İSTANBUL
Yedi tepeli kentin üzerini gökyüzünden uçuşarak inen yıldız tozları gibi sımsıkı örten kar üzerindeki pati izleri, sadece kendi imkanlarıyla hayvan dostlarımızı hayata iliştirmeye çalışan yurttaşları değil belediyelerin de "İyi yüreklilik" notunu yükseltti.
Girişinde, 14 milyonluk nüfusu barındırdığı yazan ama gezegeni paylaştığımız hayvan dostlarımızla bu rakamın çok çok üzerindeki yaşamın izini her sabah, her akşam yeniden çizen İstanbul'da, "Karda izler bırakıyorum avcılar peşime düşsün" mısralarındaki "karda iz", "Beni bul, hayatta tut" parolasına dönüştü.
Son yıllarda, kardaki pati izi şifresini sadece parolayı bilenler, açları, üşüyenleri, sokaktakileri dert edinenler değil belediyeler de çözmeye başlayınca sokak hayvanları yüreklerde kentin nüfusuna eklenmeye başlandı.
Üzerindeki pati izleriyle kar, kardan adam ve kedi evleri, yedi tepeli kentin manzara kareleri sıralamasında yerini sağlama alırken, İstanbul'da etkili olan kar yağışı ve soğuk hava nedeniyle yaşam şartları zorlaşan kediler için harekete geçen belediyeler, kurdukları kedi evleriyle onlara sıcak bir yuva imkanı sağlıyor.
Pamuk şeker gibi incitmeden, sertleştirmeden top yaptıkları karı şefkatle çocuklarına atan aile üyelerinin, fotoğraf arşivine karlı manzaralar ekleme telaşındaki genç çiftlerin, pencereden torunlarının beyazlar içindeki neşesini huzurla izleyen anneannelerin, babaannelerin, yaptığı işe mola verip kar topu oynayan, kardan adam yapan yetişkinlerin iyi insan olma yarışına artık belediyeler de ortak.
Özellikle bu yıl, kalem gibi, renkli, muntazam, kusursuz kedi evlerinin yanında duran karton kutularla, plastik leğenlerle, yaraya derman olmaya çalışan üşümüş ellerden çıkmış barınaklarla; Hazır mamaların, pahalı konserve yiyeceklerin bulunduğu parlak kapların hemen yanı başında, belki de çocukları için yaptığı mütevazı yemekten pay ayıran bir annenin gazete parçası üzerine ayırdığı mamanın kristalize olduğu an, kardan adamların şahitliğinde kentin belleğinde yerini aldı.
Muhabir: Murat Paksoy
Kaynak: AA
dikGAZETE.com