Rusya'daki ‘BRICS - Yerel Yönetimler Forumu’, dünyanın yeni kutbunun artan etkisini gösterdi

Rusya'daki "BRICS-Yerel Yönetimler Forumu", dünyanın yeni kutbunun artan etkisini gösterdi 

MOSKOVA

BRICS ülkeleri, uluslararası istikrarsızlığın keskin bir şekilde arttığı bir ortamda; Asya, Afrika, Orta Doğu ve Latin Amerika'nın bağımsız ülkelerini birleştirme çabalarını artırıyor. Bu sürecin en etkili ve proaktif katılımcılarından birisi olarak, hızla büyüyen bu dünyasal organizasyonun çok farklı platformlarındaki etkinliklere düzenli olarak ev sahipliği yapan Rusya Federasyonu öne çıkıyor.

Kasım ayı içerisinde St. Petersburg'da, 65 ülkeden toplam 7 binden fazla delegasyonun, gene dünya çapında yüzden fazla ülkeden 20 bin kadar kişinin online-etkinliklere katıldığı "BRICS Uluslararası Belediyeler Forumu" düzenlendi.

BRICS, ekonomi ve doğal kaynak gücünde G7 ve AB'yi geride bıraktı…

Kitle iletişim araçları ve uzmanlar çevresinde, prensip olarak ve genelde mevcut BRICS üyelerinin üst düzey yetkililerinin bir araya geldikleri zirveler, tartışılagelse de bu muazzam entegrasyon platformu, halihazırda sayısız alanda işbirliğini geliştirmeyi sürdürüyor.

BRICS, küresel siyasi ve ekonomik sorunları çözmeye dönük iddialı girişimlerinin dışında bilim, kültür, insani konular, iklim değişikliği alanlarındaki projelere, uzay araştırmalarına ve bölgesel girişimlerin desteklenmesine de büyük önem veriyor.

Bugün Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika'yı kapsayan bu nüfuslu ve süratle genişleyen örgüte 1 Ocak'tan itibaren Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İran, Etiyopya, Mısır ve Suudi Arabistan resmi olarak tam üye statüsünde kabul edilecekler.

Birkaç düzine devlet daha BRICS'e katılmak veya söz konusu örgütte ortak veya gözlemci olarak yer almak üzere başvuru aşamasındalar.

Dolayısıyla bu yeni uluslararası birlik; ekonomik kuvvet, doğal ve insan kaynakları gücü açısından G-7 veya Avrupa Birliği (AB) gibi bloklara göre şimdiden önemli ölçüde üstün durumda.

Batılılar değerlerini empoze edip, diğer devletlerin kaynaklarını kullandılar!..

Son yıllarda dünya çapında meydana gelen ihtilaf ve askeri çatışmaların büyük ölçüde ABD ve onun Avrupa-Atlantik müttefiklerinin saldırgan politikaları ve yayılmacı emelleriyle bağlantılı olduğu çoktandır bir sır değil. Ayrıca 20. Yüzyıl'ın 90'lı yıllarının başında sosyalist kampın çöküşünden sonra, uluslararası arenada Batı'nın en zengin ülkeleri siyasi, askeri ve mali tekellerini oluşturup insanlığın çoğuna yönelik salt kendi değerlerini empoze etmeye çalışmakla kalmadılar, fakat aynı zamanda, dünyanın çoğu devletinin kaynaklarını kendi takdir ve çıkarları doğrultusunda da kullandılar.

Hatta BM gibi dünyasal kurumlar bile; neredeyse tüm güç ve nüfuslarını, seçilmiş Batılı ülkelerden oluşan dar bir çevreye aktarmak suretiyle bir müzakere platformu, geniş bir tahkim yeri veya kolektif barışı sağlama ortamı olarak orijinal işlevlerini yerine getirmekten vazgeçtiler.

"Tahakküm veya baskı" yerine "eşitlik ve karşılıklı saygı"

Dünyada Batı ülkelerinin tekeli uzun zamandır yalnızca Çin, Rusya ve Hindistan gibi büyük güçleri değil, ama aynı zamanda dünya toplumunun çoğu üyesini de endişelendiriyor.

Bu nedenle 2006 yılında BRICS örgütünün kurulması, mevcut "Altın Milyar"ın tekelini yıkmak ve de "tahakküm veya baskı" yerine "eşitlik ve karşılıklı saygı”ya dayalı temsili birlik oluşturmak için bir fırsat olarak karşılandı.

Dünya çapında düzinelerce ülkenin BRICS'e katılma, onunla işbirliği yapma umut ve planları, hem bu örgüte üye olmak isteyen adayların sayısı hem de en son Rusya'daki yerel yönetimler forumunda da çok açık olarak görüldüğü üzere, organize edilen program ve toplantılarındaki geniş katılımlar üzerinden pekala değerlendirilebilir.

Dünyanın her yerinden St. Petersburg'a gelen mahalli idarelerin temsilcileri, toplumsal aktivistler, kanaat önderleri, uzman ve işadamlarının hemen hepsi de; BRICS'in hem kapsamını hem de işlevlerini genişletme ihtiyacını açıkça vurguladılar.

Rusya, başından itibaren BRICS'in kilit kurucu üyesi konumunda...

Rusya'nın BRICS'teki rolü, onun "Küresel Güney" ülkeleri üzerindeki imkan ve etkinliğini önemli ölçüde artırıyor.

Ne de olsa Moskova, henüz SSCB zamanından bu yana Asya, Afrika ve Latin Amerika kıtaları ile Orta Doğu bölgesi üzerinde muazzam bir nüfusa sahip olageldi.

Rusya'nın onlarca ülkenin sömürgelikten kurtulmasında ve kalkınmasında oynamış olduğu rol, bugün BRICS'in en önemli unsurlarından birisi olarak hareket etmesine olanak veriyor.

Örgütün "Uluslararası Yerel Yönetimler Forumu"nun Başkanı Purnima Anand'ın da belirttiği gibi; "Rusya, örgütün kurucu ortağı olarak, işbirliği ve eşitlik ideolojisinin oluşumuna büyük katkı sağladı ve aynı zamanda BRICS'in gelişmesi ve genişlemesi konusunda da büyük çalışmalar yürütüyor."

Muazzam kaynaklara, güçlü bir ekonomiye ve bilime sahip olan Ruslar; Çin, Hindistan, Brezilya ve Güney Afrika gibi müttefikleriyle işbirliği yaparak, entegrasyon süreçlerini tek başına başlatabilecek kapasitede olup, yetenekleri, yıpranmış Batı tarzı dünya düzenine gerçek bir alternatif yaratmak için fazlasıyla yeterli durumda görünüyor...

.

Okay Deprem, dikGAZETE.com