Haniye suikastinde hedef Türkiye'nin Filistin’de garantör olmasını engellemek!

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
Haniye suikastinde hedef Türkiye'nin Filistin’de garantör olmasını engellemek!
01-08-2024

Haniye suikastinde hedef Türkiye'nin Filistin’de garantör olmasını engellemek!

Hamas’ın siyasi lideri İsmail Haniye, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın parlamento önündeki yemin törenine katılmak üzere Tahran'da bulunuyordu. İsmail Haniye, Devrim Muhafızlarına ait kaldığı misafirhanede nereden nasıl fırlatıldığı bir türlü belirlenemeyen füzeyle öldürüldü.

Daha önce oğullarını, torunlarını, kardeşlerini İsrail’in düzenlediği hava saldırılarında kaybeden İsmail Haniye’nin başkanı olduğu Hamas, yangından mal kaçırırcasına, İran’ın başkenti Tahran’da düzenlenen bir saldırıda hayatını kaybettiğini, saldırının Siyonist katil İsrail tarafından düzenlendiğini açıkladı.

İran'dan büyüklere masallar serisi!..

Bırakın ülkesinde konuk ettiği İsmail Haniye’yi, kendi Cumhurbaşkanını korumaktan aciz İran, saldırının "İran'ın içinden değil, ülkeden ülkeye fırlatılan bir füzeyle gerçekleştirildiği” masalına inanmamızı bekliyor.

Saatler içinde füzenin Basra körfezinde bir denizaltıdan veya Irak hava sahasını kullanan İsrail savaş uçaklarından fırlatıldığı gibi farklı senaryolar, servis edildi. Artık hangisine inanmanız gerekiyorsa tercih sizin.

Haniye Suikastı İsrail’in boyunu aşar!..

Mevcut Siyonist katil İsrail rejiminin gözünü kırpmadan sivil hedeflere nasıl saldırdığını, binlerce masum insanı nasıl katlettiğini bilmeyen yok.  Ancak neredeyse bir yılını dolduracak Gazze savaşında tükenme noktasına gelen İsrail hükümetinin, Hamas ile barış masasına oturtulmak için her yolu denediği bir ortamda böylesine aptalca bir işe kalkışacağını sanmıyorum.

Nitekim emekli CIA istihbarat görevlisi ve Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Larry Johnson, Tahran'da gerçekleştirilen İsmail Haniye suikastının "açıkça ABD ve Birleşik Krallık'ın desteği ve ön bilgisi" altında gerçekleştiğini belirtiyor. Muhtemelen daha fazlasını söylemeye dili varmıyor. Aksi takdirde başına neler gelebileceğinin farkında.

İsrail, İsmail Haniye için “iyi ki öldü” diyor ama bir türlü “biz öldürdük” demiyor!..

Beyrut’ta Hizbullah merkezine hava saldırısı gerçekleştiren Siyonist katil Netanyahu, böylesine büyük bir siyasi cinayeti kendi seçmenlerine zafer gibi takdim etmek fırsatını neden kaçırsın? Ama İsrailli yetkililer, nedense İsmail Haniye suikastına balıklama atlamadı.

İsrail hükümeti, İsrail'in Hizbullah'ın üst düzey yöneticilerinden “Hacı Muhsin” lakablı Fuad Şukar'ı öldürülmesindeki rolünü kabullenmesine rağmen Haniye’nin öldürülmesine ilişkin açıklama yapmadı.

Katil Netanyahu ise Haniye'nin öldürülmesiyle ilgili resmi açıklama yapmazken, Hizbullah'ın üst düzey komutanlarından Fuad Şükrü'yü Salı günü Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta düzenledikleri hava saldırısında öldürdüklerini söyledi.

Alçak suikastın İsrail tarafından düzenlenmiş olabileceği kanaatinin bilinçaltında İsrail’in kirli geçmişinin izleri var. İsrail, şimdiye kadar yüzlerce suikast düzenledi.

Ayrıca İsrailli yetkililer, 7 Ekim'de Hamas'ın düzenlediği ve 1.200 kişinin öldüğü, 251 kişinin ise rehin alındığı saldırının ardından Haniye ve diğer Hamas liderlerini öldüreceklerini söylemişlerdi. Ama tüm bunlar, suikastı İsrail'in yaptığı anlamına gelmez.

Hamas liderinin öldürülmesinin siyasi ve askeri sonuçları neler olabilir?..

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, İsmail Haniye'nin öldürülmesinin, bölgedeki etkisi üzerine “spekülasyon” yapılmaması gerektiğini belirtmesi önemli. Suikastın etkisini en aza indirgemek istediklerini gösteriyor.

ABD ve İngiltere savaş gemilerinin Akdeniz'e doğru ilerlediğine dair haberler de geliyor. ABD gemilerinde acil müdahale amaçlı Deniz Piyadeleri Seferi Birimi bulunuyor.

ABD neden telaşlandı?

Siyonist katil İsrail ordusu, Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta hava saldırısı düzenledi. Hizbullah'ın 2 numaralı ismi olduğu iddia edilen, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın kıdemli danışmanı, Hizbullah'ın üst düzey askeri konseyi üyesi, Fuad Şükür hedef alındı.

ABD tarafından Fuad Şükür, 1983'te Beyrut'taki ABD Deniz Piyadeleri kışlasının bombalanmasında rolü olduğu iddiasıyla başına ödül koyulanların arasındaydı. İsrail'in üst düzey bir Hizbullah komutanına suikast girişiminde bulunma kararı, Lübnan'da daha geniş bir çatışmayı tetiklemek için hesaplanmıştır.

İsrail, Beyrut'taki saldırısını meşrulaştırmak için Cumartesi günü işgal altındaki Golan Tepeleri'nde Dürzi toplumundan 12 çocuğun füze saldırısında öldürülmesini gerekçe gösterdi. İsrail'in bu konudaki Hizbullah'a yönelik tüm kışkırtıcı ve asılsız suçlamalarına rağmen, Hizbullah, Dürzilere yönelik füze saldırısının sorumluluğunu kesin bir şekilde reddetmişti.

İsmail Haniye/Fuat Şükür’ün nesnesi olduğu her iki cinayet/suikast sadece Gazze'de bir ateşkes anlaşması olasılığını sabote etmekle kalmıyor, aynı zamanda Washington tarafından desteklenen Siyonist rejimin soykırım savaşını bölge çapında bir çatışmaya dönüştürmeye kararlı olduğunu da açıkça ortaya koyuyor gibi görünse de bir başka güç, arı kovanına çomak sokarak, küresel çetenin planlarını alt üst ediyor.

İlk bakışta bu alçak suikastın amacının dünyanın hiçbir yerinde Filistinli gruplar için güvenli bir yer olmadığını ve Gazze'deki durumun hem Gazze halkı hem de işgale karşı çıkan diğer ülkeler için güvenli olmadığını göstermek olduğu söylenebilir.

“Ortadoğu Nato’su” başlamadan bitti!..

Uzun süredir tartışılan, Ortadoğu'da bölgesel güvenliği "yönetme" işlevini üstlenebilecek ve gelecekte Kuzey Atlantik İttifakı'nın (NATO) “bölgesel yansıması” haline gelebilecek bir yapının oluşturulması fikri, son saldırılarla birlikte tarihin tozlu rafına çoktan kaldırıldı.

Asıl amacı ABD emperyalizminin küresel çıkarlarını bölgesel ölçekte korumakla birlikte Siyonist İsrail rejimimin güvenliğini sağlamak olan Ortadoğu NATO'su projesi ölü doğum yaptı. Orta Doğu devletleri için kilit bir güvenlik ihracatçısı olmayı sürdürmek isteyen Washington, özellikle Arap ülkelerini bir çuvalda toplamak istiyordu.

“Ortadoğu NATO’SU”nun asıl hedefi Türkiye!..

Ortadoğu NATO’SU”nun asıl hedefi, Washington'un kilit müttefikleri arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi kapsamında sözde bölgesel “barışın mikseri” gibi gösterilen İran tehlikesi olmadığı o kadar belli ki!

Bu sığır çobanlarının ağızlarından çıkaramadıkları bakla, yükselen güç Türkiye’nin çevrelenmesi, kuşatılması. Aparatları da her zamanki gibi hazır. İran'ın bölgesel düşmanlarla doğrudan çatışmaya hazır olduğuna dair aslı astarı olmayan beyanları, Ortadoğu Natosu’nun varlık nedeni siyasetlerini meşrulaştırmak için kullanılıyordu.

Haniye, ölümüyle de mefkureye hizmet ediyor!..

-Hamas Lideri İsmail Heniyye ve korumasının naaşları

Haniye suikasti, bölgesel dinamiklerde karmaşık ve öngörülemeyen değişikliklere yol açabilir, bu da ABD ve İngiltere'nin stratejik hesaplamalarını yeniden değerlendirmelerini gerektirecektir. Hamas liderinin ölümü, Gazze ve Batı Şeria'daki olmayan istikrarı daha da bozmuş, içinden çıkılamayan derin bir bataklığa dönüştürmüştür.

Bölgede ve Arap nüfusun yoğun yaşadığı Avrupa ülkelerinde şiddet olayları artacaktır. Bu durum, ABD ve İngiltere'nin bölgedeki güvenlik çıkarlarını olumsuz etkileyecektir. Hamas'ın zayıflamasının, İsrail ile Filistinliler arasındaki barış görüşmelerini zora sokacağını söylemek için müneccim olmak gerekmez.

ABD ve İngiltere, iki devletli bir çözümü desteklediğinden, bu tür bir gelişme, onların diplomatik çabalarının deyim yerindeyse içine etmiştir. Gordion’daki kör düğümden daha da beter olmuştur. Çünkü hiçbir küresel güç, Orta Doğu'daki gerilimin daha da tırmanmasından kazançlı çıkmaz!

Türkiye ile iyi ilişkileri bulunan Hamas siyasi liderinin misafir bulunduğu İran'da öldürülmesinin Türkiye açısından ne gibi olumsuz etkileri olabilir” biraz da bu soru üzerinde duralım.

Bölgesel ilişkilerde gerilim zaten olmazsa olmazlar arasında. Türkiye'nin Hamas ile olan ilişkileri, diğer bölgesel aktörlerle olan diplomatik ilişkiler bu suikastten etkilenecektir. Türkiye'nin İsrail ve Batı ülkeleriyle olan ilişkileri eskisi gibi olmayacaktır.

Hamas'ın bir liderinin öldürülmesi, İsrail ile Türkiye arasındaki mevcut gerginlikleri artıracağı gibi Batı ülkelerinin tepkisini çekecektir. Türkiye'deki kamuoyu, özellikle Hamas'a sempati duyan kesimler, “gerekirse İsrail'e gireriz” diyen Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan ve   hükümeti üzerinde baskı oluşturacaktır.

Bölgede artan gerilim, Türkiye'nin güvenlik sorunlarını artırabilir. Özellikle sınır güvenliği ve terör tehditleri konularında hassasiyetin daha da artabileceği bir sürece girildiği söylenebilir.

Haniye, şehadeti ile Türkiye'nin destek verdiği Filistin davasında yeni bir sürecin başlamasını sağlamıştır. O ve diğer dava arkadaşlarının şehadeti, çağdaş Nemrutların sonunu getirecektir.

Haniye suikasti ile Ortadoğu’yu; hangi kadim güç, hangi derin akıl yaktı?

Ortadoğu Nato’su”nu kim gömdü?

Bu sorular üzerinde iyi düşünmek gerekir. Hiç şüphesiz İran’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen bu terör olayından sonra, bölgede hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.

İsmail Haniye, şehadeti ile şu mesajı vermiştir:

Kürşad'ın narasıyla indik Tanrı Dağından

Ruhumuzu kandırdık Orhun'un kaynağından

Bu kaynaktan içenin yürekleri tunç olur

Türk'e kefen biçenin ölümü korkunç olur"

Biliyorum, “bu kafayı yemiş, saçmalıyor” diyeceksiniz. Olsun, tarihe not düşeyim, yeter.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

омюр челикдёнмез, Дикгазете

Seçilmiş Kaynakça

https://www.bbc.com/turkce/articles/cxe28pl6xego

https://www.jpost.com/breaking-news/article-812649

https://tass.ru/mezhdunarodnaya-panorama/21494905

https://turkish.aawsat.com/arap-dünyasi/5045853-heniyyenin-tahranda-

https://www.wsws.org/en/articles/2024/07/31/bdgs-j31.html

https://www.salom.com.tr/haber/134184/hamas-siyasi-buro-sefi-ismail-haniye-tahranda-olduruldu

https://www.israeltoday.co.il/read/hamas-leader-ismail-haniyeh-killed-in-tehran/

https://tr.euronews.com/2024/07/31/hamas-lideri-haniyenin-oldurulmesinin-ardindan-irandan-israile-sert-uyari

https://russiancouncil.ru/analytics-and-comments/analytics/dlya-osoboy-natobnosti-est-li-budushchee-u-kollektivnoy-oborony-na-blizhnem-vostoke/

https://sputnikglobe.com/20240731/blatant-assassination-of-haniyeh-may-have-been-crossing-a-red-line--ex-cia-officer-1119576337.html

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Gazanfer Şahin 4 ay önce
İsmail Haniye, şehadeti ile şu mesajı vermiştir:

Kürşad'ın narasıyla indik Tanrı Dağından

Ruhumuzu kandırdık Orhun'un kaynağından

Bu kaynaktan içenin yürekleri tunç olur

Türk'e kefen biçenin ölümü korkunç olur"

MEFKUREMİZE İNANMAYANLAR KENDİNİ SORGULASIN!