Kardeşliğin en somut duruşu: Balkar Türkleri!

Hasan Enes Karahan
Hasan Enes Karahan
Kardeşliğin en somut duruşu: Balkar Türkleri!
17-07-2024

Kardeşliğin en somut duruşu: Balkar Türkleri!

MOSKOVA

“Uzakta ağır azap çeken kardeşim

Solmuş laleler gibi kuruyan kardeşim

Etrafını sarmış düşman ortasında

Göl gibi gözyaşı döken kardeşim

Önünü ağır kaygı örtmüş kardeşim

Ömrünce yaddan cefa görmüş kardeşim

Hor bakan, yüreği taş, kötü düşman

Diri diri derini soymuş kardeşim” 

Karaçay Balkar Türklerinin etnik oluşumunda Bulgar ve Sabir Hunlarının etkin rolü olduğu genelde savunulur. Kafkasya’da Elbruz dağının doğu ve batısındaki yüksek dağlık vadilerde yaşayan Karaçay Balkar Türkleri, tarih boyunca bölgede hâkimiyet kuran Kimmer, Saka (İskit), Bulgar, Sabir Hun ve Kıpçak Türklerinin binlerce yıl süren etnik bütünleşmesinden süzülerek ortaya çıkmış bir Türk boyudur.

Türkoloji bilimiyle uğraşan birçok bilim adamı, Karaçay-Balkar Türklerinin etnik oluşumunda Bulgarların çok büyük bir pay sahibi olduğunu, hatta bazı bilim adamları da Karaçay-Balkarlıların doğrudan Bulgarların devamı olduğunu kabul etmektedir. Ancak, bize göre Balkarlar adının Türkiye’de çok az konuşulduğu “çok özel” ve “çok samimi”, nadir Türk topluluklarından biridir.

Materyal” düşünce yapısından çıkamadığımız günümüz Türkiye’sinden biraz uzaklaşarak, sizlere Rusya’nın güneyinde, Kuzey Kafkasya’da varlığını sürdüren Karaçay ve Balkar Türklerini, yani “karındaşlarımızı” ziyaret etmenizi öneriyoruz. Böylelikle, Elbruz dağının yamacında kardeşliğin en somut duruşunu iliklerinize kadar hissedebilirsiniz…

Türk uygarlığının ayrılmaz bir parçası olan Balkarlarda küçük bir kız çocuğunun sizinle Türkiye Türkçesi konuşmaya çalışırken gözlerinin gülmesini belki size yaşatamasak da yaşlı bir Balkar Türkü teyzenin “biz sizlerden, yani Türklerden geldik” derken oluşan haleti ruhiyeyi bir nebze olsun kalplerde hissetmek zor olmasa gerek. Zira bu hissi yaşamaya bugün hepimizin herkesten daha çok ihtiyacı var.

“Kudrete hamle eden Türk’ün canı

Gerçekten hasta mı, bitti mi hali?

Ateşi söndü mü yürekteki, kurudu mu?

Damarında kaynayan atalar kanı…”

Kuzey Kafkasya bölgesi, malum, jeopolitik, kültürel ve lojistik anlamda uzun yıllardır köprü vazifesi gören bir bölgedir. Haliyle bu durum, ortaya Kafkasya’yı kendi emelleri için kullanmak isteyen ve toplumları birbirine düşman etmeyi planlayan birçok düzenli-düzensiz yapıların oluşmasını beraberinde getirmiştir.

Halk içinde kargaşa, halkı galeyana getirme ve kendi emellerine alet etmekte “usta” olanlar, bugün Türkiye’yigloballeşen materyal bir yapıya” dönüştürmeyi biraz olsun başarmışlardır. Maalesef Türkiye’deki sosyal çöküntü, bunun en bariz bir sonucudur.

Bölgemizdeki komşu ülkeler üzerinden Kafkasya’da etki sağlamak isteyen bir takım Batılı ülkeler, Türkiye ve çevresinde “kendi kan kokan tarihlerini” yazmayı hedeflerken, Rusya, başta Kafkasya’da Türklerin tarihini, kültürünü ve dillerini saygıyla korumakta ve kollamaktadır. Yani, Rusya Coğrafyası, Dünya tarihinin en bakir, en saf ve en “sırlı” bölümlerini kendi derinliklerinde saklayan özel bir bölgedir.

Dolayısıyla daha önce de sıkça tekrarladığımız “Rusyasız Türk Devletler Teşkilatı”, ya da “turan anlayışı” pek mümkün değildir. İçinde Rusya’nın olmadığı bir yapı, tarihte “sırrın sahibi” olan Türklerin de çıkar ve haklarını bugün layıkıyla koruyamayacaktır.

“Alaca altın aşık atışmadık mı?

Tepişip bir döşekte yatışmadık mı?

Anamız olan Altay’ın ak sütünden

Beraber emip beraber tadışmadık mı?”

Balkarlar, kendine has gelenek ve göreneklerini yoğunlukla sürdüren bir Türk boyu. Türkiye’de pek rastlamasak da ‘Balkar’lar hala “soy bağlarına” derinden bağlı bir millet. Öyle ki; soylarını belli eden “soy bayrakları” dahi var. Bu soy bayrakları, bir düğün merasiminde iki soy arasında kız alıp-verme esnasında halk içinde gösterilerek, hangi soydan kız alınıp, hangi soya gelin gittiğini sembolik olarak da ortaya koyuyor.

Türkiye’ye derin saygı ve samimiyet besleyen Balkar Türkleri’nin dili de Türkçe’ye oldukça yakın. Bölgemizde oldukça ismini az duyduğumuz Balkar Türkleri, Türk’ün töresine bağlı kalarak oldukça misafirperver ve candan. Her Türk vatandaşının kendi soydaşını yerinde ziyaret etmesi dileğiyle de kaleme aldığımız bu yazımızın yerine ulaşmasını temenni ederiz.

Zira, Rusya deyip geçmeyin, yalnızca Türk olduğunuz için elinizi öpmek, size sarılmak, sizinle sohbet etmek isteyen binlerce Türk sevdalısı var. Bir gelin, bir görün. Bir de bunları gördükten sonra ülkenize dönün. Dönün bakalım, Türk sevdalılarının gözünden bir de ülkemize bakın…

.

Hasan Enes Karahan, dikGAZETE.com

Seçilmiş kaynakça:

https://www.dikgazete.com/yazi/sibirya-da-gunes-i-yakanlar-6759.html

https://ytb.gov.tr/haberler/uzaktaki-kardesimiz-magcan-cumabay

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/135930

.

Hasan Enes Karahan
Hasan Enes Karahan

Hasan Enes Karahan kimdir?

İstanbul'da tüccar, müzisyen, besteci ve şair bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Moskova'da yaşıyor. 2021 yılından bu yana Rusya’da resmi bir kuruluş olan Uluslararası Suç ve Terörle Mücadele Teşkilat Başkanı’dır. (*)

2010 yılında M.V. Lomonosov adını taşıyan Moskova Devlet Üniversitesi Rus Dili ve Kültürü Enstitüsü'nden mezun oldu.

2016 yılında Moskova Psikanaliz Enstitüsü'nden mezun oldu ve psikoloji alanında diploma aldı.

2017’de interhemisferik beyin asimetrisinin ergenlerin reklam algısı üzerindeki etkisi üzerine lisans tezini savundu.

2019’da Rusya Cumhurbaşkanlığı Ulusal Ekonomi ve Kamu Yönetimi Akademisi Hukuk ve Ulusal Güvenlik Enstitüsü'nde yüksek lisans programına girdi. Türkiye Cumhuriyeti'nin enerji sorunlarının giderilmesi konusunda yüksek lisans tezi hazırladı.

Afrika, Avrupa ve Türkiye’nin enerji güvenliğiyle ile ilgili Rusya’da çeşitli dergilerde bilimsel makaleleri yayımlandı.

2016 yılından bu yana Rusya ile Türkiye arasındaki çok yönlü ticari ve ekonomik iş birliğini arttırmaya yönelik çalışmalar yürütmektedir.

Rusya’daki TürkTürkiye'deki Rus vatandaşlarına hukuki müşavirlik ve gönüllü danışmanlık sağlamaktadır.

2023’te resmi davet üzerine V. V. Putin'in konuştuğu Avrasya Ekonomik Forumu'nun genel kuruluna katıldı. (**)

2023 yılında Rusya İçişleri Bakanlığı'nın resmi daveti üzerine Rusya İçişleri Bakanlığı Moskova Üniversitesi'nde “Suçla Mücadelede Uluslararası İşbirliğinin Güncel SorunlarıUluslararası Bilimsel ve Pratik Konferansına katıldı.

Halen akademik çalışmalarını sürdürmektedir.

.

(*) Uluslararası Suçlar ve Terörle Mücadele Teşkilatı (KGT) insan hayatının ve bölgemizin güvenliğine, sosyal hayata ve ekonomik istikrara tehdit oluşturan terör ve suç örgütleriyle mücadele etmek amacıyla Rusya Federasyonu Adalet Bakanlığı Moskova İl Müdürlüğü’nün 9475 numaralı 16.11.2021 tarihli kararıyla yürürlüğe girmiş özerk bir kuruluştur. Teşkilat, terörizm ve uluslararası suçlarla mücadele için Rusya Federasyonu içinde ve dışında ilgili kurum ve kuruluşlarla müşterek faaliyetler yürüterek, bu konularda politika ve strateji geliştirmektedir.

Teşkilat, hedeflerine etkili ve başarılı bir şekilde ulaşmak için uluslararası güvenlik, jeopolitik, küresel ekonomi, inovasyon, enerji, stratejik istihbarat ve savunma alanlarında benzersiz araştırmalar üzerinde çalışmaktadır.

Bu alanlarda “Muhakeme, Müşahade, İcra” düsturuyla Teşkilat bünyesinde her türlü veri ve enformasyonu toplayan, işleyen ve değerlendiren Bilgi ve Analiz Departmanı bulunmaktadır. Böylelikle Teşkilat, yaklaşan tehditlerin olasılığını önceden analiz ederek Kamu Düzenine ve Güvenliğine yönelik tehditleri etkisiz hale getirmek amacıyla uzun vadeli çözüm senaryoları geliştirmektedir.

(**) Toplantıya Belarus Cumhurbaşkanı Alexander Lukashenko, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kassym-Jomart Tokayev, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadyr Japarov, Ermenistan Başbakan Yardımcısı Mher Grigoryan, Avrasya Ekonomi Komisyonu Yönetim Kurulu Başkanı Mikhail Myasnikovich de katıldı.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?