Milletimiz, Devletin yönetimini tartışmasız bir şekilde Mü’minlerin temsilcisi olarak gördüğü Cumhur İttifakına teslim ederken, Belediye hizmetlerini farklı görüşlere teslim edebileceğini göstermiştir.
Çatı sağlam olursa, hane içinde ADALET olur. Adalet olursa, herkese yaşama hakkı doğar, liyakat ön plana çıkar.
Devlet aklı ve Milletimizin feraseti, toplumsal uzlaşmayı işaret ediyor adeta.
Çok bölündük, çok gerildik yıllardır... 6 yıl değil, 17 yıl değil, 100 yıl değil, 200 yıl, hatta Habil ve Kabil’e kadar uzanan bir süreç bu... Ve kıyamete kadar da devam edecek.
Allah’ın bir bildiği var elbet... İstese hepimizi tek bir kutup yaratırdı, fakat hepimizi birbirimize imtihan vesilesi yaptı... Aynı bayrak altında yaşıyorsak, kimsenin kimseyi dışlamaya hakkı yok... Herkesin üstleneceği bir görev olmalı... Milletimiz bu görev paylaşımını yaptı...
Milletimiz, devlet işini tartışmasız bir şekilde Mü’minlere vermeye kararlı görünüyor... Bu, Anadolu’yu yurt edinmiş mü’minlerin imanının bir neticesi... Anadolu insanının imanı ise Allah’ın bir lütfu... Adaleti yalnızca gerçek mü’minler sağlayabilir...
Milletimiz, belediye hizmetlerinde konuya farklı bakabiliyor... Yıpranmışlıkları dikkate alıyor... Liyakati önemsiyor, herkese fırsat verilebileceğini düşünüyor; çünkü belediyeler, Cumhurbaşkanlığı sisteminde “Milli bir tehdit” olarak görünmüyor... Gerekirse, HDP Belediyelerinde olduğu gibi, “Milli Devlet, konuya müdahale eder, kayyum atar, sorunu çözer…” diye düşünüyor olmalı. Tunceli’de TKP’li bir başkana bile yetki verebiliyor.
Maide 54’de belirtilen topluluğun, son 500 yıldır Mü’min Türkler olduğu, en yakın müttefikinin de Mü’min Kürtler olduğu tüm dünyanın bildiği bir sır.
Anadolu ise son kale.
Maide 54; “Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse, (bilin ki) Allah onların yerine öyle bir topluluk getirir ki, Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler.
Onlar mü’minlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı güçlü ve onurludurlar.
Allah yolunda cihad ederler. (Bu yolda) hiçbir kınayıcının kınamasından da korkmazlar.
İşte bu, Allah’ın bir lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah, lütfu geniş olandır, hakkıyla bilendir.”
“Müminin ferasetinden sakının!. Çünkü o Allah’ın nuruyla bakar.” (Tirmizi, Tefsiru’l-Kur’an, 16, Suyûtî, el-Câmiu’s-Sağir, 1, 24)
“Bu millet âlim değildir ama ariftir. Bu irfanı sayesinde pek çok şeyi okumuşlardan daha iyi sezer, fark eder ve bilir....” (Ömer Seyfettin)
“Ey iman edenler! Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız; O, size iyiyi kötüden ayırt edecek bir anlayış verir ve sizin kötülüklerinizi örter, sizi bağışlar. Allah, büyük lütuf sahibidir.” (Enfâl, 29)
Taşlar yerine otururken, fitne ve kutuplaşmanın sonlanması ile toplumsal uzlaşmanın bir vesilesi olsun bu seçim sonuçları inşallah.
Selam ve dua ile…
.
Barbaros Nasün, dikGAZETE.com
Twitter'da bizi takip edin: @barbarosnasun , @dikgazete