Çevre-Hayat

Üniversiteyi 60 yaşında kazanan kadının hedefi yüksek lisans

İzmir'de bir özel şirketten emekli olduktan sonra üniversite sınavlarına giren Kezban Özben Güler, 60 yaşında kazandığı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Geleneksel El Sanatları Bölümünde eğitimini sürdürüyor.

Üniversiteyi 60 yaşında kazanan kadının hedefi yüksek lisans
23-01-2023 12:56
Van

Van'da yaşayan üç çocuk ve iki torun sahibi Kezban Özben Güler, 60 yaşında kazandığı üniversitede eğitimini büyük heyecanla sürdürüyor.

İzmir'de özel bir şirketten emekli olan Güler, en büyük hayali olan Geleneksel El Sanatları Bölümünde okumak için üniversite sınavına girdi.

Yaşına rağmen okuma idealinden vazgeçmeyen kadın, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Geleneksel El Sanatları Bölümünü kazandı.

Üniversite eğitimi için Van'a yerleşen Güler, azmiyle ve derslere ilgisiyle çocuğu yaşındaki öğrencilere ve çevresindekilere örnek oluyor.

"Üniversitenin en yaşlı kadın öğrencisiyim"

Derslerini ihmal etmeyen birinci sınıf öğrencisi Güler, AA muhabirine, içinde ukde kalan bir hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi.

Yeni hedefinin yüksek lisans yapmak olduğunu belirten Güler, "Emekli olduktan sonra okumaya karar verdim. En büyük hayalim okumaktı. İleride torunlarım bana 'neden lise mezunu kaldın' dediklerinde onlara bir cevabım olsun istedim. Fiziksel olarak 60 yaşında olsam da ruhen kendimi genç hissediyorum. Belki de bu yüzden okuma arzusu oluştu. Van Gölü aynı zamanda bana İzmir'de denizi anımsattığı için bu şehirde okumaya karar verdim." diye konuştu.

Güler, el sanatlarının hobisi olduğunu, bu alanda kendini geliştirmek istediğini dile getirerek şunları kaydetti:

"Takı yapıyorum, örgü örüyorum ve bunları satarak para kazanıyorum. Öyle olunca da bu bölümü tercih ettim. Bu bölüm sayesinde yeteneklerimi geliştirmek istiyorum. 2 yıllık bölümü dört yıllığa tamamlayıp ardından yüksek lisans yapmak istiyorum. Üniversitenin en yaşlı kadın öğrencisiyim. Kendimle barışık bir insanım ve bu da bana büyük gurur veriyor. Gençlerle beraber okula geldiğimde ruhumun giderek gençleştiğini hissediyorum. Öğrencilerle aynı sıralarda oturmak ve aynı havayı solumak çok güzel bir duygu. Hayat ölünceye kadar mücadele ile geçiyor. Hiçbir şekilde bu mücadeleden vazgeçmemeliyiz. Gençler eğitim hayatlarını asla askıya almasınlar."

​​​​​​​"Kendisinden büyük enerji alıyoruz"

Güler'i "okulun ablası" olarak gördüklerini anlatan sınıf arkadaşı Necla Bişkin de "Hayat enerjisi çok yüksek. Hem okuyor hem çalışıyor olması bize büyük bir örnek. Onu görünce mutlu oluyoruz. Kendisinden büyük enerji alıyoruz ve bizi motive ediyor. Kültürümüzü, yaşam tarzımızı öğreniyor. Merak edip her şeyi öğrenmeye çalışıyor, çok hoşumuza gidiyor." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER