Türkiye ve Suriye İstihbarat Başkanlarının Moskova görüşmeleri

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
Türkiye ve Suriye İstihbarat Başkanlarının Moskova görüşmeleri
30-08-2022

11 Ağustos 2022’de Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 13. Büyükelçiler Konferansı’nın kapanışı dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında, “uzun zamandır Putin ve Rus yetkililer 'sizi Rejimle görüştürelim' dediler. Bir ara istihbaratlar arasında bir görüşme olmuştu. Şimdi tekrar başladı. Bu görüşmelerde önemli konular ele alınıyor” demişti.

Geçtiğimiz hafta 23 Ağustos 2022’de Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, katıldığı canlı yayında Suriye'deki son durumdan, İsrail ile normalleşme sürecine kadar dikkat çeken açıklamalarda bulunmuştu. Çavuşoğlu, Şam ile Ankara arasında diyalog gündemine ilişkin istihbarat servisleri üzerinden temaslar olduğunu belirterek "Kalıcı barış için adım atılmalı. Diyalog için şart olmaz" demiş, Türk istihbarat teşkilatının varlığı ile Suriyeli mevkidaşları arasında bir iletişim kanalı olduğunu söylemişti.

Çavuşoğlu’nun  bu açıklamasından önce MİT Başkanı Dr. Hakan Fidan ve Suriye Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı, Çerkez asıllı Ali Memlük, 19 Temmuz’da Tahran’da düzenlenen Suriye konulu Astana Zirvesi’nden sonra Moskova’da  bir araya geldiler.

Bazı kaynaklarda görüşmenin Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu tarafından yönetildiği gündeme getirilse de Rusya kaynakları Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) Başkanı Sergey Narışkin’ın hakemliğinde gerçekleştirildiğini belirtiyor. Çünkü Sergey Şoygu'nun Savunma Bakanlığındaki günleri sayılı. Çok yakın bir zamanda Bakanlığa veda edebilir.

Ki  Rusya İstihbarat Başkanı dururken iki ülke İstihbarat direktörünün görüşmesinin Savunma Bakanı Sergey Şoygu nezaretinde gerçekleşmesi pek mümkün değil. 

Sergey Narişkin başkanlığındaki Rus heyetine, Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB)'den Anatoly Bolyukh ile Rus Askeri İstihbaratı Glavnoye Razvedyvatel’noye Upravleniye- GRU adına İgor Olearın, Türkiye ve Suriye yetkilileri arasında uzlaşı sağlamak hususundaki kararlılıklarının anlaşılabilir, nedeni var. Ukrayna savaşa bakmak istemiyor. Bu nedenle Ankara ve Şam arasındaki sorunun bir an evvel çözüme kavuşturmak onların öncelikleri arasında.

MİT Başkanı Dr. Hakan Fidan'ın mevkidaşı Sergey Narışkin, zaman zaman Türkiye’de bazı temaslarda bulunuyor.

En sevdiği tatil beldesi Antalya, Belek. Türkiye’ye geldiğinde genellikle İstanbul’a uğramadan edemiyor ve Fener Rum Patrikhanesi'nin bahçesinde bulunan Aya Yorgi Kilisesi'ni mutlaka ziyaret ediyor. Gerçi Fener Rum Patrikliği ile Moskova Patrikliği arasındaki ayrışma ve aforoz hadisesinden sonra bu ziyaretlerine ara verdiği biliniyor. Sergey Narışkin ile Dr. Hakan Fidan arasında tahmin edilenin ötesinde mesleki bir işbirliği olduğu söylenebilir.

Moskova temaslarının kroniği ve kapsamı…

Ruslar, uzun zamandır Türk ve Suriyeli istihbarat  direktörlerini bir araya getiriyor. Hatta Dr. Hakan Fidan ve Ali Memluk’ün Rusların aracılığına gerek duymadan Ankara ve Şam’da da görüşmelerde bulunduğu farklı diplomatik kaynaklarda belirtilmişti.

Moskova'daki son görüşmelerinde Memlük ve Fidan; ilişkilerin normalleşmesi kapsamında ne yapılması gerektiğine dair yol haritasına ilişkin    ayrıntıları içeren  uzlaşı metinlerini birbirlerine sundular. Çavuşoğlu’nun açıklama yaptığı 23.08.2022'de Suriye Ulusal Güvenlik Dairesi Başkanı Tümgeneral Ali Memlük ve Türk İstihbarat Direktörü Dr. Hakan Fidan, Moskova'daki görüşmeleri çoktan tamamlamışlar, başkentlerine geri dönmüşlerdi.

Türk tarafının Suriye'deki kazanımlarından vazgeçmeye niyeti yok. Ruslar da  bunun farkında. Rusya'nın Ukrayna’ya savaş açmasından bu yana Ankara;  Washington ve Moskova'nın kendisine olan ihtiyacı nedeniyle güçlenen ‘müzakere pozisyonundan’ sonuna kadar  faydalanmaya  çalışıyor. Hiç şüphesiz, bu stratejinin politik aktörü ve sürdürücüsü, Cumhurbaşkanı Erdoğan.  

Amerikalılar, Türk  yetkililerin Ukrayna'ya desteğinin göstermelik  olduğunu, Ruslarla daha içli dışlı ilişkide bulunduklarını düşünüyor olabilir. Nitekim ABD ve İngiliz istihbaratı, Rusların; Suriye'nin Hmeymim kentinde, Lazkiye'nin güney doğusunda yer alan, Hmeymim Hava Üssünde konuşlu S300 hava savunma sistemini sökerek sivil ticari gemilere yükleyip, boğazlardan geçirerek, Ukrayna cephesine sevk ettiği bilgisini paylaşıyor.  

Ruslar zor zamanda yanlarında buldukları Türklere minnettarlıklarını bir şekilde ödemeyi kafaya koyduklarından ve Şam ile 20 Ekim 1998'de PKK ve Öcalan krizi sonrası imzalanan Adana Mutabakatının işletilmesinde ısrarcı.

Rusya, ‘Adana Mutabakatı’nın’ canlandırılmasına hazırlık olarak Fırat'ın doğusuyla ilgili ‘Soçi Mutabakatı’nın uygulanmasını müzakere masasına koyuyor. Türkiye ve Suriye arasında 1998'de imzalanan ve terörle mücadelede işbirliği öngören Adana Mutabakatı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin, terör örgütü PKK’ya yönelik sınır ötesi operasyon yapmasına da olanak sağlamaktaydı.

Şam, Türkiye'den özellikle Lübnan'ın iki katı büyüklüğündeki kontrol ettiği Suriye bölgelerinden geri çekilme için bir “zaman çizelgesi” talep ediyor. Ankara ise Suriye'nin kuzeyindeki “güvenli bölgeler”den geri çekilmeye ve bir güvenlik zaafiyeti ya da açığı oluşturacak adım  atmaya razı değil. Rusya, iki tarafın çıkarlarına, yani ABD destekliKürtlere ve ayrılıkçı hareketlere karşı koordinasyon temelindeki uçurumu kapatmaya çalışıyor.

Rus tarafı, Ankara ve Şam yönetimleri arasında Devlet Başkanları düzeyinde görüşme istiyor. Şimdilik bunun zemin yoklaması yapıldı.

Rusların Ankara’dan talepleri kısaca  şöyle:

1- Kuzey Suriye'deki endişelerinizi gidermek için Şam hükümet yetkilileriyle koordineli olun ve istediğiniz işi birlikte yapın.

2- Aranızda iletişim olmadığına göre ara buluculuk yapabiliriz. Siz de Suriye devlet başkanıyla konuşabilirsiniz.

Türk tarafı Suriye’de 3 önemli konu üzerinde duruyor:

1- PKK’nın Kuzey Suriye’deki uzantılarının hükümet kurmaması

2- Türkiye, Suriye sınırlarını güvence altına alarak Suriye Muhalefetinin dışlanmaması gerektiği

3- Türkiye'de yaklaşık 4 milyon Suriyeli sığınmacı yaşıyor. Kalıcı ateşkes sağlanması ve muhalefet ile Şam yönetimi arasında görüşmelerin başlaması ile birlikte geri dönüşlerin hızlandırılması.

Türk tarafının Suriyeli muhataplarından kısaca talebi; Türkiye’nin sınır güvenlisinin sağlanması ve Suriye’nin toprak ve siyasi bütünlüğünün korunabilmesi için ülkenin teröristlerden temizlenmesi hususunda ikili mutabakat ve sahada işbirliği, Suriye'yi terk ederek Türkiye’ye kaçan,  düzensiz  göçmenlerin güvenli şekilde ülkeye dönebilmesi.

İngiliz İstihbaratı ve İran’ın suyu bulandırma faaliyetleri…

1978’de Londra’da yayın hayatına başlayan Şarku'l Avsat’ın Londra temsilcisi İbrahim Hamidi’nin 27 Ağustos 2022 Cumartesi günü gazetesine geçtiği  “Mamlouk-Fidan Talks: Mutual Demands, Russian Solutions / Memlük - Fidan görüşmesinde karşılıklı talepler ve Rus Çözümü başlıklı haber/analiz,  Suriye ve Türkiye medyasında yer bulmadan İran’ın yarı resmi haber ajansı Tasnimnews’de yayınlandı.

Ankara'da görüştüğüm Ruslara yakın bir kaynağım, bu haberin Suriye  tarafından dezenformasyon amaçlı paylaşıldığını belirtti.

 İran’da 2012 yılında kurulan yarı özel yarı resmi haber ajansı Tasnimnews; tüm içeriği “Creative Commons yani “kamu yararına yayın yapan kâr amacı gütmeyen” olarak lisanslanmış, İran rejimini medya propaganda kampanyasına karşı savunmak amaçlı kurulan yarı resmi bir medya kuruluşu. Tasnim'in İslam Devrim Muhafızları (IRGC) ile güçlü bağlantıları var. 10 Nisan 2013'te  dönemin Devrim Muhafızları  Komutanı Muhammed Ali Caferi; Tasnim karargahını ziyareti, adı geçen ajans tarafından "İnançlı ve Devrimci medyanın bugün zalimlerin İslam karşıtı ve insan karşıtı planlarına karşı çok ağır bir görevi var" sözleri ile haberleştirilmişti. Tüm bu bilgileri neden aktardım. Çünkü Tasnim, tarafsız bir haber ajansı değil, tamamen Tahran yönetiminin özellikle Devrim Muhafızlarının kontrolünde bir kuruluş.

Yalanın  böylesi!..

Gelelim Şarku'l Avsat ve Tasnimnews’in haber metnine:

"28 Ağustos 2022’de Tasnim haber ajansı; Şam ile ilişkileri gözden geçirme çabalarını sürdüren Ankara yönetiminin, Suriyeli muhalif gruplarına ülke topraklarını terk etme talimatı verdiğini bildirdi. Geçen hafta üst düzey bir Türk yetkilinin Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Salim el-Muslat ile yaptığı görüşmede, Ankara'nın Şam ile ilişkileri yenilemeye tamamen kararlı olduğunu ve Suriye muhalefetinin buna uyum sağlaması gerektiğini söyledi.

Türk yetkili, Suriyeli muhalif gruplarından (göç için) alternatif bir ülke seçmesini ve Türkiye içindeki tüm siyasal ve medya faaliyetlerini durdurmasını istedi. söz konusu görüşmede Suriyeli muhalif grupları Ankara'nın ülkeyi terk etme emrini kabul etti.

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Salim el-Muslat'ın, Suudi Arabistan'ı önerdiği belirtildi. Alternatif ülke için Ürdün'ü teklif eden Suriye Geçici Hükümet Başkanı Abdurrahman Mustafa, grubun faaliyetlerinin Ürdün'de de sınırlı olacağını itiraf etti.”

Tabii ki böyle birşey yok. Arap, Fars ve İngiliz aklı birleşince ortaya böyle asparagas yönlendirici bir haber formatı çıkıyor. Olayın doğrusu, bizzat Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun açıkladığı gibi. 

-Suriye Geçici Hükümet Başbakanı Halepli Abdurrahman Mustafa-

Çavuşoğlu ile görüşen Suriye heyetinden Suriye Geçici Hükümet  Başbakanı Halepli Abdurrahman Mustafa'ya Şarku'l Avsat’ın iddialarını sorduğumda, "Aslı astarı yok. Durum tam da Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu'nun açıkladığı gibidir. Bizim, Suriye’de ve Türkiye’de  bulunmamız, BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararı çerçevesindedir" dedi.

Meraklısı için Narişkin potresi…

Rus Dış İstihbarat Servisi (SVR) Başkanı Sergey Narışkin, Rus Tarihi’nde mühim rol oynayan Tatar (Türk) menşeli, 130 kadar asil ailelerden birine mensup. Rus dış istihbarat servisinin (SVR) şefi Sergey Yevgenyeviç Narişkin’in aile kökleri çok ilginç.

Rus soylu ailesi Naryshkins; 16. yüzyılın ortalarından beri biliniyor. Naryshkin ailesi (Rusça: Нарышкины), Tatar kökenli bir Moskova boyar ailesiydi. 15. yüzyılda ailenin bir kısmı Moskova’ya taşınmıştı.

Bu aileden Lev Kirillovich Naryshkin Podolsk (Rusça: Подольск), Rusya’nın Moskova Oblastı’nda bulunan ve 1791’de şehir statüsü verilen kentin yöneticiliğini yapmıştı. 1671’de Rus Çarı’na yakınlaştılar. Kirill Poluektovich Naryshkin’in büyüleyici güzellikteki kızı Naryshkin Natalya Naryshkina (1651-1694), Çar I. Aleksey ile 22 Ocak 1671’de evlendi. Ertesi yıl, Natalya, gelecekteki Çar ve İmparator 1. Petro’yu (Deli Petro) doğurdu.  Naryshkin Natalya Naryshkina’nın eşi Çar I. Aleksey, Romanov Hanedanının kurucusu 1613-45 arasında hüküm süren ilk çar I. Mihail’in oğluydu. 

Natalya Narişkina’nın oğlu Petro, ülkesini modernize etmeye ve dönüştürmesine olanak tanıyan sinerjisini annesinden miras almıştı. Zihinsel çevikliği, sorgulayan zihni ve Batı’ya olan hayranlığı annesi kaynaklıydı. 1686’da, Rus çarı I. Petro, kendisine soy ağacı hazırlattı. Annesinin soyunu ta antik döneme kadar götüren, aslı astarı olmayan bilgilerle donatılan bu şecere kitabına göre; Naryshkin, Natalya Naryshkina’nın soyunun Tacitus tarafından belirtilen bir Germen kabile olan Naristi’den geliyordu.  Daha sonra atalarının Kuzey Macaristan’daki Eger’e yerleştiği, Naryshkins ailesinin, Rusya’da geleneksel olarak eski yönetici ailelerinin merkezi konumundaki Kiev, Litvanya, Tatary ve birkaçlarının soyundan gelenlere mahsus ayrıcalıklı bir asalet mirasını devam ettirdiği belirtildi.

Bununla birlikte, Naryshkins aile üyelerinin prens unvanını asla kullanmamaları onur kaynağı görülüyordu. Bunun anlamı şu; kendi aile soylarını Çar ailesinden daha soylu kabul ediyor ve soyadlarının yeterince onurlu olduğunu savunuyorlardı. Naryshkins ailesinin sonraki yıllarda saray ve kamu ofisleri düzenleyen Rus kamu politikası üzerinde önemli bir etkisi vardı.  Decembrist MM Naryshkin de Naryshkin ailesindendi. Naryshkin isminin kökeniyle ilgili olarak birkaç versiyon var. 

Aile, soylu bir aileydi ve ataları Kırım Tatarcasına göre, Naryshka olarak adlandırılırdı. Naryshka, Tatar adam anlamına gelen adı Narysh’in küçültülmüş halidir ve Rusça çeviride cesur demektir.

Sergey Yevgenyeviç Narişkin, 27 Ekim  1954, Leningrad doğumlu. Leningrad Mekanik Enstitüsü ve Saint Petersburg Uluslararası Yönetim Enstitüsü’nden mezun. Leningrad Politeknik Enstitüsü Rektör Yardımcısı olarak görev yapmış, KGB’de çalışmış, 1992-2004 yılları arasında çeşitli ülkelerde görev yapmış bir diplomat. 

Çocukluk çağında çocukluğunu sevmeyen birisi. Hırslı olduğundan, çocukluktaki en büyük hedefi sınıfında birinci olmaktı. Aile bağları ve gelenekler onun için önemliydi ve bunu önemserdi. 

Geleneklere ve dostluğa bağlılık, Naryshkin için utanç değil, onurdu. 1.78 cm. boyunda sessiz bir kişiliği olan ve yıllarca aynı kiloyu, 76 kg. istikrarlı şekilde koruyabilen Naryshkin, akrep burcundan. Kindar. Çocukluğunda St. Petersburg’da Fontanka Nehrinde öğrendiği yüzme sporunu çok seviyor. Sovyetler Birliği döneminde Stratejik İstihbarat Generali rütbesine yükselebilmiş ilk Türk  Haydar Aliyev olmuştur. 1967’de Azerbaycan SSC Devlet Güvenlik Komitesinin başkanı olarak görevlendirilen Haydar Aliyev, Leningrad’daki İstihbarat Okulunda Sergey Yevgenyeviç Narişkin’i yetiştiren isim olarak biliniyor.

Narişkin, İngilizce ve Fransızca’yı bu yıllarda öğrendi. Sergey Naryshkin  ile okul günlerinden beri özel ilgilenildi. Dedektiflik araştırmasında doğuştan gelen yeteneği keşfedildi. Gitar çalmasını biliyordu ve Romantik kabul ediliyordu. Spor derslerinde canlı piramidin en tepesinde o olurdu. Çılgınlık derecesinde davranışları vardı, lisede sınavlarından başarıyla geçince  kendini Fontanka çayının sularına bırakmıştı. 

Sonradan iyi bir raftingci olmuştu. Sergei Naryshkin, özel sektörde çalıştı. Philip Morriss, Ford, Katarpillar firmalarında yöneticilik yaptı. Narışkin ve karısı Tatyana Yakubçikə hakkında, bir dizi olumsuz iddialar da vardı.Güya Narışkinler, Leningrad vilayetindeki alkol üretimini kontrol altında tutuyor, rakip firmaları yasal olmayan yollarla tasfiye ediyordu.  Haydar Aliyev’e saygısından dolayı Azerbaycan’ı çok seviyor ve Azerbaycan’ın büyük bir dostu. 2012’de Azerbaycan yönetimi onu “Dostluk” ödülüne layık gördü.

Sergey Yevgenyeviç Narişkin, Rus dış istihbarat servisinin başına atanmadan önce Rusya parlamento alt kanadı Duma Başkanı’ydı. 22 Eylül 2016’da Rusya lideri Vladimir Putin, uzun süredir birlikte çalıştığı Sergey Narişkin’i dış istihbarat servisi SVR’nin başkanlığına getirdi. Sergey Narişkin, Putin’in uzun zamandır müttefiki ve Sovyetler Birliği döneminde Putin’le birlikte KGB’de çalışan bir isimdi. 

Narişkin, daha önce Putin’in özel kalem müdürlüğünü yapmıştı. Narişkin’in atanmasıyla, Putin’in Rus istihbarat servisleri, iç istihbarat servisi FSB ve dış istihbarat servisi SVR’yi birleştirip, bir Devlet Güvenliği Bakanlığı kurmak istediği yorumları yapılmıştı.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Seçilmiş Kaynakça

https://www.tasnimnews.com/tr/about

https://www.tasnimnews.com/fa/news/1392/01/20/39457/ خبرگزاری-تسنیم-چشمه-ی-جوشان-آگاهی-بخشی

https://www.tasnimnews.com/fa/news/1392/01/21/ سال-92-سال-نتیجه-گیری-از-ایستادگی-و-حرکت-جهادی-است

https://www.rudaw.net/turkish/middleeast/turkey/230820222

https://diplomatikgozlem.com/_haber/boyle-olur-diktatorlerin-aileleri

https://www.odatv4.com/siyaset/hakan-fidandan-dikkat-ceken-hamle-27041950-160237

https://www.aydinlik.com.tr/haber/turk-ve-rus-istihbarat-baskanlari-istanbulda-gorustu-90643

https://www.cnnturk.com/dunya/cavusoglundan-suriye-aciklamasi-istihbarat-orgutleri-arasinda-temas-var-diyalog-icin-sart-olmaz

https://www.farsnews.ir/tr/news/14010602001092/Türk-ve-Sriye-isihbara-eşkilaları-görüşüyr

https://english.aawsat.com/home/article/3839441/mamlouk-fidan-talks-mutual-demands-russian-solutions

https://www.dikgazete.com/yazi/rus-dis-istihbarat-servisi-ile-turk-istihbaratinin-ortak-suriye-operasyonu-ve-sergey-nariskin-makale,2444.html-2444.html

https://www.tasnimnews.com/tr/news/2022/08/28/2765404/türkiye-muhalefetinin-suriye-ile-normalleşmeye-bakışı

https://www.evrensel.net/haber/467895/cavusoglu-suriye-ile-istihbaratlar-arasi-gorusme-tekrar-basladi

 http://www.rupertwilloughby.co.uk/byzantine-genealogy/the-origins-of-the-naryshkin-or-narischkine-family-of-muscovy/

https://www.tasnimnews.com/tr/news/2022/08/28/2765546/türkiye-suriyeli-muhalif-gruplarına-ülkeden-ayrılma-talimatı-verdi

https://medyascope.tv/2022/08/28/moskovada-gizli-istihbarat-gorusmesi-turkiye-ve-suriye-birbirlerinden-ne-talep-etti/

https://www.dikgazete.com/yazi/rusyadis-politikada-makinist-degistiriyor-ermeni-lavrov-gidiyor-tatar-sergey-nariskin-geliyor-makale,2863.html-2863.html

http://musavat.com/news/rus-agentinin-canli-portreti-sergey-nariskin_466782.html

https://www.tasnimnews.com/tr/news/2022/08/13/2756971/türrkiye-ile-suriye-arasında-diyalog-kuruldu-mu

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Sabetay Doğramacı 2 yıl önce
Türkiye'nin Şam'dan beklentilerini tersinden okuyunuz ! Fakiriz ama salak değiliz.