Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Macaristan ziyaretini Avrupa’ya meydan okuma olarak değerlendirebilir miyiz?
19. Dünya Atletizm Şampiyonası ve Macaristan Devletinin Kuruluş Gününe; başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Türk Devletleri Teşkilatı devlet başkanları, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Bosna Hersek Devlet Konsey Üyeleri ve Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad El Sani katıldı.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban, bir radyo programında; “ulusal bayrama, siyasi dostlarımı çağırdım” demişti.
Macaristan Milli Bayramına ne Avrupa Birliği’nden ne de Cumhurbaşkanı Erdoğan dışında NATO’dan kimse katılmadı.
Orban’ın dediği gibi; dostları bu daveti geri çevirmedi.
Avrupa Birliği üyesi olan Macaristan, birlik içerisinde artan ölçüde eleştiriliyor. Avrupa Birliği’nin bu kibirli tavrı karşısında, Viktor Orban; Macaristan’ın mutlu gününe doğudaki dostlarını davet ederek tavrını göstermiş oldu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimden sonra ilk Avrupa ziyaretini Macaristan’a gerçekleştirmiş olması da bölgesel açıdan derin bir anlam içeriyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Eylül ayı içerisinde birçok uluslararası toplantıya katılacak olması, Macaristan ziyaretini anlamlı kılıyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı, 9-10 Eylül tarihlerinde G20 zirvesi için Hindistan'a gidecek.
Daha sonra 17-21 Eylül tarihlerinde BM Genel Kurulu'na hitap etmek üzere Amerika Birleşik Devletleri'nde olacak. Erdoğan- Biden zirvesi olasılığı güçlü ve Cumhurbaşkanı, ABD'li iş dünyasının liderleriyle de görüşecek.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban, otoriter bir lider olduğu gerekçesi ile eleştirilse de güçlü bir muhalefet karşısında seçimi kazandı.
Açık Toplum Vakfı’nın kurucusu George Saros’u hedef tahtasına koyan Orban’nın taraftarları; Macaristan seçimlerine müdahil olduğu iddiası ile oğul Soros'un dünya hükümeti, zorunlu aşı ya da kürtaj gibi konularda babasından "daha radikal" olabileceği uyarısı yapmışlardı.
Viktor Orban’ın Türkiye’deki cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası yaptığı açıklama dikkat çekiciydi.
Orban; "Erdoğan'ı sadece desteklemekle kalmayıp, özellikle çok dua ettim. Eğer kazanmasaydı bu bir trajedi olurdu. Erdoğan kazanmasaydı George Soros'un adamı Türkiye'de kazanırdı. Erdoğan'ın zaferine bir nefes gibi ihtiyacımız vardı” demişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da Küresel Şer Odakları ve Avrupalı liderler tarafından aynen Macaristan Başbakanı Viktor Orban gibi teamüllere aykırı bir şekilde otoriterlikle suçlanıyor.
Avrupalı liderlerin, küresel olaylar karşısında çözüm üretemeyişleri ve şaşkınlıklarını göz önünde bulundurursak bu iki lidere kaşı tutarsız davrandıklarını görüyoruz.
Küresel Güçlerin bu ithamları (otoriterlik); Türkiye ve Macaristan’ın Rusya’ya uygulanan yaptırımlara karşı çıkmaları ve Putin ile birebir görüşüyor olmaları. Ukrayna savaşının başlangıcından bu yana Kremlin ile bağlarını sürdüren tek AB üyesi ülke olan Macaristan; son yıllarda Doğu'ya, sadece Rusya'ya değil, Orta Asya ve Çin'e de açılma politikası izledi.
Macaristan’ın, Türk Devletleri Teşkilatı’na Gözlemci Üye statüsü ile katılmasını köklerine dönüş, geçmişte kalan akrabaları ile buluşma olarak değerlendirebiliriz.
Başbakan Orban, Türk Devletleri Teşkilatı’nın toplantılarında; “kardeşlerim” diyerek hitap ediyor.
Her iki ülke yönetimi için de “Batı ve NATO müttefiki” olmak ne kadar doğalsa, kendi ulusal çıkarları için, içinde bulundukları ittifakın tavrından daha bağımsız politikalar izlemek, özerk uluslararası birliktelikler üzerinde çalışmak da o kadar doğal kabul ediliyor.
Türkiye ve Macaristan, Rusya’ya karşı takındıkları tavırla ABD ve NATO’nun belli ölçüde tepkisini alıyor; Çin ve Arap ülkeleri ile olan ilişkileriyle de tedirginlik yaratıyorlar.
Her iki ülke de henüz İsveç’in NATO üyeliğini; meclislerinin tatilde olmasından dolayı oylamadılar. Erdoğan'ın Budapeşte ziyaretinin, sembolik olmaktan çok daha fazlası olduğunu anlamak zor değil.
Macaristan Dışişleri Bakanının da dile getirdiği gibi iletişimin sürdürülmesi kararı alınmış. Bu doğrultuda Türkiye ve Macaristan’ın NATO içerisinde ortak hareket edeceği beklenilmeli.
Kısaca; Avrupa’nın güçlü adamları yeni bir ittifak kuruyor.
Türkiye ve Macaristan ilişkilerinin başlamasının 100. Yılı münasebetiyle; Aralık ayı içerisinde Budapeşte’de, Türkiye- Macaristan Zirvesi yapılacak.
Stratejik Ortaklık Zirvesi olarak da adlandırılan bu zirvede; iki ülke arasında önümüzdeki yıllarda izlenecek olan iş birliğinin somut adımlarının sözleşmelerle kayıt altına alınacağı bekleniliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan’da diğer devlet başkanları ile de birebir görüşmelerde bulundu.
Bu liderlerden biri de Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic. Görüşme öncesinde Vucic, dikkat çekici bir açıklamada bulundu. Vucic; “Türkiye ile sadece teması sürdürmek değil, aynı zamanda mümkün olan en iyi ilişkileri kurmaya çalışmak bizim için önemli. Türkiye, bölgesel bir süper güç ve inanıyorum ki Budapeşte'deki görüşmeler, ilişkilerimizi geliştirmek için bir adım olacaktır” dedi.
Kosova’daki etnik Sırplar ile Kosova güvenlik güçleri arasındaki çatışmanın sonlandırılması için NATO’nun talebi üzerine Türkiye; Kosova’ya asker göndermişti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede; Balkanlar'ın barış ve istikrarı bakımından Sırbistan'ı anahtar ülke olarak gördüğünü belirterek, Türkiye-Sırbistan ilişkilerinin tarihindeki en üst noktasına ulaştığını ifade etti.
Macaristan, Avrupa Birliği içinde “V4 Ülkeleri” olarak anılan Orta Avrupa ülkeleri ile bölgesel bir birliğe katıldı.
“Vişegrad Grubu”, dört Orta Avrupa ülkesi olan Macaristan, Çekya, Polonya ve Slovakya arasındaki bölgesel ortaklıktır. Grubun amacı, bu ülkeler arasında Avrupa entegrasyonunu sürdürmek, hem de birbirleri ile askerî, ekonomik ve enerji gibi konularda iş birliği yürütmektir.
Türkiye, Macaristan ile karşılıklı sağlam ve stratejik ilişki geliştirerek; “V4 Ülkeleri” ile de kolaylıkla iş birliğine gidebilecektir.
Türkiye açısından ise yakın hedef Avrupa Birliği ile olan ilişkilerini normalleştirmek, ekonomik alanda bazı avantajlar sağlayabilmek ve de en önemlisi, serbest dolaşım olmasa bile vatandaşları için vize kolaylığı elde edebilmek olduğu biliniyor.
Bu konulara Macaristan’ın tam destek verdiği bir sır değil. Ancak önümüzdeki yılın ortalarından itibaren Budapeşte’nin, AB dönem başkanlığını devralacağı düşünülürse, Macaristan’ın bu konudaki olası katkılarının neden hiç de küçümsenmemesi gerektiği anlaşılabilir.
Türkiye, Macaristan için neden önemli?
Elbette Türkiye’yi yakın bir dost ülke olarak görmenin Macaristan açısından ekonomik, jeopolitik ve ulusal güvenlik gibi pek çok konularda haklı gerekçeleri var.
Macaristan lideri Viktor Orban’ın, Batı ülkelerine genellikle bugün egemen olan ve kendisinin karşı olduğu liberal politikaların zayıflatılmasında, daha muhafazakâr bir Batı dünyasının yaratılmasında, Türkiye ve bir ölçüde Rusya ile olan olumlu ilişkileri önemli bir faktör olarak görmesi.
Türkiye’nin yönetiminde de Viktor Orban’ın kafasındaki Avrupa ve Dünya modelinin gerçekleşmesine katkıda bulunabilecek bir siyasetçi bulunuyor. Ve seçimlerden zaferle çıkan Erdoğan ile birlikte yeni adımlara hazırlanarak, “bizi izlemeye devem edin” diyorlar.
Orban’a göre; Avrupa Birliği, yörüngesini şaşırmış vaziyette.
Avrupa, imparatorluğa/ federalizme koşarken yığın halinde çözülüyor. Yani, uluslara dikte edebilecek bir Avrupa imparatorluğundan değil, iş birliğine dayalı bir Avrupa'dan bahsediyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan gibi Macar Başbakan Orban’ın birçok görüşü uyuşuyor. Orban; Ukrayna savaşının kasıtlı olarak ABD ve Avrupa tarafından uzatıldığını; mahallede (Avrupa) binlerce insanın öldüğünü söylemesi düşündürücü.
Başbakan Orban, en son katıldığı NATO toplantısında ABD’nin yüzüne karşı, savaşın neden sonlandırılması için çaba göstermediklerini sormuştu.
Türkiye ve Macaristan; ortak hareket ederek Ukrayna savaşının sonlandırılmasına katkı sağlayacaktır.
Türkiye ve Macaristan ilişkilerinin Stratejik Ortaklığa dönüşmesi hem Avrupa’ya hem de Dünya siyasetine yeni bir soluk getirecektir.
Balkanlar başta olmak üzere bölgede nefret söylemi ve kışkırtıcılık sonlanacaktır.
Türkiye, artık sadece kendi haritası üzerinde söz sahibi olan bir ülke değil; etkisi küresel bazda hissedilen bir devlete dönüştü.
Bizim; Macaristan ile olan ilişkimiz yeni başlamadı. Eski tarihi bir tarafa bırakırsak Osmanlı Devleti ile Macar halkının beraber yaşama tecrübesi var.
Bu arada, Macarların milli kahramanı Lajos Kossuth’a yer vermezsek yazımız eksik kalır.
LAJOS KOSSUTH KİMDİR?
Lajos Kossuth; Macaristan'ın 1848-1849'da Özgürlük Savaşı'nı yöneten, Avusturya Ordusunu ülkesinden çıkardıktan sonra cumhuriyeti ilan etti ve ilk Cumhurbaşkanı oldu. Rusların yardımıyla yeniden ülkesine saldıran Avusturya Ordusuna yenilen Kossuth, 17 Ağustos 1848 tarihinde Macaristan’ı terk etti ve Türk topraklarına geçti.
22 Ağustos tarihinde beraberinde 5 bin mülteciyle Vidin’e ulaştı. Avusturya ve Rusya, kendinden emin şekilde Osmanlı padişahından mültecilerin teslimini talep ediyorlardı. Mültecilerin bir kısmı ülkelerine geri döndü.
Avusturya ve Rusya devletinin de baskısıyla en tehlikeli görünen ve iş birliği yapmaya yanaşmayan mülteciler, 15 Şubat 1850’de yola çıkarıldı ve 12 Nisan’da Kütahya’ya ulaştı.
Kossuth ve maiyetindekiler, Kütahya'da 1850-1851 yıllarında kaldı. Avusturya ve Rusya’nın Osmanlı Devleti’ne yaptığı yoğun baskıya rağmen, Sultan Abdulmecid; “Tacımı, tahtımı veririm fakat devletime sığınanları asla vermem” diyerek, büyük bir devlet olmanın cesaretini göstermişti.
Elbette bu kadirşinaslığı Macarlar unutmadı.
Türkçe öğrenen ve eserler yazan Lajos Kossuth; Türk edebiyatına büyük katkı sağladı. Karşılıklı güven ve iş birliği, günümüze kadar devam ediyor.
Macar Milli Kahramanı Lajos Kossuth, Türkiye ile Macaristan arasında kıymetli bir dostluk bağı oluşturmuştur.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; karşılıklı her iki ülkede Türkiye - Macaristan Üniversitelerinin kuruluşunu gerçekleştirir ise; Türkiye- Macaristan ilişkileri bir üst seviyeye taşır.
Éljen a magyar szabadság! Éljen a haza!
Yaşasın Macar özgürlüğü. Yaşasın vatan!
.
Mehmet Yıldırım, dikGAZETE.com
https://www.dikgazete.com/haber/macaristandan-turkiye-ile-isbirligini-guclendirme-mesaji-848674.html
https://www.arabnews.com/node/2358351/middle-east
https://www.dha.com.tr/gundem/macaristan-milli-kahramani-lajos-kossuth-kutahyada-anildi-2224268
https://hungarytoday.hu/turkish-presidents-diplomatic-tour-to-start-in-hungary/
https://www.bbc.com/turkce/articles/c4n8z8rgrleo
https://abouthungary.hu/news-in-brief/fm-hungary-turkey-energy-cooperation-on-agenda-at-pm-orban-and-erdogan-talks
https://www.thenews.com.pk/print/1102151-turkish-president-erdogan-in-hungary-for-nato-energy-talks
https://dailynewshungary.com/erdogan-to-meet-celebrate-and-may-agree-about-swedens-nato-accession-with-orban/#google_vignette
https://www.macaubusiness.com/turkeys-leader-erdogan-in-hungary-for-nato-energy-talks/
https://hungarytoday.hu/top-diplomatic-guests-in-hungary-on-our-national-holiday/
http://www.kutahya.gov.tr/macar-misafirlerimiz-macar-milli-kahramani-lajos-kossuth-kutahyada-yeni