Küçük Firikya’daki Taş Köprüler

Ramazan Topraklı
Ramazan Topraklı
Küçük Firikya’daki Taş Köprüler
20-02-2023

Res.3: Hüyüklü Akköprü, 07.05.2009 (Foto: A. H. Taşlıca). 

KÜÇÜK FİRİKYA’DAKİ TAŞ KÖPRÜLER

Özet

Bu makalenin amacı Küçük Firikya bölgesinde, günümüze kadar ulaşmış ve yakın zaman önce yıkılmış taş köprüler hakkında bilgi vermek ve köprülerin gelecek kuşaklara ulaştırılması hususunda halkı bilgilendirmektir.

Giriş

Anglikan Papazı Arundel, 1833 yılı 04-10 Kasım tarihlerinde Uluborlu, Yalvaç, Gelendost ve Eğirdir yoluyla yürüdüğü gezisinde rastladığı köprülerden bazılarını şöyle verir: 1- “Nihayet, hâlâ ırmak kıyısında uzanan yol, sol tarafta dağlardan aşağı inen, bir köprüyle nehri geçen yol kavşağında genişledi ve iyileşti (s.30). 2- Saat dokuza çeyrek kala bir akarsuyu geçtik, yanında bir köprü vardı (s.42). 3- Solda, karşı tarafta ovayla sınır dağ eteğinde dikkate değer su kemerleri kalıntıları gördük. Saat on biri çeyrek geçe ovaya inerek, kuzeyden akan bir ırmağı geçtik. Ovayı baştanbaşa geçtik, mandaların çektiği birçok kaliteli kağnı gördük, on ikiye çeyrek kala Yalvaç’a vardık (s.43). 4- Cuma saat on bir, sağda bir kabristan var. Yalvaç’tan itibaren yol boyunca, hemen sağda, ova kavak ve diğer ağaçlarla çevrili. Saat on biri yirmi geçe (11.20) bir köye geldik. Saat on ikiye çeyrek kala, Eğirler çayı denilen Yalvaç nehri, sağ tarafta aşağıya ve güneye doğru akıyordu. Yarım saat sonra (11.50) bir köprüden bu ırmağı geçtik. 5- Ovadan ayrılıp derin bir vadiye girdik, sol tarafta Eğirler köyü vardı. Köyün içinden ve içinde birkaç mermer parçası olan bir kabristandan geçtik. Burada tekrar bir köprüden ırmağı geçtik, yüksek kayalıklı sarp dağlar arasında dar bir boğaza girdik. 6- Saat on iki buçukta Kötürnek köyünden geçtik. Yol şimdi ekili bir vadi içinden geçiyor, başka bir suyun (Orgas) katılmasıyla büyümüş ırmak sol tarafta. Saat ikiye on dakika kala Bağlı köyüne geldik ve yol boyunca ırmağı sol tarafımıza alarak saat ikiyi yirmi geçe Gelendost kasabasına vardık. Kasabanın girişinde kuru bir nehir yatağı üzerinde güzel bir köprü var (s.68). 9 Kasım Afşar köyünde Pazar günüydü. Afşar pazarına gittik. Burası ovada, iki camisiyle önemli bir köy; daha önemli başka bir köy daha var, adı Yenice (s.69). 7- Cumartesi saat beşi çeyrek geçe bir köprüden, büyük bir ırmaktan geçtik” (Arundel,  2013: Anadolu’da keşifler, s. 73).

Arundel, Yalvaç’tan çıkış saatini vermiyor. Saat 11.00 Yağcılar Mezarlığı, 11.20 Hüyüklü, yarım saat sonra ve saat 11.50 Eğirler Taşköprü, 12.30 Kötürnek köyünden geçiyor. Hüyüklü-Akköprü ile Hüyüklü içindeki köprüden bahsetmiyor. Hüyüklü ile Kötürnek arası 7,5 bm, Kötürnek ile Gelendost arası 10 bm olup, bir saat 50 dakika uygun. Arundel, Kötürnek köprüsünü de zikretmiyor; O, saat 10.00 sularında Yalvaç’tan çıkmış olmalıdır.

 

Res.1: Alpullu Köprüsü önünde Halide Sert’in na’şı, 12 Haziran 2017.

Taş Köprüler

Taş köprüler gündeme geldi mi, Hüyüklü, Köpürlü ve Afşar Köprüsü gibi üç köprümüzün onarımını yaptıran Karayolları Tarihi Köprüler Şb. Md. Mimar Merhume Halide Sert Hanımefendiyi anmadan geçemem. Halide Hanım, ülkemizdeki birçok tarihi köprünün onarımını yaptırmış ve korumaya almış birisidir. Hatta ünlü Mostar Köprüsünün Türkiye adına onarım projelerine katkı vermiş ve kontrol şefliği yapmıştır. Afşar, Hüyüklü ve Köpürlü köprüleri için “Roma ayak, Selçuklu kemer” demişti. 10.06.2017’de vefat eden Halide Hanımın cenaze töreni, vasiyeti üzerine Mimar Sinan’ın yaptığı Alpullu Köprüsü altında yapıldı (Res.1).

Bildiğim kadarıyla Küçük Firikya’daki 18 köprüden Hüyüklü-Akköprü, Hüyüklü, Hüyüklü-Köpürlü ve Afşar Köprüsü olmak üzere sadece dört köprü ayakta kalmıştır. Yalvaç-Gemen ve Şarkîkaraağaç Deliçay ve Örenköy çayı üzerinde de taş köprüler olmalıdır. On kadar daha taş köprü bulunduğunu tahmin ediyorum. 1530 yazımında Şarkîkaraağaç’ın Köprü, Yalvaç’ın Köprülü köyleri vardır. Deliçay ile Örenköy çayı Beyşehir (Kıreli) Gölü’ne diğer çayların hepsi Eğirdir Gölü’ne dökülür. Eğirdir Köprübaşı’ndaki köprü, Eğirdir Gölü’nün ayağı üzerindedir.

Maalesef yıkılan köprülere ait hiçbir resim yok. Tırnak içindeki rakam (x) Arundel’in zikrettiği köprüyü gösterir. 

Taş köprüler özetle şöyledir:

1.(1)- 4 Kasım Pazar günü geçilen köprü, muhtemelen İnhisar (İne Sara) yolunun Papa çayını geçtiği yerdeydi.

2.(2)- 7 Kasım günü zikredilen köprü, Elek çayı üzerindeki Kundanlı köprüsüdür. Kundanlı’daki taş köprü tek gözlü küçük bir köprü idi ve bunu 1970’de gördüm. Kemer köprü yeni yolun altında kalmıştır.

3.(3)- 7 Kasım Çarşamba günü geçilen Sücüllü çayıdır. Arundel, buradaki köprüden bahsetmiyor. 1939 doğumlu Hilâl Selek’in, altı (6) gözlü dediği Yalvaç-Akköprü, 1953 yılındaki büyük selde büyük hasar görmüş ve 1955’lerde kemer köprünün memba tarafına mevcut beton köprü yapılmıştır. Köprünün taşları beyaz renkli olduğu için Akköprü denilmiş. Hilâl Abi, bu köprünün yapımında çalışmış ve bilâhare kemer köprü tamamen yıkılıp yok olmuştur.

4.- Yalvaç-Salur Köprüsü: Kemer köprünün memba tarafına iki gözlü beton köprü yapan mühendis, kemer köprüyü yıktırmış ve bu yüzden soruşturma geçirmiş. Kemer köprünün taşları hâlâ orada durmaktadır (Res.2).

5.- Hüyüklü Akköprü: Tek göz olup, Kıral Yolunu Yalvaç’a bağlayan yol üzerindedir (Res.3).

6.- Hüyüklü Kemer Köprü: Tamir kitabesi: Bi tamir es Seyyid el-Hac Ahmet Ağa etti bina. 1213/1798. Köprü, Kötürnek köyü ve Kıral Yolunu İstanbul’a bağlayan Bizans Askerî Yolu üzerindedir. Roma ayak, Selçuklu kemer. Kenar gözler küçük, orta göz büyüktür. Köprü, 2019’da Karayollarınca tekrar onarıldı. Köprünün eni 3,80 m. Onarım sırasında temel taşlarının üç m ebadında büyük taşlar olduğu görülmüştür (Res.4-5).

7.- Köpürlü Köprüsü: Barla (Eski Tralles, Yeni Truva) ve Apameya’yı Yalvaç’a (Küçük Atina, Alaşehir) bağlayan yol üzerindedir. Köprülü denilen köyün yanındaki Karabey deresi üzerindedir. Merhum Halide Hanım, köprünün resmini görünce Roma köprüsü demişti. Buradaki köy Köprülü adını, bu köprüden almış, ama zaman içinde Köprülü adı Köpürlü olmuş. Anamas dağındaki Köprülü yaylası bu köye ait. Halk, bu yaylayı Şarkîkaraağaç Köprü köyünün sanır. Köprü köyünün yaylası Sultan dağları üzerindedir. Köprü onarım gördü ve eni 4,48 metredir (Res.6-7).

8.(4)- 9 Kasım Cuma günü Eğirler-Taşköprü: Yalvaç çayı ve Bizans Askerî yolu üzerindedir. Bu köprü de yıkılmış ve yerine küçük bir köprü yapılmıştır. Şimdi her derenin başına bir gölcük yapıldığı için eskisi gibi sel gelmiyor.

9.(5)- 9 Kasım Cuma günü Eğirler-Develi’nin Bağı üzerindeki köprü: Yalvaç çayı ve Bizans Askerî yolu üzerindedir. Bu köprü de yıkılmış; geçit, ayaklar üzerine pelit dallarının uzatılmasıyla yapılan köprüden yapılırdı. Küçüklüğümde Yalvaç’a giderken bu köprüden geçtiğimi hatırlarım. Tahta köprüyü daha sonra da çok gördüm.

10.- Kötürnek- Gökyer Köprüsü: Yalvaç çayı (Akçay) üzerinde ve aynı Hüyüklü Köprüsü gibi üç gözlü. Hem Kıral, hem de Efes, Barla ve Eğirdir yolu üzerindedir. Kendi köyüm olduğu için bu köprüyü iyi bilirim. Köprünün ortadaki büyük kemer yıkılmış, ayaklar duruyordu. Orta göz pelit (meşe) dallarıyla örtülüydü. Küçük gözlerin altındaki kumlarda oynardık. Kış-Bahar ayları her üç gözden akan su, Yaz olunca orta gözden akardı. Köprü ayaklarında, üzerlerinde çeşitli işaretler bulunan çok büyük taşlar, Roma yapılarından çıkmaydı. Daha önce köprü yıkılmış ve Türkler tarafından Selçuklu kemer tarzında yapılmıştı. 1986’da eski köprü yerinde  beton köprü yapıldı (Res.8).

11.- Kötürnek Taşköprü: Bu köprüden sadece Taşköprü Mevkii adı kalmıştır. Orgas (Örkenez) çayı ve Kıral Yolu üzerindeydi. Köprünün yanındaki mevkiin adı da Malta’dır.

12.- Güdül Öreni (köyü) önünde ve Akçay (Orgas) üzerinde bir köprü varmış. Ayak izlerini görenler var. 2007 yılında gittim, baktım, ama üzerleri bitkilerle örtülmüş olduğu için hiçbir iz göremedim. Köprünün yeri, Bağlı Bendi’nin hemen altındadır. Bağlı halkı, çayın güneyi veya çayın solundaki mevkiye Körne (Köhürne?) diyor. Bu mevkinin biraz daha güneyi ve Kötürnek ile Bağlı arasındaki mevkinin adı Fatoğlu Korusu’dur. Ben bu ismin “Appolonialı, Lycialı ve dağlı Trakyalı (…) Nerva oğlu, Partoğlu Trayanos'un oğlu Trayanos Adriyanos imparator Kayser” (Remsi, 1960: 187) kaydındaki Partoğlu ile ilgili olabileceğini düşündüm. Güdül köyü, eski bir Roma öreni üzerindedir. Çayın sağındaki şehir, bu köprüyle çayın sol yakasına ve Fatoğlu korusuna bağlanıyordu (Res.9).

13.- Bağlı Köprüsü: Hasan Özdemir’in (1933-) dediğine göre bu köprü de aynı Hüyüklü Köprüsü gibi üç gözlü imiş. Kemer köprü dar ve üzerinden kamyon geçmesine müsait olmadığı için 1955’lerde yıkılarak, yerine bu günkü beton köprü yapılmış. Bağlı, eskiden çayın sağında olduğu halde kemer köprü niçin yapılır? Araziye gitmek için mi?

14.(6)- 9 Kasım Cuma Gelendost Köprüsü, Akçay (Orgas) üzerinde ve Hüyüklü Köprüsü gibi üç gözlü imiş ve 1953 yılındaki büyük selden sonra oraya bir beton köprü yapılırken yıkılmıştır. Sel sularının getirdiği ağaçlar, kemer köprüyü tıkamış ve Gelendost’u sel basmıştı. Kemer köprünün gözleri beton köprüye nispeten daha küçüktü.

15.- Afşar Köprüsü. Akçay (Orgas) üzerinde, Gelendost-Afşar arasındaki tek gözlü köprü 1961’de yıkılmış. Dere yatağı derin olduğu için tek göz yeterli olmuş. Köprüye ait bir resim bulabilseydik Halide Hanım tekrar yapacaktı.

16.- Afşar Köprüsü: Roma ayak, Selçuklu kemer, iki gözlü bir köprüdür. Afşar’ın 700 m kadar güneyinde ve Akçay (Orgas) üzerindedir. Yenice Köyü Köprüsü’nü ararken bu köprüyü gördüm ve onarımı için dilekçe verdim (Res.10).

17.- Yenice Köyü Köprüsü: Osmanlı arşivine girmiş bu köprünün, Merhum Mehmet Kara’dan (1947-2019), Kemer Boğazı’nda ve göl altında kaldığını öğrendim ve yaptığım araştırmalarda söz konusu köprünün tarihî metinlerde çok sık zikredildiğini gördüm. Kemer Boğazı’ndaki nehrin ve köprünün, Halis üzerindeki köprü, Sangarios üzerindeki Pontogefura, Sangarios üzerindeki Zompos, Tantaendia, Lopadion Köprüsü, Pithekas yakınındaki köprü, Pisidia Antakya’sı yanındaki nehrin üzerindeki köprü, Helena Köprüsü, Göl (Hoyran) çıkışındaki köprü, Çeşnigir Köprü gibi birçok farklı adına rastladım. Kibotos, kemer köprü veya taş köprü anlamında olmalıdır. İki göl arasındaki nehrin üzerinde Kemer Boğazı’ndaki köprüden gayri, bir kemer köprü Boyalı önünde, bir açılır-kapanır köprü de Kepenekli mevkii önünde bulunmalıdır. Kemer Boğazı, fay hattı üzerinde bulunduğu için taş köprünün kemerlerinin, çok sık yıkıldığını ve tekrar yapıldığını tahmin ediyorum (Res.11-11-12-14).

18.(7)- 10 Kasım Cumartesi Eğirdir Gölü ayağındaki köprü. Eğirdir, buraya Köprübaşı der. Eğirdir Ansiklopedisi şöyle der: İhtimal Roma döneminden kalmadır. Göl sularının azalmasıyla 1972’lerden sonra açığa çıktı. Geniş üç büyük, bir küçük gözlüdür. 3,5 m kadar eninde 100 m kadar uzunluktadır. Batı tarafta güneye doğru kanat kırar. Kemerlerin dışındaki yerler bir m kalınlıkta harçlı duvarla örülüp arasına dolgu yapılmıştır. Kemerler bilerek çökertilip toprak doldurulmuştur. Hatta birinin üzerinde kadastro işareti vardır. O zaman tespit ettiğim fotoğrafta görülür. Şimdi yol yapıldığı için köprü toprak altındadır. Mevcut kanal köprüsünün 150 m kadar doğusundadır. Bu köprüye göre gölün iki bin yıl önceki seviyesini tespit etmek mümkündür. Köprünün tahminle yüz m kadar açığında testere dişi şeklinde dikkate değer taş yığınları vardır (Res.15, Nuri Güngör Veziroğlu-2005).

19.- Kuru Musa Köprüsü: Çay-Karamıkkaracaören Kali çayı veya Kuru Kireç (Xerogypsos) çayı üzerindeki kemer köprüdür (Anna, 1996: 239). Kuru Musa ile Kuru Kireç isimleri ilginç değil mi? 900 yıldır “Kuru” ismi değişmemiş. Bunu belki birileri açıklar. Karayolları Tarihi Köprüler Şubesi, İnşallah köprüyü yıkılmadan önce onarır (Res.16).

Sonuç

Günümüze ulaşan beş taş köprüden üçü Hüyüklü, biri Afşar, biri de Çay ilçesindedir. Hüyüklü halkını Belediye Başkanı Hasan Yıldız’ın şahsında tebrik ediyorum. Bu tarihî köprüleri, evvela öğrenciler, sonra halkımız tanımalı ve hatta öğretmenler, bu köprüler ile Dinar-Çapalı ve Gelendost-Köke köylerinde bulanan Kıral Yolunda dersler yapmalıdır. Kıral Yolundan günümüze ulaşabilen bu kalıntıları, Karayolları teşkilatı turizme açmalıdır.

.

Ramazan Topraklı, dikGAZETE.com

Res.1: Alpullu Köprüsü önünde Halide Sert’in na’şı, 12 Haziran 2017.

Res.2: Yalvaç-Salır Köprüsü (yıkılan kemer köprünün taşları).

Res.3: Hüyüklü Akköprü, 07.05.2009 (Foto: A. H. Taşlıca).

Res.4: Hüyüklü Kemer Köprü, 03.03.2007 (Foto: RT).

Res.5: Hüyüklü Kemer Köprü, Onarılmış hâli, 20.12.2019.

Res.6: Köpürlü (Köprülü) Köprüsü, 07.05.2009 (Foto: A. H. Taşlıca).

Res.7: Köpürlü Köprüsü, Onarılmış hâli, 20.12.2019.

Res.8: Kötürnek Gökyer Köprüsü, 03.03.2007 (Kemer köprü yerinde).

Res.9: Güdül Öreni, Akçay (Orgas) ve Fatoğlu Korusu, 03.03.2007.

Res.10: Afşar Köprüsü, 23.09.2008 (Foto: A. H. Taşlıca).

Res.11: Yenice Köyü Köprüsü, Serasen Samonas’ın yakalanışı, temsilî). 

Res.12: Madalyon: Köprü, ırmaklar, göller ve Yenice Sivrisi. 

 

Res.13: Köprüde kazılı olduğu sanılan yazıt (yorumlayan: RT).

Res.14: Köprüyü haber veren arşiv belgesi.

Res.15: Eğirdir Köprüsü (Eğirdir An. N. Güngör Veziroğlu).

Res.16: Kuru Kireç (Xerogypsos) çayı ve Kuru Musa Köprüsü, 06.12.2013. Kali Çayı, Karamıkkaracaören-Çay-Afyon (Foto: Medeni Altın, Hacı Bekir Çevik).

Ramazan Topraklı
Ramazan Topraklı

Ramazan Topraklı kimdir?

1944 Isparta Gelendos İlçesi Kötürnek doğumlu. 1968 İstanbul Teknik Üniversitesi, İnşaat Fakültesi Mezunu.

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?