RESMÎ ORDU DIŞINDAKİ YAPILAR.. WAGNER, SUDAN, FETÖCÜLER…
“RESMÎ İDEOLOJİ NASIL ŞEKİLLENMELİ” SORUSU!
Rusya’da girişkenliği ve karanlık konumu ile anlatılan paralı askerler Wagner’ler isyan etti.
Görünen gerekçeleri, kendilerine yeterince mühimmat gelmiyor olması, istedikleri bazı silah, malzeme ve sistemlerin temin edilmemesi…
Görünür tepkiyi Savunma Bakanı S. ŞOYGU’yu hedef alarak gösterdiler.
Kışlaları işgal ettiler.
Rusya Başkanı PUTİN, sert bir tepki gösterince de durdular.
Rus Ordusu’ndan Wagner’e karşı düzenli birlik gönderilmedi.
İlginç, Ukrayna’da da boş çıkan Çeçenistan’dan R. KADİROV’un adamları gönderildi.
Sonuç:
Belarus Devlet Başkanı araya girdi.
Wagner’in Kurucusu ve başındaki adam Belarus’a gitti. Kendisine dokunulmadı. Wagner Birlikleri de Ukrayna’ya görevlendirildikleri mevzilere döndüler.
Paralı Askerlerin Dünyadaki Durumu:
1. Paralı asker olarak görevlendirilmiş kişiler kişiliksiz ve kimliksiz. Meselâ Wagner’dekiler cezaevinden şartlı çıkartılmış tipler.
Dünyanın diğer paralı askerlerinin çoğu eski askerler gibi görünüyor. Ortak özellikleri cani, barbar, yağmacı, tecavüzcü tipler.
Baktığınızda DEAŞ’ın Militanlarının da özellikleri benzer değil miydi?
2. Kullanan ülkeler kendi resmi ordularına Uluslararası Hukuk gereği yaptıramadıkları işleri bu katil zihinli adamlara yaptırıyorlar.
Vekâlet savaşlarında kullanılan PKK gibi terör örgütlerini de inceleyin, benzer karakter gösterirler.
3. Paralı Askerlerin çoğu Milliyetsiz.
Kısaca siz maaşını verin. Artık istediğiniz yerden asker topluyorsunuz.
Ermenistan dahi Karabağ’da Koreli’ye varana kadar, Afrika, Avrupa ve ABD’den askerler temin etmişti. Tabii bu tiplerin farklı sâiklerle bu paralı yapılarda ve terör örgütlerinde yer aldığını görüyoruz.
DEAŞ’taki Avrupalılar, maaş, yağma, tecavüz, Müslümanlardan intikam almak gibi motivasyonlarla Irak, Suriye, Afganistan, Nijerya gibi İslâm Beldelerine geldiler.
4. Paralı Askerler ilk kez Ukrayna’da düzenli harbin bir parçası olarak kullanılıyor.
Genel olarak Gayri Nizami Harp’te kullanılırlar.
5. Paralı Askerler, terör grupları ile çok etkin kullanılmaktadırlar.
Terör Örgütlerini besleyenler bu paralı unsurlarla kontrol ediyor, eğitiyor ve yönetiyorlar.
Bakıldığında Wagner Grubu, Rusya’da PUTİN tarafından kurdurulmuş, Rus Milliyetçisi Özel Kuvvetler Komutanlığı gibi görünüyordu.
Düzenli Ordu ile emir-komuta bağı olmayan ya da alternatif/paralel emir-komuta ağı olan yapılarda ülkeler için çok büyük sorun oluşturmuştur.
Sudan’da ayaklanan grup eski devlet başkanının kendisine bağlı resmi orduya karşı yapılandırdığı bir şebekeydi. Bunlar ülkenin gelirlerine çökerek büyüdüler.
Sonunda düzenli ordu ve devlet “Durun!” deyince arkalarına emperyalist güçleri de alarak ayaklandılar.
Esasında bakıldığında FETÖCÜLER de benzer karakterdedirler.
Önce Aziz Milletimizin Millî, Manevî ve Dinî değerlerini istismar ederek topluma yerleştiler. Sonra dershaneler, okullar, yardım kuruluşları aracılığı ile her şeyimize çöktüler.
Sürekli daha fazla istediler.
FETÖCÜLER o hale gelmişti ki, onlara yardım yapmayan, rüşvet vermeyen kişileri, kuruluşları iftira ile, vergicileri göndererek, düzmece adlî dosyalarla tehdit ediyorlardı.
İnanın hàlà kalıntıları o günleri sıkılmadan anlatıyorlar ve “tekrar yapmak gerek” dahi diyorlar.
Gezi Olayları, 17-25 Aralık, Merhum M. Yazıcıoğlu’nun katli, MİT Tırları Operasyonu ve son olarak 15 Temmuz kalkışması sürecinde artık tamamen ABD ve İngiltere İstihbaratı’nın emrinde hareket ettiler.
Tarihte de benzer uygulamalar görülmüştür.
İlginçtir düzenli birliklerin dışında hükmedenlerin kendilerini emniyete almak için önünü açtığı ya da kurdurduğu tüm yapılar bir süre sonra onların karşılarına dikilmiştir.
Cumhurbaşkanımızın, FETÖ’CÜ Hainlere “Ne istediniz de vermedik?” sözünü hatırlatırım.
Yakın gelecekte İran, Devrim Muhafızları ile benzer bir durum yaşayabilir.
Düşünün; ABD, bu yapıyı terörist ilan etti.
Wagner, Libya’da karşımıza çıktı.
Suriye’de karşımıza çıktı.
Sudan’da isyancı grupla altın ticareti yaptıkları söyleniyor.
Afrika’nın birkaç ülkesinde de antidemokratik yapılarla işbirliği yaparak altın başta olmak üzere değerli madenleri işletiyorlar.
Hatta Fransız Sömürgesi bazı ülkelerde Fransızları yerli unsurlara destek vererek çıkartıyorlar.
Nihayetinde tüm bu yaptıkları, Rusya’nın menfaatlerine uygun geliyor.
Wagner isyanı çıkınca Dünya Ülkeleri ne olduğunu anlamaya çalışırken Cumhurbaşkanımız doğrudan PUTİN’i arayıp “Yanındayız. Dik dur!” dedi.
Bu duruşunu da Dünya ile paylaştı…
Bu, erken ve doğru tavırdan dolayı Cumhurbaşkanımızı kutlarım.
Şanlı Ordumuz içinde bu paralı yapıların yaptığı işlere benzer özelliklerde, diğer ülkelerdeki işler için yapılanmalara ihtiyaç vardır. Ancak bu, devlet memurlarının MİT, Jandarma, TSK, Emniyet Teşkilatları, Dışişleri içinde görevlendirilmesi, atanması ile olur.
Sistem içinde olmayan kişiler ve kimlikler, paralel yapı oluşturanlar bir gün mutlaka kurulu düzenin karşısına çıkacaklardır.
Özel Kuvvetler, MİT ve diğer operasyonel unsurlarımızın sistem içinde tutulması, kontrol edilebilir olması çok önemlidir.
Düşünün 1975’lere kadar GNH biriminin maaşlarının ABD tarafından ödendiğini…
Merhum B. ECEVİT anlatmıştı.
Özel Kuvvetler ve MİT’in operasyonel unsurları etkinleştirilmeli ve çeşitlendirilmelidir. Ancak bunların başında mutlaka devlet memurları olmalıdır.
Bu yapılarda bir zamanlar güneydoğuda keyfi davranan kamu personeli gibi keyfi davranmamalıdır. Kahraman dahi olsalar işleri, suçları göz ardı edilmemelidir.
Halkımız, Aziz Milletimiz ariftir.
Atilla İLHAN Merhum’un dediği gibi “300 yıldır aydınlar batırıyor, halkımız kurtarıyor.”
15 Temmuz bize şunu net olarak gösterdi…
Halkın kanaatine, idrâk ve mefkûresine saygılı olmak.. Ne daha çok istemek ne de daha az. Milletimiz gibi Vatansever, Milletimiz gibi Dindar, Milletimiz gibi Terbiyeli, Milletimiz gibi Devletçi…
Ne daha çok ne de daha az…
Cumhurbaşkanımız R. T. ERDOĞAN ve Merhum T. ÖZAL, Milletimizle göz göze oldukları için, sorumluluk aldıkları için çok sevildiler, seviliyorlar.
Özetle; hiçbir yapı, devletin dışında, devletin kurumlarından bağımsız, şu kişi ya da bu kişinin kontrolünde olamaz.
Hele de devletin imkânlarını kullandırarak paralel yapılar, paralı yapılar oluşturmak vebaldir. Bölücülüktür.
Yazımın içeriğini aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.
.
Emekli Yarbay Halil MERT, dikGAZETE.com
-Strateji ve Yönetim Uzmanı-
.