Soykırım… Avrupa’dan Amerika’ya Amerika’dan İsrail’e…

SOYKIRIM… AVRUPA’DAN AMERİKA’YA AMERİKA DAN İSRAİL’E...

Bugün, İsrail’in Gazze ve Lübnan’da işlediği suçlara Avrupa ve ABD ortaktır.

Aslında Avrupa tarihi, bir soykırım tarihidir denebilir.

Bunu biraz daha açmak gerekirse,

Avrupa (Amerika veya genel olarak batı) kültürü farklı din ve ırktan olanlarla beraber yaşamaya uygun bir kültür (din) değildir.

BOSNA - DOĞU TÜRKİSTAN…

Bu batı kültürünü benimsemiş milletler de (uzak-yakın fark etmez) bugün aynı soykırımı yapıyor. Yakın zamanda Bosna’da yaşanan vahşet ve halen devam etmekte olan Arakan (Malaylar) ve D. Türkistan zulmü buna örnek gösterilebilir. Malum olduğu üzere Çin’de sistem komünizm olduğu halde uygulamada batı kültür ve ticaretini benimsemiştir.

Yani;

Bugün Gazze’de taş üstünde taş bırakmayan Siyonistler aslında Avrupa ve Amerika’nın izinde giderek ve onların desteği ile bu katliamı yapıyor.

7 KAVMİ ÖLDÜRECEKSİN!..

Zaten Yahudi inancı da buna müsait:

Muharref Tevrat’ta; Arz-ı Mev’ud sınırlarına ulaşmaları için yaşayan 7 kavmi sürüp veya öldürmelerini emretmektedir. İsrail de bugün bunu uyguluyor.

Bu böyle…

ENDÜLÜS…

Batı kültürünün beslendiği Yahudi ve Hristiyan inancı, bu şekilde soykırımı meşru görürken, İslam dünyası diğer milletlerle beraber nasıl yaşıyordu ona bakalım.

Müslümanlar, Endülüs’te (İber yarımadası… İspanya-Portekiz) 711 yılından 1492 yılına kadar yaklaşık 800 yıl hüküm sürdü.

Bu uzun süre zarfında diğer milletlere dokunmamış, Yahudi ve Hristiyanlarla beraber yaşamışlardır. Aynı şekilde Osmanlı da 72 milleti bir arada yüzyıllar boyunca huzur içinde yaşatmıştır.

Müslümanlar, 1492’de Avrupalıların bölgedeki kuvvetlerine yenilince Yahudilerle birlikte toptan kılıçtan geçirilmiş az bir kısmı Osmanlının yardımıyla kaçarak ancak canını kurtarabilmiştir.

KRALİÇE ISABELLA-KRİSTOF KOLOMB…

Aynı yıl (1492) katil ve cani Kraliçe İsabelle’nin yardımı ile

Kristof Kolomb, Amerika’yı keşfetti.

Böylece;

Beraber yaşama kültürüne sahip olmayan Avrupalılar, Amerika’ya ayak bastı.

KAATİLLER… HIRSIZLAR… CANİLER…

Okyanuslarda ne ile karşılaşacağını bilmeyen tayfalar, Kristof Kolomb ile seyahat etmek istemediler. 

Bunun üzerine Kraliçe İsabella, ferman çıkararak hapishanede bulunan mahkûmlar eğer K. Kolomb’a eşlik etmeyi kabul ederlerse affedileceklerini duyurur.

Bunu duyan hapishanelerde ne kadar katil, cani, hırsız varsa bu teklifi kabul ederek Kolomb’la yola çıkar.

KIZILDERİLİLER... AZTEKLER... MAYALAR... MALAYLAR... İNKALAR…

Amerika’ya ayak basan Kolomb ve şürekâsını, Kızılderililer karşılar.

Bunlar;

Tabiatla (doğa ile) uyumlu yaşayan, fıtratları bozulmamış saf ve ilkel silahlardan başka silahı bilmeyen insanlardı. (Kovboy filmlerinin anlattıklarına bakmayın)

Hapishane kaçkını, insanlıktan nasibini almamış bu insanların Kızılderililerle aralarının bozulması uzun sürmez!..

Ama;

Aynen bugünkü İsrail gibi birinin elinde ok-yay ve mızrak diğerlerinin elinde ateşli silahlar var.

Yani Avrupalılar, orantısız bir güce sahip…

Kavganın neticesini söylemeye gerek yok.

Kızılderililer, büyük bir soykırıma uğrarlar.

YAĞMA BAŞLIYOR!..

Gözü doymaz Avrupalılar, Kızılderililerin elinde bir şey kalmadığını görünce daha aşağılara inerek (Meksika) Azteklerle karşılaşırlar.

Pislik içinde yaşayan Avrupalılar, gördükleri medeniyet ve temizlik karşısında şaşırır, hayrete düşerler.

Kocaman büyük yapılar, temiz ve düzenli şehirler karşısında büyülenirler.

Ancak

İşgal etmeleri çok güç…

Çünkü Aztekler işgale karşı tedbir almış vaziyetteydiler.

HASTALIK…

Bunun üzerine Avrupalı hapishane kaçkını katiller, o zamana kadar kimsenin aklına gelmeyen şeytanca bir plan kurarlar.

Azteklere hastalık bulaştırarak onları yok ederler.

MEDENİYET…

Aztekler o büyük medeniyeti ne latin harfleri ile ne de İngilizce ve İspanyolca diliyle gerçekleştirmişlerdi.

Onların kendilerine özgü dilleri, yazıları ve kültürleri vardı.

Bu yazı kültürleri ile İngilizlerden de İspanyollardan da, Alman ve Fransızlardan da çok daha büyük bir medeniyet kurmuşlardı.

Avrupalılar benzer soykırımı Maya ve İnkalara da yaptılar.

Tek tek anlatmaya gerek yok.

İnkalar katliama maruz kaldıklarında bir tek İspanyol bile ölmediğini tarihçiler yazıyor. Artık nasıl bir katliam tipi uygulamışlarsa…

PAPA…

Portekiz ve İspanyollar, Amerika kıtasının bölüşümünde anlaşamayınca Papa devreye girerek Brezilya hariç Amerika’yı İspanyollara, Doğuyu da tümden Portekizlilere pay etti.

Hollandalılar da bu sömürüden pay almak için Endonezya’ya musallat oldu.

Daha sonra;

İngiliz ve Fransızlar güçlenerek Portekizlilerin elindeki sömürgeleri teker teker aldılar.

Bu arada;

İngiliz ve Fransızların Çin, Hindistan ve Afrika’da neler yaptığını anlatmaya kalksam yazı uzar gider ama netice aynı…

Avrupa ve ondan doğan şimdiki Amerika, dün ne idiyse bugün de odur.

Gözü dönmüş Amerika, Japonya’ya atom bombası atarak tarihin en büyük soykırımlardan birini işlemişti.

Bugün de değişen bir şey yok.

Bakmayın onların timsah gözyaşlarına... İsrail, Gazze’de katliam yapıyor diye için için seviniyorlar. Aynen 1992-95 Bosna’da yapılan katliama İngiliz ve Hollandalıların Sırplara çanak tuttuğu gibi şimdi de İsrail’e çanak tutuyorlar. İşin özü budur…

İSRAİL’E GELİNCE!..

İsrail bu yaptıkları ile sonunu hazırlıyor.

Kurulduğu 1948’den beri, dünya milletleri nezdinde ilk defa bu kadar nefret edilir hale geldi.

İsrail’in yaptığı bu işgal ve sürgün, zamanı geldiğinde dönüp kendisini bulacak.

Çünkü;

Küfür âbad olur ama zulüm asla…

.

Emin Batur, dikGAZETE.com