İngiliz Şiası iş başında! Basra’yı İngilizler karıştırıyor...

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
İngiliz Şiası iş başında! Basra’yı İngilizler karıştırıyor...
09-09-2018

Irak hükümeti, halk protestolarıyla sarsılan ülkenin güneyindeki Basra kentinde, sokağa çıkma yasağı ilan etti.

Basra’da, siyasi yolsuzluk ve yaşama şartlarının kötülüğü nedeniyle öfkelenen halk 5 gündür protesto eylemleri düzenliyor.

Hükümet binalarını işgal ederek, bu binaları ateşe veren protestoculara müdahale eden polis güçleri, bugüne kadar 12 protestocunun ölümüne sebep oldu.

Geçtiğimiz Temmuz ayında, Basra’da binlerce kişinin katıldığı protesto yürüyüşleriyle başlayan olaylar, son günlerde Irak’ın güney bölgelerinin tamamına yayılmış durumda. 

Eylemciler, yolsuzluk, kamu hizmetlerinin kötü olması ve işsizliğin yanı sıra, bölgede hastalıklara sebep olan kirli su sorunun çözülememesini de protesto ediyor.

Geçtiğimiz Salı günü, yaklaşık 30 bin kişinin kirli su kullanımından kaynaklanan hastalıklar nedeniyle hastanelere kaldırılması, Basra’daki protestolarının şiddet olaylarına dönüşmesini beraberinde getirdi. 

Gösteriler sırasında İran başkonsolosluğu ateşe verilmişti. 

Şiddet olaylarına dönüşen protestolarda, Temmuz ayının başından bu yana polis kurşunuyla ölen eylemci sayısı 27’ye ulaştı.

Basra neden karıştı ya da karıştırıldı?

İngiltere, Hindistan ve Uzakdoğu’daki sömürgelerinin güvenliği kadar, zengin petrol yatakları ve önemli ticaret yollarına sahip bu stratejik bölgede mevcut olan nüfuzunu korumak, hatta artırarak sürdürmek istiyordu.

Bu amaçla Irak/Basra kentini pilot bölge seçtiler.

Osmanlı Devleti’nin egemenliğinden çıktıktan sonra İngiliz işgaline uğrayan Basra, aynı işgali 85 yıl sonra tekrar yaşadı.

Basra’yı işgal eden İngiliz askerlerinden bazıları, 85 yıl önce burada savaşmış dedelerine ait mezarları bile buldu.

Nüfusunun büyük bölümü Şii Araplar’dan oluşan Basraİran-Irak Savaşı’nda, Irak Ordusu’na en fazla asker veren bölgelerden biri oldu.

İran kuvvetlerinin Fao Yarımadası’nı ele geçirmesine karşılık, Şiiler uzun süre İran Ordusu’na karşı direniş gösterdi. 

Buna rağmen Saddam Hüseyin rejiminin Şiilere yönelik baskı ve sindirme politikalarından kurtulamadılar.

Amerika Birleşik Devletleri ile İngiltere orduları Irak’aBaşta kentine bağlı Umm-Kasır Limanı ile ve Fao Yarımadası’ndan çıkarma yaptı. 

İran’a 20, Kuveyt’e 50 kilometre uzaklıkta olan Basra kentindeki Şiiler, yıllarca yaşamak zorunda kaldıkları Saddam’ın zulmünden dolayı, ABD ve güçlerine direniş göstermedi.

İngilizlerin kontrolündeki Basra’da 12. Mekanize Tugayı konuşluydu.

Eylül 2005’te Arap kıyafetine bürünen iki İngiliz, bazı iddialara göre Basra’da saldırı gerçekleştirdikten sonra kaçarken yakalanmıştı. 

Başkent Bağdat’ın 550 kilometre güneyindeki petrol şehri Basra’da görev yapan sivil giyimli iki İngiliz komando, kaçarken şüphe üzerine Irak polisi tarafından durdurulmuş, kendilerini gözaltına almak isteyen Iraklı polislere ateş açarak karşılık veren ve 2 memurun ölümüne neden olan İngiliz askerler, tutuklanarak cezaevine konmuştu.

Irak’ın güneyindeki Basra kentinin kontrolü 31 Temmuz 2009’da yeniden Iraklı askerlere geçmişti. 

Bu ve benzeri çatışmalara rağmen Basra halkıyla, İngiliz askerleri arasındaki ilişki nerdeyse ahbab çavuş modundaydı. 

Bunun nedenini o dönem bir çok gazeteci, “İngiltere Irak halkıyla iletişimde deneyim sahibi. İngilizler geçen yüzyıldan beri edindikleri tecrübelerle Irak halkını nasıl kazanılabileceğini biliyorlar” sözleriyle anlatmıştı. 

Genellikle ülkedeki yabancı birliklere karşı bir tutum sergileyen Iraklıların, İngiliz askerlerinden fazla şikâyetleri olmaması bu sözlerle açıklanmıştı.

İngiliz askerlerinin, Amerikalıların aksine; açık bir İslam anlayışını benimseyen halkın yaşam tarzına ve alışkanlıklarına daha fazla saygı gösterdikleri belirtilmişti. 

Bu neye benziyor biliyor musunuz? 

Cumhuriyet aleyhine söylemleriyle bilinen Kadir Mısıroğlu’nun; “Beni tefe koyarlar ama keşke Yunan galip gelseydi. Ne hilafet yıkılırdı. Ne şeriat yıkılırdı. Ne medreseler lağvedilirdi. Ne hocalar asılırdı. Hiç biri olmazdı” demesine ne kadar çok benziyor değil mi? 

Trafikte kırmızı ışıkta duran İngiliz askeri araçlarını, Özgürlüklerine tercih eden bir kent halkından söz ediyoruz. 

Anlatılanlara göre; İngiliz devriyesi, trafikte bekleyen Iraklılarla birlikte bekliyor ve kendine göre trafik kuralları uygulamıyordu.

Irak’ın 2. büyük kenti Basra“Petrolün, acıların ve kayıpların kenti” olarak anılıyor. 

Ülkenin en önemli petrol yataklarına sahip olan Basra, aynı zamanda Irak’ın, Arap Körfezi’ne açılan tek kapısı.

Şadd-ül Arap’ın, Basra Körfezi ile birleştiği yerde kurulan Basrazengin petrol kaynakları, hurma üretimindeki ileri seviye ve deniz ürünlerine rağmen fakir bir kent olma özelliğini sürdürüyor. 

İran operasyonu öncesinde "İran’a yönelik askeri bir harekatta Tahran rejimini destekleyeceğini" söyleyen Bağdat yönetimi, bu açıklamasının bedelini şimdilik Basra’da ödüyor. 

İngiliz Şiası, Basra’da iş başında!

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com
Twitter: @oc32oc39

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?