Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Türk-Rus ilişkilerinde son durum!

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Türk-Rus ilişkilerinde son durum!
30-05-2023

Türkiye asrın felaketinden sonra asrın seçimini yaşadı. Dünya başkentlerinde analitik çözümleme yapan veya öngörüde bulunan ne kadar uzman varsa deyim yerindeyse resmen şapa oturdu. Hiçbir kriter işe yaramadı. Türkiye'de siyasetin matematik olmadığı bir kez anlaşıldı. Trafoya kedi kaçmadı ama “İyi saatte olsunlar” iş başındaydı.

Cumhuriyeti'nin 100. Kuruluş yıldönümünde Kalpaklı Mustafa Kemal posteri…

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunun ardından resmi olmayan sonuçlara göre Türkiye'nin 13. Cumhurbaşkanlığına Recep Tayyip Erdoğan'ın seçildiği belirginleşince Erdoğan'ın balkon konuşması yapacağı Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, Mustafa Kemal Atatürk'ün kalpaklı posteri asılması yeni dönemin önemli bir parametresi.

Erdoğan'ın seçim zaferi konuşmasını gelenekselleştiği şekilde AK Parti genel merkezindeki balkondan değil de Külliye’den yapmasının ikonik bir anlamı var mı?

Cihanşumül Kadim Türk Devleti'nin Ankara'dan Beştepe'den verdiği mesajın nasıl anlaşıldığını veya hükümet tarafından yeni kadrolarla nasıl uygulanacağını ileriki günlerde göreceğiz.

Adam kazandı!..

Hatırlarsanız Cumhuriyet Halk Partisi’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, 2018’deki seçim gecesinde ortadan kaybolup “Adam kazandı diye sosyal medyadan mesaj paylaşmıştı.

Muhtemelen onun bu paylaşımı, AK Partililerin dikkatini çekmiş olmalı ki; seçim afişlerinde “Doğru zaman Doğru adam" sloganını kullandılar.

Arap medyasında Erdoğan için 'Yüzüklerin Efendisi'nden yapılan anoloj ile 'Seçimlerin Efendisi' denilmiş.

Rizeli Ahmet ve Tenzile Erdoğan çiftinin beş çocuğundan biri olan Recep Tayyip Erdoğan, beğenin veya beğenmeyin “seçim kaybetmeyen politikacı” olarak Türk Siyasi tarihine ismini silinmez altın harflerle yazdırdı.

Bu ne Kurtuluş Savaşı'nın kudretli albayı İsmet İnönü ne barajlar kralı Süleyman Demirel ne ekonomin sihirbazı Turgut Özal ne de Prof. Dr. Necmettin Erbakan'a nasip olmayan bir başarı.

Erdoğan; Anayasaya göre son kez aday oldu. Hayat pahalılığı ve depremin yıkıcı etkisi hatta bazı yabancı başkentlerin aleni karşı çıkışlarına rağmen Türk halkı, sandıkta onu bir kez daha Cumhurbaşkanı görmek istediğini  tüm dünya kamuoyuna gösterdi.

Başta Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin olmak üzere birçok ülkenin lideri, Cumhurbaşkanı Seçimi'nin ikinci turundaki başarısından dolayı Recep Tayyip Erdoğan'ı tebrik etti. Rus turistler, görevdeki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın seçimleri yeniden kazanmasının ardından kitlesel olarak Türkiye'den tur satın almaya başladı.

“Piro” oldu “Ziro”!..

“Piro” kelimesi Aleviliktekurucu ve lider” anlamlarında kullanılır. Alevilikte bir kişiye saygı duyulduğunu göstermek için piro kelimesi tercih edilir. Piro, bir işin ehli olan yani o işin 'piri' olarak görülen kişilere hitap etmek için kullanılır. Piro kelimesi kullanılan kişiye karşı saygı içerir..

Muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı 'Piro' Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaşına rağmen oldukça iyi performansı vardı. Partisinin tüm imkanlarını seferber etti. Topluma uzlaşı kültürünün mümkünlüğü modelini sundu. Aşırı milliyetçi etnik tabana dayalı farklı siyasi partileri kucaklamasını bildi. 

Ancak kendisine danışmanlık hizmeti veren her kim veya kimselerse baştan beri yanlış yönlendirdi. Seccadeye basma talihsizliği baştan bir faciaydı. Kıdemli ittifak ortağı Meral Akşener'in masaya gel-gitleri, seçmen güvenini sarstı.

Toplamda yüzde bir oy potansiyeli bulunmayan partilere Londra, Washington bağlantılarının yüzü suyu hürmetine, bol kepçe milletvekilliği dağıtılması CHP’li seçmenleri kızdırdı. Sonuçta Kılıçdaroğlu, yüzdü yüzdü ama kuyruğuna gelemedi.

Şimdi onu ve partisini zor bir süreç bekliyor. Parti kurultayları, hizipler arası çekişmeler, genel başkanlık yarışında kendisini göstermek isteyen adayların yeri göğü inleten peşrevleri, ülkenin gündeminden eksilmeyecek.

Ruslar seçim sonucuna sevindi mi?

En azından bir sürprizle karşılaşmadılar. Ruslar, Erdoğan'abizim adam” gözüyle bakmıyor. Ama “bildiğimiz adam” gözüyle bakıyor denilebilir. Kremlin yönetimi Ankara ile ilişkilerinde tamamıyla reelpolitik bir strateji izliyor. Hayalperest veya siyasi romantik değiller.

Rus medyasında Erdoğan'a çok güvenmenin hata olabileceği yazılıp çiziliyor. Bu kapsamda Türkiye'nin, Ukrayna'nın savaşa hazırlanmasında büyük rol oynadığı, Batı bölgesindeki en büyük liman kenti İzmir'de, NATO temelinde, JMD/CBO yani Özel Askeri Operasyon'un başlamasından bir yıldan fazla bir süre önce Ukraynalı subaylar, lojistik ve hava keşifleri konularında eğitildi. O nedenle, “Erdoğan'ın bizim adamımız olduğu yanılsamasını yaratmayalım düşüncesindeler.

Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ı Rusya'nın seçimlere müdahale etmesine izin vermekle suçlarken, Erdoğan'ın seçimlere asıl müdahale eden ülkelerin ABD, İngiltere, Almanya olduğunu söylemesi hiç şüphesiz Rusya'da sevinçle karşılandı. Ancak Ruslar, bu açıklamalarla yetinme niyetinde olmadıklarını gizlemiyor.

F- 16 krizi kapıda!..

ABD yönetimi, Batılı müttefiklerine aralarında Amerikan yapımı F-16’ların da bulunduğu ileri savaş uçaklarının Ukrayna’ya vermesine müsaade edeceğini duyurdu.

Bu açıklamanın ardından F-16 çok amaçlı savaş uçaklarının Ukrayna'ya teslimatı konusunda NATO müttefikleri, örtülü bir mutabakata varmış görünüyor. Ancak Türkiye'nin içinde olduğu bazı NATO üyeleri de, Ukrayna’ya savaş uçağı vermenin savaşı büyüteceğinden ve Rusya’yla doğrudan çatışma riskini artıracağından kaygılı.

Bu kararın arkasında tahminen F-16 stoğu olan ülkelerin uçak filosunu yenilemesi ve yeni F-35'lerine yer açması var. Onlar da uçan tabutlardan kurtulmak isteyecektir. 1970'lerin sonlarında tanıtılan ve General Dynamics ve Lockheed Martin tarafından üretilen 4.600'den fazla F-16 gövdesi jet, yaklaşık elli yıllık ömrü boyunca dünya çapında onlarca ülkeye ihraç edildi.

F-16 vermek Türkiye açısından zor!..

Türk Hava Kuvvetleri'nin envanterine 1987'de giren ve o zamanki adıyla Türk Uçak Sanayii Anonim Ortaklığı (TUSAŞ) tarafından büyük oranda üretilmeye başlayan F-16'ların çeşitli modelleri var.

İlk modeli Blok 1 olan bu savaş uçaklarının en güncel modelleri Blok 70/72'ler.

Türkiye'nin aldığı ilk F-16'lar Blok 30 modeliydi.

1987-1995 arası 160 adet F-16, Türkiye'nin envanterine girdi. Bunların 8 adedi ABD'den satın alınırken 152'si TUSAŞ tarafından monte edildi.

1999'a kadar 80 adet F-16 daha envantere katıldı.

Böylece 2000'li yıllara girerken 12 filoluk F-16 adediyle Türk Hava Kuvvetleri'nin asıl gücünü F-16'lar oluşturmaya başladı.

ABD ile anlaşmalı olarak beş ülkenin ortak üretime katıldığı F-16'lar, TUSAŞ tarafından sadece Türk Hava Kuvvetleri için değil; diğer ülkelere satılmak üzere de üretildi.

Ancak 2000'li yıllarda bu kez F-16'lar da kaza/kırım haberleriyle anılmaya başladı. Teknolojik gelişmeleri yakalayabilmek ve gövde ömrünü uzatabilmek için modernizasyon ihtiyacı öncelik kazandı.

Lockheed Martin firmasıyla yapılan anlaşma kapsamında 30 adet F-16 daha 2012'de Türk Hava Kuvvetleri filosuna katıldı.

Bugün, kaza/kırıma uğrayanlar çıkarıldığında yaklaşık 250 kadar F-16 uçağı Türk Hava Kuvvetleri tarafından aktif olarak kullanılıyor. Kullanım süreçleri, modernizasyon kapasiteleri anlık değiştiği için teknik olarak tam bir sayı vermek mümkün değil.

Ruslar Türkiye'den ne istiyor?

Şimdi soru şu; NATO üyesi Türkiye, oldu bitti bir karar çıkması durumunda F-16 savaş uçaklarını Ukrayna'ya gönderecek mi yoksa Ankara-Moskova arasındaki özel durumdan dolayı Brüksel, bu karara katılmaktan muaf tutacak mı?

Ruslar yavaştan homurdanmaya başladılar bile. Ankara'nın Kiev sevdasını anlamakta zorlanıyorlar. Geçtiğimiz günlerde Rusya Dışişleri Bakanlığı Dördüncü Avrupa Dairesi Başkanı Yuriy Pilipson, Türkiye'nin Ukrayna'ya "silah ve teçhizat sevkıyatına" ilişkin açıklamasında, Ukrayna'nın, daha önce Türkiye'den Bayraktar TB-2 insansız hava aracı satın aldığının bilindiğini, Türkiye'nin Ukrayna'yasilah ve teçhizat sevkıyatının ateşkes sağlama niyetiyle çeliştiğini ve arabuluculuk rolüyle bağdaşmadığını” söylemişti.

Aslında Ruslar tepkisiz değiller. Bazen aba altından sopa gösteriyorlar.

Nasıl mı?

Rus paralı asker grubu Wagner'in lideri Yevgeni Prigojin, Bahmut'ta Ukrayna saflarında hayatını kaybeden yabancıların naaşlarını ülkelerine gönderdiği video görüntülerinde üzerinde Türk bayrağı bulunan bir tabut dikkatleri çekiyordu. Bu ya bir kurgu ya da Türklere göz dağı. Nasıl anlarsanız anlayın?

Kim Rusofil kim Rusofob?

Türküm, devletimin ve ulusumuzun çıkarları benim için her şeyden önce gelir. Bu nedenle Rusofil veya Rusofob kavramları, benim için çok anlam ifade etmiyor. Türk'e düşman olan düşmanım, Türk'e dost olan dostumdur. Lobici değilim.

Bu Rusların harbiden çok sevdikleri ayı akıllı olduklarını düşünmeden edemiyorum.

Yaza yaza kalemimde tüy bitti. Mesela Türkiye'de başkent Ankara'da Rusofil olmayan Rusya Türkiye Ticaret Temsilciliği var. Bir de Rusların kurdurduğu yarı resmi şirket statüsünde ROST var. Şirket yönetimindeki şahısların hem Ukrayna'ya hem de Rusya'ya yönelik ticari bağlantılarının olduğunu, daha önce belirtmiştim. 

Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un ivedilikle Ankara'daki diplomatik misyonu gözden geçirmesi lazım.

Rusların derdi beni gerdi” meselesi değil. Adamlar sonra kalkıp Ankara'ya diş biliyor. Eşeğini dövemeyen semerini dövermiş. Ruslarda ikisi de yok!

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

Seçilmiş Kaynakça

https://m.lenta.ru/news/2023/05/29/tours/

https://m.lenta.ru/news/2023/05/29/lavrov_f-16/

https://www.pravda.ru/world/1835806-turciya/

https://www.bbc.com/turkce/articles/c84r2mdwp9mo

https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-59255768

https://www.dikgazete.com/yazi/musiad-deik-caldiklari-duduk-5612.html

https://onedio.com/haber/piro-ne-demek-piro-kimlere-denir-1132597

https://www.haber3.com/dunya/rusyadan-turkiyeye-siha-tepkisi-haberi-6133487

https://www.haber3.com/dunya/rusyadan-turkiyeye-siha-tepkisi-haberi-6133487

https://sputnikglobe.com/20230522/why-does-ukraine-want-f-16s-1110518595.html

https://artigercek.com/guncel/inceden-adam-kazandi-aciklamasi-mesaji-attigim-icin-pismanim-243440h

https://www.dikgazete.com/haber/ak-parti-secim-kampanyasinda-kullanacagi-tasarimlari-belirledi-829170.html

https://twitter.com/erknoncn/status/1661748568414392321?t=Xk2Kg4GPv39chFpEWvDQBQ&s=19

https://www.sondakkahaber.net/amp/haber/cumhurbaskanligi-kulliyesine-kalpakli-ataturk-posteri-asildi/378943/

https://iz.ru/1520117/2023-05-29/erdogan-posle-pereizbraniia-prodolzhit-usiliia-po-razresheniiu-konflikta-na-ukraine

https://www.dikgazete.com/yazi/kilicdaroglu-ndan-sonra-chp-nin-yeni-genel-baskani-kim-olur-5670.html#comment

,

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
cedani 1 yıl önce
Sanki dünya Rusyanin etrafında dönüyor
kaan 1 yıl önce
F-16'ya "uçan tabut" dediniz ya, gülesim geldi.