Yıldırım, ilk olarak Eskişehir Valisi Azmi Çelik’i ziyaret etti. Başbakan Yıldırım ardından Eskişehir Vilayet Meydanı’nda düzenlenen kentte yapımı tamamlanmış tesislerin toplu açılış törenine katıldı. Burada konuşan Binali Yıldırım, bugün 2 milyar tutarında demiryolu, karayolu projeleri olmak üzere birçok okul, hastane ve spor tesislerinin açılışını yaptıklarını kaydetti.
TÜLOMSAŞ’ın yüz akı olduğuna dikkat çeken Yıldırım, “14 yılda Eskişehir’e çok şey yaptık. Bunları anlatmaya kalkarsam iftar da geçer sahura da yetişmez. Ama söyleyeceğim birkaç şey var. Eskişehir artık havacılığın ve raylı sistemlerin merkezi haline geliyor. Bunlar teknolojik sektörler, ülkelerin fark oluşturduğu sektörlerdir. Onun için biz işe Eskişehir’den başladık. Biz hızlı treni Eskişehir’e getirdik. 100 yıllık geçmişi olan TÜLOMSAŞ’ı da hayata tekrar döndürdük. Kapanmaya yüz tutmuş olan TÜLOMSAŞ, bugün Avrupa’ya, Amerika’ya dünyanın birçok yerine yeni nesil lokomotifler ihraç ediyor. En güzel vagonları yapıyor. Şimdi TÜLOMSAŞ 2018’de yerli ve milli hızlı treni de yapan ve bir ilki başaran bir kuruluşumuz olacak. TÜLOMSAŞ, Eskişehir’in yüz akı olmaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
“TÜLOMSAŞ bunları yaparken Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı da paraları da tıkır tıkır yabancılara vermeye devam ediyor”
Başbakan Yıldırım, dışarıya verecek bir kuruş bile paramızın olmadığını aktararak, “Eskişehir’de TÜLOMSAŞ bunları yaparken Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı da yabancılardan tren setlerini, parçalarını almaya devam ediyor. Paraları da tıkır tıkır yabancılara vermeye devam ediyor. Bunu da Eskişehirliler bilsin istiyorum. Bizim her şeyimiz var. Teknolojimiz de var imkanımız da var. Dışarıya verecek bir kuruş paramız yok. Çünkü içeride ihtiyacımız var. Daha fazla üretmeye ihtiyacımız var. Ekmeğimizi daha da büyütmeye ihtiyacımız var. Büyüyen ekmeği adilce bölüşmeye ihtiyacımız var. Ekmeğimizi bölüşürüz Eskişehirli hemşehrilerim ama ülkemizi bölüşmeyiz. Ülkemizi böldürtmeyiz” diye konuştu.
“Eskişehir Anadolu topraklarının kavşak noktasıdır”
Eskişehir’in önemine değinen Yıldırım, “Eskişehir Anadolu topraklarının kavşak noktasıdır. Eskişehir, Doğu ile Batı’yı, Kuzey ile Güney’i birleştiren önemli bir merkezimizidir. Eskişehir aynı zamanda gönülleri de birleştiren bir şehirdir. Eskişehir’in dünürü olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Türkiye’nin ruhu, Kafkasların ruhu, Balkanların ruhu buradadır. Yunus Emre’nin Nasrettin Hoca’nın muhabbeti, kardeşliğin merkezidir. Eskişehir’in misafirliği iftar sofrasında daha güzel oluyor. 14 yıl boyunca Eskişehir’e tam 12,5 milyar yatırım yaptık. Helali hoş olsun, burası daha fazlasına layık. Eskişehir’i Türk Dünyası’nın başkenti olarak bütün dünyaya tanıttık. Eskişehir, Türkiye’de milletin rüyası hızlı trenle buluşan ilk şehir oldu. Eskişehir işte böyle bir şehir. Hızlı treni önce Ankara, sonra Konya’ya ve İstanbul’a bağladık. Eskişehirle Bursayı daha da yaklaştırdık. Şimdi yeni gelen çok hızlı tren setleriyle Eskişehir-Ankara arası adeta Eskişehir’in içerisindeki iki mahalle gibi olacak” şeklinde konuştu.
''Bir vatandaşın hızlı trenle ilgili şikayeti varmış''
Başbakan Yıldırım, latif ederek bir vatandaşın hızlı trenle alakalı sıkıntısını kendisine dile getirdiğini anlatarak, şöyle devam etti:
“Bu hızlı treni açtığımız zaman çok büyük memnuniyeti oldu. Karayoluyla seyahat yüzde 72’i azaldı. Artık Eskişehir’de oturanlar Ankara’ya işe gidiyor. Eskişehir’de oturan gençler Ankara’ya üniversiteye gidiyor ya da Anakara’da oturanlar Eskişehir’e okumaya geliyor. Ne güzel değil mi? Ama bir gün telefon geldi. Dediler ki, bir vatandaş seni arıyor. Hızlı trenle ilgili şikayeti varmış. Ben de merak ettim, yeni açtık ve herkes memnun, bu nerden çıktı diye. Beyefendi dedi ki, ‘Sayın bakanım yahu Eskişehir’e bir hızlı tren getirdin Eskişehir’e yeni bir adet geldi. Şimdi bizim damat Ankara’da, eskiden bayramdan bayrama geliyorlardı, kulağımız rahattı, şimdi arıyor ana-baba kahvaltıyı hazırlayın geliyoruz. Bana yapacağınız bumuydu sayın bakanım.’ Görüyorsunuz işte hızlı tren bazısına yarıyor bazısına yaramıyor. İşin latifesi. Değerli Eskişehirliler; yol medeniyettir, su medeniyettir. Medeniyet, ülkenin geleceğidir. Muhasır medeniyetler seviyesine, Gazi Mustafa Kemal’in işaret ettiği o hedefe laf üstüne laf koymakla değil, taş üstüne taş koymakla gelinir.”
“Bayrama seyrana gidenler bayram ediyor”
Körfez’e yapılan köprüden de bahseden Başbakan Yıldırım, “1970’li yıllardan beri Körfez’e köprü yapılacak diye laf laf laf. Hükümetler geldi hükümetler gitti, bakanlar geldi bakanlar gitti, değişen hiçbir şey olmadı. Ama bir uzun adam geldi, Recep Tayyip Erdoğan, dedi ki, ‘buraya köprü yapacağız, bu Körfez çilesini bitireceğiz’ dedi. Yaptık mı? 3,5 senede dünyanın en uzun köprüsünü Marmara’nın Kuzeyiyle Güneyi arasında bir gerdanlık gibi işleyerek getirdik. Açtık perşembe günü. Bayrama seyrana gidenler bayram ediyor. 3 dakikada denizin üstünden geçiyor yola devam. Sevdikleriyle bayramlaşmak için rahat, konforlu yolculuk yapıyor” ifadelerini kullandı.
Uluslararası camiaya terör mesajı
Başbakan Yıldırım, uluslararası camiaya terör mesajı da vererek, şöyle konuştu:
“Her şeyi yaparız. Bunlar da bir sorun yok. Yeter ki kardeşliğimiz, birliğimiz, beraberliğimiz zarar görmesin. Bugünlerde zor bir dönmeden geçiyoruz. Perşembe günü masum insanları havalimanında hunharca katleden beyinleri satılmış terör makineleri bugün de Bağdat’ta marifetlerini gösterdiler. Bağdattaki patlamada 80’in üzerinde masum insanın hayatlarına kastettiler. Hep diyoruz ki terör kürsel bir tehdittir, terörün dini, mezhebi, meşrebi olmaz. Terör nerede kimi bulacağı asla bilemezseniz. Bir gün Brüksel:’de, bir gün Londra’da, bir gün İstanbul’da, bir gün Bağdat’ta, bir gün Ankara’da ansızın karşınıza çıkar. Uluslararası camiaya bir kez daha sesleniyoruz. Benim teröristim iyi senin ki kötü anlayışını bırakalım. Bu tehlike bütün ülkelerin önündeki en büyük tehdittir, tehlikedir. Onun için teröre karşı ama, fakat demeden, kayıt, şart ortaya koymadan bir olmamız gerekiyor, beraber olmamız gerekiyor, teröre gereken cevabı vermemiz gerekiyor. Perşembe günü İstanbul’da yaşanan bu vahim terör olayında hayatını kaybeden 9 farklı ülkenin vatandaşı var, kendi vatandaşlarımız var, yaralılar oldu. Ölenlere rahmet diliyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum. Bu olayda bütün dünya bir oldu, tek yürek oldu. Terörü aynı anda kınadılar. Hatta bayrakları bile bazı ülkeler yarıya indirdiler. Türkiye’yle büyük bir dayanışma içerisine girdiler. Bütün bu hassasiyeti gösteren ülkelere de teşekkür ediyorum. Olması lazım gelen de budur.”