Kudüs Gücü Komutanı Tuğgeneral İsmail Kaani, Teke Türkmeni Şahkulu’nun Torunu!

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
Kudüs Gücü Komutanı Tuğgeneral İsmail Kaani, Teke Türkmeni Şahkulu’nun Torunu!
10-01-2020

Adı “İsmail Gani” değil “İsmail KAANİ”. 

Öz be öz Türk

Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) operasyonuyla öldürülen, Tuğgeneral Kasım Süleymani’den boşalan İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanlığı’na, İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’in emriyle, uzun yıllar Süleymani'nin yardımcılığını yapan silah arkadaşı, deneyimli askeri istihbaratçı Tuğgeneral İsmail Kaani getirildi.

Tuğgeneral İsmail Kaani Kimdir? 

Tuğgeneral İsmail Kaani’nin, Başkent Tahran'ın 850 km. doğusunda yer alan İran'ın Razavi Horasan Eyaleti'nin yönetim merkezi ve ülkenin ikinci büyük şehri Meşhed doğumlu olduğuna dair bilgiler mevcut.

Ancak istihbarat raporlarında 8 Ağustos 1957'de İran’da Kuzey Horasan eyaletinin yönetim merkezi de olan Türkmen şehri Bocnurd’da doğduğu bilgisi geçiyor.

Türkmensahra’da bir Türkmen şehri; Bocnurd…

Büyük Türkmen boylarından biri olan “Teke” boyunun başkenti Bocnurd, Horasan bölgesinde ve kenti nüfusunun yaklaşık yüzde 40'ı Türk

Bocnurd, Tahran ve Meşhed’i birbirine bağlayan ana yol üzerinde. Meşhed’den 284 km. uzaklıkta, Horasan eyaletinin batı kıyısında bulunuyor.

Kuzey Horasan’ın merkezi Bocnurd’da yaşayanların büyük çoğunluğu Teke (Antalya-Burdur-Isparta) Türkmenleri’nden. Horasan Türkçesi konuşuluyor. 

Horasan bölgesinde, Bocnurd şehrinde yaşayan halk da diğer Horasan Türkleri gibi iki dilli. Ana dilleri Horasan Türkçesi, ikinci dilleri Farsça’dır. Bundan ötürü, dilleri birçok yönden Farsça’nın etkisi altında kalmıştır. 

Bu bölgede ayrıca Türkmen Sahra’da olduğu gibi Göklen ve Yomut Türkmenleri de var. Halkın dini inanışlarında Sünnilik ve Şia belirleyici.  Kızılbaş ve Şahsevenlerin sayısı hiç de küçümsenmeyecek oranda.  

Kızılbaş” Türkçe bir kelime. Kızılbörk giyip savaşan Safevi Türkmen askerinden geliyor. Bugün Horasan’da 1 milyon 450 binden fazla Horasan Kızılbaş Türk'ü  var. 

Oradaki Türkler’in büyük çoğunluğu Kızılbaş. Bununla birlikte, 250 bin civarında Sünni/Şafi kökenli Afgan, Kürt, Zaza, Belluci, Taliş, Peştun nüfustan söz edilebilir.  

Afşar boyu Bocnurd ve Kocan’ın güneyinde, Sebzevart ile Nişabur arasında, Servilayet, Ribat, Mişkan, Pamane ve Güveyn’in kuzeyinde yerleşik. 

Anadolu Türkmenleri, ne zaman bu bölgeye geldi?

Anadolu'daki Kızılbaş (Türkmenleri) Türkleri’nin İran'a gelişi 1510-1511’de Şahkulu Baba Tekeli isyanına uzanıyor. 

Teke-ili’nde bir Türkmen devleti kurmak isteyen ve Anadolu’da kargaşaya yol açan Şahkulu Baba Tekeli uzun mücadeleler neticesinde Hadım Ali Paşa’nın kuvvetlerince bertaraf edildi. 

1511 yılında başlayan isyan, Şahkulu İsyanı, Teke Bölgesi’nde, Osmanlı döneminde çıkan ilk  isyandı. 

Şah İsmail’e bağlı Teke Türkmenleri’ni bu isyanıyla Anadolu’dan Şah İsmail’in hüküm sürdüğü İran topraklarına büyük göç dalgası yaşandı. İnanç zaafları nedeniyle Teke Türkmenleri, kolayca Safeviler’in etki alanına girdi.

Erdebil Dergâhı’nın kurucusu Şeyh Safiyüddin Erdebili’nin 6. Kuşak torunu Şah İsmail'i ‘Hatayi’ mahlasıyla yazdığı şiirlerdeki paylaşımcı ve eşitlik temalı söylemleri, Anadolu’da Saray, Kadı ve damga yani vergi zulmünden bunalan Türkmenler için adeta isyan manifestosuna dönüşüyordu. 

Şahkulu sadece Türkmen beklentisinin dışavurumuydu. Önce isyan ettiler sonra ‘gaçkın' oldular.

"Bir bölük turnaya sökün dediler

Yürekteki derdi dökün dediler

Yayladan ötesi yakın dediler

Ben de bu yayladan şaha giderim" 

Teke Türkmenleri’den çok önce, Ankara Savaşı sonrasında Emir Timur payitahtına dönerken beraberinde birçok Türk (Oğuz) illerini Suriye ve Anadolu’dan Azerbaycan/İran'a  sürüklemişti. 

Bunlar Şamlı, Musullu, Rumlu, Kaçar, Avşar, Dulkadir, Kavanlu (Kovanlu), Kozanlu, Tekelu, Baharlu, Varsaklu, Beydili illeriydi. 

Emir Timur zamanında Horasan eyaletine iskan edilen Türkler, Şah Kulu Baba isyanı dolayısıyla 15.000 kişilik Türkmen nüfusunun İran’a gelmesi ile daha da güçlendiler.

Safevîler’de hâkim unsurları Türk boyları oluşturuyordu. Özellikle Şamlu, Ustaclu, Türkmen, Rumlu, Dulkadırlı, Avşar, Tekelü, Kaçar gibi Türk boyları öne çıkmıştı.

Avşar, Çepni, Ustaclu, Dulkadır, Rumlu, Şamlu, Tekelü Türkmenleri başta olmak üzere Kızılbaş Türkmenler, İsmâil’in etrafında toplanmaya başladı. 

İsmâil’in yanındakilerin asıl amacı, Orta Anadolu’da siyasî birlik kurmaktı. Anadolu’da Teke Türkmenleri, Osmanlılar’a karşı isyan edip Şah İsmâil’in hizmetine girmek amacıyla İran’a yöneldiler.

İşte İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü’nün yeni komutanı, kökü Anadolu’ya Antalya - Burdur - Isparta’ya yani Tekeli Türkmenleri’ne dayanan, İran Turanı’ndaki Teke boyunun başkenti Bocnurdlu Tuğgeneral İsmail Kaani.

Bence Burdurlu hemşehrileri, hem İsmail Kaani'yi hem de Sümer Ezgü'yü davet etsinler hep birlikte 'Teke Zortlatması' oynasınlar. 

“Devrim Muhafızları’nın görünmeyen yüzü”

Türkler, tevazu sahibidir, ön plana çıkmayı, şamatayı gösterişi sevmezler. 

Fars Kasım Süleymani, medyatik olmayı severken, İsmail Kaani, Kudüs Gücü'nde Kasım Süleymani ile çok yakın çalışmasına rağmen TV kanallarında, gazete sayfalarında pek görünmedi.

Kaani, karşı istihbarat biriminde görevler üstlendi. Afganistan’dan İran’a sızan uyuşturucu kaçakçılığını önlemeye yönelik operasyonların başındaki isimdi. 

Afganistan’da, Taliban karşıtı Afganistan Birleşik İslami Kurtuluş Cephesi’ne (Kuzey İttifakı) destek verdi. Bu ittifakın en önemli unsuru, İslami Milli Cümbüş-i Milli İslami Partisi kurucusu Özbek General Abdul Raşid Dostum tarafından yönetiliyor.

Afganistan Türkleri’ni, Suriye’ye ve Türkiye’ye gönderen adam… 

İsmail Kaani, Afganistan’dan devşirdiği Şia mezhebine mensup etnik unsurları Fatimiyyun ve Zeynebiyyun tugaylarına dahil ederek Suriye’ye intikal ettiren ve savaştırmasıyla tanınıyordu.  

Nitekim, 5 bin ila 12 bin arası Şii Afgan (Hazara Türkü), İran destekli Fatımiyun Bölüğü’ne katıldı ve  bunlardan 840 kadarı çatışmalarda öldü. 

Suriye’de bulunan Hz. Zeyneb’in Türbesini korumakla görevli ve kendilerine “Kutsal mezarın savunucuları" adı verilen bu Şii Hazara Türkleri, İsmail Kaani'nin eğitiminden geçiriliyor. 

Türk kamuoyu pek bilmez ama İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi, Türkiye’de 1 Ocak - 1 Haziran 2018 arasında kayıtsız 46 bin 495 Afgan sığınmacı bulunduğunu açıklamıştı.  

Bir Şehir Efsanesi; Kaşif Kozinoğlu - İsmail Kaani dostluğu… 

Türkiye’ye, İran sınırından sözde kaçak yollardan giriş yapan Afgan göçmenlerini ülkemize yönlendiren de Şahkulu torunu İsmail Kaani'den başkası değildi. 

Kim bilir merhum Kaşif Kozinoğlu aracılığıyla kazandırıldığı ve Türkiye'de irtibatlı olduğu kurum ona bu görevi vermiştir.

Merhum Kaşif Kozinoğlu gibi İsmail Kaani de İran Devrim Muhafızları adına Afganistan, Pakistan ve Orta Asya faaliyetlerinden sorumlu kişiydi. 

Eğer doğruysa, Kaşif Kozinoğlu, İsmail Kaani arasında arkadaşlık vardı ve İsmail Kaani, kendisinden yaş ve rütbece büyük rahmetli Kozinoğlu'na, 'Ağayı Goroglu' diye hitap ediyordu. 

Bir varmış bir yokmuş evvel zaman içinde kalbur saman içinde…

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @oc32oc39 , @dikgazete

*

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-51018799

https://www.yurtgazetesi.com.tr/dunya/kudus-gucunun-yeni-komutani-ismail-kaani-kimdir-2-h148647.html

https://www.aydinlik.com.tr/kudus-gucu-nun-yeni-komutani-ismail-kaani-kimdir-dunya-ocak-2020

http://www.suriyegundemi.com/2020/01/07/iran-devrim-muhafizlari-ordusu-kudus-gucu-yeni-komutani-ismail-kani/

http://ehamedya.com/kasim-suleymaninin-yerine-ismail-kaani-atandi_34630.html

http://www.rupelanu.org/kasim-suleymaninin-yerine-ismail-kaani-atandi-8006h.htm

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Necdet Çelikdönmez 5 yıl önce
Sosyolog eğitimci şair gazeteci dış politika yazarı ömür Çelikdönmez beyin bu makalesini yerinde buldum.Tarihi doğru bilgiler ile konuyu işlemiş.Geniş düşünmek lazım.Yazar burada kimseyi öğmüyor var olan gerçeği yazıyor.Kalemine kuvvet Yüreğine Sağlık esenlikler dileriz kolay gelsin üstat.
Nurullah 5 yıl önce
Bunlar Türklüğün en büyük düşmanı. Aslını inkar eden nankörlerin nesini övüp duruyorsunuz
Tekelü 5 yıl önce
Sanma şâhım herkesi sen sâdıkâne yâr olur Herkesi sen dost mu sandın belki ol ağyâr olur Sâdıkâne belki ol bu âlemde dildâr olur Yâr olur ağyâr olur dildâr olur serdâr olur Yavuz Sultan Selim
Rezzan Mutsuz 5 yıl önce
Aaaaaa çok kısa yazı ollmuş