Kadın cinayetlerinde İran Türkiye’ye beş çeker! İran Cumhurbaşkanının eş katili danışmanı Necefi beraat eder! 

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
Kadın cinayetlerinde İran Türkiye’ye beş çeker! İran Cumhurbaşkanının eş katili danışmanı Necefi beraat eder! 
29-08-2019

Maalesef kadın cinayetlerinde Türkiye neredeyse dünya birincisi. Yapılan araştırmalara göre Türkiye'de son 3 yılda cinayete kurban giden kadın sayısı 932. 

Cinayetler büyükşehirlerde yoğun. En çok cinayet işlenen İstanbul, Ankara ve İzmir'de, faillerin ve maktullerin yüzde 46'sının ilkokul mezunu olmasına ne demeli? 

Ateşli silahlar kadın düşmanı…

Köroğlu boşuna dememiş; "-Delikli demir icat oldu mertlik bozuldu" diye.

Neden mi? 

Çünkü ülkemizde kadın cinayetlerinin yarısından fazlası ateşli silahlarla gerçekleşmiş ve bu silahların yüzde 83'ü de ruhsatsız. 

Kadın cinayetlerinde kullanılan kesici alet rakamı yüzde 31,9. 

Kadın cinayetlerinde kutsallığın izleri…

“Günah da gizli, sevap da gizli” anlayışıyla kadın cinayetlerinin 72,8'i konut ve metruk binalarda işlenirken aleme ibret olsun mantığı ile mekan tercihinde sokaklarda işlenen cinayet oranı yüzde 15. 

Küçüğe sevgi, büyüğe saygı gösterilmemişti. Cinayete kurban giden kadınların yaş ortalamaları önemli değildi; çünkü her yaşta kadın hedef alınmıştı. 

Cinayete kurban giden her dört kadından biri 26-35 yaş aralığında. 

Son 3 yıldaki cinayetlerde en yaşlı kurban 88, en genci ise henüz bir yaşına bile basmamış bir bebek olması ne yazık ki vicdanların köreldiğini göstermez mi? 

Kadın cinayetleri mübarek gün falan dinlemedi…

Cinayetler en çok Cuma günlerine denk getirildi.  Belki de cinayeti işleyenler kutsal bir görevi yerine getirdiklerini düşünüyorlardı.

Cuma haricinde, Pazartesi ve Perşembe günleri de kadınların kabusuydu. 

Pazartesi ve Perşembe nafile oruç tutulması için dini kaynak ve mercilerin tavsiye ettiği günler olmasıyla dikkat çekti. 

Kadın cinayetlerinin en yoğun işlendiği aylar olarak Eylül ve Aralık kayıtlara girdi. 

İran’da durum nedir? 

İran'ın güneybatısında Arapların yoğunlukla yaşadığı Huzistan eyaleti kadınların "namus" yüzünden öldürüldüğü yerler arasında liste başı.

Diğer eyaletleri zemzemle yıkanmış sanmayın! İran'da sadece namussuz olduğu için kadınlar öldürülmüyor. 

Namusunun kirletilmesine rıza gösterilmediği için öldürülen kadın sayısı da küçümsenecek oranda değil. 

Karşı devrimci veya rejim muhalifi olduğu gerekçesiyle resmi görevlilerce tecavüze uğrayan ve öldürülen kadınları da unutmayın! 

Mayıs 2015'te Mahabad'ta, 25 yaşındaki genç Kürt kadını Ferinaz Xosrowanî'nin çalıştığı Tara Oteli'nde, İran rejimine bağlı istihbarat örgütü İtlaat (İran Milli İstihbarat Servisi) elemanlarının tecavüzünden kurtulmaya çalışırken ölmesi halen hafızalardan silinmiyor. 

Eş katili Muhammed Ali Necefi kimdir? 

Eski İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve Tahran Belediye Başkanı Muhammed Ali Necefi, Amerika'nın prestijli üniversitelerinden Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) matematik derecesi olan, birçok farklı bakanlık görevinde de bulunmuş üst düzey İranlı bir siyasetçi ve bürokrat. 

İran'da eski Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani döneminde Eğitim Bakanlığı görevinde bulunan Muhammed Ali Necefi, bir süre Cumhurbaşkanı Ruhani'nin yardımcısı olarak görev yaptıktan sonra 2017'de Tahran Belediye Başkanı seçilmişti.

Reformist Necefi, dans partilerinde aranılan isim mi? 

Necefi, gizli-saklı değil aleni yaşama tarzını sergileyen Avrupai kişiliğiyle tanınıyordu. 

Nitekim 14 Mart 2018'de, Tahran'da dans partisinde dans eden kızları izleyen görüntüsünün yer aldığı bir video, sosyal medyada izlenme rekorları kırınca, özellikle İranlı Mollaların kendisini eleştirmesinden sonra istifa etmişti. 

Ancak bu istifa gerekçesi İran kamuoyuna, sağlık sorunlarından kaynaklandığı şeklinde açıklandı. Ne de olsa minareyi çalan kılıfını hazırlıyordu.

Besic" denilen gönüllü devrim görevlileri sokaklarda  başörtüsü  denetimini yaparken üst düzey bir yetkilinin dans partisi görüntüsü “Velayeti Fakih” rejimini rahatsız etmişti. 

Devrimin namusunu kurtarmak için Necefi, sağlık sorunlarını bahane ederek istifaya zorlanmıştı. 

Ancak rejim muhaliflerinin bu iddiası, kimi çevrelere göre gerçeği yansıtmıyordu. 

Necefi, Tahran Belediyesi'nin “Dünya Kadınlar Günü” kapsamında düzenlediği ve genç kızların dans ettiği bir etkinliğe katılmıştı. Bu doğruydu.

Konuyla ilgili ifade vermek üzere çıkarıldığı mahkemede Necefi, dans edenlerin 9 yaşından küçük oldukları için İslami hukuk kurallarının bozulmadığını savunmuştu.

'Siyasette kaybeden aşkta kazanır' sözü gereğince Necefi, Tahran Belediye Başkanlığı’ndan istifa edip, siyasi hayattan ayrıldıktan sonra ilk eşi ile boşanmadan, ikinci kez dünya evine girdi. 

Girdiğine bin pişman oldu.

Nasıl olmasın!..

Çok eşlilik İran'da yasal olmasına karşın, evliliği yaş farkı nedeniyle eleştiri ve alay konusu olmuştu.

Kürt kökenli zerdüşt Mitra Ostad…

Ancak Necefi'nin eş tercihi dillere destan oldu. 67 yaşındaki Necefi, kendisinden küçük 35 yaşındaki Kürt kökenli Mitra Ostad ile evlenmişti.

Eşi Mitra, hem genç hem dünya güzeli bir dilber olması nedeniyle  ihtiyar Necefi'ye layık görülmedi. 

Necefi’nin ikinci eşi Kürt kökenliydi ve ismi Zerdüştlük çağından, inancından izler taşıyordu. 

Necefi'nin eşi ismini; M.S. I. Ve III. yüzyıllar arasında, İran ve Roma İmparatorluğu'nda tapınılan “Mitra”dan almıştı. 

Ayrıca “Mitra”; Zerdüştlük dininde ahit, yemin, anlaşmadan sorumlu ilahi varlıktı. “Mitra”, antik Arilerin asırlarca inandıkları Güneş ışığı ile ilişkilendirilmiş bir tanrıydı. 

"İyilik"in ve "dostluk"un tanrısı “Mitra”, kötülüğün düşmanı kabul ediliyordu. 

Onun dinine inananlar, kollarına yedi şeritli dövme yaptırıyorlar ve bir boğayı kurban eden Mitra'nın heykeli önünde, dualar edip günahlarından arınıyorlardı. 

Necefi, eşinin kültürel değerlerine sahip çıktı ve onu öldürdü! 

Katil ve maktulün yaşadığı Kuzey Tahran…

Necefi ve Mitra Ostad; zengin ve elit zümrenin yaşadığı Kuzey Tahran'ın Sa'adat Abad semtinde bulunan Armita (Tover) Kulesi'ndeki rezidansta ikamet ediyordu.

Burası Tahran sosyetesinin gözbebeği olduğu gibi, İran rejiminin yasakladığı dans partilerinin seks partisine dönüştüğü merkez olma özelliğine sahip. 

Uyuşturucu ve alkollü içkilerin el altından kolay temin edilebildiği ayrıcalıklı bölge. 

Kentin kuzey kesimindeki gösterişli modern semtlerle güneydeki eski kent ve çarşı, insana “Bu ne perhiz bu ne turşu?” dedirtir. 

İşte efsane güzellikteki Kürt kızı Mitra Ostad'ın kurşunlanmış cesedi; Necefi ile birlikte yaşadığı Sa'adat Abad'ın Armita Kulesi'ndeki evinde, banyodaki küvetinde, okuldan dönen 13 yaşındaki oğlu tarafından bulunmuştu.

Aslında bu bilgi, “örtbas edilebilir” düşüncesiyle, kamuoyuna yanlış verilmişti. Çuvalladılar, çünkü olay sırasında 35 yaşındaki Mitra Necefi'nin 13 yaşındaki oğlu da evdeydi. Mızrak çuvala sığmıyordu. 

Yandaş medya, bu kadın cinayetini “suikast” başlığı ile servis etti. Kamuoyunda bir süre Necefi’nin eşi Mitra'nın suikast sonucu hayatını kaybettiği zannedildi. 

Ne zaman ki Necefi eşini öldürdüğünü itiraf etti, gerçek anlaşıldı…

Olay, görgü tanıklarının ve katilin itirafı ile kısa sürede  aydınlatıldı. 

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin danışmanı 67 yaşındaki Muhammed Ali Necefi, 35 yaşındaki eşini "Bir kavga sırasında yanlışlıkla öldürdüğünü" söyledi.

Necefi’nin aklanma senaryosunu yazanlar, onu kurtarmanın ortamını hazırlamak için çoktan kollarını sıvamıştı. 

Necefi'ye savunmasında eşi ile aralarında sık sık tartışmalar yaşadığını, Mitra Ostad’ın kendisine bıçak doğrultarak, öldürmekle tehdit ettiğini söylemesi telkin edildi. 

Ancak maktulün banyoda küvetin içinde çıplak halde bıçağı nereden temin ettiği hiç gündeme getirilmedi. 

Necefi, eline silahı aldıktan sonra, elinde bıçak olan eşi panikleyip üzerine kapanmış talihsizliğe bakın ki tabanca o sırada ateş almıştı. 

Necefi beş el ateş etmiş  ve iki kurşun eşinin göğsünü delip çıkmıştı. 

Necefi’nin eşini öldürme nedeninin İran İstihbaratıyla ilişkisi var mı? 

Ruhani'nin yakın ekibinden, Tahran eski Belediye Başkanı Muhammed Ali Necefi, ilk ifadesinde eşini öldürme nedenini “Psikolojik baskı ve aile sorunları”yla irtibatlandırdı. 

Ailevi anlaşmazlıklar nedeniyle eşini öldürmüştü. 

Olayı soruşturan savcı Muhammed Sahriari, nereden biliyorsa Necefi ve öldürdüğü eşinin, bir süredir anlaşmazlık yaşadığını söyledi.

Kadın katili Necefi serbest…

“Hukuk iktidarların fahişesidir” sözüne katılmıyabilirsiniz. Ama maalesef Necefi davasında İran yargısı sınıfta kaldı. 

Oliver Goldsmith ne kadar haklı "Yasalar fakiri ezer ve zenginler ise yasaları yönetir" derken.

Nitekim yargılama sürecinin ardından 30 Temmuz’da idama mahkum edilen eş katili Necefi, maktulün ailesi tarafından bağışlanınca kefaletle serbest bırakıldı.

Mitra Ostad’ın erkek kardeşi Mesud Ostad, Muhammed Ali Necefi’yi affetiklerini söyledi. Bu gelişmenin ardından eş katili Necefi, “Bir milyar tümen” (resmi kur üzerinden yaklaşık 238 bin dolar) kefaletle serbest bırakıldı. 

Parası olan konuşur devri bitti; parası olan öldürür devri başladı” yorumlarına rağmen, İran’da kadın hakları savunucusu aktivistler bu davanın peşini bırakmayacak gibi. 

Necefi’nin öldürdüğü eşi Mitra, gazetecilere ne anlatacaktı? 

Kürt Kökenli Mitra Ostad’ın ölümü sıradan aile anlaşmazlığından öte bir boyut taşıyor. 

Çünkü İran'da yayın yapan reformistlere yakınlığıyla bilinen "İnsafnews" haber sitesinin muhabirlerinden Perisa Salihi, "Necefi'nin eşi  öldürülmeden  önce İnsafnews'i aradı ve bize röportaj vermek istedi. Bugün ofise gelecekti ancak aynı gün öldürüldü" iddiasında bulunmuştu. 

İnsan sormadan edemiyor: “Acaba ihtiyar adamın genç karısı gazetecilere ne anlatacaktı?”

Mitra Ostad’ın istihbaratçı sevgilisi… 

Genç ve güzel kadının öldürülme nedenleri, katil ortaya çıkmış olmasına rağmen esrarını koruyor. 

Sis perdesi aralanmış değil. 

IRNA haber ajansına konuşan  ve cinayetle ilgili soruşturmada ifade veren, Necefi'nin ilk evliliğinden olan kızının iddiasına göre, öldürülen Mitra Necefi, "İran'da bir istihbarat birimi ile ilişki içindeydi.

Aynı iddia Muhammed Ali Necefi tarafından da dillendirilmişti. 

İran istihbaratında Devrim Muhafızları, Polis, Ordu ve İstihbarat Komutanlıkları vardır ve bunlar da Dini Lider’e bağlıdır.

İran'da Dini Lider Ali Hamaney ve Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani odaklı çatışmanın iki ekseni var. 

Ali Hamaney'e bağlı Devrim Muhafızları Ordusu İstihbarat Başkanlığı ile Hasan Ruhani'ye bağlı İstihbarat Bakanlığı.

Hasan Ruhani'ye yakınlığı ile bilinen Necefi; “Reformist” olduğuna göre, öldürdüğü Kürt asıllı genç ve güzel eşi muhtemelen Devrim Muhafızları Ordusu İstihbarat Başkanı Hüccetülislam Hüseyin Taib'e bilgi aktarıyordu. 

Necefi'nin bu bilgi aktarımını bildiği, eşiyle irtibat kuran İstihbarat elemanından ikinci karısını kıskandığı ve bu ikisi aradındaki ilişkiyi fark etiği için Mitra Ostad'ı öldürdüğü söyleniyor.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Twitter'da bizi takip edin: @oc32oc39 , @dikgazete

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Necdet Çelikdonmez 5 yıl önce
Yazar ömür beyin paylaşımına katılıyorum elbette isabetli tesbitleri var.Ne İran'ı ne müslüman devletleri her birinde kadın ikinci sınıf meta obje aracı mal gibi görüldüğünden bu vahşi cinayet ler mevcut olup bu işin vebali muktedirler in imzaladigi İstanbul sozlesmesi nde yatıyor bu sözleşme derhal iptal edilmelidir kalemine kuvvet yüreğine sağlık üstat Esen kalın...
paso pala 5 yıl önce
Zilliler katil katildir erkekte olsa kadında olsa farketmex. Size bakan üç gün ekmek yemez. ERKEKLERİ öldüren kadınlar. Açın bakın kadın ömrü erkek ömründen uzunmuş.
paso pala 5 yıl önce
Zilliler katil katildir erkekte olsa kadında olsa farketmex. Size bakan üç gün ekmek yemez. ERKEKLERİ öldüren kadınlar. Açın bakın kadın ömrü erkek ömründen uzunmuş.
sazlı damın kızı pasaklı aysel 5 yıl önce
Erkekler hep aynı al birini vur ötekine
Nisa Nur 5 yıl önce
Katil her yerde aynı ölüm millet seçmiyor