Rusya bu savaşı büyük kaybediyor!

Cem Kıran
Cem Kıran
Rusya bu savaşı büyük kaybediyor!
12-11-2023

-Donetsk'de "bombalanmış cami" içerisinde!

MOSKOVA

Son iki yıldır Rusya’nın özel operasyonunu yakından takip edip sizlere haberler aktarmaktayım ve bu haberleri aktarmaya gayret ederken diğer bir taraftan masraflarım için destek de aramaktayım.

Son iki yıl içerisinde anladım ki, bir gazetecinin subjektif ve objektif haber verilebilmesinin maddi özgürlük ile çok büyük alakası bulunmakta.

Örneğin ben ‘Youtube’daki yayınlarımı oluşturacak maddi gelirimi, firmalara özel yaptığım reklam videolarından sağlıyorum, tabii bunları Youtube’da yayınlamıyorum, çünkü bunlar dijital mağazalarda teşhir edilen ürünler ile alakalı ya da kendi fabrikasının müşterisine tanıtımını yapacak firmalar ile alakalı.

Fakat bazı video içerikleri var ki, bunları çekmek için, otel, araç kiralama, uçak bileti, müze ücretleri gibi pek çok kalemi içine alan maliyetler ortaya çıkıyor, dolayısı ile bu da çok külfetli oluyor.

Bu anlattığım ‘vlog’ ve belgesel tarzı içeriklerde ortaya çıkan maddi giderler.

Peki ya savaş haberleri?

İşte burada durum daha karmaşık hale geliyor esasen ve Rusya’nın bataklığa saplanmış hali de bu.

Videolarımı, milyonlarca insan severek izleyip güzel sözler ile ruhumu okşasa da yaptığım özel videolardan dolayı ölüm tehditleri savuranlar, hakaret edenler ve en önemlisi ruhumu Rusya’ya sattığımı zannedenler mevcut.

Fakat Rusya’da da benim belki “Türkiye’ye çalışan bir ajan”, diğer yabancı gazeteciler gibi Putin’e koşulsuz biat etmeyen, savaş bölgesinde elbisemin üstünde RUS bayrağı taşımadığım için güvenilmez olduğumu düşünen insanlar da olmak ile beraber, Türkiye’yi Rusya konusunda aydınlattığım için binlerce kez teşekkür edip, yaptığım işi çok değerli bulan insanlar da var.

Evet yaptığımız iş değerli fakat, Avrupa'daki kadar değerli değil!

Yakın bir zaman içerisinde Donbass bölgesine gidip, Türk vatandaşlarımıza sunulan televizyonların 1 dakikalık haberleri yerine sizlere dolu dolu videolar çekmek istiyordum.

Bunun için tabii ki bir bütçe gerekiyordu, çünkü bölgeye gittiğinizde yemeniz, içmeniz ile beraber, üstünüze ve kafanıza giyeceğiniz çelik başlık ve çelik yelek de gerekiyor.

Rusya’nın düzenlediği “press tur” ile gidilen bölgede size verilen çelik başlık ve çelik yelek genelde askeri renklerde oluyor ve büyük harfler ile “PRESS” yazısı yazmıyor, dolayısı ile en başta gazeteci olmaktan çok, Ukraynalı dronlar için potansiyel hedef oluyorsunuz.

Bu yüzden pahalı olan bu ekipmanları almak için bir bütçe gerekiyor.

Peki Rusya’da böyle gazetecilere destek olacak bir kuruluş var mı?

Şaşıracaksınız muhtemelen, hani o Türkiye’de sıkılan palavralar vardır ya; “Ruslar propaganda yapmayı sever” gibisinden, işte o propagandayı bırakın yapmayı, onu yapacak insanları destekleyecek bir kuruluş bile yok !

Peki kimin var biliyor musunuz?

Araştırmam bana gösterdi ki, eğer “Rusya’yı kötülersem” “ecpmf”, Avrupa Demokrasi Vakfı, Cvil Rights Defenders, Global Forum For Media Development adlı sitelerden benim gibi gazeteci ve Youtube içerik üreticilerine aylık ödemeler, hayat sigortaları, acil durumlarda ülkeden tahliye, tıbbi yardımlar gibi pek çok yardım ve geri dönüşümsüz ödemeler veriliyor.

.

.

Peki dünyaya propaganda imparatorluğu olarak lanse edilen Rusya’da durum ne biliyor musunuz?

Bölgeye “press tur” ile giden yabancı ya da yerli gazetecilere hayat sigortası yapılmıyor, yani bombalanan şehirlere gidip ölürseniz, arkanızda bıraktığınız aileniz babasız, eşsiz kalmak ile beraber da kalacak.

Bir gazetede maaşlı olarak çalışanlar için sorun yok, fakat benim gibi bağımsız gazeteciler, Rusya'da sefilleri oynamakta, çünkü yukarıda saydığım vakıf ve kuruluşlar gibi yapılar Rusya’da bağımsız gazetecileri desteklemiyor, bordrolu gazetecileri de ancak iyi bir bağlantısı var ise destekliyorlar.

Hatta Rusya’nın hibe programlarında, gazetecilere yönelik finans yardımı bile bulunmadığını belirteyim sizlere!

Durum böyle iken Türkiye’de Avrupa’dan fon alan ve Rusya karşıtı, Suriyeli ve Afgan mültecilerin ülkede kalmasını destekleyici haber ve konuşmalar yapıp, milyonlarca izlenme alan malum “gazetecilerimiz”in neden bu yayınları yaptığı da ortaya çıkıyor.

Rusya’nın en büyük hatası, cephede NATO silahları ile donatılmış yabancı ülke vatandaşları da dahil Ukraynalı askerler ile savaşırken, “iç ve dış kamuoyunu ‘aydınlatmak’ için ayırdığı bütün kaynaklarını haber yapacağız” deyip, hiçbir etkisi olmayan, okunurluğu ve izlenirliği olmayan, insanları kendi merkezlerinde organize eden yapılara kaptırmasıdır aslında.

Her ay milyonlarca Ruble, hiç okunmayan, hiç izlenmeyen ama sadece “ilişkileri iyi” olduğu için bu yapılar tarafından fonlanan insanlara her türlü destek veriliyor ve bu kişiler halen dünyada beklenilen haberleri sunamadı kamuoyuna.

Avrupa basınında “Bucha, çocuk kaçırmaları… Yaşlılara tecavüz” gibi iğrenç yalan haberler dolaşırken ve buna karşı Rus Dışişleri Bakanlığının, Avrupa merkezli olarak fonlanan bu gazetecilerin nasıl haberler yaptığını, dünyada nasıl bir etki uyandırdığını anlayacak bir analiz mekanizmasını kurmadığını da çok iyi biliyoruz.

Eğer Rus yönetimi, gazeteciler arasında adam kayırmacılığına devam edip, gazetecinin performansına ve yaptığı işe değil de milliyetine ve kendine daha yakın hissettiğine göre yardım ederse inanın en küçük karmaşada bile değil dünyayı, ilk sınır kapısının ötesini bile durumdan haberdar edemez.

Aslında anlattıklarım Türk basınını da ilgilendirmekte fakat bizim Türkler, genelde hiçbir şeyi üstüne alınmaz, ancak başına geldiği zaman o derin uykudan uyanır ve belirli bir süre sonra eski düzene geri döner, fakat şunu halkımız halen idrak edemiyor, işini düzgün yapan basınınız olmaz, her daim hep kamuoyuna haber yapmaya çalışırsanız, gün gelir “Rus askeri gibi yaşlılara tecavüz eden bir orduya sahip millet olup işgalci bir ülkenin vatandaşı” diye anılırsınız.

Umarım Rus yetkililer de “yaptık” diyebilmek için büyük paralar ile etkisiz gazetecileri fonlamayı bırakıp, Avrupa gibi ülkemizde gündem yaratabilecek orta ve büyük ölçekte, kitlesi olan insanları destekler, yoksa Rusya’yı tank, top tüfek değil, dünyamızda yaşayan halkların nefreti ve önyargıları bitirir.

 

Cem Kıran, dikGAZETE.com

Cem Kıran
Cem Kıran

Moskova

İstanbul, Beyoğlu doğumlu olan Cem Kıran, 2007 yılından bu yana Rusya’nın başkenti Moskova’da yaşamaktadır.

Rusya hakkında en detaylı Türkçe videoları ile milyonlarca izleyiciye, Rusya’nın kapılarını aralayan Cem Kıran, Rusya siyaseti ile ilgili konulardan, Rus kültürü, çevre ve yaşantısına dair çeşitli birçok konuya kadar geniş yelpazede yaptığı videolar ile ülkemiz insanın Rusya’yı ve Rus halkını tanıması için uğraş veriyor.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?