Gündem

Yeni anayasa için 3 temel uzlaşı şartı

Siyaset Bilimci Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, yeni anayasa tartışmalarıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, siyasi, hukuki ve ekonomik alanlardaki uzlaşmanın önemine dikkat çekti.

Yeni anayasa için 3 temel uzlaşı şartı
16-12-2015 11:34

Geçtiğimiz günlerde hükümetin ekonomi eylem planını açıklayan Başbakan Ahmet Davutoğlu, ilk fırsatta muhalefet partilerinin genel başkanlarıyla bir araya gelerek yeni anayasayı konuşmak istediğini belirtmişti. Toplumsal mutabakatın sağlandığı bir anayasa yapmak istediklerini de söyleyen Davutoğlu, anayasa için ‘ana gibi kucaklayıcı’ ifadesini kullanmıştı. İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Siyasal Rejim Öznesi Olarak Anayasa Yapımı ve Uygulaması’ başlıklı konferansa katılan Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, 82 Anayasası’ndan, ‘farklı’ bir anayasa yapmak için temel unsurlarda anlaşılması gerektiğini söyledi. 

Anayasa çalışmaları kapsamında Birleşmiş Milletler’in 21. yüzyıldaki yönetişim kavramına uygun hareket edilmesi gerektiğini belirten Dr. Ersin Kalaycıoğlu, siyasi, hukuki ve ekonomik alanlardaki uzlaşmanın önemine dikkat çekti. Temel konulardaki anlaşmazlıklar nedeniyle anayasa yapmanın zorlaştığını ifade eden Ersin Kalaycıoğlu, siyasi, hukuki ve ekonomik uzlaşı alanlarını sıraladı.

SİYASETE İLİŞKİN UZLAŞILAR

Siyasi olarak demokrasinin kurumları arasında uzlaşının sağlanması gerektiğine vurgu yapan Ersin Kalaycıoğlu, “Yasama, yürütme ve yargı erklerinin birbirinden bağımsız, ayrı ve birbirlerine hükmetmeyecek şekilde bir arada çalışmalarını sağlayacak bir ortam oluşturmalıyız. Hukuk devleti ilkelerine göre örgütlenmiş bir adalet sistemi kurmamız ve bu sisteminin, yürütmenin ve yasamanın etkisinden arıtılmış olarak çalışması gerekiyor. İkinci temel olarak ise demokrasiyi hangi niteliklere göre çalıştıracağımız üzerinde uzlaşmalıyız. Bunların hepsinin çalışması için de seçim sistemi üzerindeki tartışmaları bitirmeliyiz” dedi.

HUKUKA İLİŞKİN UZLAŞILAR

Yeni anayasadaki hukuki uzlaşılar kapsamında ifade özgürlüğünün alanı büyürken; iftira ve hakaret gibi ifadelerin alanının daraltılması gerektiğini belirten Ersin Kalaycıoğlu, “İnsan hakları ve özgürlük temelli yeni anayasada yargı, ifade özgürlüğüne olabildiğince geniş bir toleransla yaklaşmalı. İfade özgürlüğünün alanı büyürken; iftira ve hakaret gibi ifadelerin alanının daraltılması gerekiyor. Basın özgürlüğü, dernekleşme özgürlüğü, itiraz haklarının sağlanması ve barışçıl olduğu sürece protestoların doğal olarak kabul edilmesi gibi konular üzerinde de uzlaşılması çok önemli” ifadelerini kullandı.

EKONOMİYE İLİŞKİN UZLAŞILAR

Ekonomik bir uzlaşı için ise kapitalizmin türü üzerinde uzlaşılması gerektiğine işaret eden Ersin Kalaycıoğlu, “Piyasanın örgütlenişi, çalışma yapısı ve koşullarının yargı tarafından nasıl korunacağı üzerine uzlaşılmalı. Bunun için de kapitalizmin türü üzerinde uzlaşmamız gerekiyor. Kapitalizmin; ‘Sosyal içerikli mi?’, ‘17. yüzyılın serbestisi içerisinde liberal mi?’, yoksa ‘21. yüzyıla has kurumlar içerisinde mi?’ olacağı üzerinde tartışılmalı. 

Ayrıca bu yapının, hükümetler tarafından ne derece müdahaleye açık olacağı ve müdahaleden korunacağı da belirlenmeli. İçinde bulunduğumuz çağda özel mülkiyet hakları tartışma olmaktan çıktı. Bu nedenle özel mülkiyet haklarının da konumu, sınırları, boyutları ve büyüklüğü gibi konular üzerinde uzlaşının sağlanması gerekiyor” dedi.

UZLAŞMA SAĞLANAMAZSA… 

Uzlaşmanın sağlanamaması durumunda yeni Anayasa’nın da 82 Anayasası’ndan çok farklı bir konumda olmayacağını belirten Ersin Kalaycıoğlu, “82 Anayasası, yüzde 90 civarında bir katılım ve onayla kabul edilmesine rağmen ana siyasal akımlardan hiçbiri tarafından benimsemedi. Dolayısıyla 1982’den beri Anayasa’nın değiştirilmesi hep gündemde oldu. Bu tartışmanın, son yıllarda ivme kazanması ise ‘Anayasayı toptan değiştirebilir miyiz?’ noktasına doğru savrulmamızla ortaya çıktı. 

Bu noktaya kadar da Anayasa’nın 4’te 3’ü değiştirilmiş duruma geldi ancak üzerinde uzlaşılması zor kısımlar sona kaldı. Zaten o konulardaki çalışmalar da hiçbir zaman hız kazanmadı. Onlar gündemin arka tarafında var olmaya hep devam etti. Bugün, tıpkı 61 ve 82 anayasalarında olduğu gibi çatışma ortamı içerisinde Anayasa yapımına gidiyoruz. Bu ortamdan çıkılamazsa ve uzlaşma sağlanamazsa yeni Anayasa da 82 Anayasası’ndan çok farklı bir konumda olmayacak. Ayrıştıran, çatıştıran, eleştirilen ve uygulanması zor olan bir anayasa olacak” dedi.

dikgazete.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER