli Selamet Partisi’ni üçüncü yapmıştı yüzde 12

Milli Selamet’in yüzde 12’lik oyu, bugünlerin müjdecisidir ama bu ayrı bir bahis konusu.

ÖZALLI YILLAR…

Sözü fazla uzatmaya gerek yok. Özal’ın Anavatan Partisi 1983 yılında yüzde 45 oy almışken, 1991 genel seçimlerinde

Yani 8 yıl içinde yüzde 24’e düşmüştü. Daha sonra ANAP’ın silinip gittiği malumdur.

AK PARTİ’NİN BAŞARISI…

Veya

“Halkımızın Reis’e olan güveni” demek daha doğru olur.

Yukarıda arz etmeye çalıştığım gibi;

Halkımız, 2-3 seçimden sonra (Ki, bunun 7-8 yıla tekabül ettiğini gördük) fikrini değiştirerek muhalefet partisinin vaatlerine, pembe tablolarına kanarak muhalefeti iktidara getirmektedir. Sonra pişman olup tekrar yuvaya dönüyor

Ama bu arada;

Ülke çok şey kaybediyor.

31 Mart’ta yapılan seçimde de aynı şey oldu.

CHP’nin bilhassa belediyelerde ne kadar başarısız olduğunu bile bile halkımız gidip oy verdi.

Ancak halkımız, CHP’yi belediyelerde iktidar yaparken AK Parti’den de vaz geçmediğini göstermek için yüzde 35 oy verdi.

Bu oran;

AK Parti’nin girdiği ilk seçimde aldığı oydan 1 puan fazla olması bir yana, 22 yıldır iktidar olup yine de yüzde 35 oy alan bir parti yoktur.

Demek ki, halkımız,

AK Parti’den hala umudunu kesmiş değildir.

.

Emin Batur, dikGAZETE.com