Yapay Zekâ, Strateji Oyunu: Virüs Yayma, Endüstri 4.0

E. Yb. Halil Mert
E. Yb. Halil Mert
Yapay Zekâ, Strateji Oyunu: Virüs Yayma, Endüstri 4.0
29-03-2020

Yapay zekâ; insan gibi davranışlar sergileme, sayısal mantık yürütme, hareket, konuşma ve ses algılama gibi birçok yeteneğe sahip yazılımsal ve donanımsal sistemler bütünüdür. 

Yapay zekâ; bilgisayarların insanlar gibi öğrenmesini, hafızada tutmasını ve düşünmesini sağlar. (1)

Yapay zekâ, insan zekâsına özgü olan, algılama, öğrenme, çoğul kavramları bağlama, düşünme, fikir yürütme, sorun çözme, iletişim kurma, çıkarımsama yapma ve karar verme gibi yüksek bilişsel fonksiyonları veya otonom davranışları sergileyebilen bir işletim sistemidir.

Sibernetik bir yaklaşımla modellenmiş bir Yapay Beyin, Sembolik bir yaklaşımla insan aklına benzetilmiş bilişsel süreçler ve Yapay Bilinç sistemi, insan aklı kadar esnek ve duyguları olan bir ‘İrade’ (Karar alma yetisi), uzman sistemler kadar yetkin bir bilgi birikimi ve rasyonel yaklaşımın dengeli bir karışımı sayesinde Yapay Zekâ, gelecekte insan zekâsına bir alternatif oluşturabilir. (2)

Yapay zekâyı tek başlık altında ele almak yanlış olur.

Makine öğrenimi (Machine learning), Derin öğrenme (Deep learning) gibi kavramlar, yapay zekâyı oluşturan kapsayıcı terimlerdir.

Yapay Zekâ, yakın gelecekte milyarlarca insanın beyninin toplamından daha kapsamlı olmaya doğru gitmektedir. 

Bu sistem, aynı zamanda düşüncelerinden tepkiler üretebilmeli (eylemleyici yapay zekâ) ve bu tepkileri fiziksel olarak dışa vurabilmeye doğru gitmektedir.

Tesla’nın kurucusu ve CEO’su Elon Musk; “Yapay zekâdaki gelişmelerden endişe duyduğunu” belirtmişti. 

Ünlü fizikçi Hawking; “Yapay zekâ insanlığın son buluşu olacak” diyerek, yapay zekânın insanlığın sonunu getireceğini îmâ etmişti.

Yapay Zekâ ile bir VİRÜS YAYMA OYUNU yazılıyor.

“Plague Inc.”

Gerçek dünyanın mevcut fiziki şartları, zemini, yolları, insan tipleri, coğrafyası, ülkeleri nesi varsa bunlar kullanılıyor.

Dünya nüfusunun bir virüsle enfekte edilmesi ve öldürülmesi, "Neurax Solucanı" ile köleleştirilmesi veya "Necroa Virüsü" ile zombilere dönüştürülmesi bulunmaktadır. 

Rakip, virüs için bir tedavi geliştirmeden önce oyunu tamamlamak için bir zaman baskısı var.

Bu arada, hedef toplum da üç sınıf insandan oluşuyor. 

En aşağı halk tabakaları, bu gurup, savunmasız ve gözden çıkartılabilecek kesimler. 

Orta ve üst tabaka; bunlar gelir düzeyi yüksek, üreten, düşünen, karşı tedbir alabilecek gurup. 

Bundan sonrası önemli, seçkinler var; bunlar, sığınaklarda özel ortamlarda yaşayan en üst, sayıları çok az, her şeyi yapabilecek kesim.

Siz bunlara virüs bulaştıracaksınız.

İlk başta, yayılmaya başlayacağınız bölgeyi seçiyorsunuz; olaylara bakıyorsunuz. 

Meselâ bir ülkede sel felaketi var; burada virüsü suya karıştırıyorsunuz.

Bir ülkede festival var; orada hava ve fizikî temasla bulaştırıyorsunuz gibi.

Virüs Oyunu”; 10 farklı hastalık türü ve 10 bine yakın senaryonun bulunduğu oyunda, insanlık sürekli önlemlerini arttırırken sizin amacınız sürekli virüsü gelişmek. 

Her virüs türüyle ayrı başarılar ve ilerlemeler kaydedebilirsiniz.

Başarı mı?

Daha çok insan öldürmek…

İnsanlık oyunda direniyor. 

Stratejinizle bölgede yayılmaya ve insanlığın geliştirdiği ilaçlarla mücadele için evrimleşmeye yani virüsünüzü geliştirmeye mecbursunuz.

Amacınız insanlığın sonunu getirmek. 

Kullanıcılarından tüm dünyayı etkisi altına alacak bir virüs geliştirmelerinin beklendiği strateji oyunu “Plague Inc”, ile düşünün oyunun kurulu olduğu ana sisteme milyonlarca insan yapay zekâsı yoluyla daha çok insan öldürmeyi öğretiyor.

Bu oyunu yapan şirket mi? 

Ndemic Creations.

Küresel İhanetin merkez ülkesi İngiltere’de. 

Kendi sitesinde şöyle bir bilgi var;

“Ndemic Creations, akıllı, karmaşık ve ultra yüksek kaliteli strateji oyunları yapmaya adanmış, lider, bağımsız bir oyun stüdyosudur. 

İngiltere'nin Bristol şehrinde bulunan Ndemic, ilk oyunu olan ve şimdiye kadarki en başarılı beş ücretli mobil oyundan biri olan 120 milyondan fazla oyuncuyla küresel bir hit olan Plague Inc. ile aşırı başarı elde etti!”

Çin…

Küresel gücün yeni üretim ve tüketim merkezi. 

Kayıt dışı 300 milyonun üzerinde insan yaşıyor. 

Demokrasi yok. 

Yönetilmesi kolay, dolayısıyla Küresel güçler için iyi bir sosyal laboratuar..

Üretici İngiliz şirketinin arkasında da Tencent Holding var. 

“Tencent Holding”, Çin merkezli bir bilişim şirketidir; şirket, 1988'de kurulmuş olup iştirakleri hem Çin'de hem de dünya genelinde internet ortamında çeşitli hizmetler ve ürünler, eğlence, yapay zekâ ve teknoloji konusunda uzmanlaşmıştır. 

Şirketin merkezi Çin, Shenzhen'dedir.

Tencent”, Ocak 2018 tarihi itibari 580 milyar dolar ile Asya'nın en değerli şirketi olup dünyanın en büyük yatırım şirketi, en büyük internet ve teknoloji şirketlerinden biri, en büyük girişim sermayesi şirketlerinden biri, en büyük ve en değerli oyun (Tencent Games) ve sosyal medya şirketidir. 

Hizmetleri arasında, kendi kategorilerinde dünyanın en büyük ve en başarılıları arasında olan sosyal ağ, müzik, web portalları, e-ticaret, mobil oyunlar, internet hizmetleri, ödeme sistemleri, akıllı telefonlar ve çok oyunculu çevrimiçi oyunlar bulunmaktadır.

Bir gazetemiz başlık atmış; “Sevilen virüs oyunu Plague Inc Çin'de yasaklandı!” 

Bu başlığı da sizlerin vicdanına tevdî ediyorum. 

Bu tarz oyunlar, insanî olmaması yönüyle dînen de haramdır. Ülkemizde de yasaklanmalıdır.

Azîz Milletim!..

Dünya sanayi ve üretimde “Endüstri 4.0”ı konuşuyor.

“Aydınlık Gelecek, Karanlık Fabrikalarda.” 

“4. Sanayi Devrimi” nedir? 

Buharlı makinelerle ilk sanayi devrimini, ardından elektrikle tanışarak bu devrimi ikinci evreye taşıyan insanlık, dijital teknolojiyi keşfederek 3. Sanayi Devrimi’ne geldi. 

Sürekli gelişen teknolojiyle, endüstri bu evreyi de aşarak “Endüstri 4.0” adıyla da bilinen “4. Sanayi Devrimi”ne ulaştı.

“Endüstri 4.0”ın en büyük amacı, birbirleriyle haberleşen, sensörlerle ortamı algılayabilen ve veri analizi yaparak ihtiyaçları fark edebilen robotların üretimi devralıp; daha kaliteli, daha ucuz, daha hızlı ve daha az israf yapan bir üretim yapmaktır.

4. Sanayi Devrimi, daha çok fabrikaları etkileyecek gibi görünse de aslında gelecekteki sosyal hayatımızı bile etkileyebilecek bir yeniliktir.

Endüstri 4.0’ın sahip olduğu güzel yanlarının dışında, robotların üretimi devralmasıyla insan gücüne duyulan ihtiyaç azalacak ve robotlar bir anlamda insanları işlerinden kovacaktır. 

Bu durum, sadece fabrikalardaki “mavi yakalılar” için değil “beyaz yakalılar” için de bir risktir. Çünkü yapay zekâ ile robotları kodlayabilen robotlar ve tasarım yapabilen robotlar, üretimi devralacaktır.

Endüstri 4.0 ile iletişim halinde olan makineler, küresel irtibatlarla her şeyi yönetecek duruma gelebilecektir.

Endüstri 4.0’ın gelişmesiyle artan üretim hızı ve ürünün kalitesi rekabet için yeterli olmayacak ve en çok üreten değil, müşterinin isteğini en çok karşılayan galip gelecektir. 

Apple’ın dünyanın en büyük şirketi olması ve eski dünya devi Nokia’yı piyasadan silmesi bu duruma en güzel örnektir.

Müşterinin isteğini en güzel belirleme yolu ise veri analizidir. İnternetin hayatımıza girmesiyle oluşan devasa bilgi yığınını analiz edip en iyi şekilde yorumlayan gelecekte galip gelecek olanlardır. 

Endüstri 4.0, aynı zamanda Google ve Facebook gibi şirketlerin de üretime girmesini sağlayacak ve endüstride zorlu bir rekâbetin başlamasına neden olacaktır.

4. Sanayi Devrimi aynı zamanda ülkeler arasındaki rekabeti arttıracak ve Çin Halk Cumhuriyeti gibi, hem insan gücü bakımından hem de sahip olduğu akıllı fabrikalarla gelecekte tahtı devralacaktır.

Artan üretim hızının yanında Çin, üretim kalitesini da arttırarak, günümüzde herkesin kalitesiz olarak gördüğü ürünleri, gelecekte en kaliteli ürünlerin başını çekecektir.

Türkiye, dünyanın önde gelen üretim merkezlerinden biridir ve üretim kapasitesi Türkiye endüstrisini cazip kılsa bile gelecekte robotların üretimi devralmasıyla insan gücüne olan ihtiyaç azalacak ve yabancı şirketlerin yatırımlarını kendi ülkelerine yapmalarını sağlayacaktır. 

Bu nedenle ülkemizin, üretim merkezi yerine, inovasyon merkezi olarak gelişen global pazarda kendine yer bulması gerekmektedir.

Türkiye’nin önünde zorlu bir süreç mevcuttur. 

2. ve 3. Sanayi Devrimi arasında bir evrede bulunan ülkemizin, 10 ila 15 yıl içerisinde tamamen Endüstri 4.0’a girileceği düşünüldüğünde, gelişen teknolojiyi yakalayıp rekabet edebilecek konuma gelmelidir. 

Bu anlamda Türkiye’nin mühendisliği kız istemek için bir araç olarak kullananlara değil, ülkesini gelişen teknolojiye ayak uyduracak mühendislere ihtiyacı vardır.

Endüstri 4.0, geleceğimizi iyi ve kötü yönleriyle doğrudan etkileyecektir. 

Gelecekte içerisinde insan olmayan ve ışığa ihtiyaç duymayan robotlarla çalışan fabrikalar bizi beklemekte ve insanoğlu artık robotlarla yarış içine girmeye hazırlanmalıdır. 

Yapmamız gereken Endüstri 4.0’dan kaçmak değil ona en iyi şekilde uyum sağlamaktır. 

Ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarabilmek ve çağdaşlaşmak adına Endüstri 4.0’ı ülkemize getirmeliyiz.

Büyük Türk Milleti!..

Mâzideki başarılarının özünde, sağlam bir imân, akılcı bir tezâhür, ilim ve fende tekâmül, Çin’de bile olsa gidilip alınan bilgi, fedakârca çalışma, asrın en iyi tedrîsatı vardı.

AR-GE faaliyetleri, devletimiz tarafından koordine edilmelidir. Düşünün her üniversitede, her bakanlıkta, her OSB’nde birbirinden habersiz aynı alanda çalışan akademisyen ve üreticiler vardır. 

Emir-komuta yetkileri ile mücehhez AR-GE, teknoloji ve bilişimden sorumlu bir Cumhurbaşkanı Yardımcılığı ihdâs edilmelidir.

Ülkemizin enerjisi, kısır siyasi ve ideolojik çatışmalarla tüketilmemeli, bürokraside kadrolaşma; üretkenlik, kamusal fayda, sadâkat, liyâkat, ehliyet, çalışkanlık ve fedâkarlık üzerine olmalıdır.

Bilelim ki Küresel İnsanlık Düşmanları, Çin’de başlattıkları tatbikâtın dünyadaki sonuçlarını seyretmektedirler. 

İnsanlığa, Ümmet-i Muhammed’e, İslâm’a, Azîz Milletimize hizmet etmenin en güzel ve değerli yolu, insanlığa hizmettir, düşmanın silahı ile silahlanmaktır. 

Buradan, “Biz de virüs yayalım” gibi haram bir sonuç çıkartılmamalı, “Gerekli önleyici tedbirleri bulmak” anlaşılmalıdır. Bu da ilim, fen, teknoloji, üretim ve bilişimde çağı yakalamakla olur.

.

Emekli Yarbay Halil Mert, dikGAZETE.com

-Strateji ve Yönetim Uzmanı-

(1) https://www.mediaclick.com.tr/blog/yapay-zeka-nedir

(2) https://tr.wikipedia.org/wiki/Yapay_zek%C3%A2

E. Yb. Halil Mert
E. Yb. Halil Mert

Emekli Yarbay, Strateji ve Yönetim Uzmanı

SAVORAS Savunma Teknoloji ARGE Danışmanlık AŞ. Yönetim Kurulu Başkanı

Elektrik-Elektronik Mühendisi

TÜREYİŞ Strateji ve Medeniyet Değerleri Çalışma Merkezi Kurucusu.

Din ve Devletime, Vatan ve Milletime sadâkat. KADER, GAYRETE AŞIKTIR! azmi ile hâreket.

hmert@savoras.com

.

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Heidi Gulum 5 yıl önce
Emir-komuta yetkileri ile mücehhez AR-GE, teknoloji ve bilişimden sorumlu bir Cumhurbaşkanı Yardımcılığı ihdâs edilmelidir. ( bu hangi yandaşa tahsis edilecek? Bakınız dijital dönüşüm ve iletişim Başkanlığı )
Asi Türk 5 yıl önce
Üstat iyi güzel hoş yazıyorsun da neyi yasaklıyorsun? Yani hangi oyunu yasaklıyorsun? Yasaklayabilecek teknik yetkinliğin mi var? Teknik yetkinliği olan bir tane adamın yok hepsi eş dost akraba. Dinen caiz değil deyip bırakmak olmaz detayına inin. Yazılarınız güzel ama popülizmde boğulmasın lütfen...