İSTANBUL (AA) - Sabancı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Cenk Alper, "Enerjide yenilenebilir enerji kaynaklarına kesintisiz şebeke için yatırımlarımızı Türkiye'de yapmaya devam edeceğiz. Yurt dışı büyüme akslarımız olan Kordsa ve çimento işlerimizde, yapı malzeme işlerimizde de Amerika'daki büyümemizin akabinde şimdi kompozit işimizde, yapı malzemeleri işimizde Avrupa'da büyümeyi hedeflerimiz arasına koyduk." dedi.
Alper, Türkiye Finans'ın Fast Company Türkiye iş birliğiyle düzenlediği "Üretime Dönüş - Holdinglerin Yeni Ajandası" isimli webinarda, Fast Company Türkiye Kurucusu Rauf Ateş'in pandemiye ve gelecek planlarına ilişkin sorularını cevapladı.
Pandeminin getirdiği "Yeni Normal"de sürdürülebilirliğin daha geniş kapsamlı bir şekilde ekonomik hayatın merkezine oturacağını ifade eden Alper, "Şirketler olarak toplumsal sürdürülebilirliği desteklemek en önemli işlerimizden bir tanesi olacak. Sıfır tabanlı bütçeleme ve sorgulama önem kazandı. Her şeyin sıfırdan sorgulanabileceği mantalitesine bence tüm şirketlerin hafızasına yazması gerekli. Her şeyi yeniden sorgulamak ve sıfırlama yoluna gitmeye bakmamız gerekli." ifadelerini kullandı.
Alper pandeminin ardından dijital ciro kavramını takip ettiklerini ifade ederek, şunları söyledi:
"İşlerimizin ne kadarını dijital ortamdan yapabiliyoruz, bunların ne kadarını dijital ortama taşırsanız oradan gelecek nakit akışında iyileştirebiliyorsunuz. Sabancı Holding çok büyük bir ekosistem yönetiyor, bankacılıktan sigortaya, enerjiden sanayi şirketlerine. Aslında halihazırda elimizde pek çok teknolojinin olduğunu ve bu teknolojilerimizin şirketler arasında paylaşılarak nakit akışının çok daha iyi yönetilebileceğini gördük. Tabii ki holdingin çok kuvvetli bir finans departmanının olması ve bunun dünyanın tüm bankalarıyla, tüm finansal sektörleriyle iş birliği içerisinde olmasının getirdiği ciddi avantajlar var. Bunları sağladık. Bence bizim bu pandemi dönemini başarılı geçirmemizi sağlayan en önemli şeylerden bir tanesi bu.
İşletme sermayesi yönetimi çok kritikti. Bu konuyla ilgili çok sayıda proje yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Görüyoruz ki her sektörde var olan işimizi çok daha yalın yöneterek işletme sermayesini aza indirerek nakit akışımızı daha iyi performansa getirebileceğiz diyebiliriz."
- "Yatırımlara devam edeceğiz"
Alper, Mayıs ayından itibaren pandemi sonrası oluşacak fırsatlara odaklanmaya başladıklarını belirterek, 2021 yatırım planlarına ilişkin bilgiler verdi.
Alper şunları söyledi:
"B2C dediğimiz işlerde temassız ekonominin getirdiği birtakım fırsatlar var. Bunun yanında B2B işlerde dünyada bu tedarik zincirindeki değişimden dolayı bir de yükselen duvarlar nedeniyle üretimde farklılaşmalar olacak. Dolayısıyla biz 3 tane noktada yatırımlarımızı odaklamak istiyoruz. Bir tanesi, Türkiye ve yurt dışında dengeli bir büyüme. Sadece Türkiye'den ihracatla bu işin olmayacağını pek çok sektörde gördük ve global yatırımlarımıza devam ediyoruz. İkincisi, yenilenebilir, sürdürülebilir yatırımların sağlanması. Üçüncüsü de dijital ve malzeme teknolojilerinde yatırımlar. Malzeme teknolojilerinde biliyorsunuz hem sanayi şirketlerimiz hem de üniversitemiz çok kuvvetli ve dijitalin yanında burada çok ciddi ilerlemelerin olduğunu görüyoruz. Bu 3 alanda yatırımlara devam edeceğiz.
Finansal hizmetlerde tamamıyla dijitale geçiş için ciddi yatırımlarımız var. Enerjide yenilenebilir enerji kaynaklarına kesintisiz şebeke için yatırımlarımızı Türkiye'de yapmaya devam edeceğiz. Yurt dışı büyüme akslarımız olan Kordsa ve çimento işlerimizde, yapı malzeme işlerimizde de Amerika'daki büyümemizin akabinde şimdi kompozit işimizde, yapı malzemeleri işimizde Avrupa'da büyümeyi hedeflerimiz arasına koyduk."
- "Devletler düşük faiz ortamından yararlanarak eskimiş altyapılarını yenileyecekler"
Limak Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Özdemir, pandemi sonrası ekonomide. toparlanmanın başladığını ifade ederek, ekonomik toparlanmanın "V" şeklinde mi yoksa "U" şeklinde mi olacağının tartışıldığını söyledi.
Türk işletmelerinin pandemide bir şekilde ayakta kalmalarını sağlayacak adımları attığını anlatan Özdemir, Gaziantep'in Suudi Arabistan'ın en büyük halı tedarikçisi olduğunu hatırlatarak, hac işlemleri yapılmayınca halıların da üretilemediğini, üreticilerin maske üretimine yönelerek bir şekilde ayakta kaldığı örneğini verdi.
Çin'le ticaretin gözden geçirileceği 2021'de Türkiye'nin pek çok fırsata sahip olduğunu aktaran Özdemir, "Türkiye hem tedarik üssü hem de üretim üssü olabilir. Dolayısıyla Çin'in yerine başka ülkeler geçecekse ve Türkiye buna adaysa ki ben ciddi olarak aday olduğunu düşünüyorum, bu şu demek; yeniden fabrika yapılması ve sadece fabrika yapılmasıyla kalmıyor, yolların yapılması, havalimanlarının yapılması, lojistik merkezlerinin yapılması... Dolayısıyla her şeyin yeniden tasarlanması anlamına geliyor. Bu noktada bizim gibi altyapı yatırımcılarının ve inşaat şirketlerinin önünü açıyor." diye konuştu.
Ekonominin canlanmasında inşaat ve altyapı sektörünün rolüne işaret eden Özdemir, şunları kaydetti:
"Uluslararası Para Fonu (IMF) yeni bir rapor çıkardı. Buna göre kamu yatırımlarında yapılan yüzde 1'lik GDP (GSYH) iyileştirmesi aslında ülkelerin GDP'sini yüzde 2,7 artırıyor, 7 milyon direkt iş sağlıyor, 20 ile 33 milyon da indirekt iş sağlıyor. Yani inşaat sektörü istihdam açısından çok önemli.
Biz 2021'de inşaat sektöründe hem Türkiye'de hem de yurt dışında çok ciddi iş imkanları olduğunu düşünüyoruz ki inşaat sektörümüz gerçekten çok güçlü. Türkiye'nin inşaatçıları Çinli inşaat firmalarıyla başa baş savaşıyor ve marka durumda. Nitekim biz pandemide 3 tane yeni kontrat imzaladık. Şimdi görüyoruz ki devletler aslında düşük faiz ortamından yararlanarak yıllardır bekledikleri eskimiş altyapılarını yenileyecekler."
- "2021 yılı yine pandeminin etkisiyle belirsizliklerin yaşanacağı bir yıl olacak"
Anadolu Grubu CEO'su Hurşit Zorlu, pandeminin pek çok alışkanlığı değiştirdiğini belirterek, özellikle toplantıların formatının değiştiğini kaydetti.
Bir saatlik toplantı için uzun uçuşlar yapmaya artık gerek kalmadığını ifade eden Zorlu, uzaktan çalışma, evden çalışma ve online toplantı konularındaki yeni alışkanlıkların kalıcı olabileceğini söyledi.
Zorlu, "İş yapış süreçlerimizi tekrar gözden geçirip yeni dünyaya göre adapte etmek gerekiyor. Bu esnada siber güvenlik gibi bir sorunla da karşı karşıya kalacağız ve bunun da tedbirlerini almak zorundayız." diye konuştu.
Gıda ve yeme-içme alanında normale dönüşün hala sağlanmadığını ifade eden Zorlu, normale dönüşün biraz daha zaman alacağını düşündüğünü söyledi.
Zorlu, şunları kaydetti:
"2021 yılı yine pandeminin etkisiyle belirsizliklerin yaşanacağı bir yıl olacak. Tabii ki bunun belki yılın ilk yarısı biraz daha belirsizlik içinde geçeceği için temkinli olmamız gerek. Grup olarak da yatırımlarda temkinli bir yaklaşımımız var. Tüm dünya ekonomileri de bu sorunla boğuşuyor. Özellikle bazı mallar için ihracat pazarları hakkında tahmin yapmak oldukça zor. Bazı ülkeler kapalı, bazı ülkelerde tüketim düşük. O açıdan ihracat pazarlarının da tahminlerini yapmak zor olacağı için planlarımızı yaparken temkinli olmakta fayda var."
- "Çalışma ortamını çok keyifli hale getiriyoruz"
Kibar Holding CEO'su Haluk Kayabaşı, pandemiden önce başlattıkları Esnek Çalışma Projesi'nin çalışan memnuniyetini ve verimliliği artırdığını söyledi.
Holding şirketlerinde çalışan memnuniyetinin uluslararası kuruluşlar tarafından ölçümlendiğini aktaran Kayabaşı, "Çalışma ortamını çok keyifli hale getiriyoruz. Pandeminin başladığı günden itibaren esnek çalışma düzenine geçtik. Dolayısıyla hiçbir sıkıntı yaşamadan esnek ve uzaktan çalışmaya geçtik. Çalışanların sosyal hakları olukça iyi, ülke ortalamalarının üzerinde. Bütün grup çalışanlarının, ofis çalışanı ve saha çalışanı dahil eş ve çocuklarıyla birlikte özel sağlık sigortaları yaptırıyoruz ve sürdürülebilirlikle birçok kurumsal sosyal sorumluluk projeleri geliştiriyoruz. Üstelik bunlara çalışanlarımızın katılımını sağlıyoruz." bilgilerini verdi.
- "Yeni Normal'imiz birlikte öğrenme, iş birliği ve dayanışmayı esas alıyor"
Zorlu Holding CEO'su Ömer Yüngül, pandemiyle beraber üretime ve yatırıma, insana ve topluma yepyeni bir pencereden bakmaya başladıklarını ifade ederek, "Dünyada iklim krizi, yaşlılık, salgınlar ve ekonomik dalgalanmalar başta olmak üzere karmakarışık, çok boyutlu meseleler var. Yaşadıklarımız artık bize bugün paydaş odaklı bir sürdürülebilir büyüme modeline geçmemiz gerektiğini gösteriyor. Pandemi bence bize böyle bir fırsat yarattı. 'Yeni Normal'imiz birlikte öğrenme, iş birliği ve dayanışmayı esas alan rekabet ve beraberlik kavramlarını pekiştiriyor. Tabii ki esnek çalışma ve hızlı çalışma çok çok önemli oldu. Bir de herhalde lojistik hayatımızda daha önemli bir şekilde yer alacak." diye konuştu.
- "Daha çevik ve daha dijital bir sürece geçtiğimizi düşünüyoruz"
Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdür Vekili Murat Akşam, pandemiyle beraber dijitalleşmeleri gerektiğini daha iyi kavradıklarını ifade ederek, müşteriye yerinde hizmet götürmeleri gerektiğini daha iyi anladıklarını söyledi.
Bankacılık alanında pek çok evrak işi olduğunu anımsatan Akşam, bu süreçleri dijitale taşıdıklarını, kağıtsız ortamda çalıştıklarını anlattı.
Akşam, şöyle konuştu:
"Müşterilerimizi artık şubelere biraz daha az alacağız gibi görünüyor. Çünkü mobil kullanım rakamlarına baktığımızda 52 milyona ulaşmış durumda. Yani Türkiye'de 52 milyon kişi bankacılık hizmetini mobilden alıyor. Dolayısıyla böyle baktığımızda dijitalleşme olmazsa olmaz.
Dolayısıyla biz daha hızlı, daha çevik ve daha dijital bir sürece geçtiğimizi düşünüyoruz. Hayatımızı da bu şekilde devam ettireceğimize inanıyoruz."
Türkiye'nin geleceğine ve üretimin esas olduğuna inandığını belirten Akşam, Türkiye'nin 500 milyar dolar ihracat hedefini yakalayacağına canıgönülden inandığını söyledi.
