ANKARA (AA) - Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu, evde hayvan besleyenlerin kayıt altına alınması gerektiğini savunarak, "Beslediği hayvanı sokağa bırakanlar ya da bırakmak isteyenler tespit edilip, bir daha hayvan beslemelerine izin verilmemeli." dedi.
Son dönemde sokak köpeklerinin saldırılarıyla gündeme gelen "sokağa bırakılan hayvanlar" sorunu, hem mağdurlar hem hayvanseverler hem de ilgili kuruluşlarca tartışılmaya devam ediyor.
Konunun önemli taraflarından Türk Veteriner Hekimleri Birliği, önemli bir öneriyi gündeme getirdi.
Birliğin Merkez Konseyi Başkanı Eroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de sokağa atılan evcil hayvan ve süs hayvanı sayısının birçok ülkeye kıyasla yüksek düzeyde olduğuna dikkati çekti.
Bu hayvanların birçoğunun özenti veya hevesle sahiplenildiğini ya da hediye edildiğini belirten Eroğlu, şöyle konuştu:
"Gerek bakımlarının sorumluluk istemesi gerek maliyeti gerekse de sahiplenenlerin hevesinin geçmesi nedeniyle hayvanlar sokağa bırakılıyor. Bunlar arasında özel ırka sahip çok sayıda hayvan da bulunuyor. Böyle olunca da sokaklarımız adeta uluslararası kedi köpek ırkları kataloğu gibi oluyor. Bunlar, sokakta doğan, yaşayan ve buradaki zorlu hayata alışkın hayvanlar değil. Maalesef zor şartlara uyum sağlayamayan yüzlerce hayvan hayatını kaybediyor."
"Caydırıcı cezai yaptırımlar uygulanmasını istiyoruz"Evcil hayvan ve süs hayvanı sahiplenmelerinin okulların tatile girdiği yaz döneminde arttığına dikkati çeken Eroğlu, bu hayvanların tatilin bitimiyle de sokağa bırakıldığını ifade etti.
Eroğlu, "Başta kedi ve köpek olmak üzere evcil hayvan satışı yapanlar ve evde hayvan besleyenler kayıt altına alınmalı. Hayvanların durumu sürekli izlenmeli. Beslediği hayvanı sokağa bırakanlar ya da bırakmak isteyenler tespit edilip, bir daha hayvan beslemelerine izin verilmemeli. Caydırıcı cezai yaptırımların uygulanmasını istiyoruz." dedi.
Evde beslenmek istenen hayvanların "süs eşyası değil birer canlı olduğunu" vurgulayan Eroğlu, hayvanların sağlıklı ve doğasına uygun ortamda yaşama hakkına sahip olduğunu sözlerine ekledi.
