İSTANBUL
Florya Metin Oktay Tesisleri'nde yapılan antrenman sonrasında basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Fatih Terim, son günlerde yeniden tartışılan yabancı oyuncu kuralının kendisinin futbol direktörlüğü sırasında getirildiğini hatırlattı.
Kuralın yabancı oyunculardan çok Türk futbolcuları koruduğuna değinen tecrübeli teknik adam, şunları kaydetti:
"Yabancı oyuncu kuralının konuşulmasından çok sıkıldım. Bu işin çıkmasında, uygulanmasında ben varım. O gün görevdeydim. Emeği geçenlerden biriyim. Beraber çalıştığımız yönetici ve profesyonel arkadaşlarla bu konuda çok nettik. Bugün ne oldu da buna dönüldü bilmiyorum. Çok kişinin bu kuralı iyi bildiğine emin değilim. Bu kural 14 yabancı kuralı değil. Bu kural, 14 Türk kuralı. 14 Türk almak zorundasınız ama 14 yabancı almak zorunda değilsiniz. Şu anda bizim 12 yabancımız olduğu gibi. İsterseniz hiç yabancı almazsınız. Özellikle o günlerde kadro sınırlaması gelmesi gerektiğini söylemiştik ve 28 sınırı koymuştuk. Kalecilerden bir tanesinin Türk olması gerektiğini belirterek kaleciyi de koruyan kural getirmiştik. Türk oynattıkça kurulacak fondan kulüplere maddi yardım verilmesini sağlayacaktık ama Kulüpler Birliği ile federasyonun görüşmelerinde bunların hepsi kesildi. Toplantılarda birçok teknik arkadaşımızın yabancı kuralıyla ilgili olumlu şeyler söylediğini hatırlıyorum. Kulüplerimizin Avrupa kupalarında rakipleriyle başa çıkması için eleştiriler yapılıyordu. Buna da yardımcı oldu."
Terim, kuralla amaçlananların gerçekleştiğine değinerek şöyle devam etti:
"Yüksek rakamlı Türk oyuncular stabile oldu. Yüksek paraya imza atan ama oynamayan Türk oyuncuların Avrupa'yı seçeceğini düşünmüştük. Bugün Avrupa'da oynayan futbolcu sayımız daha fazla. Türk Milli Takımı'nın sorumlusu bendim. Yabancı sayısı düşecekti. Ben de serbest olması yönünde görüş belirttim ve riski aldığımı söyledim. Avrupa Şampiyonası'na gittik. Arkamızdan, önümüzden bazı şeyler olmasaydı, Dünya Kupası'na gidebileceğimizi düşünüyorum. Kulüplerimizin başarılarında bu kuralın hiç mi faydası olmadı? Herhalde olmuştur. Hayatım boyunca hiçbir yasağa çok da sıcak bakmadım. Hala oradayım. Bence başka şeylere bakmalıyız. Esas uğraşmamız gereken mali tabloların neden böyle olduğu. Altyapılara, tesisleşmeye bakalım. İdeal bir kulüp seviyesine nasıl gelindiğini araştıralım. Bu işin içinde yayıncı kuruluş, taraftar ve medya da var."
"Kasımpaşa güçlü bir takım"Fatih Terim, Süper Lig'in 5. haftasında karşılaşacakları Kasımpaşa'nın güçlü bir takım olduğunu belirtti.
Kasımpaşa'nın 4'te 4 yaptığına dikkati çeken Terim, "Kasımpaşa ile UEFA Şampiyonlar Ligi maçı öncesi oynayacağız. Liderler, çok da güzel gidiyorlar. 12 puan topladılar. Kendi saha ve seyirci avantajımızı iyi kullanacağız. Ümit ediyorum milli takımdaki oyuncularımız da sağlıklı döner. Ali Sami Yen'de her zaman nasıl oynuyorsak aynısını yapmaya çalışacağız. Güçlü ve iyi sonuçlar alan bir takımla karşılaşacağız." diye konuştu.
Sarı-kırmızılı takımın teknik direktörü, Trabzonspor maçında kırmızı kart gören ve Profesyonel Futbol Disiplin Kurulunun 3 maç ceza verdiği Younes Belhanda ile ilgili, "Kendisini defalarca ikaz ettik ama bazen oyuncular kontrolünü kaybediyor. Maçtan önce de uyarılmasına rağmen o da böyle bir hata yaptı. Kendi içimizde gerekeni yaparız ama yaptıklarımızı söylemenin gereği yok." değerlendirmesinde bulundu.
Terim, 6222 Sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un tam uygulanmadığını savunarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Trabzonspor özelinden konuşmak yanlış olur. Türkiye genelinde böyle bir sıkıntı var. Sahamızda rakip takım kulübesinin arkasını bir yanlışlık olmasın diye özellikle tanıdığımız, bildiğimiz, tembih ettiğimiz insanlardan düzenliyoruz. Çeşitli yerlerde hepimize galiz küfürler oluyor. Çok tuhaf bir şey var. Bazen orada bulunan görevliler buna müsade ediyor. Bir şey dediğinizde de siz suçlu oluyorsunuz. Durup dururken insan seyirciye dönmez. Hasan hoca da ağır şeylere maruz kaldı. Diğerlerine bir şey olmaz, olmadı da..."
"Söylediğim sözlerin başkanla ve yönetimle ilgisi yok"Fatih Terim, santrfor transferinin gerçekleşmemesinin ardından söylediği sözlerin başkan Mustafa Cengiz ve yönetim kurulunu hedef almadığını aktardı.
Terim, yaz transfer döneminde 40'a yakın futbolcuyla temasa geçtiklerini anlatarak, şu ifadeleri kullandı:
"Benim söylediğim sözlerin başkanla ve yönetimle ilgisi yok. Modeste, Florya'ya gelmiş ama bizim haberimiz yok. 'Şu kadar milyona anlaştılar', 'Bu gelse nasıl olur' diyorlar. 'Gelmeli mi, gelmemeli mi?' diye anket düzenliyorlar. 'Galatasaray taraftarlarının beklentileri ve hisleriyle oynamayın' diye söyledim. Yoksa ne başkan ne yöneticiler ne de ben klavyenin arkasından transfer yapacak insanlar mıyız? Herkes elinden geleni yapma gayreti içinde oldu. Üç aydır benim ekibim, yönetim, profesyonel arkadaşlar, oyuncu izleme grubu, eşler, dostlar, dünyadaki tanıdıklar dahil 300-400 oyuncuyu eledik. 40'a yakın oyuncu ile temasımız oldu. 12-13 atak oyuncusu ile görüştük. Çok istedik ama kiminin tekniği, kiminin ekonomisi, kiminin psikolojik durumu, kiminin beklentisi Galatasaray takımıyla yollarının birleşmesine müsade etmedi. Ne kadar bonservissiz, ne kadar kiralık, ne kadar az paraya alınacak oyuncu varsa 24 saat çalıştık."
UEFA'nın finansal fair play nedeniyle yaptığı kısıtlamayı hatırlatan Terim, "UEFA'nın size verdiği bir ceza var. Rahat hareket edemiyorsunuz. Galatasaray'ın ekonomisine göre, takıma uygun olabilecek şeyler yapmaya çalıştık. Gomis satıldığında hepimiz daha da ümitlendik. Ümitlenmesek ne Abdurrahim Albayrak 'İki santrfor alacağız' der ne de 'İkinci oyuncuyu stopere değil santrfora kullanırım' derim. Demek ki o an çok müsait bir durum var. İlişkiler o yönde gidiyor. Ancak bazen son dakikaya kadar evet dediğiniz vazgeçiyor, başka kulübü tercih ediyor, kulübü fazla rakam istiyor. Son günlerde bile almak için çok uğraştık ama bazen bedelsiz oyuncular için bile çok para istendiği günler oluyor. Olsaydı iyi olurdu. Sözüm, 'Forvet alınmazsa Galatasaray biter', 'Bitti, gitti, gidiyor' diyenlere. Dünyada orkestrada bir enstrüman olmadığında bir parçanın çalınmadığını gördünüz mü? Hiç parça yarıda kaldı mı? Söylenir. Biz de Allah'ın izniyle Şampiyonlar Ligi parçasını mevcut oyuncularımızın değerini daha fazla artırarak söylemeye çalışacağız. Olur mu olur. Yaptık." yorumunu yaptı.
Taraftarı sarı-kırmızılı ekibin arkasında durmaya çağıran Fatih Terim, "Hakkıyla şampiyon olmuş, UEFA Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan girmiş bir takımdan söz ediyoruz. Şampiyonlar Ligi kolay bir yer değildir. Nispeten iyi bir grup çektik. Bir mevkiyle Galatasaray bitmez. Galatasaray sahaya 11 kişi çıkıyorsa eksik değildir. Arkamıza çok güzel bir rüzgar aldık. Aralıktan bu yana çok önemli yol aldık. Anamızın ak sütü gibi şampiyon olduk. Müthiş bir enerjimiz ve sinerjimiz var. Tüm Galatasaraylılardan şunu rica ediyorum; Benim, ekibimin, çalışanlarımızın ve kulübümüzün arkasında olsunlar. Bu enerjiyi devam ettirsinler. Bunu da kimseye bozdurmayalım. Taraftarımız, mevcut kadromuzun daha da fazla performans vererek elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağımızdan emin olabilirler. Fatih Terim olarak buna söz verebilirim. Gittiği yere kadar gideceğiz. En yüksekleri hedefliyoruz. Sonuna kadar mücadele edeceğiz." şeklinde görüş belirtti.
Terim, ayrıca basın mensuplarıyla yaptığı sohbette, sarı-kırmızılı kulübün eski başkanlarından Adnan Polat'ın, "Benim duyduğum; santrfor transferini Florya'nın, diğerlerini de Abdurrahim Albayrak'ın yapacağı. Abdurrahim her zamanki gibi işini iyi yaptı. Florya neden yapamadı, neden gerçekleşmedi bilmiyorum." ifadelerinin hatırlatılması üzerine, "Geçmişten yarası olup işleri iyi gitmeyince Galatasaray üzerinden malzeme çıkarmak isteyenlere bu malzemeyi vermeye niyetim yok. Enerjimizi başka şeylere harcamalıyız." diye konuştu.
Muhabir: Emrah Oktay
Kaynak: AA
dikGAZETE.com