YEE kamu diplomasisi ağını genişletiyor

ANKARA - Meltem Bulur

Türkiye adına Yunus Emre Enstitüsünün (YEE) dönem başkanlığını yürüttüğü Küresel Kamu Diplomasisi Ağı (Global Public Diplomacy Network-GPDNet) 4. Genel Kurulu yarın İstanbul'da başlayacak. Genel Kurul toplantılarında 3 ülkenin adaylık sürecinin değerlendirilmesinin yanı sıra kamuya açık bazı panel ve konferanslar gerçekleşecek.

YEE Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Türkiye'nin 2019 yılına kadar Küresel Kamu Diplomasi Ağının dönem başkanlığını yürüttüğünü ve bu süreçte şimdiye kadar Türkiye'de 2 toplantı düzenlediklerini hatırlattı. Bunlardan ilkinin Anadolu Medeniyetleri Turu olduğunu anımsatan Ateş, bu vesileyle Anadolu'da şimdiye kadar yaşamış farklı medeniyetlerin bu toprakların kaynağı olduğu ve bu medeniyetin üzerine bir bilgeliğin oluştuğunu gösterme şansı bulduklarını ifade etti.

Şeref Ateş, ikinci toplantı olan "Herkes İçin Masallar Festivali"nde de farklı coğrafyalardan masal anlatıcılarının farklı sosyo-ekonomik düzeyde olan semtlerde kendi ana dillerinde masallar anlattığının ve böylelikle hangi kültürde olursa olsun, ortak amaçlar uğruna farklı diller ve kültürlerle bir arada yaşamanın mümkün olduğunu gördüklerinin altını çizdi.

Amaçlarının 10 üye ülkenin yer aldığı ağı daha da genişletmek olduğunu söyleyen Ateş, bu kapsamda genel kurulda Katar, Litvanya ve Mozambik'i aday üye ülke olarak takdim edeceklerini anlattı. Ateş, "Üç aday ülke de birbirine coğrafi ve kültürel arka plan olarak hiç benzemiyor. İnsanlar ve toplumlar farklı yaratılmıştır. Bunların ortak insanlık geleceği için bir arada yaşama pratiklerini zenginleştirmek ve barış içinde sürdürülebilir kalkınmayı dünyanın her tarafında hakim kılmak, buna bir zemin oluşturmayı amaçlıyoruz." diye konuştu.

Şeref Ateş, Pakistan'ı da gözlemci ülke olarak davet ettiklerini dile getirdi.

Öte yandan, hem üye ülkeler hem de aday ülkeler kendi sunumlarını yapacak. Dönem başkanı ülke olarak, aday ülkeleri takdim ettikten sonra yüzde elliden fazla kabul görürse üye olunabiliyor. Aday ülkeler genel kabul görürse üye olacak. Böylelikle bu ağ 13 ülke ile temsil edilmiş olacak. Biz de bu ağın daha verimli şekilde işlemesini istiyoruz. Biz 'dünya beşten büyüktür'ü hayata geçiriyoruz. Kültürel diplomasi konusunda baskın ve büyük imkanlara sahip Batılı kuruluşların tek başına karar vermesindense birçok ülkenin kendisini eşit şekilde ifade edebileceği, kültürünü tanıtabileceği, gelişmiş veya az gelişmiş gibi sınıflandırmalara maruz kalmayacağı bir yapı oluşturuyoruz."