Kırımlı Türk Yahudisi politikacı kim?

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
Kırımlı Türk Yahudisi politikacı kim?
06-05-2022

Prof. Dr. Yalçın Küçük’e “Kırımlı Türk Yahudisi politikacı kim?”  diye sorsanız size hemen üç beş isim sayar. “Ahmet Davutoğlu” der, “Ali Babacan” der, “Cemil Çiçek” der, “Melih Gökçek” der… Tarihçi Halil İnalcık ile Sabri Ülker’i bu isimlere ekler. İlber Ortaylı’yı pas geçer. Türkiye topraklarında iskân edilmiş tüm göçmenlere yönelik paranoyak yaklaşımlar sergilemek tabii ki doğru değil. Ortak paydamız Türkiye Cumhuriyeti Devleti yurttaşlığı. Bunu da en güzel şekilde Mustafa Kemal Paşa “Ne Mutlu Türküm diyene” sözü ile formüle etmiş. Velakin kendi soy şeceresini gizleyip Türk Devletine Türk Milletine karşı hasmane  tavırlar sergileyenleri de   bir kenara not etmek gerekir.

Türkiye’de Kırım Tatar Türkü kökenli olan ünlüler kimler?” diye sorulsa onlarca isim arasında; Aziz Nesin, Cüneyt Arkın, İlhan Mansız, Orhan Gencebay, Müge Anlı, İlber Ortaylı, Halil İnalcık, Aydan Şener, Kartal Tibet, Ersan İlyasova, Vehbi Koç gibi şahsiyetler ilk anda aklımıza gelenler olabilir.

Deva Partisi lideri Ali Babacan Kırım göçmeni mi?

Olabilir” denilse ihtimal belirtir. “Kesinlikle öyle” diyebilmek de Ali Babacan'ın bu konuda aile tarihi ve soyağacı bilgilerini paylaşması ile mümkün. Bu çalışma ile işini kolaylaştırmış olalım.

Türk Siyasi Tarihinin politik figürlerinden AK Parti kaçaklarından Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın kamuoyu ile paylaştığı Aile tarihi; Ankara'nın ilçesi Şereflikoçhisar'ın antik çağda “Parnassos” geçmiş yıllarda “Parlasan” günümüzdeki adıyla Değirmenyolu’nda başlar. Özellikle Roma devri, “Parnassos” adıyla anılan, Değirmenyolu Köyü ve çevresi, antik kaynaklarda ve haritalarda “Parnassos Antik Kenti” olarak belirtilmiştir.

Aile şirketinin internet sitesinde paylaşılan “Kontrollü bilgi”ye göre; Ali Babacan'ın ismini taşıdığı dedesi, 1911 yılında Parlasan'da doğdu. Askerlik sonrası 1928 yılında katır ve develere yüklediği çeşitli tuhafiye mallarını köyler arasında dolaşıp satarak çerçilik yaptı. 1938'de oğlu Hilmi doğdu. 13 yıl Şereflikoçhisar ve civar köylerinde çerçilik yaptıktan sonra  1941 yılında Şereflikoçhisar ilçe merkezinde  dükkân  açtı.

Hilmi Babacan, 1931'de Aksaray Valisi Ziya Günar tarafından  yaptırılan  Şereflikoçhisar  Cumhuriyet İlköğretim Okulundan mezundur.  Dede Ali Babacan, başarılı oğlunun lise ve üniversite öğrenimini tamamlaması için Ankara'ya göç eder. Hilmi Babacan, 1956  yılında Ankara Ticaret Lisesi'ni,  1961'de Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'ni bitirir. 

Hilmi Babacan'ın babası “Parlasanlı Ali Babacan” 1985 yılında ölür. Köylüleri, Babacan ailesinin muhacir olduğu rivayetini aktarır. Köyde yaşanan menfi bir hadise sonrası ailenin Ankara'ya taşındığı da tahkike muhtaç söylentilerden biri.

Babacan ailesinin Kırım’dan Ankara’ya göçü…

Bir zamanlar AK Parti'nin vitrin isimlerinden Ali Babacan'ın aile köklerinin Kırım bağlantısını ilk deşifre eden Yalçın Küçük olmuştu. Temmuz 2009’da Prof. Dr. Yalçın Küçük; "Son dönemde Türkiye’de “Kırım Tatarları” modası esiyor. Kemal Karpat’tan Halil İnalcık’a yıldızı parlayan tarihçiler, Ahmed Davutoğlu’ndan Ali Babacan’a yükselen siyasetçiler hep Kırım Tatarı" iddiasını ortaya atmıştı.

Babacan Ailesinin Kırım'dan ne zaman göç ettiğine dair iki tarih söz konusu. İlki 4 Ekim 1853-30 Mart 1856 tarihleri arasındaki Osmanlı-Rus savaşı sonrası, ikincisi ise 93 Harbi ya da 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrası.

Ankara civarında yeralan Kırım Muhacirlerinin meskun oldukları köy tarihlerine bakılarak Babacan Ailesinin göç tarihi hakkında bilgi sahibi olunabilir. Günümüzde Şereflikoçhisara bağlı, Tuz Gölü’nün kuzeybatı kıyısında bulunan Akin/ Agin köyü Kırım'dan gelen Nogay Türklerince 1876 yılında kurulmuştur.  Çevredeki köy yerleşimlerinde de genelde Kafkas göçmenleri yaşamaktadır.

Yine bir başka kaynakta Akin köyü'nün, 1859-1862 yılları arasında Balkanlar’dan gelen Nogaylar’ın Cemboyluk kabilesine mensup ailelerin iskanı ile kurulduğu belirtilir. ŞerefliKoçhisar'a bağlı Şekerköy ile Doğankaya köyü içinde aynı tarih verilebilir. Muhtemelen Babacan ailesinin Ankaraya geliş tarihi de aynı yıllarda olsa gerek.

Yalçın Küçük: "Ali Babacan Kripto Yahudi"

Kripto-Yahudilerin, Babacan adını tercih sebeplerini söyleyen Yalçın Küçük, tezini mealen şöyle savunuyordu: Babacan isminde bulunan Baba, Tanrı demektir, Can vermek ile birleşince “kurtarmak” fiilini çağrıştırmaktadır. İbranicede İsa anlamına gelen Yeşua kelimesi de “kurtuluş” demek olduğuna göre, Ali Babacan da bir “kripto-Yahudi”dir…

Çakıcı’nın oğlundan Ali Babacan'a; "devşirme Yahudi dönmesi" suçlaması…

Alaattin Çakıcı'nın oğlu Ali Çakıcı, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ın, babası Alaattin Çakıcı hakkındaki “Mafya babasıaçıklamasına çok sert tepki göstererek, ağza alınmayacak ifadeler kullanmıştı:

"sayın Ali Babacan denen, kader arkadaşı sayın Devlet başkanımıza ihanet eden bu devşirme Yahudi dönmesine şunu hatırlatmak isterim: Bir tv konuşmasında ABD’de kaldığı 41.state‘de kaldığını söylemektedir. Orada FBİ adına ajanlık yapıp Türkiye Cumhuriyeti ile ilgili sürekli Abd derin devletine bilgi verdiğini bizler bilmekteyiz. Ali Babacan’ı AK Parti kurulduğu yıllarda Amerikan derin devleti AK Partinin içine yerleştirdi. Bu vatan haini kalkıp Sayın Genel Başkanımız Devlet Beye babamı hapishaneden çıkardı diye sanki bir mafya devleti oluşumunun temelini atmış gibi suçlayan bu gafil muhbir, CİA ajanı ve Abd derin devletinin Fetö gibi bir Abd uşağı olduğunu Türkiye’de bilenler biliyor."

Karay Kenesası, 18. yy Karay Türklerinin dini merkezidir. Kezlev’in ara sokaklarında, Karaimskaya Sokağı, Numara 68’de yer alır. Hazar İmparatorluğu döneminden kalan Musevi dinine mensup Karaylardan günümüzde Kırım’da sadece 700 kişi kalmıştır. Karayların Kırım genelinde faal durumdaki tek ibadethanesi burasıdır.

Müze görevlileri, bütün ziyaretçilere, dinlerini ve Türk olduklarını gayet güzel bir biçimde izah etmektedirler. Kenesanın hemen bitişiğinde Karay cemaati tarafından işletilen temiz bir restoran bulunmaktadır.

Ali Babacan'ın ataları Kırım'ın neresinden?

Bu konuda iki önemli kaynak mevcut. Birincisi Dışişleri Bakanlığı diplomatlarının ve MİT mensuplarının raporları, ikincisi ise Nüfus Genel Müdürlüğü arşiv belgeleri. Babacan'ın Musevi/Yahudi Karaim veya Karay Türklerine olan genetik ve kültürel yakınlığın su üstüne çıktığı anlardan biri de 08. 12. 2006'da, AB turu çerçevesinde Baltık ülkeleri ziyaretinin son durağı olan, Litvanya'nın başkenti Vilnius'daki resmi görüşmeleri sırasında yaşanmıştı. Litvanya'da yaşayan ve sayıları 250 civarında olan Karay Türklerini ziyaret eden Babacan, burada Karay Türkleriyle görüşmüştü.

.

.

Dışişleri Bakanı olduktan sonra 2008 yılında iki kez Ukrayna'nın başkenti Kiev'de temaslarda bulunan Ali Babacan; resmi programında yer almamasına rağmen Türkçe Gözleve /Gezleve/Kezlev şeklinde telaffuz edilen, Rusça Evpatorya olarak bilinen şehre giderek, Karay Musevilerine ait mezarlıkta Babacan adının kazındığı dedelerinin mezarlarını ziyaret etmiş, kabirleri başında dua etmişti.

Karaylar, "babacan" soyadını sıklıkla taşıyorlar;

Karay/Karaim Türk Yahudileri…

Karaimler, 17. yüzyıldan itibaren yoğun biçimde Kırım'a göç etmişlerdir. İstanbul'da 40-50 kadar aile kalmıştır. Kırım Karayları günümüzde Kırım’da; yoğun olarak Çufut Kale, Mangup Kale, Bahçesaray, Solhat, Sudak, Kefe (Feodosya), Gözleve (Yevpatorya) gibi yerlerde yaşarlar. Ayrıca Armyanski Bazar, Akmescit (Simferopol), Alma-Tarkhan, Basarhik, Biyuk-Osenbaş, Karasubazar, OrKapu, Taş-Corgan, Hanişkai, Habak ve Yagmurtha bölgelerinde de yerleşikler. Bugün Litvanya’da Trakay (Troki), Vilnius (Vilno) ve Ponevezis (Ponovej), Ukrayna’da Haliç (Halicz) ve Lutsk (Luck) şehirlerinde, Kırım’da Gözleve ve Bahçesaray civarında, Polonya’da Gdonsk, Varşova, Wroclav, Opole bölgelerinde dağınık bir cemaat halinde yaşayan Karay Türklerinin konuştukları ve edebi bir dil olarak kullandıkları bu lehçeyi, bugün daha ziyade sözlü edebiyat ürünleriyle izlemek mümkündür. Karay Türkçesinin Kırım, Trakay ve Galiç olmak üzere 3 ağzı vardır.

Karay dilinin, Karaçay, Kırım Tatarcası, Nogay gibi öteki Kıpçak Türkçe lehçeleri ile birçok ortak özelliği vardır. Bu lehçeleri konuşan topluluklar dil dışında ortak gelenekler, öyküler, masallar, koşuklar, yemek adları gibi özellikleri de paylaşırlar. Karaylar ibadetlerinde Karay Türkçesi konuşurlar. 

Karay İbranicede “okuma bilen, okuyan” anlamına gelir.  Tevrat’tan sonraki dönemde hahamların Sina dağında Tevrat’ın yanısıra Musa’ya verilmiş olarak inandıkları sözlü vahiylerden geliştirdikleri hukuk ve tefsirlerden oluşturularak Tevrat’a eklenen Kudüs ve Babil Talmut’unu tanımamaları, sadece Tevrat’a bağlı kalmalarından dolayı Karaylar yani “Tevrat’ı okuyanlar” adını alarak ayrı bir cemaat oluşturmuşlardır.

Temel olarak “On Emir” i esas alıyorlar. Diğer Yahudilerden bu ve diğer bakımlardan çok farklıdırlar. İbadetlerini “Kenesa/Knesa- Kenessa/Kinessa adı verilen ibadethanelerinde  yaparlar. Ayinlerinde “ey İsrailoğlu” demez, “Ay Karayoğlu” derler. İbadetlerinde Karay Türkçesi konuşurlar. Allah’ın adına Yehova yerine “Tengri” veya “Alla” derler. İbadethaneleri Kenesalarına ayakkabılarını çıkararak girerler. Abdeste benzer şekilde ellerini yüzlerini yıkarlar, ellerini açarak dua ederler ve yüz sıvazlarlar.

2003 tarihinde Moskova’da basılmış Tyurkskiye Narodı Kırıma/ Kırım’ın Türk Halkları” isimli kitaptan alıntılar yapan Yalçın Küçük; " orada üç halktan bahsedebiliriz. Bir tanesi Karain, ikincisi Kırımskiye Tatarı, üçüncüsü de Kırımçaklar. Demek ki, Türkçede genel olarak Kırım Tatarı dediğimizde, etnik açıdan ve zaman zaman din açısından da birbirinden farklı üç halktan söz ediyoruz. Karainleri şöyle ifade edebiliriz; İbraniler “Karaim” der; Batılılar Karaibler, orada yaşayanlar, Türkler ve Ruslar ise “Karaim” derler. Demek ki, Kırım Tatarlarının veya Kırımlı dediklerimizin önemli bir bölümü Karaim’dir. " bilgisini paylaşmıştı.

Yalçın Küçük devamla; "Benim tespitlerime göre, şu anda AKP’nin hükümete getirdiği en önemli yerlerde üç tane Kırımlı var. Ali Babacan, Cemil Çiçek ve Ahmet Davutoğlu. Ali Babacan’a gelirsek, Babacan adı çok, çok tipik bir Karay adıdır. Karaylar kullanır. İsterseniz Karay Türkleri deyin, isterseniz Karay Yahudileri deyin. Ben öyle bir şey söylemiyorum, ben bilimsel olanları söylüyorum. Daha önce kitaplarımda Babacan’ın ne olduğunu yazmıştım." demişti.

Kim bu Babacan?

Ali Babacan, 1967 yılında Ankara'da doğdu. 1985'te Türk Eğitim Derneği Ankara Koleji Vakfı Özel Lisesi’ni birincilikle bitirdi. Ali Babacan gibi tüm kardeşleri TED Ankara Koleji mezunu. ODTÜ'yü birincilikle bitiren Ali Babacan, 1990 yılında “Fulbright Bursu”nu kazanarak, Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti.

1990- 1992 yılları arasında İllinois'deki ABD Northwestern Üniversitesi Kellogg School of Management'da İşletme dalında yüksek lisans yaptı. Babası Hilmi Babacan'ın bir söyleşideki ifadesine göre oğlu, Amerika’da 1992– 94 yılları arasında uluslararası firmalara danışmanlık yapmış. 1992 - 1994 yılları arasında, ABD’de finans sektörünün üst düzey yöneticilerine danışmanlık yapan özel bir şirkette çalıştı. İlk meslek tecrübesini de Chicago kentinde bulunan QRM Inc. danışmanlık şirketinde çalışarak elde etti.

Gizli İttifakın kilometre taşları…

1994’te ABD’den Ankara’ya dönen Babacan, bir süre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan istifa ettirdiği Melih Gökçek’in danışmanlığını üstlendi. Babacan, 2001 yılında AK Parti Kurucu Üyesi oldu. 2001 yılında AK Parti kurucu üyesi oldu.

Babacan'ı siyasete sokan isimlerden biri, bazı CHP milletvekilleri tarafından Ermeni olduğu iddiasında bulunulan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’dü. Gül, Babacan’ın siyasete girişi için “Kız ister gibi babasından istedim” demişti. Anlaşılan Babacan, Gül kontenjanından AK Parti’ye konuşlandırılmıştı.

Ama öncesinde babası Hilmi Babacan, yanına oğlunu alarak MHP lideri Dr. Devlet Bahçeli’ye götürmüş, partide değerlendirmesini istemişti. Sayın Bahçeli, halen hayatta  ve gerçek tanık.

2002 yılında 36 yaşındaydı, siyasette tecrübesi yoktu. Görev yaptığı süre boyunca kimi zaman dışarıda, kimi zaman partisi içinde eleştirildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi 22. 23. ve 24. Dönem AK Parti Ankara Milletvekili olan Ali Babacan, aynı zamanda Başbakan Yardımcılığı görevinde bulundu.  

Küreselci ve insani yanı eksik…

2007 yılında Dışişleri Bakanlığı'na getirilen Ali Babacan hakkında gizli bir rapor hazırlayan dönemin ABD Türkiye Büyükelçisi Ross Wilson, Babacan ile AB müzakereleri sırasında yakından çalışan Ankara'daki Avrupalı diplomatlar onun zeki, hızlı öğrenen ve çalışkan olduğu görüşünde. Türkiye'nin liderleri arasında belki de en küresel görüşlere sahip olan ve yabancıların düşünce tarzlarını anlayabilen kişi Babacan. Küresel sermayenin ne duymak istediğini biliyor ve genelde pazarlamacı gibi davranıyor. Ama bazen 'insani yanının' eksik kaldığı da belirtiliyor.

Babacan'ın partisi Deva/מה התרופה , İbranice bir anlam ifade ediyor mu?İbranice "Devi" dişil bir ad ve tanrıca gibi manası var acaba "Deva" İbranice bir anlam ifade ediyor mu?

Ali Babacan'ın Bilderberg toplantılarının gediklisi olmasının sebebi şimdi daha iyi anlaşılıyor mu?

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Seçilmiş Kaynakça

https://karai.crimea.ru/

https://tr.wikipedia.org/wiki/Kategori: Kırım_Tatarı_asıllı_Türkler

 https://www.vatankirim.net/kezlev-514/

https://alibabacan.com.tr/

https://www.mfa.gov.tr/ali-babacan-ozgecmis.tr.mfa

https://devapartisi.org/uyeler/listeleme/ali-babacan

https://t24.com.tr/foto-haber/ali-babacan-kimdir,8151

https://marksist.org/icerik/Yazar/12771/mobileRedirect

https://nisanyanmap.com/?asr=Nogay

https://sereflikochisar.bel.tr/hizmet/akin

https://www.salom.com.tr/arsiv/haber/67774/ankara-yahudileri

https://serbestiyet.com/yazarlar/merakindan-catlayanlar-soruyor-ali-babacanin-halasi-yahudi-mi-39661/

https://www.dikgazete.com/yazi/babacan-fiyaskosu-ve-abd-ingiltere-rekabetinin-turk-siyasetine-yansimasi-makale,1921.html-1921.html

https://tr.euronews.com/2020/06/30/siyasete-yeniden-atilan-ali-babacan-kimdir-hangi-gorevlerde-bulundu
https://www.ab.gov.tr › files › Aralık › 8 Aralık 2006

https://wikileaks.org/akp-emails/emailid/100561+&cd=13&hl=tr&ct=clnk&gl=tr

https://haberciniz.biz/guncel/alaattin-cakicinin-oglu-ali-babacani-hedef-aldi-devsirme-yahudi-donmesi-4006988

https://team-aow.discuforum.info/t7637-Daciklerin-K-r-ml-lara-At-g-Buyuk-Kaz-k.htm

https://turkbetsiqnh.netlify.app/gantner46100/60849.html

http://alirizasigirci.blogspot.com/2014/11/balta-tiymez-turk-musevi-mezarlgndaki.html?m=1

https://odatv4.com/siyaset/nereden-cikti-bu-kirim-tatarlari-modasi-1307091200-5976

https://old.qha.com.ua/tr/toplum/basarili-kirim-tatarlarina-karsi-karalama-kampanyasi-tekrar/51145/

https://www.yeniakit.com.tr/yorum/makale/28927/siyasette-yeni-dengeler/1786021

https://www.qrm-inc.com/why-qrm

https://www.tedankara.k12.tr/index.php/kurulus-oykumuz

https://ataturkansiklopedisi.gov.tr/bilgi/turk-maarif-cemiyeti-turk-egitim-dernegi/

Avraham İşcen, “Kadim Balta Tiymez Mezarlığı – Tarihten Gizlenen Hazarya’daki Karay Mezarlığı”, Felsefe Taşı.org

https://www.google.com/amp/s/qha.com.tr/haberler/kirim-da-agaclarina-dokunulmayan-kadim-mezarlik-balta-tiymez/153937/amp/

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Sabetay Doğramacı 3 yıl önce
"Türk KENEŞİ" meselesini şimdi buradan okuyabilirsiniz ! (Bknz: Keneş etimoloji) Dahası İbranice'de "K" harfi ortaya ve sona gelince "H" olarak okunuyor : Litvanya'daki Karaim Türkleri Hahamlarına "Hakan" diyorlar ! Hangi birini söyleyelim.. Biz Hanif Oğuzlar (Hanif putperest demektir) uyandık ama sille atmaya gücümüz yok.. Gücü olan "bizden" arkadaşlar da ay sonu alacağı maaşa endeksli... Bu ülke yahudinin boyunduruğunda olmaya devam edecek... Karaim olmaz da Sebatay olur... Seferad olmaz da Aşkenazi olur... Goyim geldik Goyim gideceğiz...
Bilge 3 yıl önce
Türkler atlara binip atta gitmişler
teaccüb 3 yıl önce
Türkiyede Türk yokmu hani Türkiye Türklerindi