Bir gece vakti, evine giderken bindiği belediye otobüsünün yolu çevrilerek karakola götürülen, daha sonra da cezaevine gönderilen "Paralel Kumpas" mağduru gazeteci Yakup Köse, hakkındaki kesinleşmiş hapis cezasının infazını tamamladı ve "denetimli serbestlik kapsamında" cezaevinden tahliye edildi.
Silivri Ceza ve İnfaz Kurumu'ndan akşam saatlerinde tahliye edilen gazeteci Yakup Köse, Kökler Derneği Hukuk Birimi'nden avukat Abdullah Özbek'in verdiği mahsub dilekçesinin kabul edilmesi sonucu tekrar özgürlüğüne ve ailesine kavuştu. Aralık ayında, durdurulan belediye otobüsünde, hakkında kesinleşmiş hapis cezası bulunduğu gerekçesiyle Arnavutköy’de gözaltına alınan Köse, cezasının infazını tamamlamasının ardından tahliye olurken, Cezaevi çıkışında ailesi ve arkadaşları tarafından karşılandı."Zalim olmaktansa mazlum olmayı tercih ederim"
Cezaevi çıkışında konuşan Köse, "28 Şubat zalimleri"nin bu ülkedeki Müslümanlara işkence yaptığını ve Müslüman Anadolu halkını işkence tezgahlarından geçirdiğini söyledi.
O dönemin bedelini mazlumların ödediğini ve ödemeye devam ettiğini belirten Köse, şöyle dedi:
''Bizim sürecimizde 17-25 Aralık darbe girişimleri olmuştu. Bu süreçte Yargıtay'da 28 Şubat mağdurlarının bir davası daha vardı. Maalesef 25 Aralık'taki ilk operasyon bizim davamızla başladı ve davamız onandı. 6 yıl 8 ay şeklinde cezalandırma çok sembolik bir güne denk geldi. Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca'nın gözaltına alındığı gün sosyal medyada paylaştığım, 'O Fethullah Gülen buraya gelecek' mesajından 2 saat sonra operasyon yapılarak bir belediye otobüsünde derdest edildim, gözaltına alındım ve belli başlı cezaevi süreçlerinden geçtim."
Salih Mirzabeyoğlu'nun, "Zalim olmaktansa mazlum olmayı tercih ederim" dediğini hatırlatan Köse, içeride arkadaşlarını bıraktığı için, dışarı sevinerek çıkamadığını belirtti.
PARALEL KUMPASÇILARA ÖFKE!..
Gerek 28 Şubat'ın kara güçleri, gerekse "Paralel Yapı"nın şer odaklarına karşı mücadelelerinin devam edeceğinin unutulmaması gerektiğini vurgulayan Köse, şöyle devam etti:
"Bu dava müspet manada sonuçlanana kadar canımla kanımla özgürlük mücadelesini devam ettireceğim. Şu anda hicrette olan, evlerinden uzakta olan, cezaevinde olan kardeşlerimizin ve zindandaki Yusufların bir an önce özgürlüğe kavuşması için elimden gelen mücadeleyi vereceğim. Çünkü bize ve bir Müslüman'a yakışan bu olur.''
Köse, şer odaklarına ellerinden geldiği şekilde cevap vereceklerini dile getirdi.
PARALEL YAPI MENSUPLARI CEZAEVİNDE GEÇİNEMİYOR!..
Gönüldaşlarıyla 10 yıl cezaevinde kaldığını ve bir arada, "gönüldaş gönüldaş" geçindiklerini aktaran Köse, şunları kaydetti:
"Paralel Yapı mensupları şimdi cezaevinde geçinemiyorlar. Hücrelerinde birbirlerini kırıyorlar. Nerede kaldı dava adamlığınız.
'O Fethullah Gülen buraya gelecek' dedim ve tutuklandım ya şimdi de yerini gösteriyorum. O Fethullah Gülen buraya gelecek.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın 28 Şubat mağduriyetlerini gidermek için ellerinden geleni yapacaklarına inanıyorum. Eğer 17 Aralık, 25 Aralık ve 28 Şubat darbeleri tam anlamıyla gerçekleşseydi buralarda dar ağaçları kurulmuş ve hepimiz asılmıştık. 28 Şubat mağduru arkadaşlarımızın da cezaevinden çıkmasını bekliyoruz. Alnım ak çıktım ve asla davamdan taviz vermeyeceğim.''
14 YAŞINDA HAPSE ATILMIŞ İDAMLA YARGILANMIŞTI..
28 Şubat darbe döneminde işkenceli sorguların ardından 14 yaşında hapse atılıp idama mahkûm edilen Yakup Köse, 8 yıl süren zindan hayatının ardından tahliye olmuştu. Geçen ay, paralel yapının "elemanlar"ı, tarafından özel bir kumpasla, belediye otobüsü ile evine giderken yolda otobüsün çevrilmesi sonucu yeniden tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.“GELSİN SENİ CUMHURBAŞKANI KURTARSIN”
Kösenin yakalanmasındaki kumpasa, İstanbul Milletvekili Metin Külünk, TV'den şöyle dikkat çekmişti: "Yakup Köse isimli aranan şahsın içinde olduğu halk otobüsü durduruluyor. Önden ve arkadan polis kimlikli şahıslar giriyor. Köse, gözaltına alınma sürecinde kendini hukuken savunma ihtiyacını ifade ediyor. Bu şahısların söylediği cümle şu: ‘Biz ne Başbakan ne Cumhurbaşkanı tanırız. Cumhurbaşkanı gelsin seni kurtarsın.’ Bu şahıslar bulunup adalete teslim edilmelidir.”İŞTE, YAKUP KÖSE'NİN "MAHKEME" GEÇMİŞİ
[caption id="attachment_52717" align="aligncenter" width="914"] Yakup Köse 14 yaşında tanıştığı hapishane duvarları arasında...[/caption]Bandırma Cezaevi'nde 5 Ocak 2000'de silahlı ve topluca cezaevinde isyana kalkıştıkları gerekçesiyle aralarında Köse'nin de bulunduğu 30 sanık hakkında dava açılmıştı.
Bandırma 2. Asliye Ceza Mahkemesi, sanıkları 5 yıl ile 11 yıl 6 ay arasında değişen hapis cezalarına çarptırmıştı.
"miki-mauslu tişört"le hakim karşısına çıktı ama...
14 yaşında okuldan evine giden bir çocuk olarak, geçtiği yolda eylem yapanlar arasında kalınca eylemcilerle birlikte gözaltına alınan ve "İBDA-C terör örgütü üyesi" olarak bombalama eylemlerine katıldığı iddia edilerek tutuklanan...
Mahkemede, Hakim'e "Ben nereyi bombalamışım, hakim amca!.." diye sorarken üzerindeki "miki-mauslu tişört"üyle dikkat çeken...
Sonrasında ise 28 Şubat Süreci'nin o en hışımlı günlerinde verilen kararla, "anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye kalkışmak" suçundan hüküm giyen...
Giydiği hüküm sonrası çalınan çocukluğunu yaşadığı hapis hayatı boyunca, hüküm giydiği düşünceyi içeride yattığı insanlarla birlikte yaşayan...
Bandırma Cezaevi'ndeki isyana karıştığı iddiasıyla aldığı 7 yıl hapis cezası Yargıtayca onanmış olan Köse, 15 Aralık 2014'te Arnavutöy'deki evine giderken paralel kumpas sonucu gözaltına alınmış, ertesi gün Gaziosmanpaşa Adliyesi'ne sevk edilmişti. Köse, işlemlerinin ardından cezaevine gönderilmişti.
Köse'nin avukatları, Adalet Bakanlığı'na başvurarak, müvekkillerinin cezasının kanun yararına bozulmasını talep etmiş, Adalet Bakanlığı, Yakup Köse hakkındaki kararın kanun yararına bozulması istemiyle Yargıtay'a başvurmuştu.
Köse, hakkındaki yerel mahkeme kararını onayan Yargıtay 9. Ceza Dairesi yerine görevlendirilen Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Adalet Bakanlığı'nın istemini görüşmüş, daire bakanlığın kanun yararına bozma istemini reddetmişti.
Bandırma Cezaevi'ndeki isyan sanıkları
Özcan Gümüşoluk, Ayhan Sönmez, Salih Tatlı, Salih Bilen, Bünyamin Demir, Yılmaz Dalyan, Okan Gültekin, İsmail Uysal, Haruni Reşit Akkoyunlu, Osman Nuri Çolaklı, Muhammet Emre Aslan, Tayyar Tercan, Ercan Bucak, Cihat Özbolat, Halil Kantarcı, Mustafa Ayyıldız, Aydın Alkan, Sait Dursun Deliktaş, Yakup Köse, Murat Küçük, Bünyamin Eser, Müttalip Sanır, Kadir Karamustafa, Umut Demir, Fevzi İşalmaz, Mustafa Tanrıkulu, Ali Acar, İbrahim Taştan ve Bayram Taştan.