İdlip'te Türk-Rus çatışması ve Karadeniz Ekonomik İşbirliği denkleminde Donbass Krizi çözüm önerisi

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
İdlip'te Türk-Rus çatışması ve Karadeniz Ekonomik İşbirliği denkleminde Donbass Krizi çözüm önerisi
10-04-2021

Ankara ve Moskova'nın İdlip'te denetim mutabakatına rağmen anlaşmazlık sürecini aşma çabaları her seferinde yeni bir çözümsüzlük potansiyeline sahip. 

Ancak bölgede tek kriz noktası İdlip değil. ABD'nin silahlandırdığı PKK terör örgütü Suriye şubesi YPG güçlerinin kontrol altında tuttukları yerleşim birimleri de İdlib’i aratmıyor. 

PKK/YPG terör örgütü üsleri ile Suriye’de, ABD askeri unsurları iç içe. Uzun süredir Afganistan, Irak ve Suriye’de savaşan ABD askerleri kolaylıkla kamufle olabiliyor, halk arasına karışıyor veya PKK/YPG terör örgütü mensupları gibi hareket ederek Suriye, Rusya ve Türkiye askeri birliklerinin bulunduğu mıntıkalara sızabiliyorlar. 

PKK/YPG kamuflajlı ABD'li özel güvenlik şirketi Blackwater’ın paralı askerleri ile ABD özel kuvvetlerinin ortak operasyon kapsamında Zeytin Dalı Harekât bölgesinde askerlerimize saldırdıkları biliniyor. Şehit düşen askerlerimizin kanı yerde kalmayacaktır. 

Bu nedenle ABD’li silah şirketlerinin yönlendirdiği Pentagon’un silahlandırdığı ayrılıkçı terörist Kürt unsurları, sadece Türk Silahlı Kuvvetleri'ni değil, Şam yönetimi ve Suriye'deki Rus ordusu açısından tehdit algısının sebebi. 

Ukrayna, ABD ile İngiltere'nin kıskacında…

ABD ve Birleşik Krallık yani sığır çobanları ile uzun bacaklı sarı çıyanlar koalisyonu, Ukrayna'yı ahtapot gibi sarmış. Bir taraftan NATO, diğer taraftan Londra ve Wall Street bankerleri Ukrayna'yı suyu sıkılmış limona döndürme hususunda oldukça kararlı.

Sanırım Ukrayna’da her şey satılık. Limanları satıyorlar, çocuklarını satıyorlar. Kiev yönetimi, Rusya düşmanlığını pazarlayan geçim ekonomisi stratejisi izliyor ama korkarım ki yakın zamanda nafakası ödenmeyen eş pozisyonuna düşebilir. 

Ukrayna ve NATO İlişkisi nasıl başladı?

Ukrayna ve NATO arasındaki diyalog ve işbirliği, Soğuk Savaş'ın sona ermesinden sonra bağımsızlığını ilan eden Ukrayna'nın, Kuzey Atlantik İşbirliği Konseyi'ne (1991) ve Barış için Ortaklık programına (1994) katılmasıyla başladı.  

İlişkiler, işbirliğini ilerletmek için NATO-Ukrayna Komisyonu'nu (NUC) kuran 1997 Ayırt Edici Bir Ortaklık Tüzüğünün imzalanmasıyla güçlendirildi.

İşbirliği zaman içinde derinleşti ve Ukrayna'nın NATO önderliğindeki operasyonlara ve misyonlara aktif olarak katkıda bulunmasıyla halen sürdürülüyor.  

Moskova’nın nüfuz alanından çıkmasına yönelik güvenlik ve savunma sektöründeki kapsamlı reform ve kendini savunma yeteneğini güçlendirmesi adı altında NATO desteği mevcut. 

Rusya-Ukrayna çatışmasına yanıt olarak NATO, Ukrayna'da yetenek geliştirme ve kapasite geliştirme konusundaki desteğini pekiştirmek kapsamında yasadışı ilan ettikleri Rusya'nın Kırım'ı ilhakını eleştirdiği gibi Rusları Ukrayna'nın doğusunda ve Karadeniz bölgesindeki istikrarı bozucu ve saldırgan faaliyetlerde bulunmakla suçluyor. NATO, işte tüm bunları bahane ederek Karadeniz'deki varlığını artırdı ve Ukrayna ve Gürcistan ile denizcilik işbirliğini hızlandırdı.

Temmuz 2016'da Varşova'da düzenlenen NATO Zirvesi'nden bu yana, NATO'nun Ukrayna'ya yönelik pratik desteği, Ukrayna için Kapsamlı Yardım Paketinde yer almakta. 

Haziran 2017'de Ukrayna Parlamentosu, NATO üyeliğini stratejik bir dış politika ve güvenlik politikası hedefi olarak eski durumuna getiren bir yasayı kabul etti. 2019 yılında, Ukrayna Anayasasında ilgili bir değişiklik yürürlüğe girdi.

12 Haziran 2020'den bu yana Ukrayna, NATO operasyonlarına ve diğer İttifak hedeflerine, özellikle önemli katkılarda bulunan altı ülkeden biri pozisyonunda. 

NATO’nun Ukrayna politikası…

Rusya-Ukrayna çatışmasının en başından itibaren NATO, Ukrayna'nın egemenliğini ve uluslararası kabul görmüş sınırları içindeki toprak bütünlüğünü destekleyen bir tutum benimsedi. Müttefikler, Mart 2014'te Rusya'nın Kırım'ı yasadışı ve gayri meşru ilhak ettiğini söyleyerek şiddetle kınadılar ve tanımadılar. Rusya'nın, askeri müdahalesi ve militanlara verdiği destek nedeniyle doğu Ukrayna'yı kasıtlı olarak istikrarsızlaştırdığını söylediler. Müttefikler, siyasi ve askeri iletişim kanallarını açık bırakarak Rusya ile tüm pratik sivil ve askeri işbirliğini askıya aldılar. 

Kriz boyunca, Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne, siyasi bağımsızlığına ve güvenliğine yönelik doğrudan tehditler karşısında NATO-Ukrayna Komisyonu'nda düzenli istişareler bulunuldu. Ukrayna'ya verdiği siyasi desteğe paralel olarak NATO, Ukrayna'ya olan pratik yardımını önemli ölçüde artırdı denilebilir. Rusya'nın Kırım'ı ilhakının ardından NATO dışişleri bakanları Ukrayna'nın kendi güvenliğini sağlama yeteneğini artıracak önlemler üzerinde anlaştılar.  

Rusya'nın Ukrayna'ya dönük eylemlerine karşı, NATO-Ukrayna Hibrit Savaşla Mücadele Platformu, Temmuz 2016'da Varşova Zirvesi'nde kuruldu. NATO, 2012 yılında Ukrayna Savunma Bakanı'nın talebi üzerine Ukrayna ile Savunma Eğitimi Geliştirme Programı (DEEP) geliştirdi. Askeri eğitim ve mesleki eğitim sistemlerini iyileştirmeyi ve yeniden yapılandırmayı amaçlayan program, NATO'nun herhangi bir ortak ülkesi ile türünün en büyüğü.

NATO’nun kuruluş yıldönümü aynı zamanda Rusya ve Ukrayna arasında son dönemde gerilimin yaşandığı bir döneme denk geliyor…

Ukrayna'nın doğusundaki Donbass bölgesinde son zamanlarda şiddet olaylarında yaşanan ani artışlar nedeni ile NATO, Ukrayna’nın doğusunda Rusya’nın askeri varlığını artırmasından endişe duyduğunu gizlemiyor.  

Bu nedenle özellikle NATO içindeki ABD - İngiltere fraksiyonu Rusya’ya karşı NATO operasyonuna çalışıyor. Tatbikatlar birbirini imzalıyor. Mesela NATO’nun mayın görev grubu 10 Mart’ta Odessa limanındaydı. 

Ukrayna donanması Karadeniz’de NATO’nun 2 numaralı mayın karşı tedbirleri deniz görev grubu “SNMCMG2” ile “PASSEX” tipi tatbikat gerçekleştirdi.

Tatbikatın amacı, Ukrayna, Türkiye, Romanya ve İspanya donanma gemileri mürettebatı arasındaki etkileşim üzerinde çalışmaktı. Gemi mürettebatları arasında mayın tedbirleri eğitimi, hareket halindeyken yük aktarımı, düşman hava saldırılarını püskürtme, denizde muharebe çalışmaları yürütüldü.

Sonra ABD Avrupa Kuvvetleri (EUCOM), Rus ordu birliklerinin manevraları nedeniyle askerlerini maksimum teyakkuza geçirdi. Ayrıca Ukrayna-İngiltere’nin ‘Cossack mace - 2021’ komuta ve personel tatbikatına, aralarında beş NATO üyesi ülkenin temsilcilerinin de yer aldığı binden fazla asker katılacak. 

Tatbikatın operasyonel-stratejik arka planı, Ukrayna’nın çevresindeki askeri ve siyasi durumun gelişimine ilişkin olasılıkları göz önünde bulunduruyor. Tatbikat senaryosuna göre, çokuluslu tugayın karargâh ve birimleri, saldırgan ülkenin silahlı kuvvetlerinin büyük ölçekli saldırısını püskürtme görevini yerine getirecek. 

Ukrayna silahlı kuvvetlerinin önümüzdeki aylarda NATO ile ortak tatbikatlara başlaması planlanıyor. Ukrayna askeri istihbaratı Rusya'yı, ayrılıkçıların kontrolündeki doğu bölgeleri Donetsk ve Lugansk'da "askeri varlığını genişletmeye" hazırlamakla suçluyor. 

Kremlin, Ukrayna’ya NATO birliklerinin konuşlanmasının Rusya’nın sınırları yakınlarında gerilimi daha da tırmandıracağı ve bunun Moskova’yı kendi güvenliğini sağlamak üzere takviye önlem almaya zorlayacağını bildirdi. 

Türkiye, NATO Müttefiki ve NATO konseptine göre hareket eder mi?

Türkiye, NATO Müttefikleri içinde savaş kabiliyeti yüksek bir üye. Müttefikleri hiçbir zaman yüzüstü bırakmadı. Ancak Cumhuriyet tarihi boyunca ve soğuk savaş yıllarında Rusya (SSCB) ile çatışmamaya özen gösterdi. 

NATO’nun amacı politik ve askeri vasıtalarla üye ülkelerin özgürlüğünü ve güvenliğini temin etmek. POLİTİK - NATO demokratik değerleri desteklemekte ve üyelerine sorunları çözmek, güven oluşturmak, uzun vadede çatışmaları önlemek için savunma ve güvenlikle ilgili danışma ve iş birliği sunuyor. 

ASKERİ NATO ihtilafların barışçıl yollarla çözülmesini sağlıyor. Diplomatik girişimlerin başarısız olması halinde, kriz yönetimi operasyonu düzenlemek için askeri gücünü kullanıyor. 

Bu operasyonlar, NATO’nun kuruluş antlaşmasının toplu savunma/Washington Antlașması’nın 5. Maddesine dayanarak veya Birleşmiş Devletler emri altında tek bașına yahut diğer ülkeler ve uluslararası kuruluşlarla iș birliği halinde gerçekleştirilir.

NATO uzun süredir Ukrayna'yı savaşa hazırlıyor. Balkanlarda  askeri yığınak yaptığı malum. Hatta Yunanistan - Türkiye sınırında Karaağaç bölgesinde binlerce ABD askeri, bu amaçla konuşlandırıldı. 

Savaş çıktığında Bulgaristan ve Romanya’da bulunan askeri üslere intikal etmeleri planlandı. 

Bu açıdan bakıldığında, 1952'den beri NATO üyesi olan Türkiye’nin yarı NATO üyesi Ukrayna ile Rusya arasında patlak verebilecek topyekûn bir savaşta, müttefiklerin safında yer alması mümkün. 

Ancak Ankara, bu savaşa katılma kararını ve çağrısını görmemezlikten gelebilir. İşte bunu, Moskova yönetiminin İdlip üzerinden Türkiye’yi köşeye sıkıştırma, ablukaya alma ve Türk askeri birliklerinin kontrol merkezlerini boşaltmaya zorlamasından vazgeçmesi sağlayacaktır. 

Rusya'nın NATO ile savaşını küresel cepheye yayma çılgınlığı durumunda Suriye üzerinden Doğu Akdenizi yangın yerine çevirmesi söz konusu olabilir.

Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasında “KEİ” çerçevesinde arabululucuk yapabilir…

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü “KEİ”, Kurucu Üyeleri: Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Gürcistan, Moldova, Rusya Federasyonu, Ukrayna, Bulgaristan, Romanya. Diğer Üyeler: Arnavutluk, Sırbistan, Yunanistan

KEİ üyesi ülkelerin potansiyellerinden, coğrafi yakınlıklarından, ekonomilerinin birbirlerini tamamlayıcı özelliklerinden yararlanarak aralarındaki ikili ve çok taraflı ekonomik, teknolojik ve sosyal ilişkilerini çeşitlendirmeleri ve daha da geliştirmeleri, böylelikle Karadeniz havzasının bir barış, istikrar ve refah bölgesi olmasını amaçlıyor. Bu amaca ulaşmak için seçilen araç ise üye ülkeler arasında ekonomik işbirliğidir. 

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü’nün (KEİ) kuruluş düşüncesinin temelinde 1980’lerde eski Sovyetler Birliği’nin gıda ve tüketim mallarına ve ülkemizin de enerjiye olan ihtiyacının karşılanması çerçevesinde bir işbirliği kurulması fikri  var. 

 Bu fikir, Romanya ve Bulgaristan’ın da katılması ile bölgesel bir işbirliği zemininde olgunlaşmaya başlamıştır. Başlangıçta, amaç olarak bir serbest ticaret bölgesi oluşturma fikri ön plana çıksa da, daha sonra hedefin ekonomik işbirliği çerçevesinde değerlendirilmesi kararlaştırılmıştır.

KEİ bünyesinde, ticaret ve ekonomi, ulaştırma, enerji, haberleşme, bilim ve teknoloji başta olmak üzere çeşitli konularla ilgili 18 adet çalışma grubu yardımcı organlar olarak faaliyet göstermektedir. 

Dışişleri Bakanları Konseyi’nin kararı ile kurulan ve KEİ çerçevesinde gelişen işbirliğinin temelini oluşturan Çalışma Grupları, Konseye faaliyetleri hakkında raporlar sunmakta ve tavsiyelerde bulunabilmektedirler. Bir projenin, anlaşmanın veya herhangi bir işbirliği girişiminin ilk etapta tartışıldığı organ olan Çalışma Grupları, uzmanlar düzeyinde toplanmaktadır.

KEİ’nin tek karar organı, yılda iki defa toplanan ve oydaşma ile karar alan “Dışişleri Bakanları Konseyi”dir. Üye ülkelerin Dışişleri Bakanlarını temsil eden ve onlar adına hareket eden Yüksek Düzeyli Memurlar Komitesinin ise temel görevi, Konseyin aldığı karar ve tavsiyelerin uygulanmasını sağlamak ve Konseye tavsiyelerde bulunmaktır.

Dolayısı ile Türkiye, KEİ çerçevesinde Ukrayna ile Rusya’yı buluşturma ve anlaştırma gücüne uluslararası boyutta sahiptir. 

İngilizler, Ukrayna’da kesin çözümde Türkleri yanında görmek istiyor…

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace’ın davetlisi olarak Londra’ya resmî ziyaret gerçekleştirdi.

Bakan Akar, Atlı Muhafızlar binasına varışında İngiliz mevkidaşı Wallace tarafından törenle karşılandı.

Ziyaret sırasında gerçekleşen görüşmelerin yanı sıra Prince of Wales uçak gemisi ve Özel Kuvvetler ziyaret edilmiş, imkân ve kabiliyetler hakkında bilgi alınmış.

Başta NATO, Afganistan, Doğu Akdeniz ve Karadeniz’deki gelişmeler olmak üzere ikili ve bölgesel birçok konuda karşılıklı bilgi ve görüş alışverişinde bulunulmuştur. 

Bugüne dönelim…

Montrö Boğazlar Sözleşmesi, sadece Türkiye'yi ve çıkarlarını koruyan bir anlaşma değil. Anlaşmanın en büyük tarafı Rusya'nın Karadeniz’deki haklarının da güvence altına alınmasını sağlıyor. Anlaşmanın Türkiye tarafından tek taraflı iptali, Rusya'nın çıkarlarına zarar vereceği gibi öngörülemez sonuçlar doğurabilir. 

Rusya açısından Montrö Boğazlar Sözleşmesi en önemli kısmı, başta ABD olmak üzere Karadeniz’e sınırı olmayan ülkelere ait yabancı savaş gemilerinin Karadeniz’de tabi olduğu kısıtlamalar. 

Karadeniz’de en büyük askeri donanmalara sahip olan Rusya, Soğuk Savaş döneminden sonra, göreceli olarak zayıf durumda olsada Montrö düzenlemeleri sayesinde başta ABD olmak üzere diğer NATO üyesi ülkelerin savaş gemileri  şimdiye kadar Karadeniz’de Ruslar için tehlike arz etmedi. 

Kiev - Moskova anlaşmazlığı Karadeniz’de dengeleri değiştirebilecek uluslararası kapmlaşmaya doğru gidiyor. Ruslar, Türklerden emin olmak için İdlip tartışmalarını buzdolabına koyabilir.  İlk adım, Ruslardan gelmeli. 

Görünen manzara şu; Rusya, Türkiye’yi Suriye’de, Türkiye Rusya’yı Ukrayna’da köşeye sıkıştırıyor! 

Rusların Ukrayna'yı kontrol altına almalarının yolu Ankara ile iyi ilişkiler kurmalarından geçiyor.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Twitter'da takip edin: @oc32oc39 , @dikgazete

Seçilmiş Kaynakça

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-43372724 

https://www.mfa.gov.tr/karadeniz-ekonomik-isbirligi-orgutu-_kei_.tr.mfa

https://www.nato.int/nato-welcome/index_tr.html#members

https://www.nato.int/cps/en/natohq/news_182947.htm

https://www.nato.int/cps/en/natolive/topics_37750.htm

https://www.dikgazete.com/putin-ukrayna-ile-ilgili-yillar-once-uyarmisti-makale,3484.html

https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-56573368

https://www.amerikaninsesi.com/a/natonun-kurulusunun-72nci-y%C4%B1ldonumunde-muttefik-ulkelerden-mesaj/5840342.htm

https://tr.sputniknews.com/avrupa/202103161044041475-ukrayna-donanmasi-karadenizde-nato-gemileriyle-tatbikat-yapti/

https://www.rudaw.net/turkish/middleeast/turkey/050420214

https://haberrus.ru/headline/2021/04/05/rusya-ukrayna-gerilimi-akp-bu-kumpasin-neresinde.html

https://tr.sputniknews.com/abd/202104021044181465-abd-rusya-yuzunden-avrupadaki-birliklerini-maksimum-teyakkuza-gecirdi/

https://haberrus.ru/politics/2021/04/04/montro-anlasmasi-ruslar-icin-ne-ifade-ediyor.html

https://www.amerikaninsesi.com/a/rusya-ukrayna-sinirina-asker-mi-yigiyor-/5838137.html

https://tr.sputniknews.com/savunma/202104041044188666-ukrayna-ingiltere-cossack-mace-2021-tatbikatina-binden-fazla-asker-katilacak/

https://www.msb.gov.tr/SlaytHaber/942021-23465

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
İrem 4 yıl önce
savaş sözcüğünden iğreniyorum
Carlos 4 yıl önce
Ruslarla kolay anlaşabiliriz, ruslardan doğalgaz, nataşa alıyoruz. domates biber satıyoruz
Tarla bitkileri ziraat mühendisi 4 yıl önce
bırakın birbirlerini yesinler