İzmir'de bir elektronik firmasında çalışan avukat, icra için gittiği evde borçluyu taciz edince icra memuru olay yerinden ayrıldı.
İcra memurunun icra işlemini yapmamasını Yargıtay'a taşıyan avukat, kendi açtığı davada haksız bulundu.İzmir’de özel bir şirkette çalışan Ramazan K., geçen yıl aldığı elektronik eşyaların taksitlerini ödeyemeyince alacaklı firma haciz işlemi başlattı. Alacaklı firmanın avukatı, yanına icra memuru da alarak borçlunun evine gitti. Haciz işlemi sırasında aileye karşı baskıcı davranış sergileyen alacaklı avukatı, bir yandan da taciz edici sözler sarf edip, tüm eşyalara haciz işlemi yapılmasını istedi. Alacaklı avukatın tutumuna tepki gösteren icra memuru, bu şartlar altında icra işlemini yapamayacağını belirtip icra mahallinden ayrıldı.
YARGITAY TACİZİ SUÇ SAYDI
İcra memurunun icra işlemini yapmaması üzerine alacaklı avukatı, konuyu Yargıtay’a taşıdı. Avukatın talebini değerlendiren Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, “Haczin amacı, borcun tahsilinin sağlanması olup borçluyu taciz etmek ya da baskı kurarak ödemeye zorlama maksadıyla haciz yapılmamalıdır. Bu tür davranışlar, temel hak ve özgürlüklerin korunması ilkesine de ters düşer. Yine bu tip davranışlar, İcra İflas Kanunu 85/son maddesine göre suç teşkil eder. Ayrıca evde birden fazla olan eşyaya haciz işlemi yapılabilir” diyerek alacaklı avukatın talebini reddetti. Yargıtay’ın bu kararı, alacaklılar tarafından baskı gören ve sözlü tacize uğrayan binlerce kişi için de emsal teşkil etti.
dikGAZETE.com